recognize - Türkçe İngilizce Sözlük

recognize

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"recognize" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 34 sonuç

İngilizce Türkçe
Yaygın Kullanım
recognize f. tanımak
Are you sure your diploma is recognized in Europe?
Diplomanızın Avrupa'da tanındığından emin misiniz?

More Sentences
Genel
recognize f. bilmek
I recognize I have no right to complain.
Şikayet etmeye hakkım olmadığını biliyorum.

More Sentences
recognize f. anlamak (önemini/gerçekliğini/değerini)
Your sewer lines are hidden; therefore, it’s hard to recognize when and if there is a problem.
Kanalizasyon hatlarınız gizli; bu nedenle ne zaman ve bir sorun olup olmadığını anlamak zordur.

More Sentences
recognize f. fark etmek
This technique can prevent overeating by helping you learn to recognize when you no longer feel hungry.
Bu teknik, artık aç hissetmediğinizi fark etmeyi öğrenmenize yardımcı olarak aşırı yemeyi önleyebilir.

More Sentences
recognize f. kabul etmek
To recognize that it is normal to feel overwhelmed as a new mother is crucial.
Yeni bir anne olarak bunalmış hissetmenin normal olduğunu kabul etmek çok önemlidir.

More Sentences
recognize f. takdir etmek
The literary community recognized the First Lady's book.
Edebiyat camiası First Lady'nin kitabını takdir etti.

More Sentences
recognize f. farkına varmak
Founder Peter Reinhart recognized this need on a series of customer visits.
Kurucu Peter Reinhart, bir dizi müşteri ziyaretinde bu ihtiyacın farkına vardı.

More Sentences
recognize f. tanımak
Sorry, I couldn't recognize you with the hat and glasses.
Kusura bakmayın, şapka ve gözlükle sizi tanıyamadım.

More Sentences
recognize f. takdir görmek
The general was recognized for his service to the nation.
General ulusa yaptığı hizmetlerden dolayı takdir gördü.

More Sentences
Ticaret/Ekonomi
recognize f. tanımak
The immune system can recognize millions of different antigens.
Bağışıklık sistemi milyonlarca farklı antijeni tanıyabilir.

More Sentences
Hukuk
recognize f. resmen tanımak
Two years after his death, France officially recognized his system.
Ölümünden iki yıl sonra, Fransız hükümeti onun sistemini resmen tanıdı.

More Sentences
Teknik
recognize f. farkına varmak
Recognize your own mistakes and try to change them.
Kendi hatalarınızın farkına varın ve onları değiştirmeye çalışın.

More Sentences
recognize f. tanımak
The immune system recognizes and eliminates these cells.
Bağışıklık sistemi bu hücreleri tanır ve yok eder.

More Sentences
Genel
recognize f. haklı bulmak
recognize f. itiraf etmek
recognize f. söz hakkı vermek
recognize f. ayırt etmek
recognize f. farkında olmak
recognize f. onaylamak
recognize f. varlığını kabul etmek
recognize f. (verilen hizmet, vb. için) şükranlarını sunmak
Ticaret/Ekonomi
recognize f. gerçekleşmek
recognize f. itiraf etmek
recognize f. onaylamak
recognize f. kabul ve tasdik etmek
recognize f. tahakkuk etmek
recognize f. teslim etmek
Hukuk
recognize f. varlığını kabul etmek
recognize f. taahhütname ile bağlamak
Siyasal
recognize f. teşhis etmek
Biyoloji
recognize f. (antijeni, substratı vb.) tanımak
Biyokimya
recognize f. kendisini tamamlayan bir maddeye bağlanmak
recognize f. yapışmak
recognize f. tepkime göstermek

"recognize" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 62 sonuç

İngilizce Türkçe
Genel
recognize the genocide f. soykırımı tanımak
Participants called on the governments of Turkey and the USA to recognize the Genocide.
Katılımcılar, Türkiye ve ABD hükümetlerine Soykırımı tanıma çağrısında bulundu.

More Sentences
not to recognize f. tanımamak
come to recognize that one is wrong f. yanıldığının farkına varmak
not to recognize the value of (someone/something) f. değerini bilmemek
not to recognize the value of (someone/something) f. değer anlamamak
not to recognize the value of (someone/something) f. değerini anlamamak
not to recognize the value of (someone/something) f. değer bilmemek
recognize officially f. resmen tanımak
recognize someone f. birisini tanımak
recognize someone by one's eyes f. birini gözlerinden tanımak
recognize the symptoms of the disease f. hastalığın belirtlilerini teşhis etmek
recognize [obsolete] f. gözden geçirerek düzeltmek
recognize [obsolete] f. tashih etmek
Öbek Fiiller
recognize someone or something for something f. birinin/bir şeyin ne çeşit biri/bir şey olduğunu hatırlamak
recognize something as something f. bir şeyi bir şey olarak onaylamak
recognize something as something f. bir şeyi bir şey olarak tanımak
recognize someone as someone or something f. birini biri/bir şey olarak tanımak
recognize something as something f. bir şeyi bir şey olarak kabul etmek
recognize (someone or something) as (someone or something) f. (birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak tanımak
recognize someone or something for something f. birini/bir şeyi bir şey için övmek
recognize (someone or something) as (someone or something) f. (birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak kabul etmek
recognize something as something f. bir şeyi bir şey olarak beyan etmek
recognize someone as someone or something f. birini biri/bir şey olarak beyan etmek
recognize someone or something for something f. birinin/bir şeyin bir şey olduğunu hatırlamak
recognize someone or something for something f. birini/bir şeyi bir şey için onurlandırmak
recognize someone or something for something f. birinin/bir şeyin bir şey olduğunu tespit etmek
recognize someone or something for something f. birini/bir şeyi bir şey için takdir etmek
recognize someone or something for something f. birinin/bir şeyin bir şey olduğunu fark etmek
recognize someone as someone or something f. birini biri/bir şey olarak kabul etmek
recognize someone as someone or something f. birini biri/bir şey olarak onaylamak
recognize someone or something for something f. birinin/bir şeyin ne çeşit biri/bir şey olduğunun farkına varmak
recognize someone or something for something f. birinin/bir şeyin bir şey olduğunun farkına varmak
recognize (someone or something) as (someone or something) f. (birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak hatırlamak
recognize for f. (bir şey) olduğunu hatırlamak
recognize by f. -den tanımak
recognize for f. (bir şey) için onurlandırmak
recognize (someone or something) by (something) f. (birini/bir şeyi bir özelliğinden) tanımak
recognize as f. olarak beyan etmek
recognize as f. olarak onaylamak
recognize for f. (bir şey) olduğunu tespit etmek
recognize for f. (bir şey) için takdir etmek
recognize as f. olarak kabul etmek
recognize for f. (bir şey) olduğunu fark etmek
recognize for f. için övmek
recognize as f. olarak tanımak
recognize (someone or something) for what (someone or something) is f. (birinin/bir şeyin) iç yüzünü/gerçekte ne olduğunu fark etmek
recognize (someone or something) by (something) f. (birini bir şeyi bir şeyinden) tanımak
recognize as f. olarak hatırlamak
Deyim
recognize one for what one is f. bir şeyin iç yüzünü/gerçekte ne olduğunu fark etmek
recognize something for what it is f. bir şeyin iç yüzünü/gerçekte ne olduğunu fark etmek
recognize for what it is f. iç yüzünü/gerçekte ne olduğunu fark etmek
Konuşma
did you recognize me? expr. beni tanıdın mı?
i almost didn't recognize you expr. az daha seni tanıyamayacaktım
did you not recognize me? expr. beni tanımadın mı?
how will I recognize you? expr. seni nasıl tanıyacağım?
how will I recognize you? expr. sizi nasıl tanıyacağım?
I almost didn't recognize you expr. seni neredeyse tanıyamıyordum
Ticaret/Ekonomi
recognize as an expense f. giderleştirmek
recognize the sales f. satışı gerçekleştirmek
recognize the sales f. satışı ticaretleştirmek
Siyasal
recognize one's independence f. bağımsızlığını tanımak
recognize the territorial integrity f. toprak bütünlüğünü tanımak