Geçmiş

freely

"freely" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 36 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	freely zf.	serbestçe
2	Yaygın Kullanım	freely zf.	özgürce
General
3	Genel	freely s.	cömert
4	Genel	freely s.	yüce gönüllü
5	Genel	freely s.	mükemmel
6	Genel	freely s.	güzel
7	Genel	freely s.	sevimli
8	Genel	freely s.	hoş
9	Genel	freely s.	özgür
10	Genel	freely s.	serbest
11	Genel	freely s.	samimi
12	Genel	freely s.	dürüst
13	Genel	freely zf.	rahat bir şekilde
14	Genel	freely zf.	isteyerek
15	Genel	freely zf.	azade
16	Genel	freely zf.	bağımsız olarak
17	Genel	freely zf.	elini kolunu sallayarak
18	Genel	freely zf.	elini kolunu sallaya sallaya
19	Genel	freely zf.	açıkça
20	Genel	freely zf.	hiçbir şeyi gizlemeden
21	Genel	freely zf.	dobra dobra
22	Genel	freely zf.	doğru doğru dosdoğru
23	Genel	freely zf.	kısıtlama olmaksızın
24	Genel	freely zf.	ihtiyatsızca
25	Genel	freely zf.	bolca
26	Genel	freely zf.	gani gani
27	Genel	freely zf.	bol miktarda
28	Genel	freely zf.	açıkça
29	Genel	freely zf.	saklamadan
30	Genel	freely zf.	dürüstçe
31	Genel	freely zf.	kalıplara uymaksızın
Trade/Economic
32	Ticaret/Ekonomi	freely zf.	bedava
33	Ticaret/Ekonomi	freely zf.	bedava olarak
34	Ticaret/Ekonomi	freely zf.	ücretsiz olarak
Politics
35	Siyasal	freely zf.	hür insanlar tarafından
36	Siyasal	freely zf.	kölelik olmaksızın

"freely" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 34 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	live freely f.	hayatını yaşamak
2	Genel	spend freely f.	bezletmek
3	Genel	spend money freely f.	para yemek
4	Genel	think freely f.	bağımsız düşünmek
5	Genel	allow to move freely f.	engel olmamak
6	Genel	mingle freely with the crowd f.	halkın arasına karışmak
7	Genel	live freely f.	bağımsız yaşamak
8	Genel	fly freely f.	özgürce uçmak
Proverb
9	Atasözü	nothing is given so freely as advice	nasihat vermek kolaydır
Idioms
10	Deyim	be able to breathe freely again f.	rahat bir nefes almak
11	Deyim	able to breathe freely again f.	rahatça nefes almak/alabilmek
12	Deyim	able to breathe freely again f.	tekrar/yeniden rahat bir nefes almak
13	Deyim	breathe (freely) again f.	tekrar/yeniden rahat bir nefes almak
14	Deyim	breathe freely again f.	tekrar/yeniden rahat bir nefes almak
15	Deyim	breathe (easily/freely) again f.	tekrar (rahat) bir nefes almak
16	Deyim	breathe (easily/freely) again f.	tekrar (özgürce) nefes almak
17	Deyim	breathe (easily/freely) again f.	tekrar (rahatça) nefes almak
18	Deyim	breathe freely f.	rahatlamak
19	Deyim	breathe freely f.	rahat nefes almak
20	Deyim	breathe freely f.	rahat bir nefes almak
21	Deyim	breathe freely f.	rahatça nefes almak
22	Deyim	breathe freely f.	rahat bir nefes almak
Speaking
23	Konuşma	talk freely expr.	içinden geldiği gibi konuş
Trade/Economic
24	Ticaret/Ekonomi	freely floating exchange rate i.	serbest dalgalanan kur sistemi
25	Ticaret/Ekonomi	freely fluctuating exchange rate system i.	serbestçe dalgalanan kur sistemi
26	Ticaret/Ekonomi	freely fluctuating exchange rate i.	serbest dalgalanan kur sistemi
Politics
27	Siyasal	right to move freely i.	serbestçe yer değiştirme hakkı
28	Siyasal	the right to move freely i.	serbestçe yer değiştirme hakkı
29	Siyasal	right to move freely i.	serbest dolaşım hakkı
Technical
30	Teknik	freely jointed chain i.	serbest bağlantılı zincir
31	Teknik	freely rotating chain i.	serbest dönen zincir
32	Teknik	freely slipping fan i.	serbest bağlantılı vantilatör
Medical
33	Medikal	freely soluble s.	kolaylıkla çözünür
Chemistry
34	Kimya	freely soluble i.	serbest çözünür