telefonla - Türkçe İngilizce Sözlük

telefonla

"telefonla" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

Türkçe İngilizce
General
telefonla by telephone zf.
He is a busy man, so you can only get in touch with him by telephone.
Meşgul bir adam, bu yüzden ona sadece telefonla ulaşabilirsiniz.

More Sentences
Phrases
telefonla on the telephone expr.
He's talking on the telephone.
O, telefonda konuşuyor.

More Sentences

"telefonla" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 170 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
(telefonla) aramak call f.
I'm busy at the moment. Can I call you tomorrow?
Şu anda meşgulüm. Seni yarın arayabilir miyim?

More Sentences
General
telefonla arama phone call i.
Sami didn't want to answer Layla's phone calls.
Sami, Leyla'nın telefon aramalarına cevap vermek istemedi.

More Sentences
telefonla aramak call up f.
She called up her mother on the phone.
Annesini telefonla aradı.

More Sentences
telefonla ulaşmak reach by phone f.
Lyusya can't be reached by phone.
Lyusya'ya telefonla ulaşılamıyor.

More Sentences
telefonla ulaşmak reach f.
Have you spoken to mum lately? I haven't been able to reach her.
Son zamanlarda annemle konuştunuz mu? Ona ulaşamıyorum da.

More Sentences
(telefonla) aramak ring f.
Don't forget to give us a ring when you arrive in Kyoto.
Kyoto'ya vardığında bizi aramayı unutma.

More Sentences
Technical
telefonla aramak phone f.
I called her on the phone.
Onu telefonla aradım.

More Sentences
telefonla aramak call f.
I'll call Tom up in a few minutes.
Birkaç dakika içinde Tom'u telefonla arayacağım.

More Sentences
General
telefonla arama call on i.
telefonla danışmanlık phone counselling i.
telefonla mülakat telephone interview i.
telefonla danışmanlık telephone counselling i.
izleyicilerin veya dinleyicelerin telefonla katılabildikleri program phone-in i.
telefonla satış bilgisayarı telemarketing computer i.
müzayedeye/ihaleye/açık artırmaya telefonla katılıp ismi açıklanmayan kişi/katılımcı unidentified telephone bidder i.
radyo ya da televizyon programına telefonla katılan call-in i.
telefonla aranan kişi callee i.
telefonla arayan kimse phoner i.
telefonla arayan kimse caller-up i.
telefonla arayan kimse telephoner i.
telefonla arayan kimse caller i.
takipçilerin yayına telefonla katılabildikleri radyo ya da televizyon programı call-in i.
gezinerek müşteri aramaya izni olmayıp sadece telefonla irtibat kurulan taksi minicab [uk] i.
yalnızca telefonla çağırıldığında müşteri taşıma yetkisi olduğu halde yoldan da müşteri alan taksi gypsy i.
yalnızca telefonla çağırıldığında müşteri taşıma yetkisi olduğu halde yoldan da müşteri alan taksi gypsy cab i.
dinleyicilerin veya izleyicilerin telefonla canlı yayına katılabildiği bir radyo veya televizyon programı open-line [canada] i.
telefonla aramak dial f.
çaldırmak (telefonla arayarak) ring up f.
kendisini telefonla arayıp bulamayan birine telefon etmek call someone back f.
telefonla aramak make a phone call f.
telefonla taciz etmek harass by phone f.
telefonla ulaşmak reach by telephone f.
telefonla görüşmek have a phone conversation with f.
telefonla görüşmek talk to somebody on the phone f.
(telefonla) çaldırmak ring someone f.
(telefonla) çaldırmak give a missed call f.
birini birdenbire (telefonla) aramaya başlamak start calling someone out of the clear blue f.
(telefonla) birkaç yeri aramak make a few calls f.
(birine) telefonla dönmek return a call f.
(birine) telefonla dönmek return someone's call f.
araba kullanırken telefonla konuşmak talk on a cell phone while driving f.
(telefonla) iletişim kurmak hold f.
telefonla aramak buzz f.
telefonla aranmak be called up f.
Phrasals
(üst kattaki birini) (telefonla) aramak call up f.
(telefonla) sipariş etmek call in f.
(telefonla) sipariş etmek call in to f.
(telefonla) bildirmek call in f.
(telefonla) bildirmek call in to f.
(telefonla) rapor etmek/belirtmek call in f.
(telefonla) rapor etmek/belirtmek call in to f.
(telefonla) sipariş etmek call out f.
(telefonla) bir yeri aramak call in f.
(telefonla) bir yeri aramak call in to f.
(telefonla) birini aramak call for f.
telefonla birilerini aramak call around f.
telefonla sağı solu aramak call around f.
telefonla hastaneleri, polisi, yetkilileri, arkadaşlarını aramak call around f.
(telefonla) evine davet etmek call around f.
(telefonla) evine çağırmak call around f.
telefonla aramak call up f.
yukarı kattaki birini telefonla aramak call up f.
telefonla aramak call someone or something up f.
(telefonla) geri aramak call back f.
(telefonla) tekrar aramak ring someone back f.
(birine/bir şeyi) telefonla bildirmek phone something in to someone f.
(telefonla) tekrar aramak call someone back f.
(birine/bir şeyi) telefonla bildirmek phone in to someone or something f.
telefonla bağlanmak go through f.
telefonla aramak dial up f.
telefonla birini aramak dial up f.
telefonla iletmek telephone in f.
telefonla bildirmek telephone in f.
(bir yere) telefonla iletmek telephone into (some place) f.
(birini bir şeyde telefonla) aramak call (one) on (something) f.
(bir yeri) telefonla aramak call in f.
telefonla sipariş vermek call in f.
telefonla bildirmek call in f.
(bir yeri) telefonla aramak call into f.
telefonla sipariş vermek call into f.
telefonla bildirmek call into f.
(kitapla, telefonla) koltuğa, yatağa kurulmak curl up with (something) f.
telefonla aramak dial in f.
telefonla bağlanmak dial in f.
telefonla birini bağlamak dial in f.
telefonla bildirmek dial in f.
telefonla aramak dial into f.
telefonla bağlanmak dial into f.
telefonla birini bağlamak dial into f.
(birine) telefonla ulaşmak get on to (someone) [uk/ireland] f.
telefonla ulaşmak phone up f.
telefonla aramak phone up f.
Phrases
telefonla girilmez phones not allowed expr.
Colloquial
bir grup insanın telefonla sık sık plan değişikliği yaparak ayarladığı esnek buluşma approximeeting i.
telefonla satış odası boiler room i.
telefonla arayarak satış yapan şirket boiler room i.
telefonla arama jingle i.
telefonla aramak place a call to f.
birini telefonla aramak give (someone) a dingle f.
telefonla arayarak ulaşmak get onto the phone f.
telefonla arayarak ulaşmak get onto the extension f.
telefonla arayarak ulaşmak get onto the telephone extension f.
telefonla arayarak ulaşmak get onto the telephone f.
telefonla arayarak ulaşmak get on the extension f.
telefonla arayarak ulaşmak get on the telephone extension f.
telefonla arayarak ulaşmak get onto the telephone f.
telefonla arayarak ulaşmak get on the telephone f.
biriyle telefonla irtibat halinde on with expr.
telefonla/internet aracılığıyla birinden destek almakta on with expr.
Idioms
kimliği belirsiz kişilerin telefonla yaptığı tuhaf arama crank call i.
radyo veya televizyon programına telefonla katılma call-in i.
(birine/bir gruba) telefonla ulaşma ahold of someone or something i.
(birine/bir gruba) telefonla ulaşma hold of someone or something i.
birisini telefonla aramak give someone a call f.
birisini telefonla aramak give someone a buzz f.
birisini telefonla aramak give someone a ring f.
telefonla konuşmak be on the line f.
telefonla arayarak ulaşmak get onto the telephone extension f.
telefonla arayarak ulaşmak get on the phone f.
telefonla arayarak ulaşmak get on the extension f.
telefonla arayarak ulaşmak get onto the phone f.
telefonla görüşmek be on the telephone f.
telefonla görüşmek be on the phone f.
telefonla iletişime geçmek get hold of f.
telefonla görüşmek get on the (phone) extension f.
(birini) telefonla aramak give (one) a tinkle f.
Speaking
seni bu sabah telefonla aradı mı? did he call you this morning? expr.
seni bu sabah telefonla aradı mı? did she call you this morning? expr.
sizi bu sabah telefonla aradı mı? did she phone you this morning? expr.
sizi bu sabah telefonla aradı mı? did he phone you this morning? expr.
seni bu sabah telefonla aradı mı? did he phone you this morning? expr.
sizi bu sabah telefonla aradı mı? did she call you this morning? expr.
sizi bu sabah telefonla aradı mı? did he call you this morning? expr.
seni bu sabah telefonla aradı mı? did she phone you this morning? expr.
telefonla görüşüyorum I'm on the phone expr.
telefonla konuşuyorum I'm on a call expr.
(telefonla) seni arayacağım I'll give you a call expr.
Trade/Economic
telefonla tanıtım ve satış yapma teleselling i.
telefonla pazarlama telemarketing i.
telefonla satış telemarketing i.
(telefonla) müşteri araması yapma cold-calling i.
insanların daha önce (telefonla, internetten) ayırttığı ürünleri (bilet) alabildiği bir gişe veya masa will-call i.
malların telefonla veya çevrimiçi sipariş edilip satın alınması home shopping i.
telefonla (mal veya hizmet) satmak telemarket f.
telefonla pazarlama alanında çalışmak telemarket f.
Law
kişinin kendisini yüksek mahkeme üyesi vb gibi tanıtarak telefonla aradığı şahsın kişisel (kimlik) bilgilerini ve sosyal sigorta numarasını alarak yaptığı dolandırıcılık jury duty scam i.
telefonla kişisel bilgilerin ele geçirilmesi vishing i.
Technical
uzaktan telefonla çalışma remote teleworking i.
çok kısımlı telefonla mesaj göndermek multiplex f.
telefonla iletilen telephonic s.
telefonla ilgili telephonic s.
Computer
telefonla aramalı bağlantılar dial-up links i.
telefonla aramalı erişim dial-up connections i.
telefonla ara manual dial expr.
Telecom
telefonla veya teleksle basılı olarak gönderilen mesaj telemessage® i.
telefonla gönderilen mesaj telepheme i.
birbirleriyle telefonla iletişim kurmaya çalışan iki kişi tarafından yapılan bir dizi başarısız çağrı telephone tag i.
abonelerin telefonla konser veya tiyatro dinlemelerine olarak sağlayan, 19. yüzyılın sonlarında verilen bir hizmet theatrophone i.
kablosuz telgraf veya telefonla iletilen mesaj wireless i.
birine telefonla bildirmek ring in [uk] f.
birinin fotoğrafını telefonla gizlice çekip internette yayınlamak clog f.
tuşlu telefonla ilgili touchtone s.
tuşlu telefonla ilgili touch-tone s.
Television
dinleyicileri veya izleyicileri telefonla canlı yayına bağlayan open-line s.
Automotive
telefonla park pay by phone parking i.
Traffic
araba kullanırken telefonla konuşma talking on a cell phone while driving i.
Social Sciences
telefonla yardım servisi tele-care service i.
Military
telefonla muhabere telephony i.
Slang
telefonla/bir mobil cihazla ilgilenip birini yok saymak phub f.
British Slang
biriyle telefonla tanışıp arkadaş olunması toothing i.