Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
bulmaya
Bedeutungen von dem Begriff
"bulmaya"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
bulmaya
in search of
prep.
Bedeutungen, die der Begriff
"bulmaya"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 114 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
gerçeği bulmaya kendini adamış kimse
truth-lover
n.
2
General
sert, aşağılayıcı ve kusur bulmaya yönelik eleştiriler yapma
zoilism
n.
3
General
kusur bulmaya çalışan kimse
hypercritic
n.
4
General
çocukların terlik gibi nesneleri bulmaya çalıştıkları bir oyun
hunt the slipper
n.
5
General
(yer) bulmaya yarayan şey
locater
n.
6
General
dedektif olarak seçilen kişinin sözde cinayetin işlendiği odadaki oyuncuları tek tek sorguya çekerek katili bulmaya çalıştığı bir salon oyunu
murder
n.
7
General
bir veya daha fazla oyuncunun diğer oyuncuları öldürmekle görevli olduğu ve karşılığında geri kalan oyuncuların katilleri bulmaya çalıştığı oyun
murder mystery
n.
8
General
son dakika bilet bulmaya çalışan yolcu
standby
n.
9
General
bir şeyin anlamını bulmaya çalışmak
puzzle something out
v.
10
General
bir yolunu bulmaya çalışmak
see about
v.
11
General
olanaksız şeyi bulmaya çalışmak
look for a needle in a haystack
v.
12
General
bulmaya çalışmak
feel about for
v.
13
General
bulmaya çalışmak
feel around for
v.
14
General
çare bulmaya çalışmak
try to find a remedy
v.
15
General
çare bulmaya çalışmak
try to find a solution
v.
16
General
çare bulmaya çalışmak
try to find an answer
v.
17
General
ilan yoluyla bulmaya çalışmak
advertise for
v.
18
General
anlamını bulmaya başlamak
fall into place
v.
19
General
bulmaya çalışmak
try to find
v.
20
General
bulmaya/anlamaya çalışmak
try to find out
v.
21
General
bulmaya çalışmak
probe
v.
22
General
bir şeyi bulmaya çalışmak
ensearch [obsolete]
v.
23
General
kusur bulmaya çalışarak eleştirmek
hypercriticize
v.
24
General
kusur bulmaya çalışarak eleştirmek
hypercriticise
v.
25
General
eş bulmaya yönelik sosyal aktivitelere katılmak
court
v.
26
General
bulmaya çalışmak
pick
v.
27
General
bulmaya çalışmak
seche
v.
28
General
bulmaya çalışmak
stog [dialect] [scotland]
v.
29
General
özü bulmaya yönelik
eidetic
adj.
30
General
kusur bulmaya çalışan
exceptious
adj.
31
General
kusur bulmaya meyilli
critical
adj.
32
General
çare bulmaya yönelik
remedial
adj.
33
General
kusur bulmaya meyilli
faultfinding
adj.
34
General
kusur bulmaya meyilli
fault-finding
adj.
35
General
değerli kaynakları bulmaya yönelik
prospecting
adj.
36
General
kusur bulmaya çalışarak
captiously
adv.
37
General
kusur bulmaya çalışarak
hypercritically
adv.
Phrasals
38
Phrasals
bulmaya çalışmak
run after
v.
39
Phrasals
bulmaya çalışmak
seek after
v.
40
Phrasals
bulmaya çalışmak
cast about for (something)
v.
41
Phrasals
yöntem bulmaya çalışmak
cast about for (something)
v.
42
Phrasals
bulmaya çalışmak
cast about
v.
43
Phrasals
yöntem bulmaya çalışmak
cast about
v.
44
Phrasals
bulmaya çalışmak
cast around
v.
45
Phrasals
yöntem bulmaya çalışmak
cast around
v.
46
Phrasals
yöntem bulmaya çalışmak
cast about for
v.
47
Phrasals
bulmaya çalışmak
cast about for
v.
48
Phrasals
bir yolunu bulmaya çalışmak
cast about for (something)
v.
49
Phrasals
bir yolunu bulmaya çalışmak
cast about
v.
50
Phrasals
bir yolunu bulmaya çalışmak
cast around
v.
51
Phrasals
bulmaya çalışmak
cast about for
v.
52
Phrasals
bir yolunu bulmaya çalışmak
cast about for
v.
53
Phrasals
(birini/bir şey) bulmaya çalışmak
cast around for (someone or something)
v.
54
Phrasals
birini/bir şey bulmaya çalışmak
dig someone or something up
v.
55
Phrasals
(birini/bir şeyi) el yordamıyla bulmaya çalışmak
feel about (for someone or something)
v.
56
Phrasals
(birini/bir şeyi) dokunarak bulmaya çalışmak
feel about (for someone or something)
v.
57
Phrasals
el yordamıyla bulmaya çalışmak
feel around
v.
58
Phrasals
dokunarak bulmaya çalışmak
feel around
v.
59
Phrasals
(birini/bir şeyi) el yordamıyla bulmaya çalışmak
feel around (for someone or something)
v.
60
Phrasals
(birini/bir şeyi) dokunarak bulmaya çalışmak
feel around (for someone or something)
v.
61
Phrasals
(biri/bir şey) hakkında bilgi bulmaya çalışmak
feel around (for someone or something)
v.
62
Phrasals
(bir şey) bulmaya çalışmak
grope (around/about) for (something)
v.
63
Phrasals
sağa sola bakınıp (birini/bir şeyi) aramak/bulmaya çalışmak
look around for (someone or something)
v.
64
Phrasals
(bir şeyin) yolunu bulmaya çalışmak
maneuver for (something)
v.
65
Phrasals
(bir şey) için bir yol bulmaya çalışmak
maneuver for (something)
v.
66
Phrasals
(birini/bir şeyi) bulmaya çalışmak
nose around for (someone or something)
v.
67
Phrasals
(birinin/bir şeyin) izini bulmaya çalışmak
nose around for (someone or something)
v.
68
Phrasals
(bir şeyin) altında yatan anlamı bulmaya çalışmak
read into (something)
v.
69
Phrasals
(bir şeye) yeni üyeler aramak/bulmaya çalışmak
recruit for (something)
v.
70
Phrasals
-den yeni üyeler aramak/bulmaya çalışmak
recruit from
v.
71
Phrasals
(bir şeyden/bir yerden) yeni üyeler aramak/bulmaya çalışmak
recruit from (something or some place)
v.
72
Phrasals
(bir şeyden/bir yerden) çalışan bulmaya çalışmak
recruit from (something or some place)
v.
73
Phrasals
etrafı karıştırıp (bir şey) bulmaya çalışmak
rummage around for (something)
v.
74
Phrasals
(bir şeyi) karıştırıp (bir şey) bulmaya çalışmak
rummage around in (something) for (something)
v.
75
Phrasals
(bir şeyi) karıştırıp (bir şey) bulmaya çalışmak
rummage through (something) (for something)
v.
76
Phrasals
toprağı eşeleyip (bir şey) bulmaya çalışmak
scratch around
v.
77
Phrasals
(birini/bir şey) bulmaya uğraşmak
search after (someone or something)
v.
78
Phrasals
(birini/bir şeyi) bulmaya çalışmak
search for (someone or something)
v.
79
Phrasals
sağa sola bakınıp (birini/bir şeyi) aramak/bulmaya çalışmak
look about for (someone or something)
Colloquial
80
Colloquial
parayı bulmaya çalışmak
seek (one's) fortune
v.
81
Colloquial
parayı bulmaya çalışmak
seek your fortune
v.
82
Colloquial
bir şey yapmanın yolunu bulmaya çalışmak
be looking to do something
v.
83
Colloquial
bulmaya çalışıyorum!
I’m trying to find it!
expr.
84
Colloquial
bulmaya çalışıyorum!
I’m tryna find it!
expr.
Idioms
85
Idioms
anlamaya/yapmaya/bulmaya çalışmak
grope in the dark
v.
86
Idioms
el yordamıyla bulmaya çalışmak
grope in the dark
v.
87
Idioms
bir şeyi aramaya/bulmaya çıkmak
go out in search of
v.
88
Idioms
çözüm yolu bulmaya çalışmak
beat one's brains out
v.
89
Idioms
(bir şeyi) aramak/bulmaya çalışmak/araştırmak
have a look for
v.
90
Idioms
(bir şeyi) aramak/bulmaya çalışmak/araştırmak
take a look for
v.
91
Idioms
bir grup içerisinde yer almaya/bulmaya çalışmak
be knocking on the door
v.
92
Idioms
(birini/bir şeyi) bulmaya yaklaşmak
be on the scent (of someone or something)
v.
93
Idioms
anlamını bulmaya başlamak
fall into place
v.
94
Idioms
anlamını bulmaya başlamak
drop into place
v.
95
Idioms
(birini/bir şeyi) aramaya/bulmaya çıkmak
go out in search of (someone or something)
v.
96
Idioms
(birini/bir şeyi) aramak/bulmaya çalışmak/araştırmak
have a look for (someone or something)
v.
97
Idioms
en küçük/önemsiz problemlerini/hatalarını bulmaya çalışmak
pick nits
v.
98
Idioms
(birini/bir şeyi) bulmaya çalışmak
take a look for (someone or something)
v.
99
Idioms
(bir şeyi) bulmaya yaklaşmış
on the scent (of something)
expr.
Speaking
100
Speaking
benim kim olduğumu bulmaya çalışma
don't try to figure out who i am
expr.
101
Speaking
sizi bulmaya geldim
I come to find you
expr.
102
Speaking
söyleyecek bir şeyler bulmaya çalışıyordum
I was trying to think of something to say
expr.
Technical
103
Technical
mekanik steteskopu (mekanik arızaları ses ile bulmaya yarayan bir aparat)
mechanics sonarscope
n.
104
Technical
tanktaki yakıt miktarını bulmaya yarayan çubuk
dripstick
n.
Computer
105
Computer
kullanıcıların dijital nesneleri basit veya ayrıntılı aramayı kullanarak bulmaya yardımcı olan fonksiyon
search function
n.
Mechanic
106
Mechanic
tezgah üzerinde parça kenarını veya ortasını bulmaya yarayan bir gereç
wiggler
n.
107
Mechanic
tezgah üzerinde parça kenarını veya ortasını bulmaya yarayan bir gereç
wobbler
n.
Aeronautic
108
Aeronautic
tanktaki yakıt miktarını bulmaya yarayan derecelendirilmiş çubuk
driplesstick
n.
109
Aeronautic
tanktaki yakıt miktarını bulmaya yarayan çubuk
drip stick
n.
Literature
110
Literature
hayal gücüne dayalı eserlerin kaynaklarını bulmaya çalışan çeşitli akademik veya edebi araştırmalar
xanaduism
n.
Card
111
Card
kartların kapalı şekilde masaya dizildiği ve oyuncuların çiftleri bulmaya çalıştıkları bir hafıza oyunu
concentration
n.
Archaic
112
Archaic
acımasız ve kusur bulmaya yatkın eleştirmen
censor
n.
Slang
113
Slang
bluetooth ile kısa mesaj göndererek seks partneri bulmaya çalışma
toothing
n.
114
Slang
şirketin ekonomik gelişimini destekleyecek büyük bir ortak bulmaya çalışma
elephant hunt
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bulmaya
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy