alınmış - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

alınmış



"alınmış" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 12 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
alınmış resentful s.
General
alınmış excerpted s.
alınmış taken s.
alınmış skimmed s.
alınmış retrieved s.
alınmış took s.
alınmış tooken [dialect] s.
alınmış huff [dialect] s.
alınmış of ed.
Colloquial
alınmış miffed s.
Idioms
alınmış nose out of joint expr.
Computer
alınmış imported s.

"alınmış" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 425 sonuç

Türkçe İngilizce
General
bir ders vermek amacıyla kaleme alınmış kısa hikaye exemplum i.
kısmen suyu alınmış yoğun süt evaporated milk i.
askere yeni alınmış er new recruit i.
korumaya alınmış arazi reserve i.
ölmüş bir adamın yüzünden alçı ile alınmış maske death mask i.
organı alınmış kimse amputee i.
koruma altına alınmış arazi park i.
üstü kapalı söz ya da imalarla etki altına alınmış earwigged i.
askere alınmış genç conscript i.
askere yeni alınmış er raw recruit i.
ürün ve hizmet satmak üzere işe alınmış kişiler salespeople i.
askere alınmış (kimse) conscript i.
yasal hakları geri verilerek kanun kapsamı ve koruması içine alınmış kişi inlaw i.
alınmış patent hakkı moral rights i.
suyu alınmış gıda maddeleri dehydrated foods i.
askere alınmış kimse conscript i.
düşünmeden alınmış karar knee-jerk decision i.
duyarlılıkla alınmış önlemler sensible precautions i.
satın alınmış hurda bought scrap i.
kürtajla alınmış bebek an aborted baby i.
değerlendirmeye alınmış/alınan evaluatee i.
karesi alınmış sayı squared number i.
başka bir dilden alınmış kelime loanword i.
başka bir dilden alınmış kelime borrowed word i.
alınmış/kabul edilmiş bilgi received knowledge i.
kreması alınmış, hafif ekşi süt buttermilk i.
koruma altına alınmış bölge conservation area i.
içeriden alınmış güvenilir bilgi hot tip i.
işe alınmış kimse hiree i.
daha önceden saat 15:00'de yapılan, şimdilerde roma katolik kilisesi'nde biraz daha erkene alınmış bir ayin noon [obsolete] i.
küçük bakım ve tamir işleri işe için alınmış kimse handyman i.
tamir işleri için alınmış kimse handyperson i.
ölçüsü alınmış belirli miktar measure i.
mikroskopla alınmış bir görüntünün ekrana yansıtılması microprojection i.
mikroskopla alınmış bir görüntünün ekrana yansıtılması için kullanılan cihaz microprojector i.
askıya alınmış faaliyet holding pattern i.
askıya alınmış ilerleme holding pattern i.
dile alınmış yabancı sözcük denizen i.
ev veya çiftlik işlerini yapmak üzere işe alınmış çalışan hired help i.
çerçeve içine alınmış uyarı boxed warning i.
kitap kapağının belirli bir çerçeveye alınmış bölümü panel i.
paranteze alınmış ifade parenthetical expression i.
ön alım hakkı ile satın alınmış toprak parçası preemption i.
kötü niyetle kaleme alınmış mektup poison-pen letter i.
(gazetede) farklı kaynaktan alınmış kısa haber squib i.
kütüphaneden alınmış olmak (kitap) be out f.
alınmış parayı geri vermek refund f.
askere alınmış recruited s.
kepçe ile alınmış ladled s.
not alınmış noted s.
aklı başından alınmış ensorceled s.
güven altına alınmış secured s.
karantinaya alınmış quarantined s.
teslim alınmış received s.
kaymağı alınmış skimmed s.
elinden bir sevdiği alınmış bereaved s.
zorla alınmış extorted s.
banda alınmış canned s.
zorla alınmış exacted s.
cebren alınmış exacted s.
alınmış (kaymak vb) skimmed s.
dikkate alınmış noted s.
cetvele alınmış tabled s.
büyük bir eserden alınmış excerpted s.
aklı başından alınmış ensorcelled s.
askere alınmış conscript s.
yerde alınmış field surveyed s.
suyu alınmış dehydrated s.
satın alınmış merchandised s.
ödünç alınmış borrowed s.
görevden alınmış deposed s.
kaleme alınmış penned s.
ablukaya alınmış blockaded s.
suyu alınmış dewatered s.
emanete alınmış entrusted s.
gizlice kameraya alınmış secretly videotaped s.
görüntülenmiş/kasede alınmış taped s.
askıya alınmış suspended s.
içine alınmış environed s.
darası alınmış tared s.
filme alınmış filmed s.
içine alınmış encompassed s.
aklı başından alınmış distracted s.
emniyete alınmış entrusted s.
alıntı olarak alınmış cited s.
kopyası alınmış excerpted s.
görevden alınmış dismissed s.
vesayet altına alınmış warded s.
yeniden askıya alınmış resuspended s.
zevk alınmış enjoyed s.
küre içine alınmış ensphered s.
emniyete alınmış ensured s.
sanki bir idilden alınmış idyllic s.
satın alınmış bought s.
hafife alınmış extenuated s.
içine alınmış embraced s.
köpüğü alınmış scummed s.
omuza alınmış shouldered s.
gönlü alınmış atoned s.
hafife alınmış underrated s.
yetkisi alınmış decommissioned s.
satın alınmış purchased s.
ortalaması alınmış averaged s.
kasete alınmış videotaped s.
filme alınmış videotaped s.
öcü alınmış avenged s.
intikamı alınmış avenged s.
önceden satın alınmış hakları olan preemptory s.
önceden satın alınmış hakları olan preemptive s.
mideye alınmış ingested s.
parantez içine alınmış bracketed s.
kordon altına alınmış cordoned s.
önceden ele alınmış discussed earlier s.
görevden alınmış suspended s.
tekel altına alınmış monopolized s.
tekrar ele alınmış reconsidered s.
oybirliğiyle alınmış unanimous s.
tekrar işe alınmış rehired s.
model alınmış modeled s.
mali yönden garanti altına alınmış underwritten s.
ayaklar altına alınmış trampled s.
ayaklar altına alınmış trodden s.
banda alınmış recorded s.
(mağazadan vb.) satın alınmış store-bought s.
bekleme listesine alınmış waitlisted s.
ağıla alınmış corralled s.
daire içine alınmış circled s.
kontrat altına alınmış under contract s.
kontrol altına alınmış controlled s.
yeni işe alınmış newly-recruited s.
işe yeni alınmış newly-hired s.
mağazadan satın alınmış store-bought s.
satın alınmış bought off s.
karesi alınmış squared s.
numune alınmış sampled s.
ablukaya alınmış besieged s.
askere alınmış/çağrılmış conscripted s.
dikkate alınmış considered s.
tekel altına alınmış monopolised s.
önceden satın alınmış hakları olan pre-emptive s.
model alınmış modelled s.
önceden satın alınmış hakları olan pre-emptory s.
zorla alınmış usurped s.
gereğince dikkate alınmış duly noted s.
israil tarafından ablukaya alınmış israel-blockaded s.
rehin (verilmiş/alınmış) pignoratitious s.
rehin (verilmiş/alınmış) pignorative s.
zorla alınmış abstorted [obsolete] s.
dikkate alınmış aforehand s.
askıya alınmış abeyant s.
seçim hakkı elinden alınmış captive s.
mağara içine alınmış caverned s.
başka birinden alınmış reflected s.
sinirleri alınmış (et) desinewed s.
gerçek hayattan alınmış true s.
işe alınmış employed s.
insan özellikleri alınmış unhuman s.
gücü elinden alınmış (kimse, kurum, sistem) enfeebled s.
taahhüt altına alınmış hizmetleri olan engaged s.
sağlama alınmış ensconced s.
geleceği garanti altına alınmış made s.
asası elinden alınmış unsceptered s.
erkekliği elinden alınmış unseminared s.
cinsel özellikleri elinden alınmış unsexed s.
fiziksel gücü elinden alınmış unsinnowed s.
hazinesi elinden alınmış untreasured s.
koruma altına alınmış bastioned s.
anneden alınmış matriclinous s.
anne tarafından alınmış matriclinous s.
içeriden alınmış bilgiye sahip olduğunu kanıtlayan wise to s.
rutin yazılar yazması için işe alınmış hack s.
işe alınmış hackney s.
(açıklama) geri alınmış retracted s.
kontrol altına alınmış harnessed s.
yanına doğru hedef alınmış broadside s.
hatalı nişan alınmış misaimed s.
buzu alınmış deglaciated s.
rütbesi elinden alınmış degraded s.
nezaret alınmış detained s.
rastgele alınmış grab s.
işte değilken alınmış off-the-job s.
işten uzaktayken alınmış off-the-job s.
aklı başından alınmış overblown s.
oy verme hakkı elinden alınmış disenfranchized s.
politikaya yön verme hakkı alınmış disenfranchized s.
sesini duyurma fırsatı elinden alınmış disenfranchized s.
oy verme hakkı elinden alınmış disenfranchised s.
politikaya yön verme hakkı alınmış disenfranchised s.
sesini duyurma fırsatı elinden alınmış disenfranchised s.
keyif alınmış enjoyed s.
uygulamaya alınmış initiate s.
içine alınmış inside s.
içi alınmış cored s.
kontrol altına alınmış disciplined s.
kurallar ile korumaya alınmış (av hayvanı, doğal yaşam alanı) preserved s.
derisi alınmış skinless s.
gerçek hayattan alınmış kesitler ile öne çıkan slice-of-life s.
oybirliğiyle alınmış solid s.
(uzunluk birimi) karesi alınmış square s.
kontrol altına alınmış strangled s.
boyunduruk altına alınmış subjected s.
kontrol altına alınmış under control zf.
roman dillerinden alınmış kelimelerde bahsi geçen olay, dönem veya kişileri ifade eden son ek -ade snk.
madeni paraların sonunda kullanılan, rüşvet anlamına gelen payola kelimesinden alınmış bir son ek -ola snk.
Irregular Verb
dikkate alınmış raught [obsolete] s.
Phrases
yeterliliği ve de alınmış olduğu burada ikrar edilen diğer uygun ve geçerli bedeller karşılığında other good and valuable consideration the receipt and sufficiency of which is hereby acknowledged expr.
Colloquial
bir şeye yardım etmesi için işe alınmış kimse hired girl i.
başkasından alınmış sigara op’s (other people’s cigarettes) i.
başkasından ödünç alınmış sigara op’s (other people’s cigarettes) i.
başkasının paketinden alınmış sigara op’s (other people’s cigarettes) i.
ayak işlerine bakması için işe alınmış kimse wood-and-water joey [australia] i.
birine gücü/özgüveni alınmış gibi hissettirmek knock the stuffing out of somebody f.
tiye alınmış dragged s.
askıya alınmış in cold storage expr.
işe alınmış in work expr.
kara listeye alınan/alınmış çalışan dnu (do not use) expr.
Idioms
kara listeye alınmış in one's black book s.
kara listeye alınmış put in one's black book s.
(birinin) elinden alınmış off (one's) hands s.
(birinin) sorumluluğundan çıkmış/alınmış off (one's) hands s.
elinden alınmış off hands s.
sorumluluğundan çıkmış/alınmış off hands s.
birinin elinden alınmış off somebody's hands s.
birinin sorumluluğundan çıkmış/alınmış off somebody's hands s.
elinden alınmış off your hands s.
sorumluluğundan çıkmış/alınmış off your hands s.
tekrar ele alınmış/ısıtılmış warmed-over s.
tamamen kontrol altına alınmış wrapped around (one's) little finger s.
şimdilik beklemeye alınmış in cold storage expr.
(biri) alınmış (one's) nose is out of joint expr.
ölümün pençesinden alınmış/kurtarılmış out of the jaws of death expr.
Trade/Economic
(satın alınmış malı) tekrar satan kimse regrater i.
(satın alınmış malı) tekrar satma regratery i.
alacaklar için alınmış ipotek ve diğer teminatların toplam tutarı total amount of mortgages and other guarantees obtained for receivables i.
alacağı teminat altına alınmış olan alacaklı secured creditor i.
alacağının bir kısmı teminat altına alınmış olan alacaklı partially secured creditor i.
alacağının tümü teminat altına alınmış alacaklı fully secured creditor i.
alınmış ticari faliyet hakkı acqouired right to do business i.
baskı altına alınmış enflasyon suppress inflation i.
baskı altına alınmış talep depressed demand i.
birden çok şirketin garantisi altına alınmış tahvil joint bond i.
diğer tahvillerle teminat altına alınmış tahvil collateral trust bond i.
diğer tahvillerle teminat altına alınmış tahviller collateral trust bonds i.
emtia belgeleriyle teminat altına alınmış senet commodity paper i.
geri alınmış hisse senedi treasury stock i.
geri alınmış hisse senedi reacquired stock i.
geri alınmış hisse senedi treasury shares i.
geri alınmış adi hisse senedi common treasury stock i.
kota alınmış menkul değerler quoted securities i.
peşin alınmış gelirler deferred liabilities i.
satın alınmış opsiyon purchased options i.
satın alınmış seçmeli vadeli işlemler purchased options i.
şirkete ileride yönetici olması amacıyla yetiştirilmek üzere alınmış yönetici adayı trainee manager i.
suyu alınmış gıda maddeleri dehydrated foods i.
teslim alınmış konşimento received bill of lading i.
tekrar satın alınmış bonolar own bonds repurchased i.
teminat altına alınmış tahvilat collateral bonds i.
(satın alınmış malı) tekrar satmak regrate f.
baskı altına alınmış suppressed s.
güvence altına alınmış assets cover s.
geri satın alınmış repurchased s.
mahsuben alınmış received on account s.
ödünç olarak alınmış borrowed s.
ödünç alınmış borrowed s.
satın alınmış bought s.
teslim alınmış received s.
yeniden satın alınmış repurchased s.
zamanında satın alınmış purchased on time s.
az vergi alınmış undertaxed s.
doğrudan üretim merkezinden alınmış (ticari mal) millrun [us] s.
üreticiden garanti edilen fiyata satın alınmış fairly-traded zf.
Law
hüküm altına alınmış bir borcun alacaklısı judgment creditor i.
hüküm altına alınmış bir borcun sahibi judgment debtor i.
hüküm altına alınmış borç judgment debt i.
takibe alınmış suç flagrant offense i.
takibe alınmış suç flagrant offence i.
(alınmış fazla parayı) geri ödemek repeat [scotland] f.
hükmü altına alınmış subjugated s.
hacir altına alınmış interdicted s.
haksız alınmış wrongfully seized s.
mahkeme kararıyla alınmış abjudged s.
rehin olarak alınmış pignorate s.
mülkiyet hakkı elinden alınmış dead s.
Politics
adi çoğunlukla alınmış karar ordinary resolution i.
hesaba alınmış prim geliri accounted premium income i.
uyrukluğu alınmış şahıs stateless person i.
görevden alınmış unseated s.
manda altına alınmış mandated s.
oy verme hakkı elinden alınmış disfranchised s.
Tourism
havayolu şirketlerinin kapasite fazlası satışı sebebiyle uçakta yer olmaması ve; bunun sonucu olarak bileti alınmış olan bazı yolcuların uçağa kabul edilmemesi dolayısıyla verilen tazminat denied boarding compensation i.
Media
kayda alınmış radyo programı transcription i.
kayda alınmış televizyon programı transcription i.
banda alınmış transcribed s.
kayda alınmış transcribed s.
Technical
kalıba alınmış borular moulded tubes i.
suyu alınmış lağım çamuru dewatered sludge i.
suyu alınmış süzgeç keki dewaterred filter cake i.
nesnenin mikroskop ile alınmış görüntüsünün grafik reprodüksiyonu microgram i.
vücudun bir bölgesinin ultrason ve radyografi kullanılarak farklı açı ve bölgelerden alınmış verilerin birleştirilmesiyle oluşturulan görüntü scan i.
eriyik metalden test amaçlı alınmış örnekler shot samples i.
karesi alınmış birimler square units i.
askıya alınmış pending s.
basıncı alınmış depressurised s.
basıncı alınmış depressurized s.
dikkate alınmış noted s.
döküm alınmış tapped s.
oksijeni alınmış deoxygenated s.
suyu alınmış drained s.
suyu alınmış dewaterred s.
pentanı alınmış depentanized s.
pürüzleri alınmış rubbed s.
rötara alınmış retarded s.
tuzu alınmış/giderilmiş desalted s.
zamana göre ortalaması alınmış time-averaged s.
Computer
kuyruğa alınmış queued s.
hafızaya alınmış open s.
önceden/yukarıda referans alınmış olan aforereferenced s.
bu hesap askıya alınmış this account has been suspended expr.
Telecom
ele alınmış çağrılar handled calls i.
filme alınmış bir programın ön planlaması ve düzenlenmesine ait off-line s.
filme alınmış bir programın ön planlaması ve düzenlenmesi ile ilgili off-line s.
Television
kayda alınmış program recording i.
Construction
eğretiye alınmış duvar underpinned wall i.
köşesi alınmış tuğla king closer i.
Automotive
geriye alınmış ön aks setback axle i.
Transportation
yolcu tarafından kabine alınmış (bagaj) carry on s.
Marine
zincir ile askıya alınmış iskele chain pier i.
karantinaya alınmış gemi veya teknelerin çektiği bayrak yellow flag i.
zorla bir gemiye miço olarak alınmış kimse shanghaied i.
kaba parçaları alınmış şey garbel i.
yolculara veya görevlilere hizmet etmesi için işe alınmış erkek ship boy i.
Mining
minerali alınmış su demineralized water i.
minerali alınmış demineralized s.
minerali alınmış demineralised s.
Medical
mikroskop altında incelemek için alınmış organik doku smear i.
beyni alınmış canlı decerebrate i.
kürtajla alınmış fetüsten kişiye tedavi amaçlı nakledilen doku fetal tissue transplant i.
alçıya alınmış casted s.
diyalize alınmış dialysed s.
diyalize alınmış dialyzed s.
fibrini alınmış defibrinated s.
kolay alınmış (idrar örneği) clean-catch s.
karantinaya alınmış isolated s.
her iki yumurtalığı da ameliyatla alınmış (kadın) ovariectomised s.
her iki yumurtalığı da ameliyatla alınmış (dişi hayvan) ovariectomised s.
Food Engineering
kaymağı alınmış süt tozu skimmed milk powder i.
kısmen yağı alınmış süt partly skimmed milk i.
suyu alınmış sarımsak dehydrated garlic i.
yağı alınmış süt skim milk i.
kaymağı alınmış süt skim i.
yağı alınmış süt skim i.
kafeini alınmış decaffeinated s.
kısmen yağı alınmış part-skimmed s.
kafeini alınmış uncaffeinated s.
kaymağı alınmış flet s.
yağı alınmış flet s.
(süt) yağı alınmış flotten s.
presle suyu alınmış (yiyecek) pressed s.
Gastronomy
kuzu, geyik vb. hayvanların omurgası boyunca olan bölgeden alınmış şerit biçiminde et backstrap i.
kaymağı alınmış süt skimmed milk i.
kreması alınmış süt butter milk i.
yağı alınmış süt skimmed milk i.
kontrol altına alınmış bira menşei aoc (appellation d'origine contrôlée) i.
buharlaştırma ile suyu alınmış (yiyecek) dry s.
kaymağının yarısı alınmış (süt) semi-skimmed s.
Math
matematiksel olarak ele alınmış veya ifade edilmiş olma mathematization i.
matematiksel olarak ele alınmış veya ifade edilmiş olma mathematisation i.
matematiksel olarak ele alınmış veya ifade edilmiş olma mathematicization i.
matematiksel olarak ele alınmış veya ifade edilmiş olma mathematicisation i.
kök işareti içine alınmış sayı şeklinde üssü olan elemanlar serisi interscendent series i.
dikkate alınmış distinguished s.
üssü kök işareti içine alınmış sayı olan interscendent s.
Chemistry
çözücü ile cilası alınmış solvent-dewaxed s.
cilası alınmış dewaxed s.
iyonu alınmış deionised s.
iyonu alınmış deionized s.
suyu alınmış anlamına gelen bir ön ek dehydro- ök.
suyu alınmış anlamına gelen bir ön ek dehydr- ök.
Biology
çekirdeği alınmış sağlam hücre sitoplazması cytoplast i.
Agriculture
şekeri alınmış süt delactosed milk i.
gereğinden fazla ürün alınmış over-harvested s.
Social Sciences
rastgele alınmış bir insan örneklemiyle gerçekleştirilen görüşmelerle yapılan kamuoyu yoklaması opinion poll i.
(hindistan'da) devlet korumasına alınmış düşük kast scheduled caste i.
Education
alınmış tüm derslerin ağırlıklı ortalaması cumulative grade point average (cgpa) i.
Linguistics
başka dilden alınmış kelime loanword i.
başka dilden alınmış kelime loan word i.
başka dilden alınmış kelime loan i.
modern yunanca'nın halk ağzını temel alan, başka dilden alınmış kelimelerin kabul edildiği ve çekim eklerinin basitleştirildiği formu demotic i.
dilde aynı kaynaktan farklı yollarla alınmış birkaç kelimeden her biri doublet i.
italyancadan ödünç alınmış ifade italicism i.
modern yunanca'nın halk ağzını temel alan, başka dilden alınmış kelimelerin kabul edildiği ve çekim eklerinin basitleştirildiği formuna ait veya ilişkin demotic s.
Religious
sözleri incil'den alınmış kısa ilahi canticle i.
daha önceden saat 15:00'de yapılan, şimdilerde roma katolik kilisesi'nde biraz daha erkene alınmış bir ayin none i.
çok dilli bir incil'den alınmış tek dilli metin içeren incil nüshası polyglot i.
piskopos makamından alınmış unprelated s.
piskoposluk görevinden alınmış unprelated s.
kutsanmışlığı geri alınmış deconsecrated s.
Environment
koruma altına alınmış coğrafi işaret protected geographic indication i.
koruma altına alınmış menşe adı protected designation of origin i.
koruma altına alınmış yapı listed building i.
özellikle yerel veya merkezi hükümet tarafından koruma altına alınmış tarihi öneme sahip yapı veya sit alanı landmark i.
Military
programa alınmış kuvvetler programmed forces i.
emuların baş hareketinden ilham alınmış askeri eğitim emu parade i.
askere alınmış kimse choco i.
askere alınmış kimse chocko i.
Hunting
nişan alınmış atış almed-fire i.
nişan alınmış engaged s.
Basketball
onur listesi'ne alınmış kimse enshrinee i.
Football
şut çekmesi için takıma alınmış futbolcu toe i.
Music
banta alınmış ses tapereccording i.
Mythology
zenginlikleri ve sihirli yüzükleri siegfried tarafından alınmış olan yeraltı cüceleri nibelung i.
Printery
kutu içine alınmış basılı malzeme box i.
Latin
sözleri incil'den alınmış kısa ilahi canticum i.
ödünç alınmış şey mutuum i.
Archaic
enine boyuna düşünülmeden alınmış karar predetermination i.
zorla alınmış reft s.
satın alınmış boughten s.
lord unvanı elinden alınmış unlorded s.
lord makamından alınmış unlorded s.
Slang
(dışarıdan alınmış) sigara flavors i.
tam vulva üzerinde tek bir dik şerit halinde tıraş edilmiş/alınmış vajinal kıl landing strip i.
nezarete alınmış booked s.
göz altına alınmış jammed (up) s.
askıya alınmış on the back burner expr.
British Slang
tüyleri alınmış cinsel bölge shaven haven i.