tıkayan - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

tıkayan



"tıkayan" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 4 sonuç

Türkçe İngilizce
General
tıkayan choky s.
tıkayan occludent s.
tıkayan sticky s.
Archaic
tıkayan impedimental s.

"tıkayan" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 31 sonuç

Türkçe İngilizce
General
tıkayan şey block i.
tıkayan şey occlusion i.
geçidi veya kanalı tıkayan birikmiş malzeme gorge i.
boruyu tıkayan kitle clog i.
damarı tıkayan kitle clog i.
lafı milletin ağzına tıkayan kimse snapper i.
tıkayan şeyden arındırmak ripe [scotland] f.
trafiği tıkayan closed s.
nefes tıkayan smoldry s.
nefes tıkayan smouldry s.
nefes tıkayan smouldry s.
Phrasals
soluk borusunu tıkayan bir şeyi öksürerek atmak/çıkarmak choke something up f.
Colloquial
yavaş sürüşüyle trafiğin akışını tıkayan veya yavaşlatan sürücü sunday driver i.
Idioms
tamponu yolu tıkayan araca dokundurmak ya da vurmakta kullanıldığında aldığı isim chrome horn i.
Medical
damarı tıkayan pıhtı thrombus i.
sağ alt lob bronşunu tama yakın tıkayan endobronşiyal tümör endobronchial tumor obstructing the orifice of the right lower lobe bronchus i.
damarı tıkayan kitle plug i.
cilt lezyonunun dışa açılan kısmını tıkayan kitle plug i.
vücuttaki doğal delikleri tıkayan obstruent s.
Pathology
damarı tıkayan pıhtılar thrombi i.
Pharmaceutics
damarı tıkayan pıhtıları yok eden ilaç clot-buster i.
(damar) tıkayan ilaç obstruent i.
(damar) tıkayan madde obstruent i.
damarı tıkayan pıhtıları yok eden thrombolytic s.
damarı tıkayan pıhtıları parçalayan thrombolytic s.
Zoology
ceninin anüsünü tıkayan zarsı tabaka anal membrane i.
ceninin anüsünü tıkayan zarsı tabaka proctodaeum i.
ceninin anüsünü tıkayan zarsı tabaka anal pit i.
ceninin anüsünü tıkayan zarsı tabaka proctodeum i.
Environment
tıkayan fenomen blocking phenomena i.
Geology
damarı tıkayan ve mineral içermeyen kaya bloğu horse i.