Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
knocking
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"knocking"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 6 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
knocking
i.
vurma
2
Genel
knocking
i.
eleştiri
3
Genel
knocking
i.
vuruntu
4
Genel
knocking
i.
çarpma
Technical
5
Teknik
knocking
i.
vuruntu (motor)
Automotive
6
Otomotiv
knocking
i.
vuruntu
"knocking"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 94 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
knocking at the door unexpectedly
zf.
çat kapı
Colloquial
2
Konuşma Dili
your knees are knocking
expr.
dizlerinin bağı çözülmüş
3
Konuşma Dili
your/somebody’s knees are knocking
expr.
dizlerinin bağı çözülmüş
4
Konuşma Dili
your knees are knocking
expr.
(korkudan) dizlerin titriyor
5
Konuşma Dili
your/somebody’s knees are knocking
expr.
(korkudan) dizlerin titriyor
6
Konuşma Dili
your knees are knocking
expr.
(korkudan) elin ayağın titriyor
7
Konuşma Dili
your/somebody’s knees are knocking
expr.
(korkudan) elin ayağın titriyor
8
Konuşma Dili
my knees are knocking
expr.
dizlerimin bağı çözüldü
Idioms
9
Deyim
(one's) knees are knocking
f.
dizleri titremek
10
Deyim
your knees are knocking
f.
dizleri titremek
11
Deyim
(one's) knees are knocking
f.
dizlerinin bağı çözülmek
12
Deyim
your knees are knocking
f.
dizlerinin bağı çözülmek
13
Deyim
come knocking at your door
f.
kapıya dayanmak
14
Deyim
come knocking at your door
f.
ayağına gelmek
15
Deyim
come knocking at your door
f.
'-a kavuşmak
16
Deyim
come knocking at your door
f.
kapıyı çalmak
17
Deyim
come knocking at (one's) door
f.
ayağına gelmek
18
Deyim
come knocking at (one's) door
f.
karşısına çıkmak
19
Deyim
come knocking at (one's) door
f.
kapısını çalmak
20
Deyim
come knocking at (one's) door
f.
kapısına gelmek
21
Deyim
come knocking on (one's) door
f.
ayağına gelmek
22
Deyim
come knocking on (one's) door
f.
karşısına çıkmak
23
Deyim
come knocking on (one's) door
f.
kapısını çalmak
24
Deyim
come knocking on (one's) door
f.
kapısına gelmek
25
Deyim
get no answer (after knocking at a door)
f.
kapı duvar olmak
26
Deyim
come knocking at (one's) door
f.
gelip kapısını çalmak
27
Deyim
come knocking at (one's) door
f.
kapısına/ayağına gelmek
28
Deyim
come knocking at (one's) door
f.
(fırsat) karşısına çıkmak
29
Deyim
be knocking on heaven's door
f.
bir ayağı çukurda olmak
30
Deyim
be knocking on heaven's door
f.
ölüyor olmak
31
Deyim
be knocking on heaven's door
f.
ölüme yaklaşıyor olmak
32
Deyim
be knocking on heaven's door
f.
yakında öbür dünyaya gidecek olmak
33
Deyim
be knocking on heaven's door
f.
ölümün eşiğinde/pençesinde olmak
34
Deyim
be knocking on heaven's door
f.
ölüm döşeğinde olmak
35
Deyim
be knocking on the door
f.
(fırsat, olasılık) ayağına gelmek
36
Deyim
be knocking on the door
f.
(fırsat, olasılık) kapıya kadar gelmek
37
Deyim
be knocking on the door
f.
(fırsat, olasılık, şans) kapıyı çalmak
38
Deyim
be knocking on the door
f.
bir şeye girmeye çalışmak
39
Deyim
be knocking on the door
f.
bir şeyin kapısını zorlamak
40
Deyim
be knocking on the door
f.
bir şeye katılmaya çalışmak
41
Deyim
be knocking on the door
f.
rakibini geride bırakmaya/geçmeye hazırlanmak
42
Deyim
be knocking on the door
f.
rakibini geride bırakmak/geçmek üzere olmak
43
Deyim
be knocking on the door
f.
rakibini geride bırakmaya/geçmeye hazır olmak
44
Deyim
be knocking on the door
f.
kapılarını zorlamak
45
Deyim
be knocking on the door
f.
katılmaya çalışmak
46
Deyim
be knocking on the door
f.
bir parçası olmaya çalışmak
47
Deyim
be knocking on the door
f.
bir grup içerisinde yer almaya/bulmaya çalışmak
48
Deyim
come knocking at the door
f.
ayağına gelmek
49
Deyim
come knocking at the door
f.
karşısına çıkmak
50
Deyim
come knocking at the door
f.
kapısını çalmak
51
Deyim
come knocking at the door
f.
kapısına gelmek
52
Deyim
come knocking at the door
f.
gelip kapısını çalmak
53
Deyim
come knocking at the door
f.
(fırsat) karşısına çıkmak
54
Deyim
come knocking at the door
f.
(fırsat) ayağına kadar gelmek
55
Deyim
come knocking on the door
f.
ayağına gelmek
56
Deyim
come knocking on the door
f.
karşısına çıkmak
57
Deyim
come knocking on the door
f.
kapısını çalmak
58
Deyim
come knocking on the door
f.
kapısına gelmek
59
Deyim
come knocking on the door
f.
gelip kapısını çalmak
60
Deyim
come knocking on the door
f.
(fırsat) karşısına çıkmak
61
Deyim
come knocking on the door
f.
(fırsat) ayağına kadar gelmek
62
Deyim
knocking on heaven's door
s.
bir ayağı çukurda
63
Deyim
knocking on heaven's door
s.
ölüyor
64
Deyim
knocking on heaven's door
s.
ölüme yakın
65
Deyim
knocking on heaven's door
s.
yakında öbür dünyaya gidecek
66
Deyim
knocking on heaven's door
s.
ölümün eşiğinde/pençesinde
67
Deyim
knocking on heaven's door
s.
ölüm döşeğinde
68
Deyim
(one's) knees are knocking
expr.
dizlerinin bağı çözülmüş
69
Deyim
(one's) knees are knocking
expr.
(korkudan) dizleri titriyor
70
Deyim
(one's) knees are knocking
expr.
(korkudan) eli ayağı titriyor
Speaking
71
Konuşma
who granted you license to enter my house without knocking?
expr.
kimden izin aldın da kapıyı çalmadan evime giriyorsun?
72
Konuşma
who granted you license to enter my house without knocking?
expr.
kapımı çalmadan evime girme hakkını sana kim verdi?
73
Konuşma
winter is knocking on the door
expr.
kış kapıda
74
Konuşma
who granted you license to enter my house without knocking?
expr.
kapıyı çalmadan evime girme yetkisini sana kim verdi?
Advertising
75
Reklam
knocking copy
i.
rakip ürünü karalamak için tasarlanan reklam veya tanıtım materyali
Automotive
76
Otomotiv
loud diesel knocking
i.
gürültülü dizel vuruntusu
77
Otomotiv
acceleration knocking
i.
hızlanma vuruntusu
78
Otomotiv
engine knocking
i.
motor vuruntusu
79
Otomotiv
engine knocking correction circuit
i.
motor vuruntusu düzeltme devresi
80
Otomotiv
engine knocking stops
i.
motor vuruntusu kesildi
81
Otomotiv
engine knocking occurs
i.
motor vuruntulu çalışıyor
82
Otomotiv
engine knocking correction circuitry
i.
motor vuruntusu düzeltme devresi
83
Otomotiv
high engine speed knocking
i.
yüksek motor devri vuruntusu
Sport
84
Spor
knocking down of all pins at one time
i.
bowlingde tek atışta bütün labutların devrilmesi
Slang
85
Argo
knocking shop
i.
genelev
86
Argo
knocking shop
i.
kerhane
87
Argo
a knocking shop
i.
kerhane
88
Argo
a knocking shop
i.
randevu evi
89
Argo
knocking-shop [uk]
i.
genelev
90
Argo
knocking-shop [uk]
i.
kerhane
91
Argo
knocking-shop [uk]
i.
randevu evi
British Slang
92
İngiliz Argosu
knocking on a bit
i.
moruk
93
İngiliz Argosu
knocking on a bit
expr.
bunak
94
İngiliz Argosu
knocking on a bit
expr.
yaşlı
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of knocking
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy