gözaltı

Bedeutungen von dem Begriff "gözaltı" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 12 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	gözaltı	custody n.
He was remanded in custody for several days. Birkaç gün boyunca gözaltında tutulmuştur. More Sentences
General
2	General	gözaltı	custody n.
In March 1997, the TGNA adopted a law reducing the duration of police custody. Mart 1997'de, TBMM, gözaltı süresini kısaltan bir yasa kabul etti. More Sentences
Law
3	Law	gözaltı	detention n.
Thousands were arrested and held in incommunicado detention. Binlerce kişi tutuklandı ve gözaltında tutuldu. More Sentences
General
4	General	gözaltı	charge n.
5	General	gözaltı	intern n.
6	General	gözaltı	watch n.
7	General	gözaltı	house arrest n.
8	General	gözaltı	probation n.
9	General	gözaltı	surveillance n.
10	General	gözaltı	safety [obsolete] n.
Trade/Economic
11	Trade/Economic	gözaltı	surveillance n.
Law
12	Law	gözaltı	hold n.

Bedeutungen, die der Begriff "gözaltı" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 28 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Law
1	Law	koruyucu gözaltı	protective custody n.
Tom has been taken into protective custody. Tom koruyucu gözetim altına alındı. More Sentences
2	Law	gözaltı merkezi	detention center n.
My mother and my aunt Chen Shitian are being held in Huidong Detention Center. Annem ve teyzem Chen Shitian, Huidong Gözaltı Merkezinde tutuluyor. More Sentences
General
3	General	gözaltı memuru	probation officer n.
4	General	mahkeme kararından önceki geçici gözaltı dönemi	detention n.
Idioms
5	Idioms	kurallara uygun gözaltı	righteous collar n.
6	Idioms	haklı gözaltı	righteous collar n.
7	Idioms	meşru gözaltı	a righteous collar n.
8	Idioms	kurallara uygun gözaltı	a righteous collar n.
9	Idioms	meşru gözaltı	righteous collar n.
10	Idioms	haklı gözaltı	a righteous collar n.
Trade/Economic
11	Trade/Economic	gözaltı pazarı	watchlist companies market n.
Law
12	Law	toplu gözaltı	mass arrest n.
13	Law	gözaltı tutanağı	custody record n.
14	Law	geçici gözaltı	temporary detention n.
15	Law	geçici gözaltı emri	temporary detention order n.
16	Law	evde gözaltı	domiciliary arrest n.
17	Law	keyfi gözaltı	arbitrary detention n.
18	Law	uzun süreli keyfi gözaltı	prolonged arbitrary detention n.
19	Law	gözaltı merkezi	remand center n.
20	Law	gözaltı merkezi	remand centre [brit] n.
21	Law	gözaltı kararı	detention warrant n.
Politics
22	Politics	gözaltı merkezleri	detention places n.
23	Politics	gözaltı süresi	detention period n.
24	Politics	gözaltı uçuşları	rendition flights n.
Military
25	Military	gözaltı kampı	internment camp n.
Slang
26	Slang	gözaltı hücresi	detention cell n.
27	Slang	gözaltı hücresi	hole n.
28	Slang	koruyucu gözaltı	punk city n.