İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | inhibit f. | engellemek | ||
It inhibits the ability of some opposition movements to operate legally in the country. Bu durum bazı muhalif hareketlerin ülkede yasal olarak faaliyet gösterebilmelerini engellemektedir. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | inhibit f. | inhibe etmek | ||
These peptides inhibit all the enzymes that break down collagen in your skin. Bu peptitler cildinizdeki kolajeni parçalayan tüm enzimleri inhibe eder. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Teknik | inhibit f. | engellemek | ||
Does coordination inhibit the functioning of the market or support it? Koordinasyon piyasanın işleyişini engelliyor mu yoksa destekliyor mu? More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | inhibit f. | kısıtlamak | ||
Genel | inhibit f. | dizginlemek | ||
Genel | inhibit f. | tutmak | ||
Genel | inhibit f. | ket vurmak | ||
Genel | inhibit f. | önlemek | ||
Genel | inhibit f. | engel teşkil etmek | ||
Genel | inhibit f. | engel oluşturmak | ||
Genel | inhibit f. | durdurmak | ||
Genel | inhibit f. | ketlemek | ||
Genel | inhibit f. | yasaklamak | ||
Genel | inhibit f. | bastırmak | ||
Genel | inhibit f. | yıldırmak | ||
Genel | inhibit f. | vazgeçirmek | ||
Genel | inhibit f. | cesaretini kırmak | ||
Law | ||||
Hukuk | inhibit f. | mani olmak | ||
Technical | ||||
Teknik | inhibit f. | ketlemek | ||
Teknik | inhibit f. | yasaklamak | ||
Computer | ||||
Bilgisayar | inhibit i. | ketleme | ||
Medical | ||||
Medikal | inhibit f. | engellemek | ||
Medikal | inhibit f. | önlemek | ||
Chemistry | ||||
Kimya | inhibit f. | (reaksiyonu, işlemi) yavaşlatmak | ||
Kimya | inhibit f. | (reaksiyonu, işlemi) geciktirmek | ||
Kimya | inhibit f. | (reaksiyona, işleme) müdahil olmak | ||
Biology | ||||
Biyoloji | inhibit f. | (enzim, organ) faaliyetini düşürmek | ||
Biyoloji | inhibit f. | (enzim, organ) tıkamak | ||
Biyoloji | inhibit f. | (enzim, organ) durdurmak | ||
Engineering | ||||
Engineering | inhibit f. | (devrede belirli bir sinyalin) yeniden oluşmasını engellemek | ||
Engineering | inhibit f. | (işlemi) durdurmak |