blossom - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

blossom

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"blossom" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 25 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
blossom f. çiçek açmak
General
blossom i. çiçek
blossom i. bahar
blossom i. ağaç çiçeği
blossom i. çiçeklenme
blossom i. çiçek açma zamanı
blossom i. azami gelişim durumu
blossom i. azami gelişim dönemi
blossom i. (tazelik, güzellik bakımından) çiçeğe benzeyen şey
blossom f. serpilmek
blossom f. canlanmak
blossom f. çiçek vermek
blossom f. büyümek
blossom f. açılmak
blossom f. gelişmek
blossom f. bahar açmak
blossom f. çiçek açmak
blossom f. çiçeklenmek
blossom f. çiçekleşmek
blossom f. ümit verici bir aşamaya gelmek
blossom f. ortaya çıkmak
blossom f. açığa çıkmak
Dyeing
blossom i. bir pembe tonu
Mining
blossom i. kömür veya cevher yatağının yüzeydeki yıpranmış bölümü
Zoology
blossom i. atlarda beyazla karışık kızıl kahverengi tüyler

"blossom" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 93 sonuç

İngilizce Türkçe
General
orange blossom i. portakal çiçeği
peach blossom i. şeftali baharı
lime-blossom tea i. ıhlamur
plum blossom i. erik çiçeği
lotus blossom i. lotus çiçeği
lemon blossom i. limon çiçeği
squash blossom i. navaho ve pueblo takılarında görülen dekoratif bir motif
squash blossom i. (abd yerlilerinin mücevherlerinde) kabak çiçeği motifi
blossom out f. gelişmek
blossom out f. güzelleşmek
blossom out f. serpilmek
be in blossom f. çiçek açmak
be in blossom f. tomurcuklanmak
be in blossom f. çiçeklenmek
be in blossom f. çiçek vermek
in blossom s. çiçek açmış
in blossom s. çiçeklenmiş
Phrasals
blossom forth f. hızla büyümek
blossom forth f. olgunlaşmak
blossom forth f. meyve vermek (mecaz)
blossom forth f. çiçek açmak (mecaz)
blossom forth f. hızla gelişmek
blossom into (something) f. (bitkiler için) belli bir biçime girmek
blossom into (something) f. (bitkiler için) açmak
blossom into (something) f. dönüşmek
blossom into (something) f. (kişi için) hızla büyümek/olgunlaşmak/gelişmek
blossom into something f. açmak
blossom into something f. vermek
blossom into something f. dönüşmek
blossom into something f. dönüşmek
blossom into something f. haline gelmek
blossom into something f. evrilmek
blossom into f. gelişmek
blossom into f. açmak
blossom into f. serpilmek
blossom into f. büyümek
blossom into f. haline gelmek
blossom into f. olgunlaşmak
blossom out f. gelişmek
blossom out f. açmak
blossom out f. serpilmek
blossom out f. büyümek
blossom out f. haline gelmek
blossom out f. olgunlaşmak
Colloquial
toddy blossom i. alkol tüketiminden kaynaklanan yüzdeki veya burundaki kızarıklık
Idioms
rum blossom [dated] i. alkolik burnu
rum blossom [dated] i. sarhoş burnu
rum blossom [dated] i. burun foliküllerin genişlemesi sonucu burnun kızarması ve cildin belirgin şekilde genişlemesi
blossom out f. çiçeklenmek
come into blossom f. çiçek açmak
blossom forth f. çiçeklenmek
bring into blossom f. çiçeklenmek
blossom out f. çiçek açmak
bring into blossom f. çiçek açmak
burst out into blossom f. çiçek açmak
come into blossom f. çiçeklenmek
blossom forth f. çiçek açmak
bring into blossom f. tomurcuklanmak
be out (in blossom) f. açmak
be out (in blossom) f. çiçek açmak
be out (in blossom) f. çiçeklenmek
be out (in blossom) f. çiçek vermek
bring (something) into blossom f. (bir şeyi) çiçek açtırmak
bring (something) into blossom f. (bir bitkiyi) çiçeklendirmek/açtırmak
Dyeing
almond blossom i. açık pembe
Pathology
rum-blossom i. alkolik burnu
rum-blossom i. sarhoş burnu
rum-blossom i. burun foliküllerin genişlemesi sonucu burnun kızarması ve cildin belirgin şekilde genişlemesi
Gastronomy
orange blossom water i. portakal çiçeği suyu
orange blossom i. cin, portakal suyu ve şeker veya bal ile hazırlanıp buzla sunulan bir kokteyl
Botanic
apple blossom tree i. güneydoğu asya ve hawai'de yetişen yaprak döken bir süs ağacı
blossom-end rot i. çiçek burnu çürüğü
blossom-end rot i. çiçek burnu çürüklüğü
cherry blossom i. kiraz çiçeği
cherry blossom tree i. sakura ağacı
hyacinth-blossom i. sümbül çiçeği
may blossom i. adi akdiken
may blossom i. adi alıç
may blossom i. aluç
may blossom i. avrupa, kuzeybatı afrika ve batı asya'da yetişen ve yenilebilir meyveler veren çiçekli bir alıç
may blossom [uk] i. müge
may blossom [uk] i. inciçiçeği
may blossom [uk] i. zambakgiller familyasına mensup, mızrağa benzer iki büyük yaprağı ve çan şeklinde beyaz çiçekleri olan çok yıllık bir ot
may blossom [uk] i. inciçiçeğinin kalp kuvvetlendirici olarak kullanılan kurutulmuş rizom ve kökleri
orange-blossom orchid i. avustralya'da yetişen beyaz çiçekli bir orkide
orange blossom i. doğumotu
orange blossom i. meksika portakal çiçeği
orange-blossom orchid (sarcochilus falcatus) i. avustralya'ya özgü mor ve turuncu benekli beyaz çiçekleri bulunan küçük bir orkide
squash blossom i. kabak çiçeği
Agriculture
blossom-end rot i. domates çiçek sonu çürüklüğü
Apiculture
blossom honey i. çiçek balı
Literature
canker blossom i. shakespeare'in 'bir yaz gecesi rüyası' eserinde 'yılan, sinsi' anlamında kullandığı ifade
British Slang
grog blossom i. aşırı alkol tüketimi sonucu oluşan yüzdeki ve özellikle burun üzerindeki kızarıklık