ürün - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

ürün



"ürün" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 56 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
ürün product i.
General
ürün output i.
ürün production i.
ürün bearing i.
ürün turnout i.
ürün goods i.
ürün child i.
ürün graduate i.
ürün increase i.
ürün end product i.
ürün harvest i.
ürün growth i.
ürün merchandise i.
ürün offspring i.
ürün result i.
ürün turnoff i.
ürün fruit i.
ürün progeny i.
ürün work i.
ürün produce i.
ürün product i.
ürün thruput i.
ürün commodity i.
ürün crop i.
ürün yield i.
ürün piece i.
ürün facture i.
ürün gudes [scotland] i.
ürün guids [scotland] i.
ürün offspring i.
ürün cut i.
ürün exhibit i.
Trade/Economic
ürün produce i.
ürün crop i.
ürün harvest i.
ürün emblements i.
ürün production i.
ürün product i.
ürün fruit i.
ürün manufacture i.
ürün outcome i.
ürün output i.
ürün turnout i.
ürün merch i.
ürün merch (merchandise) i.
Advertising
ürün solution i.
ürün solution i.
Technical
ürün yield i.
Informatics
ürün work product i.
Textile
ürün article i.
ürün product i.
Automotive
ürün product i.
Food Engineering
ürün crop i.
Latin
ürün fructus i.
Archaic
ürün fabric i.
ürün manufactory i.

"ürün" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
seri (ürün vb) range i.
promosyon ürün promotional product i.
(ürün/meyve) vermek bear f.
ürün vermek yield f.
General
ürün verme fruition i.
yetkisiz kopya veya korsan ürün knockoff i.
özel ürün specialty i.
kalitesiz ürün veya hizmet second class i.
ürün veya hizmetlerin müşterilere ulaştırıldığı araç distribution channel i.
ürün sigortası crop insurance i.
geliştirilmiş ürün development i.
fabrikada imal edilmiş ürün factory made product i.
ayaklı ürün free standing i.
ürün yelpazesi product range i.
ürün ticareti produce trade i.
korsan ürün knockoff i.
ikinci ürün aftercrop i.
ürün taklitçiliği product counterfeiting i.
ihraç edilebilir ürün exportable product i.
yan ürün waste product i.
yan ürün offshoot i.
toplanan ürün miktarı pick i.
turfanda ürün forced crop i.
ürün sorumluluğu products liability i.
telafi edici ürün compensating product i.
önceden planlanmış ürün geliştirme preplanned product improvements i.
son ürün last product i.
ürün yönetimi product management i.
yan ürün fallout i.
ürün/servis product/service i.
özel ürün speciality i.
ana ürün main crop i.
ürün yönetimi product managing i.
işlem görmüş ürün compensating product i.
bir ürün veya hizmete talebin en düşük olduğu mevsim veya dönem low season i.
sonuç ürün outcome i.
son ürün end result i.
hayvansal ürün animal product i.
net ürün net profit i.
son ürün afterproduct i.
ürün ve hizmet satmak üzere işe alınmış kişiler salespeople i.
yan ürün byproduct i.
esas ürün staple i.
mantıksal ürün logical product i.
başlıca ürün staple i.
ürün hattı product line i.
yan ürün associated product i.
tarımsal ürün agricultural product i.
bitmiş ürün end product i.
yetişen ürün growing crops i.
yerli ürün inland produce i.
ürün çeşitliliği product range i.
ara ürün byproduct i.
ürün veya düşünce satışı selling a product, service or idea i.
ürün bilgisi hangtag i.
ürün artığı crop residues i.
ürün ve toprak crops and soils i.
ürün kalitesi product quality i.
ürün güvenliği product safety i.
ürün tezgahı counter i.
yeni geliştirilen ürün newly developed product i.
ürün tasarımı product design i.
ürün iade product return i.
ürün uygunluğu product compatibility i.
ürün ayıbı product defect i.
doğal ürün natural product i.
iade ürün returned product i.
ürün değişimi product change i.
ürün değişimi product replacement i.
ürün iskontoları product discounts i.
ürün indirimleri product discounts i.
ürün grubu product group i.
üretilen ürün manufactured product i.
ürün verme bearing i.
kısa ürün bilgisi short product information i.
ürün kapsamı product scope i.
ürün çeşitlendirme product diversification i.
ürün çeşitlendirme diversification of products i.
ürün markası product brand i.
ürün ailesi product family i.
ürün kodlama sistemi product coding system i.
ürün ömrü product life i.
kaliteli ürün quality product i.
ilk ürün first product i.
yan ürün fall-out i.
ikincil ürün by-product i.
ankastre ürün built-in product i.
lisanssız ürün knock-off i.
türev ürün by-product i.
yan ürün spin-off i.
orijinal ürün kalitesi genuine product quality i.
yerli ürün domestic product i.
ürün iadesi product return i.
ürün iadesi the return of a product i.
tarifesiz ürün listesi free list i.
tarımsal ürün produce i.
bitkisel ürün herbal product i.
yan ürün biproduct i.
yan ürün bi-product i.
belirli bir ürün a particular product i.
ürün numunesi taster i.
atık ürün/çıktı waste output i.
ürün aile standardı product family standard i.
yeni ürün novel product i.
yeni ürün new product i.
ürün tanıtımı product overview i.
ürün tanıtım kartı showcard i.
bu ürün this product i.
bu ürün soya lesitini içerir this product contains soya lecithin i.
tıbbi ürün sözlüğü medicinal product dictionary i.
ikincil ürün byproduct i.
türev ürün byproduct i.
yan ürün by-product i.
ara ürün by-product i.
ürün geliştirme mühendisi product development engineer i.
muadil ürün equivalent product i.
edebi ürün literary work i.
ürün teslimi product delivery i.
ürün teslimi delivery of product i.
en çok satan ürün top seller i.
tek tip ürün satan veya bir alanda hizmet sunan dükkan/işyeri parlour i.
tek tip ürün satan veya bir alanda hizmet sunan dükkan/işyeri parlor i.
ortalama ürün average product i.
ürün adı yerine marka isminin geçmesi generification i.
yaşlanma geciktirici ürün anti-ager i.
uygun ürün appropriate product i.
ürün mesajı product message i.
ürün ağırlığı product weight i.
ürün tasarımcısı product designer i.
ürün kullanımı product use i.
ürün kullanımı product usage i.
en çok öne çıkan ürün tentpole i.
endüstriyel ürün tasarımı i̇ndustrial product design i.
bir ürün veya cihazın kolayca alınabilmesini sağlayan mekanizma takedown i.
verilmeyen ürün, hizmet, uygulama, ekipman veya materyalin kurumlardan alınması reachback i.
ortalama çoğunluğun beğenisi için fazla ince ve kaliteli kalan ürün caviar i.
dama tahtası desenine benzeyen ürün ya da eser chequerwork i.
markalı ürün, hizmet veya kuruluş name brand i.
doğal ürün natural i.
ikinci ürün sezonu short-season i.
seyyar satıcıların sattığı ürün troggin [scottish] i.
ürün veren yielder i.
depolanmış ürün zararlıları stored product pests i.
yeni piyasaya çıkmış ürün youngster i.
taze ürün youngster i.
ürün tanıtım kartpostalı bingo card i.
tane boyutu, doku gibi özellikleri sebebiyle tohum küspesine benzeyen ürün meal i.
çeşitli kuru yemişlerin ve diğer yağlı tohumların yağını çıkardıktan sonra geriye kalanların öğütülmesi ile elde edilen ürün meal i.
et veya balık gibi kurutulmuş çeşitli besinlerin öğütülmesi ile elde edilen ürün meal i.
aniden kristallendirme ile elde edilen ürün meal i.
tercih edilmeyen ticari ürün bomb i.
bitkisel ürün yetiştirme, toplama ve dağıtma işi herbalism i.
hediye ürün boot [dialect] i.
gösterişli şekilde süslenmiş ürün boutique i.
ürün yelpazesindeki ucuz ürünleri satmaya odaklı şirket broadline i.
ürün veren şey yielder i.
promosyon ürün lagniappe i.
tek seferde biçilen (çim, tahıl) ürün miktarı mowing i.
(ürün sevkiyatında yetersizlik, hasar, kayıp veya fiyat fazlasına ilişkin) iddiaları inceleyerek ayarlama yapan kimse claim man i.
temin edilebilir ürün deliverable i.
kurutma sonucu elde edilen ürün desiccate i.
şirket yetkililerinin şirketin gelecek satışları, kazancı ve ürün beklentileri ile alakalı verdikleri bilgi guidance i.
kalitesiz ürün off-brand i.
ürün artışı overrun i.
büyük ürün oversize i.
ürün kağıdı overwrap i.
ürün sargısı overwrap i.
ithal ürün importation i.
ürün veya hizmete bedavaya sahip olan kimse comp i.
ithal ürün ingate i.
renkli ürün coloury i.
kaliteli ürün coloury i.
renkli ürün colory i.
kaliteli ürün colory i.
kozmesötik ürün cosmeceutical i.
özel yapım ürün custom-made i.
kişiye özel ürün custom-made i.
saç rengini matlaştıran ürün drabber i.
talep görmeyen ürün drug i.
piyasası olmayan ürün drug i.
kimyasal ürün ve boya tüccarı dry-salter [uk] i.
kimyasal ürün ve boya ürünleri drysaltery [uk] i.
kimyasal ürün ve boya ticareti drysaltery [uk] i.
dayanıklı ürün durable i.
son teknoloji ürün fangle i.
satışa hazır ürün package i.
nihai ürün package i.
tamamlanmış ürün package i.
ürün veya ekipman taşıyan kimse packer i.
basılı ürün paperware i.
uygun malzeme veya ürün seçimi yapan işçi picker i.
sıra dışı ürün piece of work i.
kuru temizleyiciye gönderilen ürün cleaning i.
üstün kalite ürün clinker [uk] i.
teftiş amacıyla malzeme veya ürün sayan işçi counter i.
geniş kitlelere hitap eden ürün crowd puller i.
çakma ürün olma feignedness i.
taklit ürün olma feignedness i.
keçe kumaştan yapılan ürün felt i.
ara ürün intermediary i.
çubuk şeklinde kozmetik ürün panstick i.
cilt görünümünü iyileştirmek için kullanılan bir kozmetik ürün pearl powder i.
kalem şeklinde kozmetik ürün pencil i.
bitkisel ürün plant product i.
ekilen ürün plantation i.
porselen ürün porcelain ware i.
(yazı, görsel) pornografik ürün satan kimse porn merchant i.
kargo ile gelen ürün post i.
ürün satışından elde edilenler salvage i.
ilk ürün firstborn i.
ilk ürün firstling i.
üst üste yapılan ürün tanıtımı flogging i.
en gelişmiş ürün forefront i.
yabancı ülkeden gelen şey (gemi, ürün) foreigner i.
farmasötik ürün üretimi pharming i.
baskılı kumaştan yapılan ürün print i.
prefabrik ürün imal eden kimse prefabricator i.
önceden ayarlanan ürün preorder i.
ön sipariş verilen ürün preorder i.
bilinçli deneyimin duyusal ürün ya da bellek imgesi olarak ortaya çıkması presentation i.
bilinçli deneyimin duyusal ürün ya da bellek imgesi olarak ortaya çıkması presentment i.
mevsimsel ürün seasonal i.
ikinci kalite ürün second-rater i.
bronzlaştırıcı ürün self-tanner i.
bronzlaştırıcı ürün sunless tanner i.
bronzlaştırıcı ürün self-tanning i.
yarı mamul ürün semimanufacture i.
sıkıştırılmış ürün miktarı crush i.
kalitesiz ürün beaumontague i.
belirli özellikte ürün sort i.
gerçek büyüklükte ürün standee i.
ürün dosyası stretcher i.
ek ürün subproduct i.
ikincil ürün subproduct i.
alt ürün subproduct i.
alternatif ürün substitute i.
muadil ürün substitute i.
kaliteli bir ürünü adi bir ürün ile değiştirme substitution i.
adi ürün ile dolandırma substitution i.
ucuz ürün tercihi substitution i.
muadil ürün succedane i.
piyasaya araştırması bahanesi ile ürün satma sugging i.
kaliteli ürün super i.
üst kalitede ürün super i.
ekstra büyük ürün super i.
çok kaliteli ürün super i.
yüksek kaliteli ürün superpremium i.
ikame ürün surrogate i.
alternatif ürün surrogate i.
muadil ürün surrogate i.
önceden ayrı durumdaki elementlerin birleşimi sonucu ortaya çıkan ürün symphyogenesis i.
sentetik ürün endüstrisi synthetics i.
satın alınan ürün purchase i.
ürün vermemek (ekinler) fail f.
ürün vermek crop f.
ürün vermek bring forth f.
fazla ürün vermek overbear f.
ürün vermek give a yield f.
ürün vermek yield f.
ürün toplamak reap f.
vermek (ürün/vergi/sonuç) yield f.
hizmete sunulmak (ürün vb) (the product) become available f.
yurt içinden ürün satın almak purchase goods within the country f.
yurt dışından ürün satın almak import goods from abroad f.
yurt dışından ürün satın almak import products from abroad f.
ürün değişikliğine gitmek rebrand f.
(ürün) zenginleşmek bloom f.
müşteriyi daha fazla ürün alması konusunda ikna etmek up-sell f.
ürün vermek produce f.
ürün sürmek release a product f.
ürün çıkarmak release a product f.
ürün sunmak present a product f.
markalı ürün yaratmak create a branded product f.
ürün geliştirmek develop a product f.
ürün sunmak offer a product f.
ürün sergilemek exhibit products f.
ürün imal etmek manufacture a product f.
ürün sağlamak give place f.
(ürün/malzeme) çalmak lift f.
(farklı cinsten ürünleri) homojen ürün elde etmek için karıştırmak bulk f.
ürün olarak vermek give f.
ürün vermek go f.
(çok sayıda ürün veya malzeme ile) doldurup taşırmak oversupply f.
(ürün) koruyucu ekleme işleminden geçmek cure f.
(ürün, süreç, fikir) geliştirmek iterate f.
(politika, fikir, ürün) özü bozulmaksızın değişmek pivot f.
(döner diğer bir ürün ile) aynı hızda dönmek corotation f.
(ürün veya projeyi) satmaya çalışmak shop f.
(mağazayı) gezilip ürün bakılacak bir yer olarak sunmak showroom f.
piyasaya ürün çıkarmak strike f.
ürün vermeyen barren s.
ürün vermeyen acarpous s.
ara ürün derivative s.
yan ürün derivative s.
korsan (ürün vb) backstreet s.
kullanıldıktan sonra geri dönüşümle işlem görüp başka bir ürün için kullanılan postconsumer s.
kullanıldıktan sonra geri dönüşümle işlem görüp başka bir ürün için kullanılan post-consumer s.
paket ürün carry-out s.
başlıca ürün olmayan nonstaple s.
daha önce başka birinin sahip olduğu fakat halen iyi durumda olan ürün nearly-new s.
test edilmemiş (yeni ürün, sistem, tedavi) unproven s.
ürün verilmemiş unyolden s.
ünlü bir ürün içeren big-name s.
kıtı kıtına ürün alınan (toprak) marginal s.
artık fazla büyümeyen veya gelişmeyen (sektör, pazar veya ürün) mature s.
aynı ayarda taklit ürün olan me-too s.
dandik (ürün) mickey mouse s.
ürün yelpazesindeki ucuz ürünleri satan işletme broadline s.
çok sayıda veya çok miktarda ürün veren multiferous s.
tek bir yerde bulunan çeşitli ürün veya hizmet ile ilişkili one-stop s.
kökenine, formülüne, tasarımına herkesin ücretsiz ulaşabileceği (ürün, sistem) open-source s.
ithal ürün için import s.
(edebi tarz veya ürün) incelikten yoksun ve düzensiz incult s.
kullanıcının ürün veya fikirleri seçerek istediği gibi birleştirmesine izin veren pick and mix s.
çok ürün veren feracious s.
hassas ürün içeren fine s.
ürün vermeyen seck s.
ürün tedarik eden service s.
narin yapılı (ürün) slimline s.
ürün getiren bearing s.
(ürün) daha sonra daha iyisinin alınması amaçlanan starter s.
bir üst modeli beklenen (ürün) starter s.
ürün vermeyerek unproductively zf.
etile hidrojen eklenmiş vinil grubunun bulunduğu porfirin gibi pirol türevlerinin indirgenmesi sonucu oluşan ürün anlamında ön ek mes- ök.
etile hidrojen eklenmiş vinil grubunun bulunduğu porfirin gibi pirol türevlerinin indirgenmesi sonucu oluşan ürün anlamında ön ek meso- ök.
ürün anlamına gelen son ek -ing snk.
ticari ürün anlamı veren son ek -ite snk.
özellikle ticari ürün isimlerinde polihidroksi alkol anlamı veren son ek -ite snk.
tüketici ürün güvenlik komisyonu cpsc (consumer product safety commission) kısalt.
Phrasals
verimli ürün vermek come in f.
(bir ürün veya hizmet için) … kadar para almak charge (something) for (something) f.
(ürün) tutmak catch on with someone f.
(ürün vb) popüler olmak catch on with someone f.
bir şeye/bir yere bir ürün stoklamak stock something (up) with something f.
ürün çıkarmak fetch up f.
Phrases
dünyadaki/piyasadaki en iyi/en mükemmel/ideal (telefon, model, ürün) best of all worlds expr.
Colloquial
ucuz ürün cheapie i.
bedava verilen ürün veya hizmet freebie i.
ücretsiz ürün peşinde koşan freebie seeker i.
iki veya daha fazla şeyin birleşiminden ortaya çıkan sonuç, ürün fruit of the union i.
iki veya daha fazla şeyin bir araya gelerek ortaya çıkardığı sonuç, ürün fruit of the union i.
iki veya daha fazla şeyin etkileşiminden doğan sonuç, ürün fruit of the union i.
sosyal medya fenomeni tarafından yapılan ürün tanıtım videosu haul video i.
çok satan şey/ürün hot item i.
çok satılan şey/ürün hot item i.
peynir ekmek gibi satılan şey/ürün hot item i.
çakma ürün knockoff product i.
orta kalite ürün mine-run i.
ucuz fiyatla birçok çeşit ürün satılan dükkan variety shop i.
geniş kitlelere hitap eden ürün crowd-puller i.
sadece kâr elde etmek amacıyla tasarlanmış ürün cash grab i.
karşılığında para alınmasına rağmen samimiymiş gibi görünüp bir ürünü destekleyerek ve tanıtarak ürün hakkında ses getirmeye çalışma shilling i.
halka açık forumlarda samimiymiş gibi görünüp bir ürünü destekleyerek ve tanıtarak ürün hakkında ses getirmeye çalışan, ama aslında hizmetleri karşılığında para alan gizli reklamcı shill i.
Idioms
gözde ürün/marka big hitter i.
sorunlu ürün problem child i.
ne az ne fazla fiyatlı ürün a good five-cent cigar i.
bol miktarda ürün corn in egypt i.
bol bol/gani gani/mebzul miktarda ürün corn in egypt i.
uygun fiyatlı ürün a good five-cent cigar i.
pahası/ederi herkesin alabileceği kadar olan ürün a good five-cent cigar i.
bir firmaya çok fazla para kazandıran ürün a cash cow i.
zibil gibi ürün corn in egypt i.
gani gani olan ürün corn in egypt i.
verimli ürün corn in egypt i.
bereketli/bol ürün corn in egypt i.
ekonomik ürün a good five-cent cigar i.
satın alınabilir ürün a good five-cent cigar i.
makul fiyatlı ürün a good five-cent cigar i.
hesaplı ürün a good five-cent cigar i.
her keseye uygun ürün a good five-cent cigar i.
her bütçeye uygun ürün a good five-cent cigar i.
(bir şeyin) beklenen/istenen ürün veya sonuç the fruit of (something) i.
bir faaliyet/çaba sonucu ortaya çıkan ürün/meyve the fruit of (something) i.
pahalı (bir) ürün a big-ticket item i.
pahalı ürün big-ticket item i.
hazır yapılmış/standart ürün satın almak buy (something) off the shelf f.
hazır yapılmış/standart ürün satın almak buy/get something off the shelf f.
ürün vermek bear fruit f.
ürün vermek come to fruition f.
ürün saklamak place something on one side f.
hazır bir ürün satın almak buy (something) off the shelf f.
hazır satılan bir ürün almak buy (something) off the shelf f.
el yapımı/kişiye özel olmayan bir ürün satın almak buy (something) off the shelf f.
seri üretim/fabrikasyon bir ürün satın almak buy (something) off the shelf f.
hazır bir ürün satın almak get (something) off the shelf f.
hazır satılan bir ürün almak get (something) off the shelf f.
el yapımı/kişiye özel olmayan bir ürün satın almak get (something) off the shelf f.
seri üretim/fabrikasyon bir ürün satın almak get (something) off the shelf f.
bir ürün grubu içerisinden istediğini seçmek mix and match f.
hazır yapılmış/standart bir ürün satın almak buy, get, something off the shelf f.
kişiye özel olmayan bir ürün satın almak buy, get, something off the shelf f.
hazır satılan bir ürün almak buy, get, something off the shelf f.
seri üretim/fabrikasyon bir ürün satın almak buy, get, something off the shelf f.
satıcının ürün satmak için yaptığı baskıya maruz kalmak get the hard sell f.
satıcının ürün satmak için yaptığı baskıya maruz kalmak get a hard sell f.
bedava verilen ürün veya hizmet freeby s.
piyasaya sunulmaya hazır ürün in the can expr.
Trade/Economic
bedava ürün vadederek müşterinin ilgisini çeken reklam teaser i.
kurumun ürün veya hizmetleri hakkında müşterilere bilgi verilen telefon hattı careline i.
ekonomide bireylerin tüm olası ürün ve fiyatları analiz ederek özgürce karar aldığı varsayımı rationality i.
hatalı olduğu anlaşılan ürün için üretici tarafından yapılan iade çağrısı recall i.
pazarı çeşitli ürün ve uygun fiyatla domine eden kişi ya da firma category killer i.
promosyon ürün lagnappe i.
belirli bir şirketten ürün ya da hizmet almayan kimse noncustomer i.
yeniden imal edilmiş ürün remanufacture i.
tanıtım (ürün) tease i.
yalnızca bağlı satış kapsamında bulunan ürün veya satın alma hakkı tie-in i.
bir seferde satılan ürün miktarı turn i.
pazarlanan ürün miktarı turnoff i.
alıcının söz konusu ürüne ek olarak başka bir ürün veya hizmeti de satın alması şartıyla sağlanan yasadışı anlaşma tying agreement i.
ab'nin çevre ile dost ürün ya da hizmetin sağlanmasını zorunlu hale getireceği çevre projesi green procurement i.
avrupa ürün belgesi european product certificate i.
adetli paketlerde olup tekli satılan çikolata şekerleme gibi ürün countline i.
alt ürün flanker i.
amiral ürün flagship product i.
ana ürün main product i.
ana ürün staple i.
ana ürün primary product i.
ana ürün main crop i.
ana ürün principal product i.
ara ürün intermediate product i.
ara ürün derivative i.
arızalı ürün defective product i.
azalan marjinal ürün diminishing marginal product i.
benzer ürün üreten iki firma arasındaki birleşme horizontal merger i.
başlıca ürün staple i.
benlik-ürün uyumu self/product congruence i.
başlıca ürün staple commodity i.
belirli bir markayı taşıyan ürün branded article i.
belirli bir ürün grubuna göre belirlenen para birimi değeri composite commodity standard i.
bitmiş ürün finished product i.
bir satın alma işleminde ürün bedelinin bir kısmını ödemek için verilen eşya trade-in i.
birleşik ürün joint product i.
bir ürün satın alınırken alıcının aklına gelen tüm markaların oluşturduğu küme evoked set i.
beyaz ürün white product i.
bitirilmiş ürün end product i.
bir ürün almak için yetiştirilmiş (ağaç veya hayvan gibi) varlıklar cultivated assets i.
bir ürün satın alınırken alıcının aklına gelen tüm markaların oluşturduğu küme consideration set i.
bozuk ürün defective product i.
bilinen bir markanın altında piyasaya çıkarılan yeni ürün flanker i.
bozuk ürün spoilage i.
bütün ürün grupları için geçerli navlun freight all kinds i.
butik ürün grubu boutique product line i.
bir firmaya çok fazla para kazandıran ürün cash cow i.
birim ürün maliyeti unit product cost i.
çapa ürün anchor product i.
çoklu ürün fiyatlandırması multiple product pricing i.
daha fazla özellik için satın alma opsiyonlu bedava (ürün) freemium i.
dağıtımı yapılan ürün distributed product i.
denetime tabi olmayan ürün non-regulated product i.
denetime tabi ürün regulated product i.
emeğin marjinal ürün değeri value marginal product of labor i.
eş ürün eğrisi isoquant curve i.
esas ürün primary product i.
envanterde görünen ancak stokta kalmamış bir ürünü ürün mağazaya geldiğinde müşteriye aynı fiyattan satmayı taahhüt eden mağaza onaylı kupon veya çek rain check i.
en yalın ve sade ürün minimum viable product i.
envanterde görünen ancak stokta kalmamış bir ürünü ürün mağazaya geldiğinde müşteriye aynı fiyattan satmayı taahhüt eden mağaza onaylı kupon veya çek raincheck i.
faydalı ürün utility model i.
gayrisafi milli ürün gross investiment i.
fiyat (belirli bir ürün sınıfı için özel uygulanan) deal i.
geciktirilmiş ürün farklılaşması delayed product differentiation i.
fabrikada üretilen ürün output i.
firmanın ürettiği yeni ürün çeşidinin bir ölçüde mevcut ürünlerinin satışının veya piyasa payının yerini alması durumu cannibalization i.
firmanın ürettiği yeni ürün çeşidinin bir ölçüde mevcut ürünlerinin satışının veya piyasa payının yerini alması durumu cannibalisation i.
firmanın farklı ürün gruplarındaki müşterilerine birbirinden bağımsız bayiler aracılığıyla hizmet verdiği sistem service-firm-sponsored retail franchising i.
fiziki ürün tangible product i.
farklı tip ürün belgelendirme third-party product certification i.
geniş ürün gamı large product range i.
genişletilmiş ürün augmented product i.
geniş ürün yelpazesi wide range of product i.
günlük ürün daily product i.
genel ürün güvenliği general product safety i.
güvenli ürün safe product i.
geniş ürün yelpazesi wide product range i.
her ürün için aynı olan maliyetler joint costs i.
ham madde ve nihai ürün sermayesi circulating capital i.
hızlı satılan ürün fast moving product i.
hassas ürün sensitive product i.
haricen sağlanan ürün ve hizmetler outside purchases of goods and services i.
hasarlı ürün damaged product i.
hatalı ürün faulty product i.
hatalı ürün defective product i.
hasarlı ürün flawed product i.
hasarlı ürün defective product i.
ikincil ürün a secondary or additional product i.
ilk ürün first fruits i.
ıskarta ürün waste product i.
ikincil ürün by-product i.
imalatçıya yarı mamul ürün satan aracı supply house i.
ithal ürün imported product i.
ikame ürün replacement product i.
ilksel ürün primary products i.
jenerik ürün generic product i.
kabul edilebilir yedek ürün acceptable alternate product i.
nadiren satın alınan ürün hard goods i.
kalitesi düşürülmüş ürün stripped-down product i.
kabul edilebilir ürün acceptable product i.
kendinden sonra gelenler için standartlar getiren ürün pacesetter i.
kusurlu ürün faulty product i.
kusurlu ürün defective product i.