|
Category |
Turkish |
English |
|
Common Usage |
|
1 |
Common Usage |
sahne arkası |
backstage n.
|
|
General |
|
2 |
General |
sahne eşyaları |
properties n.
|
|
3 |
General |
sahne elbiseleri |
property n.
|
|
4 |
General |
sahne amiri |
stage manager n.
|
|
5 |
General |
sahne aydınlatma |
stage lighting n.
|
|
6 |
General |
sahne malzemesi |
prop n.
|
|
7 |
General |
sahne arkası |
offstage n.
|
|
8 |
General |
acıklı sahne |
dramatic scene n.
|
|
9 |
General |
sahne dekoru |
scenery n.
|
|
10 |
General |
sahne önündeki ışıklar |
footlights n.
|
|
11 |
General |
sahne arkası |
upstage n.
|
|
12 |
General |
sahne sanatları |
performing arts n.
|
|
13 |
General |
sahne görevlisi |
stagehand n.
|
|
14 |
General |
sahne yöneticisi |
stage manager n.
|
|
15 |
General |
sahne elbiseleri |
properties n.
|
|
16 |
General |
sahne ışıkları |
footlights n.
|
|
17 |
General |
sahne sanatçısı |
artiste n.
|
|
18 |
General |
görülmeye değer sahne |
tableaux n.
|
|
|
19 |
General |
sahne önü |
downstage n.
|
|
20 |
General |
sahne ışığı |
spotlight n.
|
|
21 |
General |
ilk defa sahne alma |
debuting n.
|
|
22 |
General |
sahne (geçici açık hava sahnesi) |
stand n.
|
|
23 |
General |
sahne makyajı |
theatrical makeup n.
|
|
24 |
General |
sahne uyarlamaları |
stage adaptations n.
|
|
25 |
General |
geçmişi gösteren sahne |
flashback n.
|
|
26 |
General |
edebiyatta sahne sanatları |
performing arts in literature n.
|
|
27 |
General |
sahne kapısı |
stage door n.
|
|
28 |
General |
sahne korkusu |
stage fright n.
|
|
29 |
General |
konser vb gibi bir etkinlikte sanatçıların sahne alma sırası |
lineup n.
|
|
30 |
General |
sahne dekoru |
scene n.
|
|
31 |
General |
sahne için yazılmış oyun |
drama n.
|
|
32 |
General |
sahne ışığı |
spot n.
|
|
33 |
General |
asal sahne |
primal scene n.
|
|
34 |
General |
sahne makyajı |
greasepaint n.
|
|
35 |
General |
eşya (sahne dekorunda kullanılan) |
property n.
|
|
36 |
General |
sahne ışıklaması |
stage lighting n.
|
|
37 |
General |
asayişi sağlama (karışıklıklara sahne olan bir yerde) |
pacification of n.
|
|
38 |
General |
sahne elbisesi |
costume n.
|
|
39 |
General |
sahne eşyaları |
property n.
|
|
40 |
General |
japonya'ya has müzikli ve danslı bir çeşit sahne oyunu |
kabuki n.
|
|
41 |
General |
sahne düzenlemesi |
stage arrangement n.
|
|
42 |
General |
çıplak sahne |
bare stage n.
|
|
43 |
General |
çıplak sahne |
empty stage n.
|
|
44 |
General |
sahne tasarımı |
stage design n.
|
|
45 |
General |
sahne tasarımı |
scene design n.
|
|
46 |
General |
sahne heyecanı |
stage fright n.
|
|
47 |
General |
siyasal sahne |
political scene n.
|
|
48 |
General |
sahne gösterisi |
stage performance n.
|
|
49 |
General |
döner sahne |
revolving stage n.
|
|
50 |
General |
sahne kurulumu ve dekor |
stage-setting and scenery n.
|
|
51 |
General |
savaş sonrası politik sahne |
post-war political scene n.
|
|
52 |
General |
sahne ve gösteri sanatları |
stage and performing arts n.
|
|
53 |
General |
sahne hastası |
stage struck n.
|
|
54 |
General |
sahne tutkunu |
stage struck n.
|
|
55 |
General |
mobil sahne |
stage truck n.
|
|
56 |
General |
sahne adı |
stage name n.
|
|
57 |
General |
sahne dekorları |
scenery n.
|
|
58 |
General |
sahne ekipmanı |
stage equipment n.
|
|
|
59 |
General |
sahne tasarımcısı |
stage designer n.
|
|
60 |
General |
boş bir sahne |
an empty stage n.
|
|
61 |
General |
sahne amiri |
floor director n.
|
|
62 |
General |
sahne müdürü/yönetmeni |
floor director n.
|
|
63 |
General |
sıradan insanlarla ilgili sahne eseri |
a kitchen-sink play n.
|
|
64 |
General |
sahne ismi |
someone's stage name n.
|
|
65 |
General |
sahne adı |
someone's stage name n.
|
|
66 |
General |
sahne ismi |
stage name n.
|
|
67 |
General |
sahne yerine müşterinin masasında yapılan erotik dans |
table dance n.
|
|
68 |
General |
sahne yerine müşterinin masasında yapılan erotik dans |
bartop dancing n.
|
|
69 |
General |
sahne kıyafeti |
stage dress n.
|
|
70 |
General |
sahne elbisesi |
stage clothes n.
|
|
71 |
General |
sahne kıyafeti |
stage clothes n.
|
|
72 |
General |
sahne elbisesi |
stage dress n.
|
|
73 |
General |
doğal sahne dekoru |
set piece n.
|
|
74 |
General |
sahne arka perdesi |
backcloth n.
|
|
75 |
General |
konser vb gibi bir etkinlikte sanatçıların sahne alma sırası |
line-up n.
|
|
76 |
General |
düşvari sahne |
dreamscape n.
|
|
77 |
General |
seyircilerin pogo yaptıkları sahne önündeki alan |
mosh pit n.
|
|
78 |
General |
sunucu/konuşmacı/kürsü/sahne ekranı |
confidence monitor n.
|
|
79 |
General |
parlayan sahne |
shining stage n.
|
|
80 |
General |
sahne dekoru |
stage prop n.
|
|
81 |
General |
ana sahne |
main stage n.
|
|
82 |
General |
ön sahne |
front stage n.
|
|
83 |
General |
sahne dışında seyircilerin duyması için yayılan ses |
noises off n.
|
|
84 |
General |
görülmeye değer sahne |
tableau n.
|
|
85 |
General |
sahne, ekran veya televizyonun önde gelen yıldızı |
vedette n.
|
|
86 |
General |
arkası kapalı sahne |
bandshell n.
|
|
87 |
General |
yüz yüze ortamda oynanan, katılımcıların kostüm giydikleri, sahne ekipmanı kullandıkları ve rollerini sahneledikleri rol yapma oyunu |
larp n.
|
|
88 |
General |
sahne çekimi sırasında seçilen alanı karartmak için kamerada veya tab etme girişinde kullanılan anahtar deliğine benzer açıklık barındırabilen mat plak |
mat n.
|
|
89 |
General |
sahne dışı bölümleri maskelemede kullanılan şerit perde |
leg n.
|
|
90 |
General |
ciddi sahne |
legit n.
|
|
91 |
General |
özellikle klasik yunan oyunlarında görülen, sahne dışında gerçekleşmiş bir olayı iletmek üzere sahneye gelen karakter |
messenger n.
|
|
92 |
General |
sahne dekorunu, sahne eşyalarını ve oyuncuları düzenleme |
mise-en-scène n.
|
|
93 |
General |
new york kentinde yer alan bir sahne sanatları merkezi |
lincoln center n.
|
|
94 |
General |
(sirk veya karnavalda) sahne müdürü ve takdimci |
ringmaster n.
|
|
95 |
General |
sahne makyajında kullanılan erimiş donyağı veya gres |
greasepaint n.
|
|
96 |
General |
gösteri sanatçısının tek seferlik sahne performansı |
one-shot n.
|
|
97 |
General |
(tiyatro veya sinemada) sahne temini ve idaresinden sorumlu kimse |
clearer n.
|
|
98 |
General |
izleyiciyi daha sonraki bir olaya hazırlamak için oyuna kasıtlı eklenen sahne |
plant n.
|
|
99 |
General |
sahne malzemeleri |
scaffolding n.
|
|
100 |
General |
sahne ışıklarını renklendirmek için üzerine konan renkli ve şeffaf kağıt |
gelatin n.
|
|
101 |
General |
sahne ışıklarını renklendirmek için üzerine konan renkli ve şeffaf kağıt |
gelatine n.
|
|
102 |
General |
gölge oyunu etkisi yaratmak için kullanılan bir sahne aleti |
phantasmagoria n.
|
|
103 |
General |
sürekli değişen sahne |
phantasmagoria n.
|
|
104 |
General |
gölge oyunu etkisi yaratmak için kullanılan bir sahne aleti |
phantasmagory n.
|
|
105 |
General |
sahne geçişi |
phantasmagory n.
|
|
106 |
General |
sürekli değişen sahne veya manzara |
phantasmagory n.
|
|
107 |
General |
(piyes, şiir) sahne yerleşimi ve düzeni |
scenary [obsolete] n.
|
|
108 |
General |
etkileyici sahne |
set piece n.
|
|
109 |
General |
(tiyatroda) sahne asansörü |
sloat n.
|
|
110 |
General |
kaotik sahne |
bear-pit n.
|
|
111 |
General |
bir sahne dolusu |
stageful n.
|
|
112 |
General |
(tiyatro salonunda) sahne önü ile arka duvar arasındaki kısım |
stagehouse n.
|
|
113 |
General |
sahne dekorunu bozma |
strike n.
|
|
114 |
General |
sahne dekorunu toplama |
strike n.
|
|
115 |
General |
(opera eserinde) şarkı sözlerinin sahne üzerinde yer alan çevirisi |
supertitles n.
|
|
116 |
General |
sahne dekoru |
prop n.
|
|
117 |
General |
sahne almak |
take the stage v.
|
|
118 |
General |
sahne olmak |
witness v.
|
|
119 |
General |
sahne tozunu yutmak |
have considerable stage experience v.
|
|
120 |
General |
sahne için yaratılmak |
be born for stage v.
|
|
121 |
General |
sahne tozu yutmak |
have considerable stage experience v.
|
|
122 |
General |
sahne almak |
take to the stage v.
|
|
123 |
General |
bir sahne çekmek |
shoot a scene v.
|
|
124 |
General |
sahne kurmak |
set a stage v.
|
|
125 |
General |
ilk defa sahne almak |
debut v.
|
|
126 |
General |
bir sahne göz önüne getirmek |
picture a scene v.
|
|
127 |
General |
sahne için doğmuş olmak |
be born for stage v.
|
|
128 |
General |
sahne için doğmak |
be born for stage v.
|
|
129 |
General |
farklı sahne düzenine geçmek |
shift the scene v.
|
|
130 |
General |
sahne almak |
appear on stage v.
|
|
131 |
General |
dekor, kostüm, ışık ve sahne eşyası ile donatmak |
mount v.
|
|
132 |
General |
(gemi, sahne) ekipmanları çıkarmak |
derig v.
|
|
133 |
General |
(sahne dekoru) farklı renklerle süslemek |
puddle v.
|
|
134 |
General |
sahne arkasından yönlendirmek |
stage-manage v.
|
|
135 |
General |
sahne arkasından çıkarmak |
stage-manage v.
|
|
136 |
General |
sahne arkası üzerinden ayarlamak |
stage-manage v.
|
|
137 |
General |
sahne arkasındaki |
upstage adj.
|
|
138 |
General |
sahne arkasında olan |
offstage adj.
|
|
139 |
General |
broadway'de sahne alan |
broadway adj.
|
|
140 |
General |
(eskiden londra'da) tekil şarkıların eklendiği sahne oyunlarına ait veya bu tür oyunlarla ilgili |
illegitimate [obsolete] adj.
|
|
141 |
General |
(eskiden londra'da) tekil şarkıların eklendiği sahne oyunlarında oynayan veya bu tür oyunlar yapan |
illegitimate [obsolete] adj.
|
|
142 |
General |
oyun sırasında kolayca kaldırılabilen sahne aksesuarlarına ait veya ilgili |
fit-up adj.
|
|
143 |
General |
sahne ışığı ile aydınlanan |
floodlighted adj.
|
|
144 |
General |
sahne ışığı ile aydınlanan |
floodlit adj.
|
|
145 |
General |
sahne ile ilgili |
stadial adj.
|
|
146 |
General |
sahne diline özgü |
stage adj.
|
|
147 |
General |
sahne dili ile ilgili |
stage adj.
|
|
148 |
General |
sahne dilini oluşturan |
stage adj.
|
|
149 |
General |
sahne aşığı |
stagestruck adj.
|
|
150 |
General |
sahne tutkunu |
stagestruck adj.
|
|
151 |
General |
sahne aşığı |
stage-struck adj.
|
|
152 |
General |
sahne tutkunu |
stage-struck adj.
|
|
153 |
General |
sahne arkasında |
backstage adv.
|
|
154 |
General |
sahne arkasında |
behind the scenes adv.
|
|
155 |
General |
sahne arkasında |
upstage adv.
|
|
156 |
General |
sahne arkasında |
offstage adv.
|
|
157 |
General |
sahne arkasında |
inside adv.
|
|
158 |
General |
sahne arkasına |
upstage adv.
|
|
159 |
General |
sahne dekorunun en önündeki parçalar arasında sahne önünde gerçekleştirilen |
in one prep.
|
|
160 |
General |
(sahne alan kişiye) bir daha! |
bis interj.
|
|
Phrasals |
|
161 |
Phrasals |
sahne almak |
come on v.
|
|
162 |
Phrasals |
(romanda, filmde) geçmişe ait bir sahne vermek |
flash back v.
|
|
163 |
Phrasals |
bir hikayeye bir karakter/sahne eklemek |
write in v.
|
|
164 |
Phrasals |
bir hikayenin arasına bir sahne/karakter sokmak |
write in v.
|
|
165 |
Phrasals |
bir yerde sahne almak |
appear at some place v.
|
|
Phrases |
|
166 |
Phrases |
sahne almış |
starred in expr.
|
|
Colloquial |
|
167 |
Colloquial |
tek günlük sahne performansı |
a one-night stand n.
|
|
168 |
Colloquial |
ana sahne |
big top n.
|
|
169 |
Colloquial |
(oyunda) alkışa boğulan sahne |
show stopper n.
|
|
170 |
Colloquial |
sahne almak |
play a gig v.
|
|
Idioms |
|
171 |
Idioms |
film veya dizilerde jenerikten önceki sahne |
cold open n.
|
|
172 |
Idioms |
üzücü bir sahne |
a sorry sight n.
|
|
173 |
Idioms |
üzücü bir sahne |
a sad sight n.
|
|
174 |
Idioms |
duygu yüklü bir sahne/görüntü |
heavy scene n.
|
|
175 |
Idioms |
sıradan insanlarla ilgili sahne eseri |
kitchen-sink drama [uk] n.
|
|
176 |
Idioms |
sahne dekoru hazırlamak |
mount a play v.
|
|
177 |
Idioms |
sahne adı (…) olmak |
appear under the name (of) v.
|
|
178 |
Idioms |
sahne adı (…) olmak |
appear under the name of (some name) v.
|
|
179 |
Idioms |
adıyla sahne almak |
appear under the name of (some name) v.
|
|
180 |
Idioms |
sahne adı (bir şey) olmak |
appear under the name of (some name) v.
|
|
181 |
Idioms |
sahne ışıklarının altında olmak |
be in the spotlight v.
|
|
182 |
Idioms |
hadi başla (sahne senin) |
take it away! expr.
|
|
183 |
Idioms |
sahne ışıklarının altında |
in the spotlight expr.
|
|
Speaking |
|
184 |
Speaking |
şahit olduğum en garip sahne |
the weirdest scene I have ever witnessed expr.
|
|
Trade/Economic |
|
185 |
Trade/Economic |
sahne veya televizyon prodüksiyonunun toplam maliyeti |
nut n.
|
|
Politics |
|
186 |
Politics |
çatışmalara sahne olan yer |
trouble spot n.
|
|
187 |
Politics |
oyun ve sahne |
the play and the stage n.
|
|
Institutes |
|
188 |
Institutes |
müzik ve sahne sanatları dairesi başkanlığı |
department of music and performing arts n.
|
|
Media |
|
189 |
Media |
müzik ve sahne sanatları ödülü |
grammy n.
|
|
190 |
Media |
dış mekanda çekilen sahne |
exterior n.
|
|
191 |
Media |
ilgili bir konuya geçmek için asıl akışı bölen sahne |
cutaway n.
|
|
192 |
Media |
aşırı duygusal sahne |
dramatic event n.
|
|
193 |
Media |
(programda, gösteride) kalabalığın görüldüğü sahne |
crowd scene n.
|
|
Technical |
|
194 |
Technical |
sahne ışığı |
limelight n.
|
|
195 |
Technical |
sahne geçişi |
lap dissolve n.
|
|
196 |
Technical |
sahne askı sistemindeki uzun metal boru |
pipe batten n.
|
|
197 |
Technical |
sahne ışıklandırmasında kullanılan renk filtresi |
medium n.
|
|
198 |
Technical |
(bina, ağaç, dağ veya farklı bir nesneyi temsilen) sahne düzenlemesinde kullanılan dekor |
set piece n.
|
|
Computer |
|
199 |
Computer |
birinci sahne |
act one n.
|
|
200 |
Computer |
ikinci sahne |
act two n.
|
|
201 |
Computer |
sahne ışıkları |
spotlights n.
|
|
Informatics |
|
202 |
Informatics |
sahne çözümleme analizi |
scene analysis n.
|
|
203 |
Informatics |
sahne analizi |
scene analysis n.
|
|
Electric |
|
204 |
Electric |
sahne monitörü |
cueing n.
|
|
Television |
|
205 |
Television |
sahne geçişi |
lap dissolve n.
|
|
206 |
Television |
sahne projektörü |
broad n.
|
|
207 |
Television |
sahne projektörü |
broadside n.
|
|
208 |
Television |
sahne geçişi |
dissolve n.
|
|
209 |
Television |
programda sahne bitişini gösteren müzik |
curtain n.
|
|
210 |
Television |
sahne kenarlarının kırpıldığı küçültme tekniği kullanılan film kaydı |
pan and scan adj.
|
|
Architecture |
|
211 |
Architecture |
tiyatro sahnesinin altında yer alan, döşeme kapağı gibi sahne düzeneklerinin çalıştırıldığı kat |
mezzanine story [uk] n.
|
|
212 |
Architecture |
tiyatro sahnesinin altında yer alan, döşeme kapağı gibi sahne düzeneklerinin çalıştırıldığı kat |
mezzanine floor [uk] n.
|
|
213 |
Architecture |
sahne dekorunun bağlandığı halatların takozlarını tutan tırabzan |
pin rail n.
|
|
214 |
Architecture |
sahne zemininde bulunan kapı |
scruto n.
|
|
215 |
Architecture |
(kata) her yanından belirli bir yöne doğru sahne veya platformla hafif eğim vermek |
bowl v.
|
|
Construction |
|
216 |
Construction |
sahne köprüsü |
bridge n.
|
|
Lighting |
|
217 |
Lighting |
sahne ışıklandırması |
stage lighting n.
|
|
218 |
Lighting |
sahne ışığını renklendirmek için üzerine konan şeffaf ve renkli kağıt |
gel n.
|
|
Psychology |
|
219 |
Psychology |
ilk sahne |
primal scene n.
|
|
220 |
Psychology |
sahne oyunları |
histriconism n.
|
|
221 |
Psychology |
ilk kez gerçekleşen sahne ve olayları hatırlama illüzyonu |
paramnesia n.
|
|
Literature |
|
222 |
Literature |
zamanda ileriye doğru gidilen sahne |
flash-forward n.
|
|
History |
|
223 |
History |
eski romalılarda deniz savaşlarını anlatan sahne oyunu |
naumachia n.
|
|
Military |
|
224 |
Military |
seyyar sahne temsilleri |
package shows n.
|
|
Art |
|
225 |
Art |
sahne, yer, zaman gibi detayları benzeştirerek eseri tekrar canlandırma |
re-creation n.
|
|
226 |
Art |
(bale vb.) sahne yönetmeni |
régisseur n.
|
|
227 |
Art |
alt sahne aygıtları |
under machinery n.
|
|
228 |
Art |
ana sahne |
main stage n.
|
|
229 |
Art |
değişebilir sahne |
adaptable stage n.
|
|
230 |
Art |
döner sahne |
revolving stage n.
|
|
231 |
Art |
orta sahne |
traverse stage n.
|
|
232 |
Art |
sahne uzmanları |
stagehands n.
|
|
233 |
Art |
sahne önü |
proscenium n.
|
|
234 |
Art |
sahne müdürü |
stage administrator n.
|
|
235 |
Art |
sahne amiri |
stage administrator n.
|
|
236 |
Art |
sahne sanatları |
performing arts n.
|
|
237 |
Art |
sahne mekanikçisi |
stage mechanics staff n.
|
|
238 |
Art |
sahne demircisi |
ironmonger n.
|
|
239 |
Art |
sahne marangozu |
stage carpenter n.
|
|
240 |
Art |
sahne tasarımı |
stage design n.
|
|
241 |
Art |
sahne makinisti |
stage machinist n.
|
|
242 |
Art |
taşınabilir sahne dekoru |
loading scenery n.
|
|
243 |
Art |
üç cepheli sahne |
thrust stage n.
|
|
Music |
|
244 |
Music |
manzum piyeslerin oynadığı sahne |
the iyric stage n.
|
|
245 |
Music |
müziksel sahne eserlerinin yazılı metni |
libretto n.
|
|
246 |
Music |
operadan daha basit müzikli sahne oyunu |
operet n.
|
|
247 |
Music |
sahne sanatı |
histrionics n.
|
|
248 |
Music |
sahne oyuncusu |
pay actor n.
|
|
249 |
Music |
sahne oyunları |
histrionicism n.
|
|
250 |
Music |
sözsüz sahne oyunu |
dumb show n.
|
|
251 |
Music |
yarım daire şeklinde sahne |
band shell n.
|
|
252 |
Music |
icra edenlerin gösterişli ve genellikle grotesk kostüm ve makyajla sahne aldığı bir rock müziği türü |
glam rock n.
|
|
253 |
Music |
icra edenlerin gösterişli ve genellikle grotesk kostüm ve makyajla sahne aldığı bir rock müziği türü |
glitter rock n.
|
|
254 |
Music |
birlikte sahne alan müzisyenlerden oluşan organizasyon |
musical organisation n.
|
|
255 |
Music |
sahne dansı |
choregraphy n.
|
|
256 |
Music |
sahne eserlerinde dansla icra edilen müzik parçası |
divertissement n.
|
|
257 |
Music |
sahne dansı |
stage dancing n.
|
|
Painting |
|
258 |
Painting |
günlük hayattan sahne veya olayları genellikle gerçekçi bir şekilde betimleyen resim ekolü |
genre n.
|
|
259 |
Painting |
günlük hayattan sahne veya olayları genellikle gerçekçi bir şekilde betimleyen resim tarzı |
genre n.
|
|
260 |
Painting |
günlük hayattan sahne veya olayları genellikle gerçekçi bir şekilde betimleyen resim türüyle ilgili |
genre adj.
|
|
Theatre |
|
261 |
Theatre |
sahne arkasında oyuncular için çalışma planı ve diğer ilanların asıldığı pano |
callboard n.
|
|
262 |
Theatre |
sahne arkasında oyuncular için çalışma planı ve diğer ilanların asıldığı pano |
call-board n.
|
|
263 |
Theatre |
sahne arkasında oyuncular için çalışma planı ve diğer ilanların asıldığı pano |
notice board n.
|
|
264 |
Theatre |
sahne arkasında oyuncular için çalışma planı ve diğer ilanların asıldığı pano |
bulletin board n.
|
|
265 |
Theatre |
sahne değişimi |
relief n.
|
|
266 |
Theatre |
tiyatro kostümlerinde, sahne dekorlarında ve perdelerde kullanılan, sert bir yüzeyi olan, şeffaf, pamuklu bez veya keten |
theatrical gauze n.
|
|
267 |
Theatre |
arka sahne |
backstage n.
|
|
268 |
Theatre |
asansörlü sahne |
lift stage n.
|
|
269 |
Theatre |
döner sahne |
turning stage n.
|
|
270 |
Theatre |
edebi bir eserde üzerine bir süreliğine yoğunlaşılan düşünce veya obje hakkında izlenim yaratılacak sahne |
vignette n.
|
|
271 |
Theatre |
kayar sahne |
sliding stage n.
|
|
272 |
Theatre |
ön sahne |
apron n.
|
|
273 |
Theatre |
sahne gerisi |
back of the stage n.
|
|
274 |
Theatre |
sahne dili |
theatrical language n.
|
|
275 |
Theatre |
sahne adı |
stagename n.
|
|
276 |
Theatre |
sahne tavanı |
grid n.
|
|
277 |
Theatre |
sahne makyajı |
theatrical makeup n.
|
|
278 |
Theatre |
sahne sanatları |
performing arts n.
|
|
279 |
Theatre |
sahne yer örtüsü |
dugget n.
|
|
280 |
Theatre |
sahne sanatçısı |
performing artist n.
|
|
281 |
Theatre |
sahne sağı |
stage right n.
|
|
282 |
Theatre |
sahne gerisi |
back curtain n.
|
|
283 |
Theatre |
sahne müdürü yardımcısı |
assistant stage manager n.
|
|
284 |
Theatre |
sahne kapıcısı |
doorkeeper n.
|
|
285 |
Theatre |
sahne yokuşu |
rake n.
|
|
286 |
Theatre |
sahne donanımı görevlisi |
props n.
|
|
287 |
Theatre |
sahne düzenlemesi |
mise-en-scène n.
|
|
288 |
Theatre |
sahne eşyası |
stage property n.
|
|
289 |
Theatre |
sahne yönetimi |
stage directions n.
|
|
290 |
Theatre |
sahne donatımcısı |
property-man n.
|
|
291 |
Theatre |
sahne düzeni |
mise en scene n.
|
|
292 |
Theatre |
sahne arkası |
back curtain n.
|
|
293 |
Theatre |
sahne yönetmeni |
stage director n.
|
|
294 |
Theatre |
sahne çiti |
garmony n.
|
|
295 |
Theatre |
sahne önü |
dip n.
|
|
296 |
Theatre |
sahne arkası |
back of the stage n.
|
|
297 |
Theatre |
sahne düzeni |
stage-setting n.
|
|
298 |
Theatre |
sahne arka perdesi |
backdrop n.
|
|
299 |
Theatre |
sahne yönetmeni |
producer n.
|
|
300 |
Theatre |
sahne arkası |
skene n.
|
|
301 |
Theatre |
sahne görevlisi |
stagehand n.
|
|
302 |
Theatre |
sahne aşağısı |
below n.
|
|
303 |
Theatre |
sahne altı |
below n.
|
|
304 |
Theatre |
sahne ismi |
stagename n.
|
|
305 |
Theatre |
sahne aksesuarı |
stage prop n.
|
|
306 |
Theatre |
sahne ile izleyiciler arasında olduğu varsayılan duvar |
fourth wall n.
|
|
307 |
Theatre |
sahne donanımı |
props n.
|
|
308 |
Theatre |
sahne kafesi |
garmony n.
|
|
309 |
Theatre |
sahne oyunu |
play n.
|
|
310 |
Theatre |
sahne yer örtüsü |
stage cloth n.
|
|
311 |
Theatre |
sahne müdürü |
stage-manager n.
|
|
312 |
Theatre |
tekerlekli sahne |
rolling stage n.
|
|
313 |
Theatre |
taşınabilir sahne |
movable stage n.
|
|
314 |
Theatre |
üst sahne |
gallery n.
|
|
315 |
Theatre |
yardımcı sahne müdürü |
assistant stage manager n.
|
|
316 |
Theatre |
yalnızca hareketlerle bir kişiyi ya da olayı gösteren sahne sanatçısı |
mime artist n.
|
|
317 |
Theatre |
yalnızca hareketlerle bir kişiyi ya da olayı gösteren sahne sanatçısı |
mime n.
|
|
318 |
Theatre |
kutsal veya incil ile ilgili bir konuyu ele alan kısa bir ortaçağ sahne oyunu |
auto n.
|
|
319 |
Theatre |
çerçeve sahne |
picture frame stage n.
|
|
320 |
Theatre |
sahne çıkma |
entry n.
|
|
321 |
Theatre |
sahne soytarısı |
baladine n.
|
|
322 |
Theatre |
sahne soytarısı |
baladin n.
|
|
323 |
Theatre |
sahne askı sistemindeki uzun metal boru |
batten n.
|
|
324 |
Theatre |
diğer oyuncuları sahne arkasına iten oyuncu |
upstager n.
|
|
325 |
Theatre |
tiyatroda sahne efektleri üretmek içim kullanılan makine düzeneği |
machinery [obsolete] n.
|
|
326 |
Theatre |
tiyatro gösterisinde kısa bir sahne veya bölüm |
bit n.
|
|
327 |
Theatre |
sahne karartma |
blackout n.
|
|
328 |
Theatre |
sahne kararmasıyla biten skeç |
blackout n.
|
|
329 |
Theatre |
sahne kararmasıyla biten skeç |
blackout skit n.
|
|
330 |
Theatre |
sahne kenarındaki platform |
wing n.
|
|
331 |
Theatre |
sahne kenarındaki boşluk |
wing n.
|
|
332 |
Theatre |
farklı yüksekliklerdeki sahne ışıklarını desteklemek için kullanılan hareketli stant veya kol |
boomerang n.
|
|
333 |
Theatre |
ufak bir baskıyla kırılan sahne aksesuarı |
breakaway n.
|
|
334 |
Theatre |
oyuncunun kendi kendine konuştuğu dramatik sahne |
monolog n.
|
|
335 |
Theatre |
yerleşik tiyatro topluluğunun repertuardan dönüşümlü eserler sergilediği sahne |
repertory n.
|
|
336 |
Theatre |
sahne perdesi |
return n.
|
|
337 |
Theatre |
güncel sorunların parodik olarak taklit edildiği sahne gösterisi |
review n.
|
|
338 |
Theatre |
döner sahne |
revolve n.
|
|
339 |
Theatre |
döner sahne platformu |
revolve n.
|
|
340 |
Theatre |
yüzü seyirciye dönükken oyuncunun sağ tarafında kalan sahne kısmı |
right stage n.
|
|
341 |
Theatre |
sahne dekoru |
decor n.
|
|
342 |
Theatre |
(tiyatroda) sahne üzerinde yer alan satır dizisi |
overtitle n.
|
|
343 |
Theatre |
sahne üzerinde küçük set |
rostrum n.
|
|
344 |
Theatre |
yüz ifadelerine ve duygulara odaklanılan sahne |
close-up n.
|
|
345 |
Theatre |
sahne dekoru olarak kullanılan renkli kumaş parçası |
cloth [uk] n.
|
|
346 |
Theatre |
yandan çekilmek yerine dikey indirilip kaldırılan sahne perdesi |
drop n.
|
|
347 |
Theatre |
yandan çekilmek yerine dikey olarak indirilip kaldırılan sahne perdesi |
drop curtain n.
|
|
348 |
Theatre |
(antik yunan veya roma tiyatrosunda) sahne kenarında yer alan kanat |
parascenium n.
|
|
349 |
Theatre |
sahne yanı |
parascenium n.
|
|
350 |
Theatre |
yan sahne |
parascenium n.
|
|
351 |
Theatre |
heyecan veren sahne sanatı aracı |
coup de theatre n.
|
|
352 |
Theatre |
sahne başarısı |
coup de theatre n.
|
|
353 |
Theatre |
sahne veya oyun sonunda perdenin indirilmesi |
curtain n.
|
|
354 |
Theatre |
peri konulu sahne eseri |
feerie n.
|
|
355 |
Theatre |
(ortaçağ dini piyesinde) sahne |
pageant [obsolete] n.
|
|
356 |
Theatre |
sahne arkası alan |
postscenium n.
|
|
357 |
Theatre |
hiciv içerikli sahne oyunu |
satyr play n.
|
|
358 |
Theatre |
sahne yanında dekorların konduğu boşluk |
dock n.
|
|
359 |
Theatre |
oyun sırasında kolayca kaldırılabilen sahne aksesuarları |
fit-up n.
|
|
360 |
Theatre |
ahşap çerçeve ile boyalı kumaştan oluşan sahne dekoru |
flat n.
|
|
361 |
Theatre |
ışık ve görüntü sistemlerinin asıldığı sahne çatısı |
flies n.
|
|
362 |
Theatre |
sahne önünde yer alan ışıklar |
floats n.
|
|
363 |
Theatre |
sahne ışıkları |
floats n.
|
|
364 |
Theatre |
sahne ışığı |
floodlight n.
|
|
365 |
Theatre |
sahne aydınlatması |
floodlight n.
|
|
366 |
Theatre |
sahne üzerinde asılı ekipmanı kontrol eden iplerin ayarlanabildiği yükseltilmiş dar platform |
fly floor n.
|
|
367 |
Theatre |
sahne üzerinde asılı ekipmanı kontrol eden iplerin ayarlanabildiği yükseltilmiş dar platform |
fly gallery n.
|
|
368 |
Theatre |
sahne üzerinde asılı ekipmanı kontrol eden iplerin bağlandığı tırabzan |
fly rail n.
|
|
369 |
Theatre |
sahne dekorunu ayarlayan görevli |
flyman n.
|
|
370 |
Theatre |
antik yunan tiyatrosunda oditoryumdan sahne arkasına geçilen geçit |
parodos n.
|
|
371 |
Theatre |
antik yunan tiyatrosunda oditoryumdan sahne arkasına geçilen geçit |
parodus n.
|
|
372 |
Theatre |
(tiyatro veya oditoryumda) alt katta sahne önünden başlayıp paradilerin arkasına kadar uzanan bölüm |
parquette n.
|
|
373 |
Theatre |
ışık efektleri yaratmak için sahne ışıklarının üzerine yerleştirilmiş yuvarlak ve renkli yansıtıcı |
rondel n.
|
|
374 |
Theatre |
operada sahne |
scena n.
|
|
375 |
Theatre |
operada sahne dekoru |
scena n.
|
|
376 |
Theatre |
tiyatroda sahne dekorunun değişimi |
scene change n.
|
|
377 |
Theatre |
tiyatroda sahne dekorunun tutulduğu kısım |
scene dock n.
|
|
378 |
Theatre |
tiyatroda sahne dekorunun tutulduğu kısım |
scene bay n.
|
|
379 |
Theatre |
sahne perdesi |
scrim n.
|
|
380 |
Theatre |
sahne dekorasyonu |
set decoration n.
|
|
381 |
Theatre |
sahne kostümü |
shape n.
|
|
382 |
Theatre |
sahne makyajı |
shape [obsolete] n.
|
|
383 |
Theatre |
sahne kenarında yer alan üstü kapalı oturma alanı |
side box n.
|
|
384 |
Theatre |
sahne kenarı locası |
side box n.
|
|
385 |
Theatre |
sahne kenarında yer alan üstü kapalı oturma alanı |
side-box n.
|
|
386 |
Theatre |
sahne kenarı locası |
side-box n.
|
|
387 |
Theatre |
genellikle ölüm ve trajediyle sonlanan sahne oyunu |
shakespearean tragedy n.
|
|
388 |
Theatre |
tiyatro veya fotoğraf ışığının odak noktasının dışında kalıp istenmediği hale aydınlanan sahne bölümü |
spill n.
|
|
389 |
Theatre |
sahne performansı |
sport [obsolete] n.
|
|
390 |
Theatre |
sahne alınan süre |
spot n.
|
|
391 |
Theatre |
(sahne veya karakter tasvirine yardımcı) küçük jest |
stage business n.
|
|
392 |
Theatre |
(sahne veya karakter tasvirine yardımcı) imalı hareket |
stage business n.
|
|
393 |
Theatre |
sahne ekibi |
stage crew n.
|
|
394 |
Theatre |
sahne efekti |
stage effect n.
|
|
395 |
Theatre |
sahne ışıkları |
stage lights n.
|
|
396 |
Theatre |
sahne düzeni |
stage set n.
|
|
397 |
Theatre |
sahne düzeni oluşturma |
stage setting n.
|
|
398 |
Theatre |
sahne düzenleme |
stage setting n.
|
|
399 |
Theatre |
sahne düzeni |
stage setting n.
|
|
400 |
Theatre |
sahne teknisyeni |
stage technician n.
|
|
401 |
Theatre |
sahne oyunu |
stageplay n.
|
|
402 |
Theatre |
sahne oyuncusu |
stageplayer n.
|
|
403 |
Theatre |
sahne efektleri |
stagery n.
|
|
404 |
Theatre |
sahne dili |
stagese n.
|
|
405 |
Theatre |
(tiyatroda) sahne önünde yer alan koltuk |
stall [uk] n.
|
|
406 |
Theatre |
(tiyatroda) sahne önünde oturan protokol üyeleri |
stalls [uk] n.
|
|
407 |
Theatre |
sahne platformunu seyirci görüş alanından çıkacak şekilde hafifçe büküp yükseltmek |
trip v.
|
|
408 |
Theatre |
(başka bir oyuncuyu) sahne arkasına itmek |
upstage v.
|
|
409 |
Theatre |
sahne planı çizmek |
block v.
|
|
410 |
Theatre |
(sahne dekorunu) gerektiğinde indirmek üzere üst kısımda askıya almak |
fly v.
|
|
411 |
Theatre |
(sahne dekorunu) üst kısımdaki alana yükseltmek |
fly v.
|
|
412 |
Theatre |
(belirli bir sahne için) sahneyi hazırlamak |
set v.
|
|
413 |
Theatre |
sahne ışığı altına almak |
spotlight v.
|
|
414 |
Theatre |
(bir yerin) sahne yöneticiliğini yapmak |
stage-manage v.
|
|
415 |
Theatre |
sahne arkasında yer alan |
backstage adj.
|
|
416 |
Theatre |
sahne arkasıyla ilgili |
backstage adj.
|
|
417 |
Theatre |
iç mekanda geçen (sahne) |
indoor adj.
|
|
418 |
Theatre |
sahne dışı |
off-stage adj.
|
|
419 |
Theatre |
sahne kurulumu ile ilişkili |
scenary adj.
|
|
420 |
Theatre |
sahne dekoru ile ilişkili |
scenary adj.
|
|
421 |
Theatre |
sahne gibi |
stagelike adj.
|
|
422 |
Theatre |
sahne ile ilgili |
stagely adj.
|
|
423 |
Theatre |
çok sayıda yıldız sahne sanatçısı barındıran |
star-studded adj.
|
|
424 |
Theatre |
sahne arkasında |
behind adv.
|
|
425 |
Theatre |
sahne arkasında |
within adv.
|
|
426 |
Theatre |
sahne arkasına doğru |
off adv.
|
|
427 |
Theatre |
(seyircilerce görülmeyen) sahne kenarı boşluklarında |
in the wings expr.
|
|
Cinema |
|
428 |
Cinema |
hareket eden bir kamera ile çekilen sahne |
trucking shot n.
|
|
429 |
Cinema |
hareket eden bir kamera ile çekilen sahne |
truck shot n.
|
|
430 |
Cinema |
hareket eden bir kamera ile çekilen sahne |
tracking shot n.
|
|
431 |
Cinema |
ara sahne |
cutscene n.
|
|
432 |
Cinema |
ara sahne |
event scene n.
|
|
433 |
Cinema |
dış sahne |
external-stage n.
|
|
434 |
Cinema |
dış sahne |
outdoor scene n.
|
|
435 |
Cinema |
dış sahne |
exterior scene n.
|
|
436 |
Cinema |
sahne kompozisyonu |
scene composition n.
|
|
437 |
Cinema |
sahne seti (sinema) |
setpiece n.
|
|
438 |
Cinema |
sahne yönetmeni |
stage director n.
|
|
439 |
Cinema |
sahne tasarımcısı |
stage designer n.
|
|
440 |
Cinema |
sahne tasarımı |
stage design n.
|
|
441 |
Cinema |
tehlikeli sahne dublörü |
daredevil n.
|
|
442 |
Cinema |
tehlikeli sahne dublörü |
stuntman n.
|
|
443 |
Cinema |
tehlikeli sahne dublörü |
stunt performer n.
|
|
444 |
Cinema |
tehlikeli sahne dublörü |
stuntperson n.
|
|
445 |
Cinema |
uzak bir mesafeden kamera ile fotoğraflanan sahne |
long shot n.
|
|
446 |
Cinema |
hangi sahne için hangi oyunculara gerek duyulduğunu ve ne zaman çağrılacaklarını gösteren liste |
call sheet n.
|
|
447 |
Cinema |
film çekmek için düzenlenen sahne ve donanımlar |
film set n.
|
|
448 |
Cinema |
sanal sahne |
virtual set n.
|
|
449 |
Cinema |
filmden/diziden çıkarılmış sahne |
deleted scene n.
|
|
450 |
Cinema |
jenerik arkası sahne |
after credits scene n.
|
|
451 |
Cinema |
led paneller ile fiziksel setlerin bir araya geldiği dairesel sahne |
volume stage n.
|
|
452 |
Cinema |
bir filmde kapanış jeneriğinden sonra çıkan kısa sahne |
after credits scene n.
|
|
453 |
Cinema |
jenerik sonrası sahne |
post-credits scene n.
|
|
454 |
Cinema |
jenerik sonrası sahne |
post-credit scene n.
|
|
455 |
Cinema |
jenerik sonrası sahne |
after credits scene n.
|
|
456 |
Cinema |
jenerik arkası sahne |
post-credit scene n.
|
|
457 |
Cinema |
jenerik arkası sahne |
post-credits scene n.
|
|
458 |
Cinema |
(aktörü, sahne eşyasını) seyirci ve kameraların görmesini engellemek |
cover v.
|
|
459 |
Cinema |
ünlüler geçidine sahne olan |
star-studded adj.
|
|
Photography |
|
460 |
Photography |
fotoğraflandığında normal boyuttaymış gibi görünen küçük ölçekli sahne veya model |
miniature n.
|
|
Archaic |
|
461 |
Archaic |
sahne dekoru |
scenary n.
|
|
462 |
Archaic |
sahne krokisi |
prospect n.
|
|
463 |
Archaic |
sahne resmi |
prospect n.
|
|
464 |
Archaic |
birçok ölüme sahne olan |
mortal adj.
|
|
Slang |
|
465 |
Slang |
göt meme gösterilen (sahne) |
beaver adj.
|
|
Theater |
|
466 |
Theater |
sahne arkası değiştirilirken sahne önünde sergilenen oyun |
olio n.
|
|
467 |
Theater |
sahne önü değiştirilirken sahne arkasına çekilen perde |
olio n.
|
|
Star Wars |
|
468 |
Star Wars |
sektör sahne sanatları merkezi |
sector performing arts center n.
|
|