|
Category |
Turkish |
English |
|
General |
|
1 |
General |
kürsü (konferans, mahkeme) |
stand n.
|
|
2 |
General |
mahkeme yeri |
venue n.
|
|
3 |
General |
nöbetçi mahkeme |
vacation court n.
|
|
4 |
General |
mahkeme edilebilirlik |
justiciability n.
|
|
5 |
General |
arabulucu mahkeme |
arbitration court n.
|
|
6 |
General |
mahkeme kararıyla tahliye |
eviction n.
|
|
7 |
General |
mahkeme reisi |
chief justice n.
|
|
8 |
General |
mahkeme celbi |
summons n.
|
|
9 |
General |
mahkeme binası |
court house n.
|
|
|
10 |
General |
hususi mahkeme |
provisional court n.
|
|
11 |
General |
geçici mahkeme emri |
provisional injunction n.
|
|
12 |
General |
mahkeme binası |
courthouse n.
|
|
13 |
General |
mahkeme ilanı |
court notice n.
|
|
14 |
General |
mahkeme önünde suçlandırmak (devlet memurunu) |
impeach n.
|
|
15 |
General |
yüksek mahkeme |
high court of justice n.
|
|
16 |
General |
mahkeme kayıtları |
court records n.
|
|
17 |
General |
mahkeme icra dairesi |
court bailiff n.
|
|
18 |
General |
mahkeme kararı |
verdict n.
|
|
19 |
General |
mahkeme emri |
precept n.
|
|
20 |
General |
karar (mahkeme vb) |
verdict n.
|
|
21 |
General |
mahkeme kararı |
rule n.
|
|
22 |
General |
mahkeme emri |
writ n.
|
|
23 |
General |
mahkeme kararları |
court decisions n.
|
|
24 |
General |
yetkisini veren makamca yönetilen geçici bir federal mahkeme |
provisional court n.
|
|
25 |
General |
lordların yerel anlaşmazlıklar sebebiyle yargılanmış oldukları altı aylık veya bir senelik özel mahkeme |
leet n.
|
|
26 |
General |
yüksek mahkeme emri |
mandamus n.
|
|
27 |
General |
yüksek mahkeme |
appeals court n.
|
|
28 |
General |
mahkeme kararları |
judgments n.
|
|
29 |
General |
geçici mahkeme hükmü |
provisional judgment n.
|
|
30 |
General |
mahkeme kalabalığı ve gecikme |
court congestion and delay n.
|
|
31 |
General |
yüksek mahkeme |
high court n.
|
|
32 |
General |
mahkeme dışı bir şekilde |
extrajudicially n.
|
|
33 |
General |
mahkeme kaydının kopyası |
estreat n.
|
|
34 |
General |
mahkeme salonu |
courtroom n.
|
|
35 |
General |
federal mahkeme |
federal court n.
|
|
36 |
General |
mahkeme kararı |
ruling n.
|
|
37 |
General |
mahkeme emri |
injunctions n.
|
|
38 |
General |
en yüksek mahkeme |
supreme court n.
|
|
39 |
General |
mahkeme başkanı |
chief judge n.
|
|
40 |
General |
önceki mahkeme kararları |
retroactive judicial decisions n.
|
|
41 |
General |
hükümet binaları, mahkeme, kütüphane vb'nin bulunduğu şehir merkezi |
civic center n.
|
|
42 |
General |
mahkeme emri |
injunction n.
|
|
43 |
General |
mahkeme kapısı |
law court n.
|
|
44 |
General |
yargıtayca mahkeme kararının yeniden incelenmesi |
review n.
|
|
45 |
General |
isviçre. federal mahkeme |
switzerland. bundesgericht n.
|
|
46 |
General |
mahkeme kararı |
court decision n.
|
|
47 |
General |
mahkeme işlemleri |
court procedures n.
|
|
48 |
General |
mahkeme celsesi |
court hearing n.
|
|
49 |
General |
mahkeme günü |
trial day n.
|
|
|
50 |
General |
mahkeme masrafları |
court costs n.
|
|
51 |
General |
mahkeme masrafları |
court charges n.
|
|
52 |
General |
askeri mahkeme |
court-martial n.
|
|
53 |
General |
yüce mahkeme |
high court n.
|
|
54 |
General |
alt federal mahkeme |
lower federal court n.
|
|
55 |
General |
özel mahkeme |
private court n.
|
|
56 |
General |
yüce mahkeme |
supreme court n.
|
|
57 |
General |
mahkeme dışında uzlaşma |
accord n.
|
|
58 |
General |
nöbetçi mahkeme |
night court n.
|
|
59 |
General |
mahkeme günü |
calendar n.
|
|
60 |
General |
askerı mahkeme |
court martial n.
|
|
61 |
General |
yerel mahkeme |
district court n.
|
|
62 |
General |
mahkeme tarihi |
court date n.
|
|
63 |
General |
nöbetçi mahkeme |
court on duty n.
|
|
64 |
General |
mahkeme süreci |
litigation process n.
|
|
65 |
General |
mahkeme süreci |
judicial process n.
|
|
66 |
General |
mahkeme dosyası |
court file n.
|
|
67 |
General |
mahkeme bildirimi |
court notification n.
|
|
68 |
General |
mahkeme hükmü |
authority n.
|
|
69 |
General |
mahkeme kararına itaatsizlik eden kişi |
contemnor n.
|
|
70 |
General |
(kuzey afrika veya güneybatı asya'da) meclis, konsey veya mahkeme |
mejlis n.
|
|
71 |
General |
(kuzey afrika veya güneybatı asya'da) meclis, konsey veya mahkeme |
majles n.
|
|
72 |
General |
(kuzey afrika veya güneybatı asya'da) meclis, konsey veya mahkeme |
mejliss n.
|
|
73 |
General |
mahkeme süreçlerini yürütmesi ve şerifinkine benzer çeşitli görevleri yerine getirmesi için abd'nin her bir daire kazasına atanan idare memuru |
marshall n.
|
|
74 |
General |
abd'nin birtakım şehirlerinde mahkeme süreçlerinde hizmet vermek ve bazı görevleri ifa etmek üzere görevlendirilmiş kanun görevlisi |
marshall n.
|
|
75 |
General |
mahkeme kararından önceki geçici gözaltı dönemi |
detention n.
|
|
76 |
General |
mahkeme günü |
diet [scotland] n.
|
|
77 |
General |
bazilika önündeki açık mahkeme |
paradise n.
|
|
78 |
General |
mahkeme kayıtlarının alfabetik dizini |
pie [obsolete] n.
|
|
79 |
General |
mahkeme kayıtlarının alfabetik dizini |
pye [obsolete] n.
|
|
80 |
General |
mahkeme maiyeti |
curiality n.
|
|
81 |
General |
seyyar mahkeme |
iter n.
|
|
82 |
General |
mahkeme, devlet dairesi gibi resmi kurumlara sunulan belge |
filing n.
|
|
83 |
General |
mahkeme karar talebi |
prayer n.
|
|
84 |
General |
mahkeme başkanı |
president n.
|
|
85 |
General |
mahkeme oturumu |
seat n.
|
|
86 |
General |
yerel mahkeme görevlisi |
shire clerk n.
|
|
87 |
General |
gezici mahkeme ve jürili mahkeme gibi üst yargı yetkisi bulunan bir mahkemeye sahip kasaba |
shire town [dialect] n.
|
|
88 |
General |
mahkeme kararı |
sise [obsolete] n.
|
|
89 |
General |
mahkeme masrafları |
trial expenses n.
|
|
90 |
General |
park cezası nedeniyle gelen mahkeme celbi |
sticker n.
|
|
91 |
General |
çocuk veya genç bireyin korunmasına yönelik mahkeme emri |
supervision order n.
|
|
92 |
General |
mahkeme çağırmak |
subpoena v.
|
|
93 |
General |
mahkeme kararıyla çıkartmak |
evict v.
|
|
94 |
General |
mahkeme açmak |
bring a lawsuit v.
|
|
95 |
General |
mahkeme kararını tanımak |
accept the court's sentence v.
|
|
96 |
General |
mahkeme açmak |
file a lawsuit v.
|
|
97 |
General |
mahkeme kararını tanımak |
acknowledge court order v.
|
|
98 |
General |
mahkeme yetkisini tanımak |
acknowledge the court's authority v.
|
|
99 |
General |
mahkeme salonundan çıkarmak |
forejudge v.
|
|
100 |
General |
mahkeme kararını açıklamak |
pass sentence on v.
|
|
101 |
General |
mahkeme huzuruna çıkmak |
appear in court v.
|
|
102 |
General |
birisini (mahkeme/kurul vb.) karşısına çıkarmak |
bring someone before someone or something v.
|
|
103 |
General |
birisini (hakim/mahkeme) huzuruna çıkarmak |
haul someone (up) before someone v.
|
|
104 |
General |
mahkeme tarafından tutuklanmak |
be arrested by the court v.
|
|
105 |
General |
(mahkeme) birini bir şey yapmaktan menetmek |
enjoin someone from something v.
|
|
106 |
General |
(mahkeme aracılığıyla) -e karşı yasaklama/durdurma kararı aldırmak |
secure an injunction against v.
|
|
107 |
General |
mahkeme emri çıkarttırmak |
get a court order v.
|
|
108 |
General |
mahkeme kararını yeniden incelemek |
review v.
|
|
109 |
General |
mahkeme huzuruna çıkmak |
compear [obsolete] v.
|
|
110 |
General |
daha önceki bir mahkeme kararına atıfta bulunmak |
cite (to) v.
|
|
111 |
General |
(mahkeme öncesi) itham etmek |
precondemn v.
|
|
112 |
General |
mahkeme önüne getirmek |
present v.
|
|
113 |
General |
(mahkeme kararını) askıya almak |
supersede v.
|
|
114 |
General |
(surat) mahkeme duvarı |
sulky adj.
|
|
115 |
General |
(surat) mahkeme duvarı |
brazen-faced adj.
|
|
116 |
General |
mahkeme masrafları ile beraber |
with costs adv.
|
|
Phrasals |
|
117 |
Phrasals |
(mahkeme salonuna vb) çağırmak |
call forth v.
|
|
118 |
Phrasals |
(mahkeme) bir yasayı veya yönetmeliği hükümsüz kılmak |
strike down v.
|
|
119 |
Phrasals |
(bir şey yapması için birine) mahkeme celbi göndermek |
subpoena (someone or something) to (do something) v.
|
|
120 |
Phrasals |
(mahkeme celbi) bir resmi evrak ulaştırmak/iletmek |
serve someone with something v.
|
|
121 |
Phrasals |
(mahkeme) bir kimse, şirketin suçlu olduğuna hükmetmek |
find against v.
|
|
122 |
Phrasals |
(mahkeme) birini/bir şeyi bir şeyden menetmek |
enjoin someone or something from something v.
|
|
123 |
Phrasals |
(hakim/mahkeme) huzuruna çıkarmak |
haul before v.
|
|
124 |
Phrasals |
bir şey yapması için mahkeme celbi göndermek |
subpoena to do v.
|
|
Phrases |
|
125 |
Phrases |
(mahkeme) huzurdaki davada |
in the case before the court expr.
|
|
Colloquial |
|
126 |
Colloquial |
kısa bir ara (mahkeme) |
a short recess n.
|
|
127 |
Colloquial |
ayağa kalkın (mahkeme) |
all rise expr.
|
|
128 |
Colloquial |
itiraz ediyorum (mahkeme) |
objection expr.
|
|
129 |
Colloquial |
reddedildi (mahkeme) |
overruled expr.
|
|
Idioms |
|
130 |
Idioms |
düzmece mahkeme |
kangaroo court n.
|
|
131 |
Idioms |
düzmece mahkeme |
a kangaroo court n.
|
|
132 |
Idioms |
esirlerin ve zencilerin yargılandığı mahkeme |
court of magistrates and freeholders n.
|
|
133 |
Idioms |
resmi olmayan mahkeme |
a kangaroo court n.
|
|
134 |
Idioms |
resmi olmayan mahkeme |
kangaroo court n.
|
|
135 |
Idioms |
usulsüz mahkeme |
a kangaroo court n.
|
|
136 |
Idioms |
mahkeme duvarı suratlı |
skeleton at the feast n.
|
|
137 |
Idioms |
mahkeme önüne çıkmak |
go to trial v.
|
|
138 |
Idioms |
(mahkeme vb) biri hakkında hüküm/karar vermek |
pass sentence on someone v.
|
|
139 |
Idioms |
(birini) mahkeme prosedürlerine itaat etmemekten suçlu bulmak |
hold (someone) in contempt v.
|
|
140 |
Idioms |
(birinin) yakalanması için mahkeme emri çıkarmak |
take a warrant out on (one) v.
|
|
141 |
Idioms |
(birinin) tutuklanması için mahkeme emri çıkarmak |
take a warrant out on (one) v.
|
|
142 |
Idioms |
(birinin) yakalanması için mahkeme emri çıkarmak |
take out a warrant on (one) v.
|
|
143 |
Idioms |
(birinin) tutuklanması için mahkeme emri çıkarmak |
take out a warrant on (one) v.
|
|
144 |
Idioms |
(birinin) yakalanması için mahkeme emri çıkarmak |
swear a warrant out on (one) v.
|
|
145 |
Idioms |
(birinin) tutuklanması için mahkeme emri çıkarmak |
swear a warrant out on (one) v.
|
|
146 |
Idioms |
(birinin) yakalanması için mahkeme emri çıkarmak |
swear out a warrant on (one) v.
|
|
147 |
Idioms |
(birinin) tutuklanması için mahkeme emri çıkarmak |
swear out a warrant on (one) v.
|
|
148 |
Idioms |
(birinin) yakalanması için mahkeme emri çıkarmak |
take out a warrant on (one) v.
|
|
149 |
Idioms |
(birinin) tutuklanması için mahkeme emri çıkarmak |
take out a warrant on (one) v.
|
|
150 |
Idioms |
(birinin) yakalanması için mahkeme emri çıkarmak |
take out a warrant for (someone) v.
|
|
151 |
Idioms |
(birinin) tutuklanması için mahkeme emri çıkarmak |
take out a warrant for (someone) v.
|
|
152 |
Idioms |
mahkeme kararı vermek |
bring a verdict in v.
|
|
153 |
Idioms |
(biri/bir şey hakkındaki) mahkeme kararını açıklamak |
pass sentence (on someone or something) v.
|
|
154 |
Idioms |
yakalanması için mahkeme emri çıkarmak |
swear a warrant out v.
|
|
155 |
Idioms |
tutuklanması için mahkeme emri çıkarmak |
swear a warrant out v.
|
|
156 |
Idioms |
(birinin) yakalanması için mahkeme emri çıkarmak |
swear a warrant out for (someone) v.
|
|
157 |
Idioms |
(birinin) tutuklanması için mahkeme emri çıkarmak |
swear a warrant out for (someone) v.
|
|
158 |
Idioms |
yakalanması için mahkeme emri çıkarmak |
swear out a warrant v.
|
|
159 |
Idioms |
tutuklanması için mahkeme emri çıkarmak |
swear out a warrant v.
|
|
160 |
Idioms |
(birinin) yakalanması için mahkeme emri çıkarmak |
swear out a warrant for (someone) v.
|
|
161 |
Idioms |
(birinin) tutuklanması için mahkeme emri çıkarmak |
swear out a warrant for (someone) v.
|
|
162 |
Idioms |
tutuklanması için mahkeme emri çıkarmak |
take a warrant out v.
|
|
163 |
Idioms |
tutuklanması için mahkeme emri çıkartmak |
take out a warrant v.
|
|
164 |
Idioms |
usulsüz mahkeme |
kangaroo court expr.
|
|
Speaking |
|
165 |
Speaking |
soracaklarım bu kadar (mahkeme) |
I have nothing further expr.
|
|
Trade/Economic |
|
166 |
Trade/Economic |
avrupa birliği yasalarının yorum ve uygulamasından sorumlu merkezi lüksemburg'da bulunan mahkeme |
european court of justice n.
|
|
167 |
Trade/Economic |
alt mahkeme |
lower court n.
|
|
168 |
Trade/Economic |
başkalarına onarılmaz zararlara yol açtığı için bir kişi veya kurumun bir eylemi yapmaması konusunda mahkeme tarafından verilen karar |
injunction n.
|
|
169 |
Trade/Economic |
bir hakkın mahkeme emri aracılığıyla alınması |
recovery n.
|
|
170 |
Trade/Economic |
emir, müzekkere, mahkeme kararı, men kararı, belirleme veya hakem kararı |
order, writ, judgment, injunction, decree, determination or award n.
|
|
171 |
Trade/Economic |
fiili mahkeme |
de facto court n.
|
|
172 |
Trade/Economic |
işçi-işveren ilişkilerine bakan mahkeme |
labor court n.
|
|
173 |
Trade/Economic |
iflas, aciz, tasfiye, ödeme planı, mahkeme planı, moratoryum ve kayyımlığa ilişkin yasalar |
bankruptcy, insolvency, liquidation, reorganisation, court schemes, moratoria, administration n.
|
|
174 |
Trade/Economic |
kamu kuruluşlarının karar ve eylemlerine karşı açılan davalara bakan mahkeme |
administrative tribunal n.
|
|
175 |
Trade/Economic |
mahkeme kararı |
decree n.
|
|
176 |
Trade/Economic |
mahkeme kararı |
sentence n.
|
|
177 |
Trade/Economic |
mahkeme masrafları |
legal charges n.
|
|
178 |
Trade/Economic |
mahkeme harçları |
court fees n.
|
|
179 |
Trade/Economic |
mahkeme tarafından alacaklı olduğu kabul edilen kişi veya kuruluş |
judgement creditor n.
|
|
180 |
Trade/Economic |
mahkeme tarafından belirlenmiş borç |
judgement debt n.
|
|
181 |
Trade/Economic |
mahkeme masrafları |
legal costs n.
|
|
182 |
Trade/Economic |
mahkeme giderleri |
legal expenses n.
|
|
183 |
Trade/Economic |
mahkeme kararı |
judgement n.
|
|
184 |
Trade/Economic |
meblağı mahkeme veznesine depo etme |
deposit an equivalent amount to the court's cashier n.
|
|
185 |
Trade/Economic |
müzekkere, celpname, mahkeme kararı veya başka bir hukuki işlem tebligatı |
writ, summons, judgment or other notice of legal process n.
|
|
186 |
Trade/Economic |
örflere, adetlere ve benzer durumlarla ilgili daha önceki mahkeme kararlarına dayalı, yazılı olmayan hukuk sistemi |
common law n.
|
|
187 |
Trade/Economic |
toplu mahkeme üyesi |
associate justice n.
|
|
188 |
Trade/Economic |
taksimi mümkün olmayan malın mahkeme kararıyla satışı |
sale in partition n.
|
|
189 |
Trade/Economic |
toplu mahkeme üyesi |
associate judge n.
|
|
190 |
Trade/Economic |
yargı yetkisine sahip mahkeme |
court of competent jurisdiction n.
|
|
191 |
Trade/Economic |
(davayı görecek) yetkili mahkeme |
governing jurisdiction n.
|
|
192 |
Trade/Economic |
mahkeme huzuruna çıkmak |
appear in court v.
|
|
193 |
Trade/Economic |
mahkeme kararıyla el koymak |
impound v.
|
|
194 |
Trade/Economic |
mahkeme kararıyla izin verilen |
judicial adj.
|
|
195 |
Trade/Economic |
(mahkeme tarafından) yasal kısıtlamaları kaldırılmamış |
undischarged adj.
|
|
196 |
Trade/Economic |
(mahkeme tarafından) borçları affedilmemiş |
undischarged adj.
|
|
Law |
|
197 |
Law |
mahkeme kararıyla reddetme |
abjudication n.
|
|
198 |
Law |
mahkeme dışında anlaşma |
accordancy n.
|
|
199 |
Law |
mahkeme kararı |
adjudgment n.
|
|
200 |
Law |
mahkeme kararı |
adjudicature n.
|
|
201 |
Law |
mahkeme kararıyla hak elde etme |
recovery n.
|
|
202 |
Law |
yüksek mahkeme |
chancellory n.
|
|
203 |
Law |
özel bir konutun mahkeme kararı olmaksızın kiracının evden çıkarılamayacağı şekilde makul fiyata kiraya verilmesi |
regulated tenancy n.
|
|
204 |
Law |
abd iflas kanununda iflas eden şirketin mahkeme gözetimi altında işini yeniden düzenleyebileceğini belirten kısım |
chapter 11 [usa] n.
|
|
205 |
Law |
abd iflas kanununda iflas eden şirketin mahkeme gözetimi altında işini yeniden düzenleyebilmesi için gereken koşullar |
chapter 11 [usa] n.
|
|
206 |
Law |
abd iflas kanununda iflas eden şirketin mahkeme gözetimi altında işini yeniden düzenleyebileceğini belirten kısım |
chapter xi n.
|
|
207 |
Law |
abd iflas kanununda iflas eden şirketin mahkeme gözetimi altında işini yeniden düzenleyebilmesi için gereken koşullar |
chapter xi n.
|
|
208 |
Law |
ikamet yerinde bulunamayan sanığın bulunup getirilmesi için mahkeme emri |
non est inventus n.
|
|
209 |
Law |
ceza hükmünün işlenen suç karşısında yetersizliğinin mahkeme başkanı tarafından kabul edilmesi |
nonsentence n.
|
|
210 |
Law |
mahkeme emri |
noverint n.
|
|
211 |
Law |
suçluların mahkeme öncesi gözaltında tutulduğu kurum |
remand center n.
|
|
212 |
Law |
suçluların mahkeme öncesi gözaltında tutulduğu kurum |
remand centre [brit] n.
|
|
213 |
Law |
abd'deki bölgesel ve federal davalarda yetkili mahkeme |
territorial court n.
|
|
214 |
Law |
bir bölgenin yerel mahkemesi tarafından başka bir bölgenin şerifine verilen ek mahkeme kararı |
testatum capias n.
|
|
215 |
Law |
mahkeme emri gibi yazılı belgelerde tasdik edici nihai ifade |
teste n.
|
|
216 |
Law |
(eski ingiltere'de) mahkeme emri |
tolt [obsolete] n.
|
|
217 |
Law |
mahkeme kayıtlarının incelenmesine dayalı yargılama şekli |
trial by record n.
|
|
218 |
Law |
(britanya'da) hükümet tarafından belirli bir konuyu soruşturmak üzere toplanan özel mahkeme |
tribunal n.
|
|
219 |
Law |
mahkeme ilamını müteakip davanın yargıçlarca yürütülmesi |
trial at nisi prius n.
|
|
220 |
Law |
mahkeme müfettişi |
trial examiner n.
|
|
221 |
Law |
yerel mahkeme görevlisi |
amala [indian] n.
|
|
222 |
Law |
yerel mahkeme görevlisi |
amlah [indian] n.
|
|
223 |
Law |
askeri mahkeme |
military court n.
|
|
224 |
Law |
askeri mahkeme |
court martial n.
|
|
225 |
Law |
aşağı dereceli mahkeme |
base court n.
|
|
226 |
Law |
alt mahkeme |
court below n.
|
|
227 |
Law |
alt mahkeme |
inferior court n.
|
|
228 |
Law |
adli mahkeme |
ordinary court n.
|
|
229 |
Law |
askeri mahkeme |
general court-martial n.
|
|
230 |
Law |
aykırı mahkeme kararı |
adverse verdict n.
|
|
231 |
Law |
asıl mahkeme |
regular court n.
|
|
232 |
Law |
alt mahkeme |
lower court n.
|
|
233 |
Law |
alt mahkemenin bir davayla ilgili işlem yapmasını kısıtlayan veya durduran üst mahkeme kararı |
writ of prohibition n.
|
|
234 |
Law |
aynı kişinin eylemlerinin birbirinden bağımsız suç teşkil etmesi halinde verilen mahkeme kararı |
consecutive sentence n.
|
|
235 |
Law |
adı geçen mahkeme kararı |
sc n.
|
|
236 |
Law |
alt mahkeme |
court of first instance n.
|
|
237 |
Law |
aşağı dereceli mahkeme |
an inferior court of law n.
|
|
238 |
Law |
aynı kişinin eylemlerinin birbirinden bağımsız suç teşkil etmesi halinde verilen mahkeme kararı |
overlapping punishment n.
|
|
239 |
Law |
aynı kişinin eylemlerinin birbirinden bağımsız suç teşkil etmesi halinde verilen mahkeme kararı |
concurrent sentence n.
|
|
240 |
Law |
açık mahkeme |
open court n.
|
|
241 |
Law |
askeri mahkeme başkanı |
president of court-martial n.
|
|
242 |
Law |
alternatif mahkeme emri |
alternative writ n.
|
|
243 |
Law |
askeri mahkeme savcısı |
judge advocate n.
|
|
244 |
Law |
bağımsız ve tarafsız mahkeme |
independent and impartial court/tribunal n.
|
|
245 |
Law |
bazı abd eyaletlerinde vesayet ve miras konularına bakan mahkeme |
court of orphans n.
|
|
246 |
Law |
bir dava yada ihtilaf hakkında yerel mahkemeler ya da yetkili organların, uluslararasi mahkeme yada yetkili organlardan daha iyi karar verebileceği ilkesi |
margin of appreciation n.
|
|
247 |
Law |
birinci derece mahkeme |
first instance court n.
|
|
248 |
Law |
binlerce sayfalık mahkeme tutanağı |
thousands of pages of court document n.
|
|
249 |
Law |
bir davada davalının yargılama neticesinde mahkum olması halinde mahkeme masraflarını ve mahkum olduğu ücreti ödeyeceğini aksi takdirde onun yerine ödemede bulunacağına dair kefalette bulunan kimse |
bail above n.
|
|
250 |
Law |
birinin bir şey yapmamasını emreden mahkeme kararı |
restrictive injunction n.
|
|
251 |
Law |
binlerce sayfalık mahkeme tutanağı |
thousands of pages of court record n.
|
|
252 |
Law |
bir avukata yüksek mahkeme huzuruna çıkma hakkını verme |
call to the bar n.
|
|
253 |
Law |
bir şeyin yapılmasını engelleyici mahkeme emri |
preventive injunction n.
|
|
254 |
Law |
bir gayri-reşit adına dava açmak ve onu davada temsil etmek üzere mahkeme tarafından atanan vasi |
guardian ad litem n.
|
|
255 |
Law |
bir mahkeme kararının temyize götürülmesi neticesinde haciz kararının askıya alınması nedeniyle davayı kazanan tarafın uğradığı zarar ve ziyan |
intervening damages and costs n.
|
|
256 |
Law |
bir mahkeme kararınca mevcut sayılan yasal bir durumun sonradan inkar edilmemesi |
estoppel in pals n.
|
|
257 |
Law |
boşanmalarda çocuğun velayetinin mahkeme kararıyla ebeveynlerinden (annesine veya babasına) birine verilmesi |
sole custody n.
|
|
258 |
Law |
bir dava sonucunda kaybeden tarafın kazanan tarafa ödeyeceği tutarı belgeleyen mahkeme kararı belgesi |
allocatur n.
|
|
259 |
Law |
bir mahkeme kararının hükümsüz olduğunun başka bir dava sırasında iddia edilmesi |
collateral impeachment n.
|
|
260 |
Law |
bütün mahkeme üyelerinin katıldıkları ve birleştikleri gerekçe |
per curriam opinion n.
|
|
261 |
Law |
ceza mahkeme usulü |
criminal procedure n.
|
|
262 |
Law |
değerli mahkeme heyeti |
esteemed court n.
|
|
263 |
Law |
daha önce bir mahkeme tarafından karara bağlanmış bir hususun yeniden yargılamaya açılmasının yasaklanması |
direct estoppel n.
|
|
264 |
Law |
daha yüksek mahkeme |
higher tribunal n.
|
|
265 |
Law |
davalıyı davacıyı ve avukatları mahkeme salonuna çağıran görevli |
summoner n.
|
|
266 |
Law |
davacının yetkili mahkeme ile ilgili itirazları |
claimant's arguments on the jurisdictional authority n.
|
|
267 |
Law |
deniz davalarına bakan mahkeme |
maritime court n.
|
|
268 |
Law |
dar yetkili mahkeme |
summary court n.
|
|
269 |
Law |
deniz davalarına bakan mahkeme |
admiralty court n.
|
|
270 |
Law |
duruşmaya kadar sanığı mahkemede hazır bulunma külfetinden kurtaran mahkeme kararı |
binding over n.
|
|
271 |
Law |
dini mahkeme |
spiritual court n.
|
|
272 |
Law |
dini mahkeme |
ecclesiastical court n.
|
|
273 |
Law |
emsal mahkeme kararlarına göre hüküm verme öğretisi |
stare decisis n.
|
|
274 |
Law |
en yakın mahkeme |
nearest tribunal n.
|
|
275 |
Law |
eski roma'da miras davalarına bakan mahkeme |
centumvir n.
|
|
276 |
Law |
eski roma'da miras davalarına bakan mahkeme |
centumviri n.
|
|
277 |
Law |
en yüksek mahkeme |
court of last resort n.
|
|
278 |
Law |
geçici mahkeme |
ad hoc tribunal n.
|
|
279 |
Law |
geçici mahkeme |
provisional court n.
|
|
280 |
Law |
geçici mahkeme emri |
interlocutory order n.
|
|
281 |
Law |
fiili mahkeme |
de facto court n.
|
|
282 |
Law |
geçici mahkeme kararı |
interlocutory order n.
|
|
283 |
Law |
geçici mahkeme emri |
rule nisi n.
|
|
284 |
Law |
geçici mahkeme emir |
provisional injunction n.
|
|
285 |
Law |
genel alt derece mahkeme |
general trial court n.
|
|
286 |
Law |
görünürde mahkeme |
pseudo-court n.
|
|
287 |
Law |
görevli mahkeme |
competent court n.
|
|
288 |
Law |
gezici mahkeme |
circuit court n.
|
|
289 |
Law |
genel mahkeme |
general court n.
|
|
290 |
Law |
hükmü veren mahkeme |
court which issued the judgment n.
|
|
291 |
Law |
hakiki içtima mahkeme kararı |
concurrent sentence n.
|
|
292 |
Law |
hakiki içtima mahkeme kararı |
consecutive sentence n.
|
|
293 |
Law |
hakiki içtima mahkeme kararı |
overlapping punishment n.
|
|
294 |
Law |
hiç ceza hükmü vermemiş mahkeme |
maiden assize n.
|
|
295 |
Law |
jüri üyelerinin mahkeme tarafından görev ehliyetlerinin sorgulanması |
voir dire examination n.
|
|
296 |
Law |
ingiltere'de baş mahkeme |
chancery n.
|
|
297 |
Law |
istinabe olunan mahkeme |
rogatory court n.
|
|
298 |
Law |
iade-i mahkeme |
retrial n.
|
|
299 |
Law |
ilk mahkeme yetkisi |
original jurisdiction n.
|
|
300 |
Law |
idari mahkeme |
administrative court n.
|
|
301 |
Law |
işlemleri kayda geçirilen ve para ve hapis cezasına hüküm verebilme yetkisi bulunan bağımsız mahkeme |
court of record n.
|
|
302 |
Law |
mahkeme üyeleri |
court members n.
|
|
303 |
Law |
karşı taraf lehine ittihaz olunmuş mahkeme kararına uymama |
civil contempt n.
|
|
304 |
Law |
kesinleşmiş mahkeme kararı |
court's final order n.
|
|
305 |
Law |
kişinin kendisini yüksek mahkeme üyesi vb gibi tanıtarak telefonla aradığı şahsın kişisel (kimlik) bilgilerini ve sosyal sigorta numarasını alarak yaptığı dolandırıcılık |
jury duty scam n.
|
|
306 |
Law |
kesin mahkeme emri |
restrictive injunction n.
|
|
307 |
Law |
kefaletle serbest bırakılan birinin mahkeme huzuruna çıkmaması |
skip bail n.
|
|
308 |
Law |
kesin mahkeme emir |
perpetual injunction n.
|
|
309 |
Law |
kefaletle serbest bırakılan birinin mahkeme huzuruna çıkmaması |
jump bail n.
|
|
310 |
Law |
kısıtlayıcı mahkeme emri |
restrictive injunction n.
|
|
311 |
Law |
kati mahkeme emri |
final injunction n.
|
|
312 |
Law |
kesinleşmiş mahkeme kararı |
final court order n.
|
|
313 |
Law |
kati mahkeme emri |
permanent injunction n.
|
|
314 |
Law |
kati mahkeme kararı |
restrictive injunction n.
|
|
315 |
Law |
kocası tarafından terkedilen eşin maddi çıkarlarının korunması amacıyla çıkarılan mahkeme kararı |
protection order n.
|
|
316 |
Law |
mahkeme katibi |
shorthand reporter n.
|
|
317 |
Law |
mahkeme katibinin yaptığı hata |
clerical misprison n.
|
|
318 |
Law |
mahkeme hükümlerini yerine getirmeyen tarafın ileri sürdüğü iddiaların silinmesi |
striking out pleadings n.
|
|
319 |
Law |
mahkeme katibi |
law reporter n.
|
|
320 |
Law |
mahkeme celbi |
case notification n.
|
|
321 |
Law |
mahkeme yargıcına bağlı olarak çalışan hukuk danışmanı |
judicial clerk n.
|
|
322 |
Law |
mahkeme emri |
injunction n.
|
|
323 |
Law |
mahkeme emrine uymama |
contumacy n.
|
|
324 |
Law |
mahkeme kararı |
judicial sentence n.
|
|
325 |
Law |
mahkeme celbi |
subpoena n.
|
|
326 |
Law |
mahkeme vb. gibi bir karar merciinin incelemeye konu teşkil eden bir konunun veya davanın temel noktaları hakkındaki değerlendirmeleri sonunda vardığı sonuçlar |
findings of fact n.
|
|
327 |
Law |
mahkeme katibi |
court reporter n.
|
|
328 |
Law |
mahkeme yazmanı |
court reporter n.
|
|
329 |
Law |
mahkeme katibi |
court stenographer n.
|
|
330 |
Law |
mahkeme katibi |
stenotype operator n.
|
|
331 |
Law |
mahkeme yazmanı |
stenotype operator n.
|
|
332 |
Law |
mahkeme başkanı |
presiding judge n.
|
|
333 |
Law |
mahkeme kalemi |
court registry n.
|
|
334 |
Law |
mahkeme bütçesi |
court budget n.
|
|
335 |
Law |
mahkeme salonu |
court hall n.
|
|
336 |
Law |
mahkeme kararıyla kaldırma |
abjudging n.
|
|
337 |
Law |
mahkeme kararı |
order of court n.
|
|
338 |
Law |
mahkeme huzuruna çıkma taahhüdü |
undertaking to appear in court n.
|
|
339 |
Law |
mahkeme içtihatı |
decisional law n.
|
|
340 |
Law |
mahkeme dışı uzlaşma |
out of court settlement n.
|
|
341 |
Law |
mahkeme ilamı |
court order n.
|
|
342 |
Law |
mahkeme günü |
appearance day n.
|
|
343 |
Law |
mahkeme içtihatı |
case law n.
|
|
344 |
Law |
mahkeme kalemi |
clerk's office n.
|
|
345 |
Law |
mahkeme kararı ile tutuklu |
prisoner on remand n.
|
|
346 |
Law |
mahkeme katibinin reddi |
disqualification of court clerk n.
|
|
347 |
Law |
mahkeme harçları |
law fees n.
|
|
348 |
Law |
mahkeme içtüzüğü |
rules of court n.
|
|
349 |
Law |
mahkeme kararı |
court decision n.
|
|
350 |
Law |
mahkeme yazı işleri müdürlüğü |
registry of the court n.
|
|
351 |
Law |
mahkeme salonu |
courtroom n.
|
|
352 |
Law |
mahkeme ücreti |
court fee n.
|
|
353 |
Law |
mahkeme masrafları |
court expenses n.
|
|
354 |
Law |
mahkeme oturumu |
assize n.
|
|
355 |
Law |
mahkeme başkatibi |
prothonotary n.
|
|
356 |
Law |
mahkeme kararı |
court ruling n.
|
|
357 |
Law |
mahkeme davetine icabet etmeme |
contumacy n.
|
|
358 |
Law |
mahkeme yazmanı |
shorthand reporter n.
|
|
359 |
Law |
mahkeme tarafından görevlendirilmiş dava vekili |
official solicitor n.
|
|
360 |
Law |
mahkeme giderleri |
legal expenses n.
|
|
361 |
Law |
mahkeme emri ikinci nüshası |
concurrent writ n.
|
|
362 |
Law |
mahkeme tarafından verilen usulsüz süre veya erteleme kararı |
discontinuance n.
|
|
363 |
Law |
mahkeme kararıyla çıkarma |
eviction n.
|
|
364 |
Law |
malların idaresinin mahkeme kararıyla yediemine devredilmesi |
judicial receivership n.
|
|
365 |
Law |
mahkeme masrafları |
law costs n.
|
|
366 |
Law |
mahkeme tarafından verilen usulsüz süre veya erteleme kararı |
continuance by undue process n.
|
|
367 |
Law |
mahkeme tarihi |
court day n.
|
|
368 |
Law |
mahkeme kararı ile tasfiye |
judicial liquidation n.
|
|
369 |
Law |
mahkeme celbi |
notice of appearance n.
|
|
370 |
Law |
mahkeme kararlarını ve sulhnameleri tenfize ve bu konuda ödemeleri yapmaya |
execute the judgments rendered or the settlements concluded in this matter n.
|
|
371 |
Law |
mal sahibinin kiracılığa sadece mahkeme emri ile son verebildiği bir kiracılık türü |
secure tenancy n.
|
|
372 |
Law |
mahkeme içtihatları |
jurisprudence n.
|
|
373 |
Law |
mahkeme katibi |
clerk to the court n.
|
|
374 |
Law |
mahkeme tarafından verilen usulsüz süre veya erteleme kararı |
miscontinuance n.
|
|
375 |
Law |
mahkeme kararı |
judgment of court n.
|
|
376 |
Law |
mahkeme'nin kesinleşmiş kararı |
court's final order n.
|
|
377 |
Law |
mahkeme katibi |
court clerk n.
|
|
378 |
Law |
mahkeme emri yoluyla yapılan temliki işlem |
conveyance by record n.
|
|
379 |
Law |
mahkeme emrine riayet etmeme |
contumacy n.
|
|
380 |
Law |
mahkeme ilamı |
garnishment n.
|
|
381 |
Law |
mahkeme kararı |
court decision n.
|
|
382 |
Law |
mahkeme tarafından atanan tasfiye görevlisi |
official receiver n.
|
|
383 |
Law |
mahkeme masrafları |
legal expenses n.
|
|
384 |
Law |
mahkeme kararının yeniden incelenmesi |
review n.
|
|
385 |
Law |
mahkeme harcı |
court fee n.
|
|
386 |
Law |
mahkeme masrafı |
court expense n.
|
|
387 |
Law |
mahkeme içtihatlarına dayanan hukuk |
judge made law n.
|
|
388 |
Law |
mahkeme yeri |
venue n.
|
|
389 |
Law |
mahkeme yargılama gideri |
law-costs n.
|
|
390 |
Law |
mahkeme huzuruna çıkma taahhüdü |
undertaking to appear before court n.
|
|
391 |
Law |
mahkeme celbi |
order to appear n.
|
|
392 |
Law |
mahkeme binası |
courthouse n.
|
|
393 |
Law |
mahkeme kararı |
court order n.
|
|
394 |
Law |
mahkeme ara kararı |
order nisi n.
|
|
395 |
Law |
mahkeme giderleri |
cost of proceedings n.
|
|
396 |
Law |
mahkeme kararı |
verdict n.
|
|
397 |
Law |
mahkeme salonu |
judgment hail n.
|
|
398 |
Law |
mahkeme incelemesi |
court investigation n.
|
|
399 |
Law |
mahkeme kararı |
order n.
|
|
400 |
Law |
mahkeme kuralları |
rules of court n.
|
|
401 |
Law |
mahkeme oturum günü |
judicial day n.
|
|
402 |
Law |
mahkeme ilamı |
writ n.
|
|
403 |
Law |
mahkeme içtihatlarına dayanan hukuk eğitimi sistemi |
case system n.
|
|
404 |
Law |
mahkeme tarafından yapılan hata |
judicial error n.
|
|
405 |
Law |
mahkeme kararıyla reddetme |
abjudicating n.
|
|
406 |
Law |
londra'daki yüksek mahkeme |
her majesty's high court of justice n.
|
|
407 |
Law |
mahkeme kararı |
adjudication n.
|
|
408 |
Law |
mahkeme harçları |
court fees n.
|
|
409 |
Law |
mahkeme kararı özeti |
docket n.
|
|
410 |
Law |
mahkeme kararları ile gelişen hukuk |
judge made law n.
|
|
411 |
Law |
mahkeme reisi |
chief justice n.
|
|
412 |
Law |
mahkeme masrafları |
bill of costs n.
|
|
413 |
Law |
londra'daki yüksek mahkeme |
high court n.
|
|
414 |
Law |
mahkeme tarafından atanan yediemin |
judicial trustee n.
|
|
415 |
Law |
mahkeme kararı |
resolution n.
|
|
416 |
Law |
mahkeme yargılama gideri |
court costs n.
|
|
417 |
Law |
mahkeme reisi |
chief justice of court n.
|
|
418 |
Law |
mahkeme önünde ikrar |
judicial admission n.
|
|
419 |
Law |
mahkeme soruşturması |
court investigation n.
|
|
420 |
Law |
mahkeme çağrısı |
subpoena n.
|
|
421 |
Law |
mahkeme yeri |
legal venue n.
|
|
422 |
Law |
mahkeme kararının kanuna aykırı veya hükümsüz olduğunun başka bir davada dolaylı olarak iddia edilmesi |
collateral impeachment n.
|
|
423 |
Law |
mahkeme tarafından yapılan yargılama |
trial by the court n.
|
|
424 |
Law |
mahkeme duruşma günleri |
juridical days n.
|
|
425 |
Law |
mahkeme yazı işleri müdürü |
justices' chief executive n.
|
|
426 |
Law |
mahkeme huzuruna çıkmayan avukat |
solicitor n.
|
|
427 |
Law |
mahkeme kararı |
doom n.
|
|
428 |
Law |
mahkeme karar listesi |
docket n.
|
|
429 |
Law |
mahkeme yazmanı |
court stenographer n.
|
|
430 |
Law |
mahkeme dışı uzlaşma |
settlement in pais n.
|
|
431 |
Law |
mahkeme gerekliliği |
true bill n.
|
|
432 |
Law |
mahkeme başkatibi |
protonotary n.
|
|
433 |
Law |
mahkeme kararıyla elkoyma |
abjudging n.
|
|
434 |
Law |
mahkeme zabıtları |
case records n.
|
|
435 |
Law |
mahkeme yetki ve sorumlulukları yasası |
all writs act n.
|
|
436 |
Law |
mahkeme türü |
type of court n.
|
|
437 |
Law |
mahkeme giderleri |
law costs n.
|
|
438 |
Law |
mahkeme dışı işlemler |
extrajudicial acts n.
|
|
439 |
Law |
mahkeme masrafları |
court fees n.
|
|
440 |
Law |
mahkeme hükmü |
judgment of court n.
|
|
441 |
Law |
mahkeme emri |
writ n.
|
|
442 |
Law |
mahkeme tatil dönemi |
nonterm n.
|
|
443 |
Law |
mahkeme celbi |
claim form (uk) n.
|
|
444 |
Law |
mahkeme bilirkişisi |
court expert n.
|
|
445 |
Law |
mahkeme önünde kabul |
judicial admission n.
|
|
446 |
Law |
mahkeme emirlerine itaatsizlik eden kimse |
contemner n.
|
|
447 |
Law |
mahkeme emri |
order of court n.
|
|
448 |
Law |
mahkeme özeti |
abstract of judgment n.
|
|
449 |
Law |
mahkeme masraflarının tayini |
determination of court expenses n.
|
|
450 |
Law |
mahkemece belirlenen koşulların oluşmaması durumunda kesinleşen mahkeme kararı |
order nisi n.
|
|
451 |
Law |
mahkeme kararı gerekçesi |
opinion of court n.
|
|
452 |
Law |
mahkeme kararına itiraz etme |
abjudicating n.
|
|
453 |
Law |
mahkeme masrafları |
cost of proceedings n.
|
|
454 |
Law |
mahkeme zabıtları |
acta n.
|
|
455 |
Law |
mahkeme kararıyla elkoyma |
confiscation n.
|
|
456 |
Law |
mahkeme karar defteri |
judgment book n.
|
|
457 |
Law |
mahkeme davetine uymama |
contumacy n.
|
|
458 |
Law |
mahkeme işlem defteri |
docket n.
|
|
459 |
Law |
mahkeme kararı |
ruling of the court n.
|
|
460 |
Law |
mahkeme müdürü |
court manager n.
|
|
461 |
Law |
mahkeme emri |
garnishment n.
|
|
462 |
Law |
mahkeme masrafları |
law expenses n.
|
|
463 |
Law |
mahkeme dışı itiraf |
extrajudicial confession n.
|
|
464 |
Law |
mahkeme davetine uymayan kimse |
contumax n.
|
|
465 |
Law |
mahkeme kararı |
sentence n.
|
|
466 |
Law |
mahkumların duruşma sırasında mahkeme içinde tutuldukları hücre |
holding cell n.
|
|
467 |
Law |
mahkeme katibi |
clerk of the court n.
|
|
468 |
Law |
mahkeme celpnamesi |
peremptory writ n.
|
|
469 |
Law |
mahkeme huzurunda yapılan yemin |
judicial oath n.
|
|
470 |
Law |
mahkeme masrafları |
dives costs n.
|
|
471 |
Law |
mahkeme dışı anlaşma |
accord and satisfaction n.
|
|
472 |
Law |
mahkeme masrafı |
suit expense n.
|
|
473 |
Law |
mahkeme yargılama giderleri |
law-costs n.
|
|
474 |
Law |
mahkeme celbi |
court attendance notice (galler) n.
|
|
475 |
Law |
mahkeme başkanı |
chief justice n.
|
|
476 |
Law |
mahkeme dışında edilen yemin |
extrajudicial oath n.
|
|
477 |
Law |
mahkeme dışında alınan yeminli ifade |
deposition n.
|
|
478 |
Law |
mahkeme hükümleri |
rules of court n.
|
|
479 |
Law |
mahkeme dışında dava veya savunma söylevi vermeye yetkili avukat |
utter barrister n.
|
|
480 |
Law |
mahkeme mübaşiri |
cancellarius n.
|
|
481 |
Law |
mahkeme emri nüshası |
concurrent writ n.
|
|
482 |
Law |
mahkeme masrafları teminatı |
security for court costs n.
|
|
483 |
Law |
mahkeme heyeti |
court board n.
|
|
484 |
Law |
mahkeme kararının bozulması talebiyle hazırlanmış layiha |
bill of review n.
|
|
485 |
Law |
mahkeme reisinin resen daveti |
direct invitation by chief justice n.
|
|
486 |
Law |
mahkeme dışında anlaşma |
accord n.
|
|
487 |
Law |
mahkeme kararı |
judgment on the verdict n.
|
|
488 |
Law |
mahkeme kararı |
court judgement n.
|
|
489 |
Law |
mahkeme salonu |
court room n.
|
|
490 |
Law |
mahkeme kararı ile fesih |
dissolution by decree of court n.
|
|
491 |
Law |
mahkeme kararları |
court decisions n.
|
|
492 |
Law |
mahkeme yargıcına bağlı olarak çalışan hukuk danışmanı |
law clerk n.
|
|
493 |
Law |
mahkeme masrafı |
expense of court n.
|
|
494 |
Law |
mahkeme kararının ertelenmesi talebi |
bill to suspend a decree n.
|
|
495 |
Law |
mahkeme oturumu |
sitting of the court n.
|
|
496 |
Law |
mahkeme usulü |
judicial proceedings n.
|
|
497 |
Law |
mahkeme kararlarının irdelenmesi sonrası yapılan yorum |
customary interpretation n.
|
|
498 |
Law |
mafevk mahkeme |
superior court n.
|
|
499 |
Law |
mahkeme emirlerine itaatsizlik eylemi |
direct contempt n.
|
|
500 |
Law |
mahkeme kararına dayanan borç |
judgment debt n.
|
|