eşyalar - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

eşyalar



"eşyalar" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 4 sonuç

Türkçe İngilizce
General
eşyalar things i.
eşyalar clobber i.
Trade/Economic
eşyalar wares i.
Slang
eşyalar jonx i.

"eşyalar" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 147 sonuç

Türkçe İngilizce
General
hurdası çıkmış eşyalar lumber i.
emaye eşyalar enamelware i.
ufak tefek eşyalar sundries i.
kişisel eşyalar belongings i.
emaye eşyalar enamelwork i.
mineyle kaplanmış eşyalar enamelware i.
madeni eşyalar metalwork i.
ahşap eşyalar woodenware i.
özel eşyalar paraphernalia i.
kişisel eşyalar effects i.
hediyelik eşyalar giftwores i.
insan yapımı eşyalar artefacts i.
emaye kaplama eşyalar graniteware i.
atılacak eşyalar junk i.
gümrük entrepoları ve eşyalar bonded warehouses and goods i.
mineyle kaplanmış eşyalar enamelwork i.
hediyelik eşyalar trinket i.
hediyelik eşyalar trinkets i.
nadir bulunan ilginç eşyalar curiosity i.
pirinç eşyalar brasses i.
beyaz seramik eşyalar whiteware i.
bronzdan eşyalar yapan kimse bronzist i.
kişisel eşyalar paraphernalia i.
deri eşyalar leather goods i.
hediyelik eşyalar giftware i.
emanet eşyalar safekeeping items i.
insan yapımı eşyalar artifacts i.
(elektronik eşyalar gibi hayatı kolaylaştıran) modern kolaylıklar modern conveniences i.
(kişiye ait) değerli eşyalar valuable belongings i.
(kişiye ait) kıymetli eşyalar valuable belongings i.
saraciye (eyer, deri eşyalar) saddlery i.
saraç işleri (eyerler ve deri eşyalar) saddlery i.
deniz kabukları veya değerli eşyalar için plajda/sahilde arama yapma beachcombing i.
elektrikli eşyalar electrical items i.
değerli eşyalar valuables i.
bir kızın evlendiğinde kullanmak üzere biriktirdiği eşyalar trousseau i.
çay servisinde kullanılan porselen veya çömlekten yapılmış eşyalar tea service i.
çay servisinde kullanılan porselen veya çömlekten yapılmış eşyalar tea set i.
daha sonra kullanılır düşüncesiyle biriktirilen eşyalar rammle i.
kişisel eşyalar paraphernalia i.
ufak tefek hediyelik eşyalar satan dükkan novelty shop i.
çeşitli ufak tefek eşyalar tricks i.
şahsi eşyalar tricks i.
çekiçle işlenmiş metalden yapılmış eşyalar battery i.
deri eşyalar leathergoods i.
deri eşyalar leatherware i.
deri eşyalar leatherwork i.
hayırsever bir kurum yararına satılan eşyalar jumble [uk] i.
cadılarca kullanılan tören bıçağı, tütsülük, kadeh, sicim, beş köşeli yıldız ve asa gibi eşyalar witches' tools i.
vitrin dekorunda kullanılan eşyalar ve süsler window dressing i.
vitrin dekorunda kullanılan eşyalar ve süsler window-dressing i.
antin kuntin eşyalar bric-a brac i.
hacimli ve derin eşyalar holloware i.
hacimli ve derin eşyalar hollowware i.
taşınabilir eşyalar moebles [obsolete] i.
menkul eşyalar moebles [obsolete] i.
istiflenen eşyalar lumber [uk] i.
fırınlama kabındaki seramik eşyalar bung i.
emaye kaplama eşyalar granite ware i.
aile yadigarı değerli eşyalar cimelia i.
elektronik eşyalar electronic goods i.
kişisel eşyalar dunnage i.
tüylerden süslü eşyalar yapan kimse feather maker i.
kutsal eşyalar sanctity i.
fıçıcının yaptığı eşyalar coopery i.
sabit eşyalar fittings [uk] i.
kişisel eşyalar plunder i.
alıp satılan eşyalar plunder i.
araklanan eşyalar scroungings i.
eşyalar yapan kimse shaper i.
birbirine bağlı olmayan benzer eşyalar öbeği sheaf i.
gümüş eşyalar yapan veya onaran kimse silver-worker i.
fildişi eşyalar ivories i.
fildişi eşyalar yapan işçi ivorist i.
deri tulumun içindeki eşyalar skinful i.
(karnaval gibi yerlerde) şans oyunlarında ödül olarak verilen ucuz eşyalar slum i.
gereksiz eşyalar ile doldurmak lumber f.
gösterişli eşyalar yapan arty crafty s.
ağır eşyalar yüklenmiş heavily-laden s.
(metal eşyalar) çiçek ve manzara tasarımlı ve japon vernikli olan pontypool s.
eski eşyalar şeklinde ephemerally zf.
Colloquial
çay servisinde kullanılan porselen veya çömlekten yapılmış eşyalar tea-things i.
elde tutulacak eşyalar keepage i.
atılmayacak olan eşyalar keepage i.
kalacak/duracak olan eşyalar keepage i.
başkalarına ait şeyler/eşyalar opp (other people's property) i.
(elektronik eşyalar gibi hayatı kolaylaştıran) modern kolaylıklar mod cons i.
kişisel eşyalar kaboodle i.
atılacak eşyalar kacks i.
kişisel eşyalar duds i.
Idioms
yalnızca en gerekli eşyalar bare necessities i.
evdeki eşyalar lares and penates i.
evin bir parçası olan eşyalar lares and penates i.
evi oluşturan eşyalar lares and penates i.
Speaking
hangi eşyalar? which items? expr.
Trade/Economic
bütün kişisel eşyalar goods and chattels i.
kişisel eşyalar personal belongings i.
madeni eşyalar metalware i.
küçük eşyalar small wares i.
metal eşyalar metalware i.
Law
emniyet altına alınan eşyalar goods taken into custody i.
menkul eşyalar personal chattels i.
mirasçılara intikal edebilen eşyalar caduca i.
miras konusu olabilen eşyalar caduca i.
zaptolunan eşyalar seized goods i.
miras kalan mallar dışında mirasçının almaya hak kazandığı belirli türdeki menkul eşyalar heirship movables i.
Insurance
ev eşyaları ve zati eşyalar household goods and personal effects i.
Tourism
kişisel eşyalar personal luggage i.
Technical
cüzdan gibi eşyalar için kullanılacak olan deri parçalarını birleştirip yapıştıran kimse casemaker i.
ahşaptan yapılan eşyalar woodwork i.
alman gümüşü eşyalar german silver articles i.
cam eşyalar glassware i.
camdan yapılmış eşyalar vitrics i.
deri eşyalar leather goods i.
düşük sıcaklıkta fırınlanmış seramik eşyalar soft-fired ware i.
mülitli seramik eşyalar mullite whiteware i.
pirinç eşyalar brass ware i.
rockingham cam eşyalar rockingham ware i.
seramik beyaz eşyalar ceramic whiteware i.
telden eşyalar yapan kişi wireworker i.
söğüt dallarından yapılan eşyalar willowware i.
hasarı önlemek için kargo kutusundaki eşyalar arasına yerleştirilen malzeme divider i.
Textile
yastık, servis altlığı gibi kumaş eşyalar dıştaki dikiş yerinden çıkan parça veya şerit flange i.
Architecture
(pers mimarisi ve süsleme sanatında) sıva süslemeli eşyalar gatch work i.
Woodworking
lake ile kaplanmış dekoratif ahşap eşyalar lacquer i.
mozaiği andıran şekilde süslenmiş ahşap eşyalar tunbridge ware i.
Food Engineering
gıda maddeleri ile temasta olan malzeme ve eşyalar materials and articles in contact with foodstuffs i.
Archaeology
el yapımı eşyalar artefacts i.
Religious
kilisedeki sunakta bulunan şamdan, haç, vazo gibi pirinç eşyalar altar brass i.
Military
tarihi değere sahip askeri eşyalar militaria i.
tarihi öneme sahip askeri eşyalar militaria i.
Art
venedik ve murano'ya özgü dekoratif cam eşyalar venetian glass i.
Mythology
(eski roma'da) bir eve ait değerli eşyalar lares and penates i.
Archaic
küçük kişisel eşyalar equipage i.
mobilya olarak tedarik edilen eşyalar muniment i.
mobilya olarak tedarik edilen eşyalar muniments i.
Slang
atılacak eşyalar jonx i.
kişisel eşyalar jonx i.
atılacak eşyalar cack i.
atılacak eşyalar kack i.
atılacak eşyalar kak i.
obsesif şekilde ufak eşyalar çalan kimse klepto i.
yasadışı uyuşturucuları kullanım amaçlı eşyalar satan dükkan head shop i.
çalıntı mallar/eşyalar gear i.
kişisel eşyalar duds i.
soyunup sevişelim (mizahi olarak sloganlarda, eşyalar üzerindeki baskılarda, araba arkası yazılarında kullanılır) lagnaf (let's all get naked and fuck) expr.
British Slang
çalıntı eşyalar satan kimse fence i.