Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
kanıtlamak
Bedeutungen von dem Begriff
"kanıtlamak"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 46 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Common Usage
1
Common Usage
kanıtlamak
demonstrate
v.
2
Common Usage
kanıtlamak
prove
v.
General
3
General
kanıtlamak
certify
v.
4
General
kanıtlamak
attest
v.
5
General
kanıtlamak
make something stick
v.
6
General
kanıtlamak
substantiate
v.
7
General
kanıtlamak
attest to
v.
8
General
kanıtlamak
evidence
v.
9
General
kanıtlamak
shore
v.
10
General
kanıtlamak
testify
v.
11
General
kanıtlamak
stamp
v.
12
General
kanıtlamak
document
v.
13
General
kanıtlamak
aver
v.
14
General
kanıtlamak
verify
v.
15
General
kanıtlamak
support
v.
16
General
kanıtlamak
vindicate
v.
17
General
kanıtlamak
be contented with
v.
18
General
kanıtlamak
stand
v.
19
General
kanıtlamak
show
v.
20
General
kanıtlamak
testify to
v.
21
General
kanıtlamak
prove
v.
22
General
kanıtlamak
assert
v.
23
General
kanıtlamak
witness
v.
24
General
kanıtlamak
show evidence of
v.
25
General
kanıtlamak
show the evidence of
v.
26
General
kanıtlamak
approve [obsolete]
v.
27
General
kanıtlamak
establish
v.
28
General
kanıtlamak
evince
v.
29
General
kanıtlamak
illustrate
v.
30
General
kanıtlamak
fand [dialect] [uk]
v.
31
General
kanıtlamak
clear [obsolete]
v.
32
General
kanıtlamak
convict [obsolete]
v.
33
General
kanıtlamak
convince [obsolete]
v.
34
General
kanıtlamak
flex
v.
35
General
kanıtlamak
prieve [obsolete]
v.
36
General
kanıtlamak
serve [scotland]
v.
37
General
kanıtlamak
soothe [obsolete]
v.
38
General
kanıtlamak
sophisticate
v.
Phrasals
39
Phrasals
kanıtlamak
bear out
v.
Idioms
40
Idioms
kanıtlamak
make good
v.
Law
41
Law
kanıtlamak
aver
v.
42
Law
kanıtlamak
verify
v.
43
Law
kanıtlamak
instruct [scotland]
v.
Technical
44
Technical
kanıtlamak
demonstrate
v.
45
Technical
kanıtlamak
prove
v.
Archaic
46
Archaic
kanıtlamak
preve
v.
Bedeutungen, die der Begriff
"kanıtlamak"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 105 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Common Usage
1
Common Usage
doğruluğunu kanıtlamak
vindicate
v.
General
2
General
güvenilmez olduğunu kanıtlamak
blast
n.
3
General
suçsuzluğunu kanıtlamak
justify
v.
4
General
haksız olduğunu kanıtlamak (suçlama vb'nin)
repulse
v.
5
General
iddiasını kanıtlamak
make good one's charge
v.
6
General
aksini kanıtlamak
disprove
v.
7
General
doğru olmadığını kanıtlamak
disprove
v.
8
General
başarısını kanıtlamak
prove success
v.
9
General
bir davayı kanıtlamak
strengthen a case
v.
10
General
yanlışlığı kanıtlamak
show up
v.
11
General
iddia kanıtlamak
prove a claim
v.
12
General
yanlış olduğunu kanıtlamak
disprove
v.
13
General
kendini kanıtlamak
demonstrate oneself
v.
14
General
kendini kanıtlamak
prove oneself
v.
15
General
doğruluğunu kanıtlamak
authenticate
v.
16
General
gerçekliğini kanıtlamak
authenticate
v.
17
General
yazıyla kanıtlamak
document
v.
18
General
doğruluğunu kanıtlamak
verify
v.
19
General
tersini kanıtlamak
disprove
v.
20
General
aksini kanıtlamak
confute
v.
21
General
tersini kanıtlamak
refute
v.
22
General
aksini kanıtlamak
refute
v.
23
General
tersini kanıtlamak
confute
v.
24
General
haklı olduğunu kanıtlamak
prove one's case
v.
25
General
yararını/yararlı olduğunu kanıtlamak
prove a boon
v.
26
General
haklılığını kanıtlamak
prove one's righteousness
v.
27
General
haklılığını kanıtlamak
justify oneself
v.
28
General
aksini kanıtlamak
refel [obsolete]
v.
29
General
yanlışlığını kanıtlamak
refel [obsolete]
v.
30
General
aksini kanıtlamak
unreason
v.
31
General
mantıksız olduğunu kanıtlamak
unreason
v.
32
General
(bir şeyin) değerini kanıtlamak
vindicate
v.
33
General
(bir şeyin) geçerliliğini kanıtlamak
vindicate
v.
34
General
(bir şeyi) davranışlarıyla kanıtlamak
witness [obsolete]
v.
35
General
(bir şeyin) yanlışlığını kanıtlamak
break
v.
36
General
doğruluğunu kanıtlamak
hold up
v.
37
General
etkili olduğunu kanıtlamak
hold up
v.
38
General
aksini kanıtlamak
reprove [obsolete]
v.
39
General
tekrar doğruluğunu kanıtlamak
revindicate
v.
40
General
yasa dışı olduğunu kanıtlamak
illegitimate
v.
41
General
asılsız olduğunu kanıtlamak
falsify
v.
42
General
önceden kanıtlamak
preaver
v.
43
General
görünüşte kanıtlamak
presume
v.
Phrasals
44
Phrasals
doğruluğunu kanıtlamak/ispatlamak
prove out something
v.
45
Phrasals
doğruluğunu kanıtlamak/ispatlamak
prove something out
v.
46
Phrasals
değerini kanıtlamak
measure up
v.
47
Phrasals
kendini kanıtlamak
measure up
v.
48
Phrasals
(birinin veya bir şeyin bir yerde) olduğunu kanıtlamak
place (someone or something) at (some place)
v.
49
Phrasals
(birinin/kendinin bir şeyde) suçsuz olduğunu kanıtlamak
vindicate (someone or oneself) of (something)
v.
50
Phrasals
birinin bir şeyde suçsuz olduğunu kanıtlamak
vindicate someone of something
v.
51
Phrasals
başarılı olduğunu kanıtlamak
work out
v.
52
Phrasals
etkili olduğunu kanıtlamak
work out
v.
53
Phrasals
yeterli olduğunu kanıtlamak
work out
v.
54
Phrasals
bir şeyi kanıtlamak
attest to something
v.
55
Phrasals
yanlışlığını kanıtlamak
break (down)
v.
56
Phrasals
(birine bir şeyi) kanıtlamak
prove (something) to (one)
v.
57
Phrasals
doğruluğunu kanıtlamak/ispatlamak
prove out
v.
58
Phrasals
-e kanıtlamak
prove to
v.
59
Phrasals
tersini kanıtlamak
smack down
v.
60
Phrasals
'-de suçsuz olduğunu kanıtlamak
vindicate of
v.
61
Phrasals
(birinin) masumiyetini kanıtlamak
clear (of)
v.
62
Phrasals
geçerliliğini kanıtlamak
bear up
v.
Phrases
63
Phrases
doğru söylediğini kanıtlamak için kalbinin üstünde çarpı işareti yapmak
cross one's heart
v.
Idioms
64
Idioms
kesin olarak kanıtlamak
bring home
v.
65
Idioms
varlığı/olması/bulunması (bir şeyi) kanıtlamak
give witness to (something)
v.
66
Idioms
belgeleriyle kanıtlamak
come with receipts
v.
67
Idioms
(durumun belli bir şekilde olduğunu birine) kanıtlamak
prove to (one) that (something is the case)
v.
68
Idioms
(bir şeyi) yapabildiğini göstermek/kanıtlamak
walk the chalk
v.
69
Idioms
başarısını kanıtlamak
make one's mark
v.
70
Idioms
değerini kanıtlamak
make an appearance
v.
71
Idioms
iyi olduğunu kanıtlamak
prove/show your mettle
v.
72
Idioms
iyi olduğunu kanıtlamak
show one's mettle
v.
73
Idioms
iyi olduğunu kanıtlamak
prove one's mettle
v.
74
Idioms
kendinin üstünlüğünü kanıtlamak
come out on top
v.
75
Idioms
suçsuzluğunu kanıtlamak
clear one's name
v.
76
Idioms
(bir konuda yeterli olduğunu) göstermek/ispat etmek/kanıtlamak
earn your stripes
v.
77
Idioms
üstünlüğünü kanıtlamak
beat the pants off
v.
78
Idioms
suçsuzluğunu kanıtlamak
clear somebody's name
v.
79
Idioms
masum olduğunu kanıtlamak
clear somebody's name
v.
80
Idioms
yanlış olduğunu göstermek/kanıtlamak
nail the lie to the counter
v.
81
Idioms
başarısını kanıtlamak
make your mark
v.
82
Idioms
başarısını kanıtlamak
make a mark
v.
Trade/Economic
83
Trade/Economic
çalışanın çalıştığı yere verilmek üzere sağlığının iyi olmadığını kanıtlamak için doldurduğu hastalık beyan formu
self-certification
n.
84
Trade/Economic
doğruluğunu kanıtlamak
substantiate
v.
85
Trade/Economic
tatmin edecek şekilde kanıtlamak
establish to the satisfaction of
v.
Law
86
Law
aksini kanıtlamak
refute
v.
87
Law
aksini kanıtlamak
rebut
v.
88
Law
gerçeği kanıtlamak
substantiate
v.
89
Law
gayri meşru olduğunu kanıtlamak
bastardise
v.
90
Law
gayri meşru olduğunu kanıtlamak
bastardize
v.
91
Law
iddianın doğruluğunu kanıtlamak
substantiate the claim
v.
92
Law
yanlışlığını kanıtlamak
disprove
v.
93
Law
(bir ödemenin) gerekliliğini kanıtlamak
vouch
v.
94
Law
arazi mülkiyetini kanıtlamak
dereine
v.
95
Law
arazi mülkiyetini kanıtlamak
darraign
v.
Advertising
96
Advertising
(bir gazeteden/dergiden kesilerek alınan ve müşteriye reklamın yayınlandığını kanıtlamak için gösterilen) numune reklam sayfası
tearsheet
n.
97
Advertising
(bir gazeteden/dergiden kesilerek alınan ve müşteriye reklamın yayınlandığını kanıtlamak için gösterilen) numune reklam sayfası
tear sheet
n.
Technical
98
Technical
belgelerle kanıtlamak
document
v.
99
Technical
yanlış olduğunu kanıtlamak
disprove
v.
Mechanic
100
Mechanic
ürün kalitesini ya da mekanik işlemin etkinliğini kanıtlamak için kullanılan numune
trial
n.
Sport
101
Sport
jokeyliğini kanıtlamak için kırda engel üzerinde at sürme
cross-country riding
n.
Archaic
102
Archaic
aksini kanıtlamak
redargue [scotish]
v.
103
Archaic
aksini kanıtlamak
disproove
v.
104
Archaic
doğru olmadığını kanıtlamak
disproove
v.
Slang
105
Slang
üstünlüğünü kanıtlamak
beat the tar out of
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of kanıtlamak
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy