İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | abeyance i. | sürünceme | ||
Genel | abeyance i. | askıda olma | ||
Genel | abeyance i. | durdurma | ||
Genel | abeyance i. | geçerli olmama | ||
Genel | abeyance i. | kullanılmama | ||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | abeyance i. | askıda olma | ||
Ticaret/Ekonomi | abeyance i. | muallakta olma | ||
Law | ||||
Hukuk | abeyance i. | belirsizlik | ||
Hukuk | abeyance i. | geçici olarak yürürlükten kaldırma | ||
Hukuk | abeyance i. | (sahip olunan hakları) askıya alma | ||
Hukuk | abeyance i. | muallakta olma | ||
Hukuk | abeyance i. | meri olmama | ||
Hukuk | abeyance i. | münhal veya muallak olma durumu | ||
Hukuk | abeyance i. | muallakiyet | ||
Hukuk | abeyance i. | sahipsizlik | ||
Hukuk | abeyance i. | sahipsiz olma | ||
Hukuk | abeyance i. | sahipsiz kalma | ||
Hukuk | abeyance i. | tatil edilmiş olma | ||
Hukuk | abeyance i. | tatil | ||
Hukuk | abeyance i. | uygulanmama | ||
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | fall into abeyance f. | hükümsüz olmak |
Genel | be in abeyance f. | hükümsüz olmak |
Genel | fall into abeyance f. | artık kullanılmamak |
Genel | hold in abeyance f. | ertelemek |
Genel | in abeyance s. | askıda |
Genel | in abeyance s. | muallakta |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | fall into abeyance f. | artık kullanılmamak |
Konuşma Dili | fall into abeyance f. | askıya alınmak |
Konuşma Dili | fall into abeyance f. | hükümsüz olmak |
Konuşma Dili | go into abeyance f. | (yasa vb) yürürlüğe girmeden önce bir süre için askıya alınmak |
Konuşma Dili | fall into abeyance f. | yapılmamak |
Konuşma Dili | fall into abeyance f. | uygulanmamak |
Idioms | ||
Deyim | be in abeyance f. | askıda olmak |
Deyim | be in abeyance f. | bekletilmek |
Deyim | hold something in abeyance f. | bir şeyi ertelemek |
Deyim | be in abeyance f. | yürürlüğe konmamak |