remedied - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

remedied



"remedied" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 41 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
remedy i. deva
remedy i. çare
General
remedy i. ilaç
remedy i. umar
remedy i. tedavi
remedy i. çıkar yol
remedy i. derman
remedy i. em
remedy i. deva
remedy i. çare
remedy i. şifa
remedy i. onarım
remedy i. tamir
remedy i. düzeltici önlem
remedy i. ıslah
remedy f. tedavi etmek
remedy f. çözüm getirmek
remedy f. gereğine bakmak
remedy f. çare bulmak
remedy f. onarmak
remedy f. iyileştirmek
remedy f. düzeltmek
remedy f. sağaltmak
remedy f. iyi etmek
remedy f. çaresini bulmak
remedy f. şifa vermek
remedy f. düzeltmek
remedy f. icabına bakmak
remedy f. ıslah etmek
remedy f. doğru yola getirmek
remedy f. tamir etmek
Trade/Economic
remedy i. çıkar
remedy i. yasal çözüm yolu
remedy yol
Law
remedy i. kanun yolu
Technical
remedy i. madeni paralarda yasal olarak izin verilen ağırlık veya incelik sapması
remedy i. çare
remedy i. çözüm
Telecom
remedy i. tedbir
Mechanic
remedy i. arızaların giderilme çözümü
Education
remedy i. ingiliz okullarında yarıyıl tatili

"remedied" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 73 sonuç

İngilizce Türkçe
General
folk remedy i. kocakarı ilacı
legal remedy i. hukuki çözüm
household remedy i. halk ilacı
provisional remedy i. geçici çare
sole remedy i. tek çıkar yol
sole remedy i. tek çare
home remedy i. evde hazırlanan ilaçlarla yapılan tedavi
snakebite remedy i. likör
snakebite remedy i. viski
find a remedy f. çare bulmak
seek a remedy f. çare aramak
be a remedy f. derman olmak
find a remedy f. derman bulmak
seek a remedy f. derman aramak
search for a remedy f. çare aramak
look for a remedy f. çare aramak
try to find a remedy f. çare bulmaya çalışmak
remedy the deficiency f. yetersizliği gidermek
remedy the deficiency f. eksiklik gidermek
be a remedy f. çare olmak
remedy the deficiencies f. eksik gidermek
remedy the deficiencies f. eksiklerini gidermek
offer a remedy f. çare sunmak
offer a remedy f. çözüm sunmak
remedy [obsolete] f. adaleti tesis etmek
Proverb
there is a remedy for everything except death ölümden başka her şeyin bir çaresi vardır
Trade/Economic
remedy of the mint i. yasal ağırlık ve incelikten izin verilen ölçüde sapma
interim remedy i. ara çözüm
provisional remedy i. geçici çare
legal remedy i. kanuni çözüm
local remedy i. yerel çare
local remedy i. yerel çözüm
Law
speedy remedy i. acele çare
alternative remedy i. alternatif kanun yolu
cumulative remedy i. alternatif kanun yolu
speedy remedy i. çabuk çare
cumulative remedy i. ek kanun yolu
right to an effective remedy i. etkili başvuru hakkı
right to an effective remedy i. etkin bir çözüme başvurma hakkı
right to an effective remedy i. etkili bir kanuni yola başvurma hakkı
right to an effective remedy i. etkili bir hukuk yoluna başvurma hakkı
legal remedy i. hukuki yol
provisional remedy i. ihtiyati haciz
administrative remedy i. idari kanun yolu
provisional remedy i. ihtiyati tedbir
without adequate remedy at law i. kanuni yolların kısıtlı olması
legal remedy i. kanuni yol
remedy against i. karşı başvuru yolu
without adequate remedy at law i. kanunda yeterli çare olmaması
legal remedy i. kanun yolları
legal remedy i. kanun yolu
civil remedy i. mahkemenin belirlediği yasal çözüm
exclusive remedy i. münhasır başvuru yolu
civil remedy i. özel kanun yolları
ultimate remedy i. son çare
oppression remedy i. şirketler hukukuna göre bir şirket hissedarının hissesi bulunduğu şirkete karşı hissedarlık haklarıyla ilgili dava açma hakkı
sole and exclusive remedy i. tek ve yeğane çare/çözüm
full remedy action i. tam yargı davası
exclusive remedy i. tek başvuru yolu
full remedy action i. tam yargı davası
legal remedy i. yasal çare
judicial remedy i. yargı yolu
legal remedy i. yasal çözüm
judicial remedy i. yargı yolları
inadequate remedy i. yetersiz çare
domestic remedy i. yurtiçinde başvurulacak kanuni yollar
Politics
interim remedy i. ara çözüm
interim remedy i. geçici çözüm
remedy a situation f. bir durumu düzeltmek
Technical
remedy of the mint i. madeni paralarda yasal olarak izin verilen ağırlık veya incelik sapması
Medical
bach flower remedy i. alternatif tıpta kullanılan bach çiçek terapisi
herbal remedy i. bitkisel ilaç
herbal remedy i. bitkisel tedavi