Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
Geçmiş
miss.
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"miss."
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
miss.
kısalt.
mississippi
Electric
2
Elektrik
miss.
ünl.
hocam
"miss."
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 433 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
miss
i.
ıska
2
Yaygın Kullanım
miss
i.
evli olmayan kadın
3
Yaygın Kullanım
miss
f.
ıska geçmek
4
Yaygın Kullanım
miss
f.
kaçırmak
5
Yaygın Kullanım
miss
f.
özlemek
General
6
Genel
miss
i.
hanımefendi
7
Genel
miss
i.
hedefi vuramama
8
Genel
miss
i.
matmazel
9
Genel
miss
i.
isabet ettirememe
10
Genel
miss
i.
hanım
11
Genel
miss
i.
kız
12
Genel
miss
i.
başarısızlık
13
Genel
miss world
i.
dünya güzeli
14
Genel
miss error
i.
ıskalama hatası
15
Genel
miss
i.
ıskalama
16
Genel
miss error
i.
ikinci tür hata
17
Genel
miss
i.
vuramama
18
Genel
miss universe
i.
kainat güzeli
19
Genel
miss turkey
i.
türkiye birinci güzeli
20
Genel
miss turkey
i.
türkiye güzeli
21
Genel
miss calendar girl
i.
takvim güzeli
22
Genel
miss-use
i.
yanlış kullanım
23
Genel
miss-use
i.
hatalı kullanım
24
Genel
miss
i.
evli olmayan kadın
25
Genel
miss
i.
kadın (evlenmemiş)
26
Genel
miss
i.
(evlenmemiş) kadın
27
Genel
junior miss
i.
genç kız
28
Genel
miss [dialect]
i.
istek
29
Genel
miss [dialect]
i.
kayıp
30
Genel
miss [dialect]
i.
yokluk
31
Genel
miss [dialect]
i.
sakınca
32
Genel
miss [dialect]
i.
zarar
33
Genel
miss [dialect]
i.
kayıp veya mahrumiyetten kaynaklı üzüntü
34
Genel
miss
i.
düşük
35
Genel
miss
i.
(ehli hayvan) gebe kalamama
36
Genel
miss
i.
bir şeyden kasıtlı olarak kaçınma
37
Genel
miss
i.
geçip gitme
38
Genel
miss
i.
baskı makinesinin içinde kağıt yokken bıraktığı iz
39
Genel
miss
i.
mahrum kalma
40
Genel
miss
i.
dalga amaçlı uydurulan soy isimlerin önünde kullanılan bir unvan
41
Genel
miss
i.
unutma
42
Genel
miss
i.
atlama
43
Genel
miss
i.
karavana
44
Genel
miss
i.
genç bayan
45
Genel
miss
i.
öğretmenim
46
Genel
miss
i.
küçük hanım
47
Genel
miss the mark
f.
ıskalamak
48
Genel
miss
f.
vurmamak
49
Genel
miss
f.
hasretini çekmek
50
Genel
miss one's footing
f.
ayağı kaymak
51
Genel
miss the opportunity
f.
fırsatı tepmek
52
Genel
miss the boat
f.
vapuru kaçırmak
53
Genel
miss an opportunity
f.
fırsat kaçırmak
54
Genel
miss
f.
gözlemek
55
Genel
not to miss
f.
kaçırmamak
56
Genel
miss
f.
gözden kaçırmak
57
Genel
miss someone bad
f.
birini aşırı özlemek
58
Genel
miss the point
f.
anlayamamak
59
Genel
miss fire
f.
ıskalamak
60
Genel
miss the opportunity
f.
fırsat kaçırmak
61
Genel
miss
f.
duymamak
62
Genel
miss an opportunity
f.
fırsatı kaçırmak
63
Genel
miss
f.
tütmek
64
Genel
miss
f.
isabet ettirememek
65
Genel
miss the news
f.
haber atlamak
66
Genel
miss
f.
özlem duymak
67
Genel
miss
f.
yanlışlıkla atlamak
68
Genel
miss out
f.
mahrum kalmak (bir fırsattan vb)
69
Genel
miss
f.
hasret kalmak
70
Genel
miss
f.
elinden kaçırmak
71
Genel
miss
f.
gözünden kaçırmak
72
Genel
miss
f.
vuramamak
73
Genel
miss the train
f.
treni kaçırmak
74
Genel
miss an opportunity
f.
fırsat tepmek
75
Genel
miss opportunity
f.
fırsatı kaçırmak
76
Genel
miss
f.
isabet etmemek
77
Genel
miss an opportunity
f.
fırsatı değerlendirememek
78
Genel
give a miss
f.
boş vermek
79
Genel
miss the mark
f.
tahmini yanlış çıkmak
80
Genel
miss the opportunity
f.
fırsatı kaçırmak
81
Genel
miss
f.
eksik olmak
82
Genel
miss out
f.
atlamak
83
Genel
miss out
f.
gözden kaçırmak
84
Genel
miss the mark
f.
hedefi tutturamamak
85
Genel
miss a target
f.
ıska geçmek
86
Genel
miss
f.
kaçırmak
87
Genel
miss
f.
özlemek
88
Genel
miss (somebody/something) greatly
f.
hasret kalmak
89
Genel
miss (somebody/something) a lot
f.
hasret kalmak
90
Genel
miss someone very much
f.
çok özlemek
91
Genel
miss the target
f.
hedefi ıskalamak
92
Genel
make someone miss
f.
özletmek
93
Genel
miss the bus
f.
otobüsü kaçırmak
94
Genel
miss the bus
f.
fırsat tepmek
95
Genel
miss a news scoop
f.
haber atlamak
96
Genel
miss out on
f.
hakkını kaybetmek
97
Genel
miss the boat
f.
fırsatı kaçırmak
98
Genel
miss
f.
aramak
99
Genel
miss
f.
anlamamak
100
Genel
miss
f.
kavramamak
101
Genel
miss out
f.
kapsamamak
102
Genel
miss
f.
yetişememek
103
Genel
miss out
f.
kaçırmak
104
Genel
miss out
f.
dahil etmemek
105
Genel
miss out on
f.
elde edememek
106
Genel
miss out on
f.
fırsat kaçırmak
107
Genel
miss fire
f.
ateş almamak
108
Genel
miss the plane
f.
uçağı kaçırmak
109
Genel
miss a plane
f.
uçak kaçırmak
110
Genel
miss
f.
kaçırmak (fırsat/tren vb)
111
Genel
miss a chance
f.
fırsat kaçırmak
112
Genel
miss a chance
f.
fırsat tepmek
113
Genel
miss the birth
f.
doğumu kaçırmak
114
Genel
miss the smell of one’s hair
f.
saçının kokusunu özlemek
115
Genel
miss the flight
f.
uçağı kaçırmak
116
Genel
miss it by a minute
f.
bir dakikayla kaçırmak
117
Genel
miss a turn
f.
dönüşü kaçırmak
118
Genel
miss one’s last opportunity
f.
elindeki son fırsatı kaçırmak
119
Genel
miss the exam
f.
sınavı kaçırmak
120
Genel
miss the goal
f.
golü kaçırmak
121
Genel
miss a meal
f.
öğün kaçırmak
122
Genel
near miss
f.
ramak kalmak
123
Genel
not miss much
f.
fazla birşey kaçırmamak
124
Genel
(never/hardly) miss a trick
f.
(genelde olumsuz) fırsatı kaçırmamak
125
Genel
miss one tiny detail
f.
küçük bir ayrıntıyı kaçırmak
126
Genel
miss the past
f.
geçmişi özlemek
127
Genel
miss the school
f.
okulu özlemek
128
Genel
miss by a day
f.
bir gün ile kaçırmak
129
Genel
miss the class
f.
dersi kaçırmak
130
Genel
miss the movie
f.
filmi kaçırmak
131
Genel
miss small details
f.
küçük ayrıntıları kaçırmak
132
Genel
miss small details
f.
küçük detayları kaçırmak
133
Genel
miss
f.
ıskalamak
134
Genel
miss summer
f.
yazı özlemek
135
Genel
miss the deadline
f.
teslim tarihini kaçırmak
136
Genel
miss the news
f.
haberleri kaçırmak
137
Genel
miss
f.
kaçmak
138
Genel
miss
f.
paçayı kurtarmak
139
Genel
miss
f.
kurtulmak
140
Genel
miss
f.
savuşturmak
141
Genel
miss
f.
kaçınmak
142
Genel
miss
f.
(birinin) performansını yok saymak
143
Genel
miss
f.
(birinin) katılımını yok saymak
144
Genel
miss [uk] [dialect]
f.
filizlenememek
145
Genel
miss [uk] [dialect]
f.
çimlenememek
146
Genel
miss [uk] [dialect]
f.
büyüyememek
147
Genel
miss [uk] [dialect]
f.
serpilememek
148
Genel
miss
f.
iyi çalışmamak (içten yanmalı motor)
149
Genel
miss
f.
zar atıp kaybetmek
150
Genel
miss
f.
başarısızlık olarak belirtmek
151
Genel
miss
f.
doğru cevaplayamamak
152
Genel
miss
f.
yokluğunu keşfetmek
153
Genel
miss
f.
yokluğunu ortaya çıkarmak
154
Genel
miss
f.
(top, atış) kaçırmak
155
Genel
miss
f.
(eskiyi) özlemek
156
Genel
miss
f.
(motor) teklemek
157
Genel
hit or miss
s.
gelişigüzel
158
Genel
hit or miss
s.
rasgele
159
Genel
hit-or-miss
s.
gelişigüzel
160
Genel
hit-or-miss
s.
tesadüfi
161
Genel
hit-and-miss
s.
gelişigüzel
162
Genel
hit-and-miss
s.
bazen başarılı bazen başarısız olan
163
Genel
hit-or-miss
s.
tutarsız
164
Genel
hit-or-miss
s.
öngörülemeyen
165
Genel
hit-or-miss
s.
kararsız
166
Genel
hit-or-miss
s.
değişen
167
Genel
hit-or-miss
zf.
neticesini düşünmeden
168
Genel
hit-or-miss
zf.
rastgele
169
Genel
hit-or-miss
zf.
dikkatsizce
170
Genel
hit-and-miss
zf.
rastgele
171
Genel
miss. (mission)
kısalt.
özel görev
172
Genel
miss. (missionary)
kısalt.
misyoner
Phrasals
173
Öbek Fiiller
miss out on
f.
hakkını kaybetmek
174
Öbek Fiiller
miss out on
f.
(bir etkinliği vb) kaçırmak (katılamamak)
175
Öbek Fiiller
miss out on (something)
f.
(bir şey) hakkını/şansını kaybetmek
176
Öbek Fiiller
miss out on (something)
f.
(bir şey) fırsatını kaçırmak
177
Öbek Fiiller
miss out on (something)
f.
(bir şeyi) kaçırmak
Phrases
178
İfadeler
little miss
expr.
küçük hanım
179
İfadeler
unless I miss my guess
expr.
yanılmıyorsam
Proverb
180
Atasözü
you never miss the water till the well runs dry
kuyu kurumadan suyun kıymeti bilinmez
181
Atasözü
you don‘t miss something until it's gone
kaybedinceye kadar eldekinin değeri bilinmez
182
Atasözü
a miss is as good as a mile
başarının kıl payıyla ya da büyük bir farkla kaçırılmasının önemi yoktur
183
Atasözü
a miss is as good as a mile
kaybetme kaybetmedir
184
Atasözü
a miss is as good as a mile
önemli olan hatice değil neticedir
185
Atasözü
a miss is as good as a mile
kaybetmenin az farkla veya çok farkla olması fark etmez
186
Atasözü
what you've never had you never miss
hiç sahip olmadığın bir şeye özlem duyamazsın
187
Atasözü
we never miss the water till the well runs dry
kuyu kurumadan suyun kıymeti bilinmez
188
Atasözü
we never miss the water until the well runs dry
kuyu kurumadan suyun kıymeti bilinmez
189
Atasözü
you never miss the water until the well runs dry
kuyu kurumadan suyun kıymeti bilinmez
Colloquial
190
Konuşma Dili
a near miss
i.
kılpayı
191
Konuşma Dili
near miss
i.
kıl payı atlatma
192
Konuşma Dili
hit-or-miss
i.
şansa bağlı durum
193
Konuşma Dili
a near miss
i.
ucu ucuna
194
Konuşma Dili
miss right
i.
bayan doğru
195
Konuşma Dili
miss right
i.
evlenilecek kadın
196
Konuşma Dili
miss right
i.
doğru kadın
197
Konuşma Dili
miss right
i.
ilişki yaşamak için doğru kadın
198
Konuşma Dili
miss right
i.
ilişki yaşamak/evlenmek için mükemmel kadın
199
Konuşma Dili
miss right
i.
ilişki yaşamak/evlenmek için ideal kadın
200
Konuşma Dili
miss right
i.
evlenmek/ilişki yaşamak için en uygun kadın
201
Konuşma Dili
miss right
i.
ilişki/evlilik için ideal partner
202
Konuşma Dili
miss too much
f.
burnunda tütmek
203
Konuşma Dili
miss someone like crazy
f.
birini deli gibi özlemek
204
Konuşma Dili
miss the bus
f.
otobüsü kaçırmak
205
Konuşma Dili
miss the joke
f.
şakayı anlamamak
206
Konuşma Dili
blink-and-you-miss-it
zf.
göz açıp kapayıncaya kadar
207
Konuşma Dili
blink-and-you-miss-it
zf.
bir anlık
208
Konuşma Dili
blink-and-you-miss-it
zf.
birdenbire
209
Konuşma Dili
blink-and-you-miss-it
zf.
ansızın
210
Konuşma Dili
blink-and-you-miss-it
zf.
apansızın
211
Konuşma Dili
good golly, miss molly!
expr.
aman tanrım!
212
Konuşma Dili
a near miss
expr.
kılı kılına
213
Konuşma Dili
near miss
expr.
ramak kala
214
Konuşma Dili
near miss
expr.
ucuz kurtulma
215
Konuşma Dili
he/she doesn't miss a trick
expr.
fırsatı kaçırmaz
216
Konuşma Dili
he/she doesn't miss a trick
expr.
fırsat buldu mu kaçırmaz
217
Konuşma Dili
he/she doesn't miss a trick
expr.
her fırsatı değerlendirir
218
Konuşma Dili
he/she doesn't miss a trick
expr.
gözünden bir şey kaçmaz
Idioms
219
Deyim
not miss a trick
f.
tetikte olmak
220
Deyim
not miss a trick
f.
gözünü kulağını dört açmak
221
Deyim
give something a miss
f.
atlamak (yapmamak anlamında)
222
Deyim
miss one's footing
f.
ayağı sürçmek
223
Deyim
miss a golden opportunity
f.
büyük bir fırsat kaçırmak
224
Deyim
miss a golden opportunity
f.
büyük bir fırsat tepmek
225
Deyim
miss something by a mile
f.
dağlara taşlara atmak
226
Deyim
miss one's footing
f.
dengesini kaybetmek
227
Deyim
not miss a beat
f.
duraksamamak
228
Deyim
miss one's footing
f.
düşer gibi olmak
229
Deyim
not miss a thing
f.
hiçbir şeyi kaçırmamak
230
Deyim
miss one's calling
f.
hayatta gerçekten uğraşması/yapması gereken kariyeri/işi yapmamak. yanlış meslek seçmek
231
Deyim
miss the boat
f.
fırsatı kaçırmak
232
Deyim
give something a miss
f.
es geçmek
233
Deyim
miss the boat
f.
fırsatı tepmek
234
Deyim
not miss a beat
f.
hiç durmamak
235
Deyim
not miss much
f.
hiçbir şeyi kaçırmamak
236
Deyim
miss the thread
f.
ipin ucunu kaçırmak
237
Deyim
have a near miss
f.
kılpayı kurtulmak
238
Deyim
have a near miss
f.
kıl payı atlatmak
239
Deyim
not miss a beat
f.
sektirmemek
240
Deyim
miss one's footing
f.
sendelemek
241
Deyim
not miss a beat
f.
tereddüt etmemek
242
Deyim
miss one's footing
f.
tökezlemek
243
Deyim
have a near miss
f.
ucuz atlatmak
244
Deyim
miss something by a mile
f.
(hedefin) yanına bile yaklaşamamak
245
Deyim
have a near miss
f.
ucuz kurtulmak
246
Deyim
miss the cushion
f.
ıskalamak
247
Deyim
miss the cushion
f.
bir şeyleri yanlış yapmak
248
Deyim
miss the cushion
f.
batırmak
249
Deyim
miss the cushion
f.
yanılmak
250
Deyim
miss the cushion
f.
hata etmek
251
Deyim
miss the cushion
f.
hedefi tutturamamak
252
Deyim
miss the cushion
f.
amacına ulaşamamak
253
Deyim
miss the cut
f.
gerekli ölçütleri karşılayamamak
254
Deyim
miss the cut
f.
istenen yeterlilikler tutturamamak
255
Deyim
miss one's guess
f.
yanılmak
256
Deyim
miss one's guess
f.
tahmininde yanılmak
257
Deyim
miss one's guess
f.
yanlış tahmin etmek
258
Deyim
miss the mark
f.
yanlış çıkmak
259
Deyim
miss the mark
f.
ıskalamak
260
Deyim
miss the mark
f.
hedefi tutturamamak
261
Deyim
miss a beat
f.
duraksamak
262
Deyim
miss a beat
f.
tereddüt etmek
263
Deyim
miss a beat
f.
anlık olarak durup düşünmek
264
Deyim
miss a trick
f.
fırsatı kaçırmak
265
Deyim
miss a trick
f.
fırsatı değerlendirmemek
266
Deyim
miss by a mile
f.
dağlara taşlara atmak
267
Deyim
miss by a mile
f.
(hedefin) yanına bile yaklaşamamak
268
Deyim
miss by a mile
f.
büyük farkla kaçırmak/ıskalamak
269
Deyim
miss by a mile
f.
(hedefin) yanından bile geçmemek
270
Deyim
miss much
f.
fırsatı kaçırmak
271
Deyim
miss much
f.
fırsatı değerlendirmemek
272
Deyim
not miss for the world
f.
dünyada kaçırmamak
273
Deyim
not miss for the world
f.
hayatta kaçırmamak
274
Deyim
not miss for the world
f.
dünyalara değişmemek
275
Deyim
not miss for the world
f.
iki eli kanda olsa bile kaçırmamak
276
Deyim
miss a beat
f.
devam etmekte zorlanmak
277
Deyim
miss a beat
f.
kısa bir süre durmak
278
Deyim
miss a beat
f.
tereddüt etmek
279
Deyim
too good to miss
expr.
kaçırılmayacak kadar güzel
280
Deyim
not miss something for love nor money
expr.
dünyada kaçırmam
281
Deyim
not miss something for the world
expr.
dünyada kaçırmam
282
Deyim
not miss something for love nor money
expr.
dünyada kaçırmam
283
Deyim
not miss something for the world
expr.
dünyada kaçırmam
284
Deyim
not miss something for love nor money
expr.
dünyalara değişmem
285
Deyim
not miss something for the world
expr.
dünyalara değişmem
286
Deyim
not miss something for the world
expr.
hayatta kaçırmam!
287
Deyim
not miss something for love nor money
expr.
hiç birşey engel olamaz
288
Deyim
hit or miss
expr.
gelişigüzel
289
Deyim
not miss something for the world
expr.
hiç birşey engel olamaz
290
Deyim
hit and miss
expr.
gelişigüzel
291
Deyim
not miss something for love nor money
expr.
hayatta kaçırmam!
292
Deyim
a miss is as good as a mile
expr.
fırsat kaçtıktan sonra iyi veya kötü olması bir şeyi değiştirmez
293
Deyim
not miss something for love nor money
expr.
iki elim kanda olsa bile
294
Deyim
not miss something for the world
expr.
iki elim kanda olsa bile
295
Deyim
hit and miss
expr.
kesin olmayan
296
Deyim
hit or miss
expr.
kesin olmayan
297
Deyim
hit and miss
expr.
rasgele
298
Deyim
not miss a beat
expr.
sektirmeden
299
Deyim
back in the knife drawer, miss sharp
expr.
lafına dikkat et
300
Deyim
back in the knife drawer, miss sharp
expr.
ağzından çıkanı kulağın duysun
301
Deyim
blink-and-you-miss-it
expr.
kaşla göz arasında
302
Deyim
(one) doesn't miss a trick
expr.
(biri) fırsatı kaçırmaz
303
Deyim
(one) doesn't miss a trick
expr.
(biri) fırsat buldu mu kaçırmaz
304
Deyim
(one) doesn't miss a trick
expr.
(biri) hiçbir fırsatı kaçırmaz
305
Deyim
(one) doesn't miss a trick
expr.
(biri) her fırsatı değerlendirir
306
Deyim
(one) doesn't miss a trick
expr.
(birinin) gözünden bir şey kaçmaz
Speaking
307
Konuşma
I miss my family very much
expr.
ailemi çok özledim
308
Konuşma
I miss my parents so/very much
expr.
ailemi çok özledim
309
Konuşma
I miss my family so much
expr.
ailemi çok özledim
310
Konuşma
I miss them too
expr.
ben de onları özledim
311
Konuşma
I miss you too
expr.
ben de seni özlüyorum
312
Konuşma
did I miss something?
expr.
bir şey mi kaçırdım?
313
Konuşma
I miss you too
expr.
ben de seni özledim
314
Konuşma
do you miss me?
expr.
beni özledin mi?
315
Konuşma
I could not miss such a opportunity
expr.
böyle bir fırsatı kaçıramazdım
316
Konuşma
how did we miss this?
expr.
bu nasıl gözümüzden kaçtı?
317
Konuşma
miss me
expr.
beni özle
318
Konuşma
I miss you so much
expr.
çok özledim seni
319
Konuşma
you didn't miss much
expr.
çok şey kaçırmış değilsin
320
Konuşma
I will miss you all
expr.
hepinizi özleyeceğim
321
Konuşma
I will miss everyone
expr.
herkesi özleyeceğim
322
Konuşma
you don't miss anything
expr.
gözünden hiç bir şey kaçmıyor
323
Konuşma
you can't miss it
expr.
görmemen imkansız
324
Konuşma
I wouldn't miss it for the world
expr.
hayatta kaçırmam bunu
325
Konuşma
I miss them too
expr.
onları da özledim
326
Konuşma
there are so many things i will miss
expr.
özleyeceğim çok fazla şey var
327
Konuşma
we will miss him forever
expr.
onu sonsuza kadar özleyeceğiz
328
Konuşma
I miss her
expr.
onu özlüyorum
329
Konuşma
it's hit or miss
expr.
ne olursa olsun diye
330
Konuşma
I miss her already
expr.
onu şimdiden özledim
331
Konuşma
you made me miss you
expr.
özlettin kendini
332
Konuşma
I miss him
expr.
onu özlüyorum
333
Konuşma
did you miss it by mistake or intentionally?
expr.
kazara mı bilerek mi kaçırdın?
334
Konuşma
what did I miss?
expr.
ne kaçırdım?
335
Konuşma
I miss him already
expr.
onu şimdiden özledim
336
Konuşma
you make me miss you
expr.
kendini özletiyorsun
337
Konuşma
I miss the school
expr.
okulu özledim
338
Konuşma
we will miss him forever
expr.
onu sonsuza dek özleyeceğiz
339
Konuşma
you can't miss it
expr.
kör olsan görürsün/bulursun
340
Konuşma
I miss them already
expr.
onları şimdiden özledim
341
Konuşma
miss me
expr.
özle beni
342
Konuşma
I never thought I'd miss you as much as I do
expr.
seni bu kadar özleyeceğim asla aklıma gelmezdi
343
Konuşma
we're going to miss you
expr.
seni özleyeceğiz
344
Konuşma
I miss talking to you
expr.
seninle konuşmayı özledim
345
Konuşma
I'll miss you
expr.
seni özleyeceğim
346
Konuşma
I will miss you so much
expr.
seni çok özleyeceğim
347
Konuşma
I will miss you
expr.
seni özleyeceğim
348
Konuşma
I miss you already
expr.
sizi şimdiden özledim
349
Konuşma
don't miss this chance
expr.
sakın bu fırsatı kaçırma
350
Konuşma
I miss you already
expr.
şimdiden sizi özledim
351
Konuşma
we miss you
expr.
sizi özledik
352
Konuşma
I'll miss you
expr.
seni özleyeceğim
353
Konuşma
we miss you so much
expr.
sizi çok özledik
354
Konuşma
I miss you so much
expr.
seni çok özledim
355
Konuşma
you know how much I miss you
expr.
seni ne kadar özlediğimi biliyorsun
356
Konuşma
I miss you
expr.
sizi özledim
357
Konuşma
I miss you
expr.
seni özledim
358
Konuşma
I will miss you very much
expr.
seni çok özleyeceğim
359
Konuşma
I miss you already
expr.
seni şimdiden özledim
360
Konuşma
we will miss you
expr.
seni özleyeceğiz
361
Konuşma
I miss you already
expr.
şimdiden seni özledim
362
Konuşma
I miss you very much
expr.
seni çok özledim
363
Konuşma
I miss you so much
expr.
seni çok özledim
364
Konuşma
I'm gonna miss you
expr.
seni özleyeceğim
365
Konuşma
I really miss you
expr.
seni gerçekten özledim
366
Konuşma
we miss you
expr.
seni özledik
367
Konuşma
I want to say how much I miss you
expr.
seni ne kadar çok özlediğimi söylemek istiyorum
368
Konuşma
I miss you
expr.
seni özlüyorum
369
Konuşma
come back we miss you
expr.
seni özledik geri dön
370
Konuşma
I miss talking with you
expr.
seninle konuşmayı özledim
371
Konuşma
did you intentionally miss the flight?
expr.
uçağı bilerek mi kaçırdın?
372
Konuşma
did you miss the flight intentionally ?
expr.
uçağı bilerek mi kaçırdın?
373
Konuşma
don't miss this chance
expr.
bu fırsatı kaçırma
374
Konuşma
don't miss this chance
expr.
bu fırsatı tepme
375
Konuşma
you can't miss it
expr.
mutlaka görürsün
376
Konuşma
you can't miss it
expr.
gözden kaçırmanın imkanı yok
Trade/Economic
377
Ticaret/Ekonomi
near-miss report
i.
ramak kala raporu
Technical
378
Teknik
miss error
i.
ikinci tür hata
379
Teknik
hit and miss transform
i.
ıskala yakala dönüşümü
380
Teknik
miss ratio
i.
kaçırma oranı
381
Teknik
miss distance scorer
i.
sapma mesafesi kayıtçısı
382
Teknik
miss
i.
motorun teklemesi
Computer
383
Bilgisayar
miss error
i.
ıskalama hatası
384
Bilgisayar
hit and miss transform
i.
ıskala yakala dönüşümü
385
Bilgisayar
miss ratio
i.
kaçırma oranı
Textile
386
Tekstil
junior miss
i.
genç kızlar için kıyafet bedeni
387
Tekstil
miss
i.
ortalama boy ve yapıya sahip kadınlar için kıyafet bedeni
Automotive
388
Otomotiv
near miss
i.
tehlikeli yaklaşma
Aeronautic
389
Havacılık
air miss
i.
iki veya daha fazla uçağın birbirine güvenlik kurallarının izin verdiğinden daha çok yaklaşması
390
Havacılık
air miss
i.
havadan çarpışma riski
391
Havacılık
near miss
i.
tehlikeli yaklaşma
392
Havacılık
near miss
i.
uçuşta yakın tehlikeli geçiş
Marine
393
Denizcilik
miss stays
f.
tiramola etmekte başarısız olmak
Breeding
394
Hayvancılık
miss
f.
(ehli hayvan) gebe kalamamak
Military
395
Askeri
near miss
i.
tam olarak hedefi vurmayan bir bomba, mermi
396
Askeri
near miss
i.
iki uçak arasında olası çarpışma riskini içeren tehlikeli durum
397
Askeri
miss
f.
vuramamak
Sport
398
Spor
miss
f.
isabet ettirememek
399
Spor
miss the cut
f.
(golfte) dört turluk golf maçının son iki turuna kalabilmek için gereken sayıyı ya da daha fazlasını kazanamamak
400
Spor
miss
f.
skoru kaçırmak
401
Spor
miss
f.
golü kaçırmak
Football
402
Futbol
miss an obvious goal-scoring chance
f.
bariz gol şansını değerlendirememek
403
Futbol
miss an obvious goal-scoring chance
f.
bariz gol şansından yararlanamamak
404
Futbol
miss a great/clear chance to score goal
f.
bariz gol şansından yararlanamamak
405
Futbol
miss a great/clear chance to score goal
f.
bariz gol şansını değerlendirememek
406
Futbol
miss an obvious goal-scoring chance
f.
bariz gol şansını kaçırmak
407
Futbol
miss a great/clear chance to score goal
f.
bariz gol şansını kaçırmak
408
Futbol
miss penalty
f.
penaltıyı kaçırmak
409
Futbol
miss penalty
f.
penaltı kaçırmak
Card
410
İskambil
miss
i.
(eski bir iskambil oyununda) oyuncuya dağıtılan elin yerine geçebilen fazladan el
Wagering
411
Bahisçilik
miss
i.
önce kreps ve yedi dışında bir zar atıp sonrasında yedi atarak kaybetme
412
Bahisçilik
miss
i.
ilk atışta 2, 3 veya 12 gelmesi
413
Bahisçilik
miss
f.
önce kreps ve yedi dışında bir zar atıp sonrasında yedi atarak kaybetmek
Archaic
414
Eski Kullanım
miss
i.
fahişe
415
Eski Kullanım
miss
i.
kapatma
416
Eski Kullanım
miss
i.
metres
417
Eski Kullanım
miss
f.
yapamamak
418
Eski Kullanım
miss
f.
becerememek
Slang
419
Argo
swing and a miss
i.
güldürmeyen şaka, espri
420
Argo
miss the boat
f.
büyük şans kaçırmak
421
Argo
miss the bus
f.
büyük şans kaçırmak
422
Argo
miss the boat
f.
çok kazançlı bir işi kaçırmak
423
Argo
miss the bus
f.
çok kazançlı bir işi kaçırmak
424
Argo
miss the bus
f.
fırsat kaçırmak
425
Argo
miss the bus
f.
fırsat tepmek
426
Argo
miss the boat
f.
fırsat kaçırmak
427
Argo
miss the boat
f.
fırsat tepmek
428
Argo
miss van veck [dated]
expr.
koca memeli kadın
429
Argo
miss van veck [dated]
expr.
büyük göğüslü kadın
British Slang
430
İngiliz Argosu
hit and miss
i.
çiş
431
İngiliz Argosu
hit and miss
i.
sidik
432
İngiliz Argosu
on the hit and miss
expr.
sarhoş
Star Wars
433
Star Wars
miss mylla's saloon
i.
bayan mylla'nın salonu
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of miss.
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy