bot - Türkisch Englisch Wörterbuch

bot

Bedeutungen von dem Begriff "bot" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 10 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Computer
bot n. insan davranışını taklit eden yazılım programı
I was banned from the server for using bots.
İnsan davranışını taklit eden yazılım programı kullandığım için sunucu beni yasakladı.

More Sentences
bot n. botnet
Thus, both decided to work on the solution, the AI trading Bot.
Böylece, her ikisi de çözüm üzerinde, AI ticaret Botu üzerinde çalışmaya karar verdi.

More Sentences
General
bot n. atsineğinin sürfesi
bot n. beleşçi
Technical
bot n. tıkaç
Computer
bot n. internette otomatik görevler yapan yazılım programı
bot n. (bilgisayar oyunlarında) bilgisayar tarafından kontrol edilen karakter
bot v. (bilgisayar oyunlarında) otomatikleştirilmiş program kullanmak
Informatics
bot n. robot
Botanic
bot n. stroma

Bedeutungen von dem Begriff "bot" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 16 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
bot boat n.
We will use boats to pass the lake.
Gölü geçmek için botları kullanacağız.

More Sentences
bot boot n.
I need to buy a new pair of boots.
Yeni bir çift bot almam lazım.

More Sentences
Technical
bot boot n.
He hadn't even taken off his boots.
Botlarını bile çıkarmamıştı.

More Sentences
Automotive
bot boot n.
Needless to say, she gave him the boot.
Söylemeye gerek yok, ona botu verdi.

More Sentences
Marine
bot tender n.
The two thieves used the ship's tender to escape.
İki hırsız kaçmak için geminin botunu kullandı.

More Sentences
General
bot buskin n.
bot rubber boat n.
bot ankle boot n.
bot canoe n.
bot welly n.
Marine
bot dinghy n.
bot runabout n.
Chemistry
bot opium n.
Military
bot pontoon n.
Slang
bot daisy roots [uk] n.
British Slang
bot daisies (daisy roots) n.

Bedeutungen, die der Begriff "bot" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 160 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
şişme bot inflatable boat n.
They cross the seas in inflatable boats, they cling to the underside of trains like the Eurostar and jumbo jets.
Denizleri şişme botlarla geçiyorlar, Eurostar ve jumbo jetler gibi trenlerin altlarına tutunuyorlar.

More Sentences
şişme (cankurtaran) bot raft n.
The girls enjoyed sunbathing on the raft.
Kızlar, şişme bot üzerinde güneşlenmenin keyfini çıkardılar.

More Sentences
şişme bot inflatable n.
They passed the river with an inflatable.
Nehri şişme botla geçtiler.

More Sentences
Slang
ugg bot ugg boots n.
Tom walked around the block in his ugg boots.
Tom ugg botlarıyla sokağın etrafında yürüdü.

More Sentences
General
gündelik bot casual boot n.
bot (ayakkabı) boot n.
gövde (bot) fuselage n.
portatif bot faltboat n.
yağlı deriden üretilen oduncular ve avcılar tarafından giyilen diz boyunda bir çeşit bot larrigan n.
boyna kürekli bot sculler n.
yarım bot ankle boot n.
alabora olması halinde otomatik olarak düzgün duruma gelen küçük bot self-righting n.
lastik bot dinghy n.
yazlık bot summer boot n.
yüksek topuklu çizme/bot high-heeled boot n.
hafif bot/çizme lightweight boots n.
kışlık bot winter boot n.
dış bot overboot n.
bot dolusu boatload n.
irlanda'ya özgü ufak tekne/bot currach n.
bot izi boot print n.
yan kısımları lastikli, ayak bileği yüksekliğinde bot chelsea boot n.
bot veya salı çeken kimse tracker n.
önden bağcıklı bir bot veya ayakkabı bal n.
bot gövdesini şekillendirmek için kullanılan çerçeve boot crimp n.
bot dikicisi boot closer n.
bot gövdesini çizmek için kullanılan araç boot crimp n.
bot parlatıcısı boot catcher n.
bot kalıbı boot tree n.
bot yapımı bootmaking n.
(kadın ve çocukların giydiği) yarım bot bottine n.
eskimo botuna benzeyip dolaşırken giyilen yumuşak tabanlı bir bot mukluk n.
genellikle ördek derisinden yapılan yumuşak deri tabanlı ve birkaç çift çorap üzerine giyilen mukluk benzeri bir bot muckluck n.
genellikle ördek derisinden yapılan yumuşak deri tabanlı ve birkaç çift çorap üzerine giyilen mukluk benzeri bir bot mucluc n.
küçük, yumuşak tabanlı, şişirilebilir bir tür bot bushwhacker n.
bot giyme ockodols [dialect] [uk] n.
baldırın yarısına gelen bot desert boot n.
yüksek konçlu lastik bot gum boot n.
(kaçak içki sevkiyatında kullanılan) bot rumrunner n.
bir tür bot chukka n.
bir tür bot chukka boot n.
bilek hizasında kenarı lastikli bot congress boot n.
bilekte bot congress shoe n.
bilekte bot congress gaiter n.
bilek hizasında kenarı lastikli bot congress shoe n.
bilek hizasında kenarı lastikli bot congress gaiter n.
bilekte bot congress boot n.
yarım bot cogger n.
yarım bot cocker [dialect] [uk] n.
eskiden avrupa'da giyilen, ucu uzun bir bot veya ayakkabı cracowes n.
14. yüzyılda moda olan bir tür bot cracowe [obsolete] n.
sağlam ve suya dayanıklı bir bot çeşidi duck boot n.
(bot, kayık) kürekle ilerletme paddling n.
(bot, kayık) kürekle götürme paddling n.
bot altına giyilen ped sashoon n.
bilekte kovboy bot pewee n.
karda yürümek için tasarlanmış su geçirmez bot snowboot n.
karda yürümek için tasarlanmış su geçirmez bot snow-boot n.
şişme bot raft n.
bot yarışı yapmak compete in a boat race v.
bot yarışı yapmak boat race v.
bot yarışına katılmak boat race v.
(gemi/bot) sağa sola yalpalamak labor v.
(ayakkabı, bot) yeni bir topuk yerleştirmek reheel v.
(gemi/bot) sağa sola yalpalamak labour v.
(ayakkabı, bot) topuğuna bir parça deri eklemek heeltap v.
(bot) … kürekli olmak pull v.
(bot veya gemi) içe batmak stave v.
bot şeklinde boot-shaped adj.
bot giyen ocreate adj.
bot giyen ochreate adj.
bot kesimi bootleg adj.
Colloquial
bot gibi ayakkabı high-button shoes n.
kaba/hantal ayakkabı/bot clodhopper n.
birinin yerine bir görevi yerine getiren program (bot) droid n.
Technical
küçük bir bot veya tekne özellikle büyük gemilerin işlerini yapan tekne cockboat n.
altı düz geniş bir bot punt n.
bot taşıyıcısı boat carrier n.
yarım güverteli bot launch n.
motorlu bot motorboat n.
bot veya ayakkabıya tekerlek takmaya yarayan kayışlı alet roller skate n.
Computer
bot araması yapan kimse botter n.
bot kullanarak saldırıda bulunan kimse botter n.
bot kullanarak endeksleme yapan kimse botter n.
bot kullanan kimse botter n.
(bilgisayar oyununda) yenilen bot oyuncudan düşen eşya drop n.
(bilgisayar oyununda) yenilen bot oyuncudan düşen eşya dropped item n.
Textile
bot kesimi bootcut n.
çelik koruyuculu/uçlu bot steel caps n.
çelik koruyuculu/uçlu bot steel cap boots n.
yarım (baldırın ortasına kadar) bot/çizme mid-calf boots n.
dizaltı (bot/çizme) mid-calf boots n.
kışın ayağa giyilen pofuduk bot terlik snoozies n.
bağcıklı bot lace-up boot n.
bilek hizasına gelen bağcıklı ve yumuşak tabanlı süet bot desert boots n.
aba bot russetting [obsolete] n.
deri bot russetting [obsolete] n.
soğuk havalarda kalın çorap üzerine giyilen su geçirmez bot pac n.
(soğuk havada bot veya galoş içine giyilen) düz koyun derisi veya keçeden ayakkabı pac n.
soğuk havalarda kalın çorap üzerine giyilen su geçirmez bot pack n.
(soğuk havada bot veya galoş içine giyilen) düz koyun derisi veya keçeden ayakkabı pack n.
kalın, hafif ve dayanıklı tabanları olan bağcıklı bir bot markası doc martens® n.
geyik derisinden yapılmış bot finnesko n.
sıcak tutan su geçirmez bağcıklı bot shoepack n.
sıcak tutan su geçirmez bağcıklı bot shoepac n.
(pantolon) bot kesim boot-cut adj.
Transportation
mesaj taşıyan bot aviso n.
şişme bot zodiac n.
doğu hint adaları'nda yolcu ve yük taşımacılığı için kullanılan bot veya sal bunder n.
Aeronautic
amfibik bot boat amphibian n.
şişme bot air raft n.
bot özellikli tahliye kaydırağı slideraft n.
(uçaklarda don çözmek için kullanılan) bot boot n.
Marine
temizleyici bot scavenger boat n.
avara demirlerine bağlanan bot outrigger n.
bazen yolcuları gemiden karaya taşımakta kullanılan motorlu bot launch n.
hidrofil bot hydrofoil boat n.
içten yanmalı motor kullanan bot veya kayık motor boat n.
kürekli bot rowboat n.
hidrofoilli gemi veya bot hydrofoils n.
taşıyıcı bot carrier boat n.
bot verniği boat varnish n.
küçük bot scull n.
hava yastıklı bot air-cushion boat n.
liman bot hizmeti harbour boat service n.
bot telefonu boat telephone n.
bot dalgası boat wave n.
şişirilebilen cankurtaran bot inflatable life raft n.
şişme cankurtaran bot inflatable life raft n.
hidrometrik bot hydrometric boat n.
çok soğuk havalarda giyilen yüksek, izolasyonlu, su geçirmez bir bot pac n.
tek kişilik küçük bot finn n.
(bot) … sayıda kürekle ilerlemek pull v.
Parasitology
bot sineği horse bot n.
bot sineği gasterophilus intestinalis n.
at bot sineği gasterophilus intestinalis n.
bot sineğinin larva evresi horse bot n.
Environment
sentetik kauçuktan yapılmış bot butyl rubber boots n.
bot üstü galoş overboot n.
Military
torpido bot torpedo boat n.
sert karinalı şişme bot rigid hull inflatable boat n.
şişirilebilir rijit bot inflatable rigid boat n.
soğuğa karşı tecritli bot vapour barrier boot n.
sualtında ve su üstünde gidebilen bot sub skimmer n.
büyük tip orca bot rigid hull inflatable boat n.
kısa konçlu bot combat boot n.
küçük çıkarma bot bölüğü small boat company n.
bot fırçası boot brush n.
bot (ayakkabı) boot n.
askeri koruyucu bot military protective boot n.
e-bot e-boat n.
Hunting
balina avına eşlik eden yakalayıcı bot catcher n.
Archaic
kürekli bot oar n.
Entomology
bir bot sineği cinsi genus dermatobia n.
bir bot sineği cinsi dermatobia n.
Slang
ugg bot uggies n.
(cockney argosunda) bot daisy n.
ağır bot shitkicker n.
British Slang
ingiltere'de bazı gençlerin çete kavgalarında giydikleri ağır bir bot bovver boots n.
Star Wars
bot-uçangöz bot-drone n.