Geçmiş

usually

"usually" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 14 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	usually zf.	genellikle
2	Yaygın Kullanım	usually zf.	çoğunlukla
General
3	Genel	usually zf.	çoğu zaman
4	Genel	usually zf.	genelde
5	Genel	usually zf.	ekseriya
6	Genel	usually zf.	ekseriyetle
7	Genel	usually zf.	çoğu
8	Genel	usually zf.	çokluk
9	Genel	usually zf.	genellikle
Colloquial
10	Konuşma Dili	usually zf.	çoğunlukla
11	Konuşma Dili	usually zf.	çoğu zaman
12	Konuşma Dili	usually expr.	çoğu kere
Technical
13	Teknik	usually zf.	çoğunlukla
14	Teknik	usually zf.	genellikle

"usually" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 24 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	fence (usually built of shrubs) i.	siyeç
2	Genel	usually-placid s.	genelde uysal olan
3	Genel	usu (usually) zf.	genellikle
4	Genel	usu. (usually) zf.	çoğunlukla
Phrases
5	İfadeler	usually more than once expr.	genelde bir kereden fazla
6	İfadeler	the term 'memory' is usually used to refer to the internal storage locations of a computer expr.	terim olarak 'bellek' genellikle bir bilgisayarın dahili bellek alanlarına isim vermek için kullanılır
Colloquial
7	Konuşma Dili	go the way it usually goes f.	genelde olduğu gibi gitme
8	Konuşma Dili	if it sounds too good to be true, it usually is expr.	eğer kulağa gerçek olamayacak kadar iyi geliyorsa, genellikle gerçek değildir
9	Konuşma Dili	if it sounds too good to be true, it usually is expr.	eğer kulağa gerçek olamayacak kadar iyi geliyorsa, genellikle o işte bir bit yeniği/yanlışlık vardır
10	Konuşma Dili	if something sounds too good to be true, it usually is expr.	eğer kulağa gerçek olamayacak kadar iyi geliyorsa, muhtemelen gerçek değildir
11	Konuşma Dili	if something sounds too good to be true, it usually is expr.	eğer kulağa gerçek olamayacak kadar iyi geliyorsa, o işte bir bit yeniği/yanlışlık olabilir
Speaking
12	Konuşma	I usually get up early expr.	ben genellikle erken kalkarım
13	Konuşma	I don't usually meet with women expr.	genelde kadınlarla buluşmam
14	Konuşma	he doesn't usually wear jeans expr.	her zaman kot giymez
15	Konuşma	what do you usually do on the internet? expr.	internette genelde ne yaparsın?
16	Konuşma	what do you usually do in the afternoon? expr.	öğleden sonra genellikle ne yaparsın?
17	Konuşma	do you usually go to the gym? expr.	spora genelde gider misin?
18	Konuşma	where do you usually go on holiday? expr.	tatilde genelde nereye gidersin?
19	Konuşma	I usually eat chicken and potatoes for lunch expr.	öğle yemeğinde genellikle tavuk ve patates yerim
20	Konuşma	I usually have chicken and potatoes for lunch expr.	öğle yemeğinde genellikle tavuk ve patates yerim
21	Konuşma	I usually eat chicken and potatoes for dinner expr.	akşam yemeğinde genellikle tavuk ve patates yerim
22	Konuşma	I usually have chicken and potatoes for dinner expr.	akşam yemeğinde genellikle tavuk ve patates yerim
Gastronomy
23	Mutfak	thick pancake usually with chicken slices i.	çullama
24	Mutfak	cold vegetable dish usually with rice i.	dible