yardım - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

yardım



"yardım" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 95 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
yardım backing i.
yardım assistance i.
yardım aid i.
yardım help i.
General
yardım boost i.
yardım donation i.
yardım donative i.
yardım favour i.
yardım succour i.
yardım alms i.
yardım benevolence i.
yardım patron i.
yardım sustenance i.
yardım comfort i.
yardım patronage i.
yardım helpfulness i.
yardım subsidization i.
yardım easer i.
yardım helping each other i.
yardım favor i.
yardım support i.
yardım lift i.
yardım furtherance i.
yardım shot i.
yardım relief i.
yardım helping i.
yardım rescue i.
yardım subsidy i.
yardım hand i.
yardım backup i.
yardım succor i.
yardım booster i.
yardım welfare i.
yardım cooperation i.
yardım assist i.
yardım service i.
yardım dole i.
yardım aid i.
yardım help i.
yardım contribution i.
yardım assistance i.
yardım benefaction i.
yardım auspices i.
yardım stand-by i.
yardım guidance i.
yardım ministry i.
yardım safeguard i.
yardım subsidisation i.
yardım aidance i.
yardım adjument i.
yardım affordment i.
yardım cast [scottish] i.
yardım relievement i.
yardım relieving i.
yardım tending i.
yardım almesse [obsolete] i.
yardım helping hand i.
yardım boot [obsolete] i.
yardım opitulation i.
yardım goodship i.
yardım comfort [obsolete] i.
yardım salt i.
yardım focillation i.
yardım suffrage [obsolete] i.
yardım suppeditation [obsolete] i.
yardım suppliance i.
yardım supply i.
yardım supportance i.
yardım supportation [obsolete] i.
yardım supportment [obsolete] i.
yardım supporture [obsolete] i.
yardım symbol i.
yardım charity i.
yardım supt kısalt.
Colloquial
yardım leg i.
Idioms
yardım a pair of hands i.
yardım pair of hands i.
yardım your good deed for the ˈday i.
Speaking
yardım solid i.
Trade/Economic
yardım assistance i.
Law
yardım help i.
yardım relief i.
yardım grant-in-aid i.
yardım assistance i.
yardım grant i.
Politics
yardım donation i.
yardım ministry i.
yardım assistance i.
yardım subvention i.
yardım philanthropy i.
yardım aid i.
Computer
yardım more i.
Textile
yardım assistance i.
Automotive
yardım assistance i.
Religious
yardım corpse i.

"yardım" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
sosyal yardım social aid i.
yardım etmek aid f.
yardım etmek assist f.
yardım etmek help f.
yardım çağırmak call in f.
General
yardım malzemesi yığılması material convergence i.
satılan ikinci el malların gelirini yardım amaçlı kullanan müessese thrift store i.
finansal yardım financial aid i.
tıbbi yardım medical assistance i.
yardım parası toplama günü flag day i.
adli yardım judicial assistance i.
yardım ödeneği subsidy i.
yardım derneği charity i.
verme (yardım/kredi vb) extension i.
yardım eylemi relief action i.
işverence sağlanan sosyal yardım ve hizmetler employer’s contribution for employee compensation i.
kamusal sosyal yardım public relief i.
yardım kampanyası fund drive i.
beklenmedik bir para/hediye/yardım windfall i.
sosyal yardım social welfare i.
yardım etme helping i.
insanlara yardım etmek isteyen kimse humanitarian i.
çiftçilere hukuki yardım legal assistance to farmers i.
ekonomik yardım economic assistance i.
uluslararası yardım çağrısı sos i.
yardım hattı hizmeti service i.
kamusal sosyal yardım national assistance i.
yardım parası benefit i.
satılan ikinci el malların gelirini yardım amaçlı kullanan müessese op shop i.
yardım etmeye hazır olma obligingness i.
yardım bağışı grant in aid i.
toplanmış yardım collection i.
aynı yardım public relief i.
(başkalarına) çıkarı olmadan yardım eden kimse good samaritan i.
sosyal yardım programı outreach program i.
sosyal yardım görevlisi welfare worker i.
yardım merkezi aid station i.
yardım (devletin afetzedelere/işsizlere yaptığı) relief i.
dış yardım foreign aid i.
beklenmedik yardım windfall i.
uluslararası yardım international relief i.
yardım amacıyla düzenlenen konser benefit concert i.
lojistik yardım logistic assistance i.
yaşlılara yardım evi hospital for old persons i.
yardım etme accommodation i.
sosyal yardım outreach i.
sosyal yardım kurumu social institution i.
yoksullara yardım welfare i.
yardım toplayan kimse collector i.
(telefon) yardım hattı helpline i.
askeri yardım military assistance i.
ayni yardım contributions in kind i.
yardım derneği philanthropic association i.
muhtaç asker ailelerine yardım national assistance for needy soldier families in turkey i.
karşılıklı yardım mutual aid i.
yardım parası subvention i.
yardım dernekleri yararına yapılan kullanılmış eşya satışı rummage sale i.
gizlice ev işlerine yardım eden peri brownie i.
haminin yardım ettiği kimse protégé i.
yardım etme boost i.
ilk yardım çantası first aid kit i.
yardım alan donee i.
kendi kendine yardım teknikleri self help techniques i.
ulusal yardım national compensation i.
salıverilme sonrası yardım aftercare i.
sosyal yardım kurumu social welfare centre i.
yardım kaynağı recourse i.
ayni yardım public relief i.
yardım dileme a request for help i.
yardım severlik charitableness i.
yardım amaçlı yiyecek relief food i.
yardım toplama charity collection i.
yalandan yardım isteme cry wolf i.
yardım ve koruma assistance and protection i.
satılan ikinci el malların gelirini yardım amaçlı kullanan müessese opportunity shop i.
kamusal sosyal yardım social relief i.
psikolojik yardım hizmeti psychological services i.
satılan ikinci el malların gelirini yardım amaçlı kullanan müessese resale shop i.
mali yardım financial support i.
nakdi yardım financial aid i.
yardım alan kimse grantee i.
yardım dileme recourse i.
yardım istasyonu aid station i.
sağlık ve sosyal yardım bakanlığı the ministry of health i.
sosyal yardım fonu welfare fund i.
yardım eden ülke aid giving nation i.
yardım malzemesi aid material i.
yardım (parası) benefit i.
askeri yardım military aid i.
sosyal yardım welfare work i.
sosyal yardım derneği welfare association i.
insani yardım çalışmaları relief works i.
yardım çalışmaları relief works i.
yardım masası helpdesk i.
yardım hizmeti support service i.
yardım isteyen invocator i.
zorla yardım alma ingratiation i.
insani yardım humanitarian assistance i.
yoksullara hukuki yardım legal assistance to the poor i.
toplumsal yardım social assistance i.
yardım ekibi aid team i.
resmi yardım official aid i.
acil yardım hizmetleri immediate support services i.
hukuki yardım legal support i.
manevi yardım moral support i.
manevi yardım emotional support i.
felaketzedelere yardım malzemesi disaster relief material i.
yardım komitesi aid committee i.
yol yardım hizmetleri breakdown cover i.
yol yardım hizmetleri roadside assistance i.
insani yardım humanitarian aid i.
ilk yardım merkezi first aid center i.
hızır gibi yetişen yardım deus ex machina i.
hızır gibi yetişen biri ya da bir yardım deus ex machina i.
ayin esnasında mihrapta papaza yardım eden çocuk altar boy i.
ayin esnasında mihrapta papaza yardım eden çocuk altarboy i.
ayni yardım aid in kind i.
ilk yardım dolabı first aid cabinet i.
yardım başvurusu application for support i.
yardım başvurusu application for assistance i.
yardım toplayan kimse fund-raiser i.
işsizlik yardım sandığı solidarity cash-box i.
kendi kendine yardım self-help i.
yardım menüsü help menu i.
yardım işlevi help function i.
papaza yardım eden kişi deacon i.
teknik yardım technical assistance i.
yardım yapan kimse contributor i.
yardım (parası) relief i.
teknik yardım technical aid i.
yardım talebi request for help i.
sosyal yardım public assistance i.
yardım fonu relief fund i.
ilk yardım ekibi first aid crew i.
yardım başvurusu appeal for aid i.
ilk yardım first aid i.
yardım meleği guardian angel i.
talep edilen yardım requested support i.
yardım kuruluşu relief organization i.
talep edilen yardım requested assistance i.
yardım talep formu application form for assistance i.
kişisel yardım personal support i.
kişisel yardım personal help i.
daha fazla yardım further assistance i.
yardım elleri helping hands i.
yardım/bağış haftası rag week i.
tıbbi yardım medical attention i.
acil yardım immediate aid i.
acil yardım çağrısının kaynağı source of the distress call i.
yardım konseri benefit concert i.
yardım kampanyası aid campaign i.
yardım paketi relief supply kit i.
profesyonel yardım professional help i.
bağış/yardım toplamak amacıyla yapılan yürüyüş charity walk i.
fakirin yaptığı küçük yardım widow's mite i.
acil yardım/müdahale çalışanı emt i.
acil yardım/müdahale çalışanı ambulance technician i.
acil yardım/müdahale çalışanı emergency medical technician i.
engelli kişiler için teknik yardım malzemeleri technical aids for disabled persons i.
radyoda bağış/yardım (kampanyası/yayını) radio aid i.
teknik yardım ve çalışmalar technical assistance and studies i.
yardım çadırı aid tent i.
yardım seferberliği aid campaign i.
yardım seferberliği mobilization of aid i.
yardım balosu benefit ball i.
yardım çalışmaları aid efforts i.
yardım dağıtan kilise görevlisi almoner i.
yardım toplama faaliyeti benefit i.
yardım pulu charity stamp i.
yardım yapan kimse contributory i.
yardım alan kimse donee i.
afet yardım personeli disaster relief personnel i.
sosyal yardım kamyonu/aracı outreach van i.
geçici yardım/destek interim relief i.
budiznm inanışına göre diğerlerine yardım etmek için kendi aydınlanmasını erteleyen kişi bodhisattva i.
budiznm inanışına göre diğerlerine yardım etmek için kendi aydınlanmasını erteleyen kişi bodhisatta i.
ilk yardım eğitimi first aid training i.
yürümekte zorluk çeken kimselere yardım etmek amacıyla üretilen dört ayaklı bir yürüme desteği sistemi (ticari marka) zimmer i.
yardım kuruluşu aid agency i.
yardım görevlisi aid worker i.
yardım teklifi offer of assistance i.
yardım teklifi offer of help i.
ihbar/arama sonucu gidilen kurtarma/yardım olayı call-out i.
yardım girişimi/çabası relief effort i.
yardım görevlisi relief worker i.
yardım kuruluşları charities i.
yardım derneği balosu charity ball i.
yardım konseri charity concert i.
tıbbi yardım medical help i.
yardım çığlığı help cry i.
temel ilk yardım basic first aid i.
matadora yardım eden mızraklı atlı picador i.
yardım organizasyonu help organization i.
öz yardım self help i.
yol yardım hizmeti/servisi wrecking service i.
yardım etmeye hazır olma accommodation i.
yardım malzemesi aid i.
yardım için toplanmak rally round i.
bir şeyin inşasında topluca iş yapıp birbirine yardım etme raising bee i.
bir şeyin inşasında topluca iş yapıp birbirine yardım etme barn raising i.
cadılara büyü yapmalarında yardım eden doğaüstü varlık familiar spirit i.
yardım paralarını toplamak için kullanılan kap charity case i.
yardım kuruluşunun kayıtlarını tutmak amacıyla oluşturulan kurulun üyeleri charity commissioners i.
yardım etmeme noncooperation i.
yardım etmeme non-cooperation i.
diğer işçilere el emeği ile yardım eden nispeten vasıfsız işçi tenter [brit] i.
iki kişinin birbirine yardım ettiği ya da birbirini koruduğu sistem the buddy system i.
kız izci birliğine yardım ve danışmanlık etmek üzere kurulmuş bir grup ebeveyn ve diğer ilgili yetişkinlerden oluşan komite troop committee i.
kilisede yardım dağıtma görevi almonership i.
s.o.s 'ten önce kullanılan acil yardım kodu c q d i.
yardım kampanyası effort i.
zor bir şeyi başarırken ya da ustalaşırken alınan yardım ancilla i.
uluslararası bir yardım kuruluşu the salvation army i.
çoğunlukla kadınlar tarafından kurulan yardım derneği auxiliary i.
yardım sever olmama unbenevolence i.
(evsizler/akıl hastaları için) yardım merkezi drop-in center i.
kaçaklara yardım ve yataklık eden gizli bir ağ underground railroad i.
(birinin emri altında yapılan) yardım underministry i.
yardım etmeme unhelpfulness i.
çocuk yardım hattı childline [india] i.
sosyal yardım çalışanı outreach worker i.
bir oyunun yardım toplamak için sergilenmesini isteme bespeak i.
yardım maksatlı ziyaret visitation i.
fakirlere yardım için arkadaşlarını fakir birinin evinde içkiye davet etmek bidale i.
yardım kampanyası appeal i.
kendisinden daha becerikli bir işçiye yardım eden kimse mate i.
yardım isteme quiritation i.
yardım çağrısı quiritation i.
fiziksel yardım hand i.
hafızaya yapılan yapay yardım memoria technica i.
anımsatıcı yardım memoria technica i.
yardım etme help i.
yardım edilme help i.
yardım etmede kullanılan güç veya kaynaklar help i.
yardım sağlama helpfulness i.
çobana yardım eden genç erkek herdboy i.
evde yardım home aid [new zealand] i.
ihtiyaç sahiplerine yerel bir yönetim merkezinin sosyal hizmetler departmanınca sağlanan yardım hizmeti home help [uk] [new zealand] i.
annenin olmaması veya hasta olması durumunda ailenin bakımını üstlenen sosyal yardım görevlisi home-maker i.
inancını yaymak veya insani yardım faaliyetleri yürütmek üzere dini otoritelerce yetkilendirilen vekillik mission i.
bir ilçedeki ihtiyaç sahibi kimselere yardım amaçlı kurulmuş sosyal yardımlaşma veya eğitim kurumu mission i.
3. dünya ülkeleri için yapılan yardım faaliyetleri mission i.
fakirin yaptığı küçük yardım mite i.
(doğu ve orta afrika'da) (özellikle batı'daki yardım kuruluşlarınca bağışlanan) ikinci el giysiler mitumba i.
işini yardım almadan yapan kimse lone hand i.
yardım etme opitulation i.
yardım mağazası opportunity shop [australia/new zealand] i.
yoksullara yardım eden kilise görevlisi overseer i.
yoksullara yardım eden kilise görevlisi oversman i.
muhtaçlara yardım etmek için zenginleri soyan kimse robin hood i.
yardım dernekleri yararına yapılan kullanılmış eşya satışı rummage i.
yardım edip etkili olabilecek kimseler connections i.
selamet ordusunun ihtiyaç sahiplerine yardım sağlamak için kurduğu pansiyon metropole i.
hızır gibi yetişen yardım beetmaster i.
hızır gibi yetişen yardım beetmister i.
başkasına yardım için yapılan hareket good turn i.
ara sıra belediyeden yardım alan kimse casual [uk] i.
şövalyelik tarikatı komutanlığına bağlı maaş ya da sosyal yardım commandery i.
şövalyelik tarikatı komutanlığına bağlı maaş ya da sosyal yardım commandry i.
yardım etkinliği drive i.
karşılıksız yardım donation i.
yardım yapılan taraf donatory i.
seyahatte çeşitli makyaj ve ilk yardım malzemelerinin taşındığı küçük el çantası dressing case i.
yardım fuarı fancy fair i.
(özellikle kilisede) yardım kutusu poorbox i.
siyasi partilere yardım eden zengin kimse fat cat i.
yardım toplama amaçlı ilanlara yüzü basılan hasta çocuk poster child i.
yardım çığlığı cooee [australia] i.
yardım çığlığı cooey [australia] i.
kralın dini kurumlardan yardım sağlama hakkı corody i.
yardım ürünü corody i.
dağıtılan yardım corody i.
sosyal yardım hizmeti binası daycentre [uk] i.
mekanik yardım olmaksızın doğrudan kaldırma dead lift i.
engelli bireylere mali destek sağlayan programın sunduğu ekonomik yardım disability i.
ilk yardım uygulaması first aid i.
ilk yardım tedavisi first aid i.
(yardım için) para toplama gathering i.
dezavantajlı kişiye yardım eden durum rope i.
(birleşik krallık) yerel eğitim idaresi tarafından sosyal yardım kapsamında ihtiyaç sahibi öğrencilere verilen süt school milk i.
yardım mektubu screeve i.
birinin kendisine yaptığı yardım self-charity [obsolete] i.
hatıra veya yardım toplama amacıyla düzenlenen posta pulu serisi series i.
sosyal yardım kurumu ile ailenin yürüttüğü ortaklaşa engelli bakımı shared care i.
tehlike anındaki yardım kaynağı sheet anchor i.
yardım ödeneği foundation i.
yardım amaçlı destek foundation i.
yardım amaçlı pazarlama societal marketing i.
yardım amaçlı tanıtım societal marketing i.
maddi yardım sportula i.
maddi yardım sportule i.
yardım etme subsidisation [uk] i.
maddi yardım subsidisation [uk] i.
yardım etme subsidization [us] i.
yardım eden kimse succorer [us] i.
yardım eden kimse succourer [uk] i.
sosyal yardım welfare i.
yardım musluğunu kapamak cut the cord f.
birine yardım elini uzatmak lend someone a helping hand f.
çok yardım etmek do yeoman service f.
(yardım/bir iyilik vb) istemek solicit f.
yardım için itmek boost f.
yardım etmek bear a hand f.
para ile yardım etmek subsidize f.
yardım etmek service f.
yardım etmek pull through f.
yardım etmek tide over f.
yüzmesine yardım etmek swim f.
yardım etmek comfort f.
yardım etmek give a leg up f.
yardım etmek further f.
yardım etmek afford assistance f.
yardım etmek advance f.
yardım elini uzatmak go to bat for someone f.
yardım talebinde bulunmak seek help f.
yardım etmek lend a hand f.
yardım etmek bear up f.
yardım etmek succor f.
birine yardım etmek give someone a hand f.
başkasından yardım görmeden geçinmek/rızkını kazanmak be on one's own f.
istemek (yardım/koruma vb'ni) invoke f.
zor durumdaki birine yardım etmek go to bat for someone f.
yardım etmek hand f.
etmek (iyilik/hizmet/yardım/teşekkür) render f.
yardım istemek invoke f.
yardım etmek be of use f.
yardım etmek give a hand f.
yardım etmek assist f.
yardım talep etmek request for help f.
yardım etmek see through f.
yardım etmek conduce to f.
yardım etmek back f.
yardım etmek lend help to f.
yardım istemek cry for help f.
yardım etmek bear out f.
birine yardım elini uzatmak give someone a helping hand f.
yardım etmek second f.
(yardım eli) uzatmak extend f.
yardım yapmak relieve f.
parayla yardım etmek subsidize f.
yardım talebinde bulunmak request for help f.
vermek (yardım/kredi vb) extend f.
yardım talebinde bulunmak call for help f.
birinin iş hayatına atılmasına yardım etmek start someone in business f.
yardım etmek support f.
yardım toplamak pass the hat f.
yardım etmek succour f.
yardım etmek lend oneself to f.
yardım etmek relieve f.
yardım etmek conduce f.
yardım etmek lend assistance f.
yardım etmek befriend f.
yardım eli uzatmak bear a hand f.
yardım etmek help f.
yardım etmek give help f.
yardım çağrısı yapmak call for help f.
yardım çağrısı yapmak call for aid f.
yardım sağlamak provide assistance f.
yardım sağlamak supply aid f.
yardım etmek give somebody a lift f.
yardım etmek bear somebody out f.
(yardım) dilemek supplicate f.
telefon bağlantısı sağlamasına yardım etmek get someone through f.
sınavı geçmesine yardım etmek get someone through f.
yardım almak receive support f.
yardım edeceğine söz vermek promise to support (someone) f.
yardım istemek ask for help f.
yardım dilenmek beg for help f.
yardım istemek appeal for help f.
yardım istemek call for help f.
yardım çağırmak call for help f.
yardım talep etmek ask for help f.
yardım çağırmak send for help f.
yardım almak receive aid f.
yardım aramak seek help f.
yardım istemek scream for help f.
utangaçlıktan kurtulmasına yardım etmek disinhibit f.
yardım almak receive help f.
yardım almak get help f.
bayana yardım etmek help the lady f.
(destek/yardım vb) sağlamak enlist f.
ilerlemesine yardım etmek further f.
-e yardım etmek be of service to f.
-e yardım etmek accommodate f.
-e yardım etmek give a hand to f.
-e yardım etmek lend oneself to f.
-e yardım etmek lend a hand to f.
-e yardım etmek oblige f.
-e yardım etmek minister to f.
yardım etmek facilitate f.
yardım almadan da başarmak get on without f.
yardım etmek abet f.
yardım etmek corroborate f.
yardım etmek contribute f.
gelişmesine yardım etmek nourish f.
-e yardım etmek back f.
yardım eli uzatmak lend a hand f.
yardım istemek turn to f.
yardım etmek give helps f.
ilk yardım sağlamak render first aid f.
yardım etmek abet in f.
yardım başvurusunda bulunmak appeal for aid f.
yardım istemek appeal for aid f.
yardım dilemek appeal for aid f.
yardım etmek patronize f.
yardım talebinde bulunmak offer assistance f.
para ile yardım etmek subsidise f.
parayla yardım etmek subsidise f.
yardım etmek lend a hand to f.
yardım etmek lend a helping hand to f.
yardım etmek come to someone's rescue f.
mali yardım yapmak support financially f.
yardım gerektirmek need/require help f.
birisine bir şeyde yardım etmek aid someone in doing something f.
yardım derneği işletmek run a charity f.
yardım etmekten zevk duymak be a pleasure to help f.
yardım/destek aramak seek help f.
yardım eli uzatmak extend a hand f.
profesyonel yardım almak receive professional help f.
profesyonel yardım almak get professional help f.
birine yardım etmek için tüm imkanlarıyla seferber olmak use every means available to help someone f.
destek/yardım vs istemek enlist f.
yardım etmek minister f.
tıbbi yardım/destek aramak/almaya bakmak seek medical care f.
yardım eli uzatmak offer a lifeline f.
yardım etmek patronise f.
karısına ev işlerinde yardım etmek help his wife with the chores f.
rehberlik/yardım/yönlendirme sağlamak/sunmak provide guidance f.
ilk yardım yapmak do first aid f.
yardım etmek recruit f.
yardım etme zevkini vermek give someone pleasure to help f.
ev işlerine yardım etmek help around the house f.
golf oyuncusuna yardım etmek caddy f.
yardım etmek adminiculate f.
yardım götürmek reinforce f.
yeniden yardım istemek reinvoke f.
karşılıklı yardım veya destek için başkalarıyla gayrı resmi etkileşimde bulunmak network f.
yardım talep etmek pray aid f.
yardım talep etmek pray in aid f.
yardım istemek pray aid f.
yardım istemek pray in aid f.
gizlice yardım etmek underaid f.
(birinin emri altında) yardım etmek underminister f.
yardım dilemek entreat f.
yardım dilemek intreat f.
yardım etmek vail f.
doğurmasına yardım etmek birth f.
yardım etmek lend f.
birine yardım etmek aid and abet someone [cliché] f.
yardım etmek aid and abet f.
birine yardım etmek aid and abet someone [cliché] f.
yardım etmek aid and abet f.
yardım etmek hold with f.
yardım etmek lubricate f.
yardım etmek lubricitate f.
yardım istemek run f.
yardım aramak run f.
suçlamaya yardım etmek impeach f.
birisine bir şeyin her alanında yardım etmek support someone in all aspects of something f.
yardım etmemek disoblige [uk] f.
birlikte yardım etmek coassist f.
ortak hedefe ulaşılmasına yardım etmek concur f.
senaryo yazımına yardım etmek coscript f.
manevi yardım almak drive f.
yardım çığlığı atmak cooee [australia] f.
yardım çığlığı atmak cooey [australia] f.
normalde erişimi olmayanlara yardım hizmetleri sunmak outreach f.
yardım isteme amaçlı mektup yazmak screeve f.
(birine) yardım etmek serve f.
yardım dilenmek solicit f.
yardım çağrısı yapmak sos f.
yardım etmek spot f.
yardım etmek subscribe f.
yardım etmek subserve f.
(yardım amacıyla) bir kimseye eşlik etmek support f.
(yardım amacıyla) birine katılmak support f.
yardım etmek promote f.
yardım görmeden unassisted s.
yardım görmemiş unaided s.
yardım almış aided s.
ihtiyaç dolayısıyla resmi kuruluştan yardım alan on welfare s.
yardım eden contributing s.
insanlara yardım etmek isteyen humanitarian s.
karşılıksız (yardım/bağış vb) outright s.
yardım etmeye hazır complaisant s.
yardım eden concomitant s.
yardım etmeye hazır obliging s.
çiftçilere yardım amaçlı agrarian s.
yardım edilmiş aided s.
yardım etmeyen noncooperative s.
yardım isteme invocational s.
yardım edilebilir helpable s.
yardım isteyen invocatory s.
yardım eden conducive s.
hafızaya yardım eden mnemotechnic s.
hafızaya yardım eden mnemotechnical s.
hafızaya yardım eden mnemonic s.
yardım/destek bekleyen needy s.
yardım edilmeyen non-assisted s.
yardım alan backed up s.