Geçmiş

solda

"solda" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 12 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	solda	lefty s.
2	Genel	solda	left s.
3	Genel	solda	left-hand s.
4	Genel	solda	left-handed s.
5	Genel	solda	leftward s.
6	Genel	solda	left-wing s.
7	Genel	solda	on the left zf.
8	Genel	solda	aleft zf.
9	Genel	solda	leftwards zf.
Computer
10	Bilgisayar	solda	left s.
11	Bilgisayar	solda	at the left expr.
12	Bilgisayar	solda	on left expr.

"solda" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 86 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	solda sıfırlı delgi	left zero punching i.
2	Genel	solda sıfır	cipher i.
3	Genel	solda sıfır	nonentity i.
4	Genel	solda sıfır	fry i.
5	Genel	solda sıfır	nobody i.
6	Genel	teorilerini sağda solda anlatan kimse	crotcheteer i.
7	Genel	sağda solda dolaşma	pererration [obsolete] i.
8	Genel	solda sıfır	scrat [dialect] i.
9	Genel	karşı cinsten biriyle sağda solda gezmek	galavant f.
10	Genel	karşı cinsten biriyle sağda solda gezmek	gallavant f.
11	Genel	karşı cinsten biriyle sağda solda gezmek	gallivant f.
12	Genel	sağda solda	everywhere zf.
13	Genel	sağda solda	right and left zf.
14	Genel	sağda solda	overall zf.
Phrasals
15	Öbek Fiiller	sağda solda oyalanmak	hang about f.
16	Öbek Fiiller	sağda solda oyalanmak	hang around f.
17	Öbek Fiiller	sağda solda bırakmak	leave around f.
18	Öbek Fiiller	üşengeç/miskin bir şekilde sağda solda yuvarlanmak	loll about f.
19	Öbek Fiiller	sağda solda dolaşmak	stray on f.
20	Öbek Fiiller	sağda solda bırakılmak	lay about f.
21	Öbek Fiiller	vurarak sağda solda/etrafta gezdirmek	bat around f.
22	Öbek Fiiller	(biriyle) orada burada/sağda solda takılmak	bum around (with someone) f.
23	Öbek Fiiller	sağda solda aramak	chase around after f.
24	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) sağda solda aramak	chase around after (someone or something) f.
25	Öbek Fiiller	(bir şeyi) dikkatsizce sağda solda bırakmak	leave (something) about f.
26	Öbek Fiiller	sağda solda bırakılmak	lie out f.
27	Öbek Fiiller	(sağda solda bir şey) aramak	scavenge (around) for (something) f.
28	Öbek Fiiller	ile sağda solda yatıp kalkmak	screw around with f.
29	Öbek Fiiller	(biriyle) sağda solda yatıp kalkmak	screw around with (someone) f.
Phrases
30	İfadeler	sağda solda/yer gök	fore and aft zf.
31	İfadeler	girişte solda	to the left of the entrance expr.
Colloquial
32	Konuşma Dili	sağda solda dolaşıp kız tavlamaya çalışan aylak adam	drugstore cowboy i.
33	Konuşma Dili	sağda solda düzgün kıyafetlerle gezip kadınları tavlamaya çalışan adam	drug store cowboy i.
34	Konuşma Dili	sağda solda çapkınlık yapan adam	drug store cowboy i.
35	Konuşma Dili	solda sıfır kimse	jackstraw i.
36	Konuşma Dili	solda sıfır kimse	bit-player i.
37	Konuşma Dili	solda sıfır kalmak	be pale in comparison f.
38	Konuşma Dili	(bir şeyde) birini/bir şeyi solda sıfır bırakmak	have it (all) over someone or something (in something) f.
39	Konuşma Dili	ile (sağda solda) zaman harcamak	dilly-dally with f.
40	Konuşma Dili	ile (sağda solda) zaman öldürmek	dilly-dally with f.
41	Konuşma Dili	ile (sağda solda) takılmak	dilly-dally with f.
42	Konuşma Dili	'-i solda sıfır bırakmak	have it over f.
43	Konuşma Dili	sağda solda	on every hand expr.
44	Konuşma Dili	sağda solda	all over (some place) expr.
45	Konuşma Dili	sağda solda	all over (some place) expr.
46	Konuşma Dili	sağda solda	thither and yon expr.
Idioms
47	Deyim	solda sıfır bırakmak	blow the doors off (something) f.
48	Deyim	solda sıfır bırakmak	blow the doors off f.
49	Deyim	(bir haberi/sırrı) açıklamak/ifşa etmek/sağda solda/uluorta konuşmak/etrafa duyurmak	put something on the street f.
50	Deyim	yanında solda sıfır kalmak	pale in comparison (with something) f.
51	Deyim	yanında solda sıfır kalmak	pale by comparison (with something) f.
52	Deyim	biriyle/bir şeyle (sağda solda) zaman harcamak	dilly-dally (around) with someone or something f.
53	Deyim	biriyle/bir şeyle (sağda solda) zaman öldürmek	dilly-dally (around) with someone or something f.
54	Deyim	biriyle/bir şeyle (sağda solda) takılmak	dilly-dally (around) with someone or something f.
55	Deyim	hassas bir konuyu her yerde/sağda solda konuşmak	shoot off at the mouth f.
56	Deyim	sağda solda tanıdığı önemli/ünlü/nüfuzlu birinin ismini kullanarak dikkat çekmeye çalışmak	toss (one's) name around f.
57	Deyim	solda kalmak/olmak	keep on the left side f.
58	Deyim	solda kalmak/olmak	keep on the left-hand side f.
59	Deyim	(bir şeyi) dikkatsizce sağda solda bırakmak	leave (something) around f.
60	Deyim	sağda solda tanıdığı önemli/ünlü/nüfuzlu birinin ismini kullanarak dikkat çekmeye çalışmak	toss around (one's) name f.
61	Deyim	karşısında solda/sağda	cattywampus s.
62	Deyim	sağda solda	left and right expr.
63	Deyim	solda sıfır	mere fleabite expr.
64	Deyim	kendine yapılanlar düşünülünce kendi yaptıkları solda sıfır kalan	more sinned against than sinning expr.
Politics
65	Siyasal	solda birlik	alliance in the left i.
Computer
66	Bilgisayar	solda çift	left double i.
67	Bilgisayar	solda yinelenecek sütunlar	columns to repeat at left i.
68	Bilgisayar	en solda	far-left s.
69	Bilgisayar	solda yaslı	left justified expr.
70	Bilgisayar	solda asılı	left hanging expr.
71	Bilgisayar	solda düzenli	ragged right expr.
Automotive
72	Otomotiv	sağda (veya solda) yoğun atış	heavy right/left pattern i.
Traffic
73	Trafik	direksiyonu solda olan	left-hand drive s.
Medical
74	Medikal	solda akut plöritik göğüs ağrısı	acute left-sided pleuritic chest pain i.
Anatomy
75	Anatomi	sağda iç ana toplardamara boşalıp solda sol böbrek toplardamarına boşalan bir tek drenaj damarı	vena centralis glandulae suprarenalis i.
Marine Biology
76	Deniz Biyolojisi	solda bulunan	reversed s.
Astronomy
77	Gökbilim	kuzey yarım küreden bakıldığında avcı'nın kuşağında en solda kalan yıldız	alnitak i.
Botanic
78	Botanik	biri sağda biri solda olan (yapraklar)	alternate s.
Archaic
79	Eski Kullanım	sağda solda sürten	dilly-dallying s.
Slang
80	Argo	solda sıfır	no-mark [brit] i.
81	Argo	solda sıfır	jack i.
82	Argo	solda sıfır	doddly-squat i.
83	Argo	solda sıfır	squat i.
84	Argo	solda sıfır	cream puff i.
85	Argo	sağda solda yatıp kalkmak	screw around f.
86	Argo	solda sıfır	fat s.