dökülme - Türkçe İngilizce Sözlük

dökülme

"dökülme" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 21 sonuç

Türkçe İngilizce
Genel
dökülme shedding i.
The shedding of flowers just coincides with this season.
Çiçeklerin dökülmesi işte tam da bu mevsime denk geliyor.

More Sentences
Teknik
dökülme spillage i.
The new design of the container prevents fuel spillage.
Konteynerin yeni tasarımı yakıtın dökülmesini engelliyor.

More Sentences
Genel
dökülme affusion i.
dökülme fall i.
dökülme pour i.
dökülme spilth i.
dökülme outpouring i.
dökülme outpour i.
dökülme discharge i.
dökülme deciduity i.
dökülme disemboguement i.
dökülme flood i.
dökülme outgush i.
dökülme shatter i.
dökülme slosh i.
dökülme splash i.
dökülme splash i.
dökülme splish i.
Teknik
dökülme spalling i.
Mekanik
dökülme chipping i.
Otomotiv
dökülme spills i.

"dökülme" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 30 sonuç

Türkçe İngilizce
Genel
kabuğu ince pullar halinde dökülme (ağaç) exfoliating i.
içine dökülme infusion i.
pul pul dökülme exfoliation i.
pul pul dökülme exfoliating i.
saç dökülme riski hair loss risk i.
pul pul dökülme peeling i.
denize dökülme disemboguement i.
aşağı doğru dökülme downpour i.
tepeden aşağı dökülme fountain i.
Konuşma Dili
başından kaynar sular dökülme a rude awakening i.
Deyim
her tarafı dökülme more holes than Swiss cheese [us] i.
kan dökülme blood on the carpet i.
Ticaret/Ekonomi
rakama dökülme quantification i.
Teknik
pul pul dökülme flaking i.
kabarıp dökülme spalling i.
pul pul dökülme spalling i.
aradan dökülme consolidation trickling i.
pul pul dökülme exfoliation i.
Mekanik
kenardan dökülme edge chipping i.
Tekstil
(ipek kumaş) zarif bir şekilde dökülme drape i.
Maden
dökülme cebi spill pocket i.
Medikal
pul pul dökülme desquamation i.
Fizyoloji
(epidermis) pullanarak dökülme furfur i.
Patoloji
kabarcıklı ve dökülme yapan kafa derisi scaldhead i.
pul pul dökülme furfuration i.
Dermatoloji
kaş ve kirpiklerde görülen aşırı dökülme madarosis i.
Botanik
erken dökülme eğilimi fugacity i.
dökülme öncesi meyve, çiçek ve yaprakların köklerinde oluşan parankima hücre tabakası abscission layer i.
ara ara dökülme fugaciousness i.
Jeoloji
yaprak yaprak dökülme exfoliation i.