Geçmiş

afloat

"afloat" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 33 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	afloat s.	su üstünde
General
2	Genel	afloat s.	gemide
3	Genel	afloat s.	suda
4	Genel	afloat s.	yüzmekte olan
5	Genel	afloat s.	su içinde
6	Genel	afloat s.	yüzen
7	Genel	afloat s.	su dolmuş
8	Genel	afloat s.	yaygın
9	Genel	afloat s.	dolaşan
10	Genel	afloat s.	ortalıkta dolanan
11	Genel	afloat s.	su basmış
12	Genel	afloat s.	akıntı ile sürüklenen
13	Genel	afloat s.	başıboş
14	Genel	afloat zf.	denizde
15	Genel	afloat zf.	yüzerek
16	Genel	afloat zf.	su üzerinde
17	Genel	afloat zf.	yüzmekte
18	Genel	afloat zf.	havada
19	Genel	afloat zf.	yüzer durumda
20	Genel	afloat zf.	yüzer halde
21	Genel	afloat zf.	su basmış
Trade/Economic
22	Ticaret/Ekonomi	afloat s.	borçsuz
23	Ticaret/Ekonomi	afloat s.	borçlardan arınmış
24	Ticaret/Ekonomi	afloat s.	borcunu ödeyebilen
25	Ticaret/Ekonomi	afloat s.	ödeme gücü olan
26	Ticaret/Ekonomi	afloat zf.	yüzer halde
Technical
27	Teknik	afloat s.	su basmış
28	Teknik	afloat s.	yüzen
29	Teknik	afloat zf.	yüzer durumda
Marine
30	Denizcilik	afloat s.	denizde
31	Denizcilik	afloat s.	yüzer
32	Denizcilik	afloat zf.	gemide
33	Denizcilik	afloat zf.	yüzer halde

"afloat" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 23 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	be afloat f.	dolaşmak (söylenti)
2	Genel	be afloat f.	zarar etmemek
3	Genel	set something afloat f.	bir şeyi yüzdürmek
4	Genel	be afloat f.	su üstünde yüzmek
5	Genel	be afloat f.	ayakta kalmak (mali açıdan)
6	Genel	set a boat afloat f.	tekneyi yüzdürmek
7	Genel	keep afloat f.	su üstünde kalmak
Speaking
8	Konuşma	I'm willing to do whatever it takes to keep my business afloat expr.	işimi ayakta tutacak ne varsa yapmaya hazırım
9	Konuşma	we barely stay afloat expr.	zor ayakta duruyoruz
Trade/Economic
10	Ticaret/Ekonomi	sale of goods afloat i.	yoldaki malların satışı
11	Ticaret/Ekonomi	always afloat zf.	daima yüzer halde
12	Ticaret/Ekonomi	not always afloat expr.	daima yüzer halde değil
Marine
13	Denizcilik	always afloat s.	daima yüzer durumda
14	Denizcilik	always safely afloat zf.	daimi emniyette yüzer halde
15	Denizcilik	always safely afloat zf.	daima emniyetle yüzer halde
16	Denizcilik	always safely afloat expr.	her zaman yüzer durumda
Military
17	Askeri	afloat pre-positioning force i.	önden konuşlanmış yüzer birlik
18	Askeri	afloat pre-positioning operations i.	önden konuşlanmalı yüzer harekat
19	Askeri	afloat pre-positioning ships i.	önden konuşlanmış yüzer gemiler
20	Askeri	tactical air officer (afloat) i.	taktik hava subayı (denizde)
21	Askeri	senior officer present afloat i.	denizde en kıdemli subay
22	Askeri	afloat logistic support i.	yüzer lojistik destek
23	Askeri	afloat support i.	yüzer destek