Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
bound to
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"bound to"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
bound to
ed.
zorunlu
2
Genel
bound to
ed.
kesinlikle
3
Genel
bound to
ed.
mutlaka
"bound to"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 62 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
bound to be
i.
mahkum
2
Genel
be bound to start
f.
başlayacağı kesin olmak
3
Genel
bound to be
s.
kesin
4
Genel
bound to be
s.
muhakkak
Proverb
5
Atasözü
talk of the devil and he is bound to appear
iyi insan lafının üstüne gelirmiş
6
Atasözü
talk of the devil and he is bound to appear
iti an çomağı hazırla
Idioms
7
Deyim
be duty bound to do
f.
bir şeyi yapmaya zorunlu olmak/hissetmek
8
Deyim
be duty bound to do
f.
görev icabı/gereği yapmak
9
Deyim
be honor-bound to do something
f.
(bir şeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
10
Deyim
be honour bound to do something
f.
(birşeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
11
Deyim
feel honor bound to do something
f.
(birşeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
12
Deyim
feel honour-bound to do something
f.
(bir şeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
13
Deyim
be honour-bound to do something
f.
(bir şeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
14
Deyim
feel honor-bound to do something
f.
(bir şeyi yapmayı) onur meselesi haline getirmek
15
Deyim
be duty/honour bound to do something [uk]
f.
bir şeyi kendine görev edinmek
16
Deyim
feel duty/honour bound to do something [uk]
f.
bir şeyi kendine görev edinmek
17
Deyim
feel duty bound to (do something) [us]
f.
(bir şeyi yapmaya) zorunlu hissetmek
18
Deyim
feel duty bound to (do something) [us]
f.
(bir şeyi yapmayı) görevi olarak görmek
19
Deyim
be bound to (be or do something)
f.
kesin (bir şey olacak/yapacak) olmak
20
Deyim
be bound to (be or do something)
f.
muhakkak (bir şey olacak/yapacak) olmak
21
Deyim
be bound to (be or do something)
f.
(bir şey olmaya/yapmaya) eğilimli olmak
22
Deyim
be bound to (be or do something)
f.
(bir şey olacağı/yapacağı) muhtemel olmak
23
Deyim
be bound to (be or do something)
f.
muhtemelen (bir şey olacak/yapacak) olmak
24
Deyim
be/feel duty/honour bound to do something [uk]
f.
bir şeyi yapmayı onur meselesi haline getirmek/olarak kabul etmek
25
Deyim
be/feel duty/honour bound to do something [uk]
f.
bir şeyi yapmayı kendine görev edinmek/bilmek
26
Deyim
be/feel duty/honour bound to do something [uk]
f.
bir şeyi yapmayı şeref meselesi haline getirmek/olarak kabul etmek
27
Deyim
be/feel duty/honor bound to do something [us]
f.
bir şeyi yapmayı onur meselesi haline getirmek/olarak kabul etmek
28
Deyim
be/feel duty/honor bound to do something [us]
f.
bir şeyi yapmayı kendine görev edinmek/bilmek
29
Deyim
be/feel duty/honor bound to do something [us]
f.
bir şeyi yapmayı şeref meselesi haline getirmek/olarak kabul etmek
30
Deyim
bound to do something
f.
bir şey yapacağı kesin olmak
31
Deyim
bound to do something
f.
bir şey yapmaya mahkum olmak
32
Deyim
bound to do something
f.
bir şey yapmak zorunda olmak
33
Deyim
be bound to do
f.
yapacağı kesin olmak
34
Deyim
be bound to do
f.
yapmaya mahkum olmak
35
Deyim
be bound to do
f.
yapmak zorunda olmak
36
Deyim
be bound to
f.
kesin olmak
37
Deyim
be bound to
f.
zorunda olmak
38
Deyim
be bound to
f.
kararlı olmak
39
Deyim
be duty bound to (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) bakmak/hizmet etmek zorunda olan
40
Deyim
be duty bound to (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) mesul olan
41
Deyim
be duty bound to (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) bakmak/hizmet etmek görevi olan
42
Deyim
be duty bound to (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) bakmayı/hizmet etmeyi görev bilen
43
Deyim
be duty bound to (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) bakmayı/hizmet etmeyi kendine görev edinen
44
Deyim
be duty bound to (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) bakma/hizmet etme görevi üstüne düşen
45
Deyim
bound and determined to
s.
-e azmetmiş
46
Deyim
bound and determined to
s.
konusunda azimli
47
Deyim
bound and determined to
s.
-de çok kararlı
48
Deyim
bound and determined to
s.
-de çok azimli ve kararlı
49
Deyim
bound and determined to
s.
-i kafaya koymuş
50
Deyim
bound and determined to (do something)
s.
(bir şey yapmaya) azmetmiş
51
Deyim
bound and determined to (do something)
s.
(bir şey yapmak) konusunda azimli
52
Deyim
bound and determined to (do something)
s.
(bir şey yapmakta) çok kararlı
53
Deyim
bound and determined to (do something)
s.
(bir şey yapmakta) çok azimli ve kararlı
54
Deyim
bound and determined to (do something)
s.
(bir şey yapmayı) kafaya koymuş
55
Deyim
(in) honor bound (to do something)
expr.
(bir şeyi yapmak) onur meselesi olmuş
56
Deyim
(in) honor bound (to do something)
expr.
(bir şeyi yapmak) şeref meselesi olmuş
57
Deyim
(in) honor bound (to do something)
expr.
(bir şeyi yapmak) namus meselesi olmuş
58
Deyim
(in) honor bound (to do something)
expr.
(bir şeyi yapmak) onur/namus meselesi olarak zorunlu hale gelmiş
Law
59
Hukuk
be bound to a limit
f.
bir sınırlamaya/kurala/şarta bağlı kalmak
Computer
60
Bilgisayar
bound to unknown type
i.
bilinmeyen türe bağlama
Medical
61
Medikal
free-to-bound
s.
bağlanmaya uygun
Chemistry
62
Kimya
determination of bound nitrogen after combustion and oxidation to nitrogen dioxide using chemiluminescence detector
i.
bağlı azotun yakıldıktan ve azot dioksite yükseltgendikten sonra kemilüminesans dedektör kullanılarak belirlenmesi
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bound to
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy