mola - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

mola



"mola" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 6 sonuç

İngilizce Türkçe
Textile
mola i. orta amerika'ya özgü ters aplike tekniğiyle dikilip dekoratif amaçlı kullanılan renkli kumaş pano
Marine Biology
mola i. molidae familyasından pervane balığını da içeren bir balık cinsi
mola i. mola cinsi balık
mola i. mola mola
mola i. pervane balığı
mola i. güneş balığı

"mola" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 34 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
mola break i.
General
mola respite i.
mola rest i.
mola pause i.
mola stop i.
mola baiting i.
mola breather i.
mola stopover i.
mola recess i.
mola halt i.
mola bait i.
mola intermission i.
mola slack i.
mola layover i.
mola breathing-space i.
mola time-out i.
mola time out i.
mola relache i.
mola layoff i.
mola lay-off i.
mola blow i.
mola breathing i.
mola hiatus i.
mola interpause i.
mola stick i.
Idioms
mola breathing space i.
mola breathing room i.
mola breathing spell i.
Trade/Economic
mola recess i.
Automotive
mola pit stop i.
Education
mola breaktime i.
Basketball
mola timeout i.
Volleyball
mola time out i.
Modern Slang
mola a blow i.

"mola" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 121 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
mola vermek stop over f.
General
mola yeri halt i.
mola yeri stop i.
mola yeri resting place i.
bir yerden mola vermeden geçme transit i.
mola yeri rest house i.
(yolculukta) mola stopover i.
mola yeri stopover i.
mola yeri pull-up i.
bir gecelik mola overnight stop i.
hayatın belirli evrelerinde verilen (genellikle) bir yıllık mola year out i.
hayatın belirli evrelerinde verilen (genellikle) bir yıllık mola year off i.
hayatın belirli evrelerinde verilen (genellikle) bir yıllık mola gap year i.
hayatın belirli evrelerinde verilen (genellikle) bir yıllık mola bridging year i.
(abd'nin güneydoğusunda) yol kenarındaki yemekli danslı mola yeri jook i.
(abd'nin güneydoğusunda) yol kenarındaki yemekli danslı mola yeri jook joint i.
(abd'nin güneydoğusunda) yol kenarındaki yemekli danslı mola yeri juke house i.
(abd'nin güneydoğusunda) yol kenarındaki yemekli danslı mola yeri juke joint i.
(abd'nin güneydoğusunda) yol kenarındaki yemekli danslı mola yeri jook house i.
(abd'nin güneydoğusunda) yol kenarındaki yemekli danslı mola yeri juke i.
on dakika mola ten i.
iş sırasında mola süresi allowed time i.
iş sırasında mola süresi time allowance i.
mola yeri vent [obsolete] i.
kısa mola breathing place i.
ormancı veya kızakçıların mola vermeden yürüdükleri mesafe pipe i.
oyun perdeleri arasındaki mola interval [uk] i.
mola sırasında kahve içme coffee i.
mola vermek stop off f.
mola vermek take something off f.
mola vermek take a breather f.
mola vermek stop off in f.
mola vermek pause f.
mola vermek have a slack f.
mola vermek stop work f.
mola vermek rest f.
mola vermek take a break f.
bir yerde durmak (mola vb) stop at f.
mola vermek have a break f.
bir yerde mola vermek stop over in f.
mola vermek stop off at f.
mola vermek break f.
mola vermek remit f.
bir gecelik mola vermek make an overnight stop f.
mola vermek take a time-out f.
on beş dakika mola vermek take a fifteen minute break f.
seyahat sırasında mola vermek break a journey f.
mola vermek give a break f.
beş dakika mola vermek take five f.
10 dakikalık mola vermek take ten f.
mola vermek sit down f.
mola vermeyen unrespited s.
mola vermeden without a break zf.
mola vermeden unintermittedly zf.
Phrasals
(bir şey) için durmak/mola vermek stop for (something) f.
(bir şey yapmak, almak için durmak/mola vermek stop for (something) f.
Colloquial
tuvalet için verilen mola toilet break i.
on dakika mola vermek take ten f.
mola bitti break over expr.
Idioms
mola yeri a port of call i.
(şehirler arası araba yolculuğu sırasında verilen) kısa mola a pit stop i.
soluklanma/mola verme fırsatı a breathing space i.
soluklanma/mola verme fırsatı breathing room i.
mola vermek take breath f.
mola vermek take one's break f.
mola vermek rest on one's oars f.
mola vermek break off f.
mola vermek make a break in f.
uzun süre çalıştıktan sonra mola vermek rest on one's oars f.
uzun bir seyahatte dinlenmek, yemek yemek, tuvalet için mola vermek make a pit stop [us] f.
mola verip keyif yapmak stop and smell the coffee f.
tuvalet için verilen mola nature stop expr.
Speaking
kendime bir mola verdim I gave myself a break expr.
mola vermemiz gerekiyor we need a break expr.
mola bitti the break is over expr.
mola veriyorum I'm taking a break expr.
küçük bir mola vereceğiz we'll have a little break expr.
mola verdim kendime I gave myself a break expr.
Tourism
mola yeri wayside i.
Technical
mola noktası breakpoint i.
Computer
mola noktası breakpoint i.
Automotive
mola yeri pull-in i.
mola yeri rest stop i.
Traffic
mola yeri service area i.
mola yeri travel plaza i.
mola yeri service plaza i.
mola yeri service station i.
mola yeri rest area i.
mola yeri resto i.
mola yeri motorway service area i.
mola yeri rest and service area i.
mola yeri service centre i.
mola yeri rest stop i.
Marine
halatı mola etmek cast off the rope f.
mola etmek cast off f.
(mola noktası veya dönüş yerini) geçmek overrun f.
Marine Biology
mola mola ocean sunfish i.
mola cinsi balık mola i.
mola mola mola i.
Education
mola paspası naughty step i.
Military
mola planı stopover plan i.
mola yeri halt area i.
Sport
mola (voleybol/basketbol) intermission i.
oyun sırasında özel bir nedenle verilen mola time-out i.
(amerikan futbolunda) karşı takımın oyuncusu tam şut atacakken mola isteme taktiği icing the kicker i.
(krikette) toprağa çarptıktan sonra yana fırlayan top sebebiyle verilen mola wrong'un i.
(krikette) toprağa çarptıktan sonra yana fırlayan top sebebiyle verilen mola bosey i.
(kriket) bir şeyler içmek ve oyun ekipmanını düzenlemek için verilen kısa mola drinks i.
(krikette) üç oyun arasında verilen mola interval i.
kürek çekerken verilen mola shoot i.
mola istemek request time out f.
(amerikan futbolunda) karşı takımın oyuncusu tam şut atacakken mola istemek ice the kicker f.
Basketball
kuralların izin verdiği mola sayısından fazla mola kullanma excessive timeout i.
Volleyball
taktik mola tactical time-out i.
teknik mola technical time-out i.
Baseball
iki devre arasındaki mola the seventh-inning stretch i.
Archaic
mola vermek unyoke f.
Slang
(maçta) mola süresi stanza i.
kısa bir mola vermek take five f.
mola verip keyif çatmak stop and smell the roses f.
mola verip keyif yapmak stop and smell the roses f.