kenevir - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

kenevir



Bedeutungen von dem Begriff "kenevir" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 13 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
kenevir cannabis n.
General
kenevir bhang n.
kenevir marijuana n.
kenevir ganja n.
kenevir hemp n.
Technical
kenevir hemp n.
Textile
kenevir hemp n.
Medical
kenevir cannabis sativa n.
Botanic
kenevir bladderpod n.
kenevir dagga n.
Slang
kenevir wacky baccy n.
kenevir method n.
kenevir puff n.

Bedeutungen, die der Begriff "kenevir" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 91 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
keten ve kenevir liflerini ayırma aleti brake n.
kenevir salmastra hemp packing n.
kenevir ipliği harl n.
kenevir halat hemp rope n.
kenevir üstüpüsü hemp oakum n.
kenevir ip hemp cord n.
kenevir ip hemp rope n.
kenevir içindeki narkotik bileşenler cannabinoid n.
kenevir içindeki psikoaktif olmayan bileşenler cannabinol n.
keyif için alınan ve bağımlılık yapmayan bir uyuşturucu olarak tüketilen, kenevir ve baldan yapılan fas'a özgü bir macun majoun n.
kenevir lifi harle n.
bir yılda hazırlanan kenevir miktarı break n.
ısıtılmış kenevir özü yağının buharını soluyarak (kenevir) tüketmek dab v.
(keten veya kenevir) yağmur, çiy, güneş gibi etkenlere maruz kalarak çürümek dewret v.
kenevir gibi hempy adj.
kenevir ile ilgili cannabine adj.
Colloquial
dişi kenevir bitkisinden elde edilen kullanıma hazır çiçekler bud n.
kenevir bitkisinin dişi çiçeği bud n.
kenevir satılan mağazadaki görevli budtender n.
Law
eğlence amaçlı kenevir kullanımı recreational marijuana use n.
(kenevir ve temazepam) en az tehlikeli kontrollü madde class c drug n.
Institutes
(kanada'da) tıbbi amaçlarla kullanılması için güvenilir bir ortamda saf kenevir temin edip kar amacı gütmeyen kuruluş compassion club [canada] n.
Technical
ham kenevir raw hemp n.
kenevir sapı kırma makinesi hemp breaking machine n.
kenevir ip hemp rope n.
kenevir halat hemp rope n.
kenevir lifleri hemp fibres n.
kenevir ipliği harl n.
(keten, kenevir) lifleri odunsu çekirdekten ayırmak break v.
Textile
özellikle iplik, kınnap veya salmastra olarak kullanılan (keten, kenevir veya sentetik malzemeden yapılan) kısa veya kırık elyaf tow n.
ham kenevir raw hemp n.
kenevir sakı kırma makinesi hemp breaking machine n.
kenevir lifleri hemp fibres n.
sert keten ve kenevir iplikleri hards n.
kenevir bitkisinin halat, iplik ve kumaş yapımında kullanılan kalın ve sert lifi hemp n.
kaba keten veya kenevir lifinden yapılan sert kumaş herden n.
şerbetçiotu yetiştiricilerinin poşetlemede kullandığı kenevir veya hasır malzeme hopsacking n.
kenevir lif sıyırma makinesi spreader n.
keten kenevir taramak heckle v.
(keten/kenevir) ditmek heckle v.
Marine
(düşman vuruşunun yol açtığı deliğin önlenmesi için) kenevir ipi ile çevrili ahşap payanda shot prop n.
Pharmaceutics
kenevir gibi içince uyuşturan bir madde keef n.
bir doz kenevir özü yağı dab n.
Gastronomy
kenevir bitkisinden elde edilen, türkler ve hindular tarafından kullanılan alkollü bir şekerleme madjoun n.
fıstık ezmesinden yapılıp kenevir ile pişirilen bir kraker firecracker n.
Chemistry
kenevir içindeki psikoaktif olmayan bileşen canabidiol n.
kenevir reçinesi cannabin n.
kenevir reçinesi cannabis resin n.
Zoology
kenevir kuşu redpoll n.
kenevir kuşu carduelis hornemanni n.
kenevir kuşu mealy redpoll n.
Botanic
kızılderililer tarafından lifleri çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılmış bir kenevir türü canada hemp (apocynum cannabinum) n.
kenevir benzeri bir lifi olan agave cinsi bitkilere verilen ad aloe hemp n.
kenevir tohumu semen cannabis n.
kızılderililerin liflerini çeşitli hastalıkların tedavisinde kullandığı bir kenevir american hemp (sida spinosa) n.
işlenmemiş kenevir yaprağı bang n.
yalancı kenevir bastard hemp (datisca cannabina) n.
yalancı kenevir false hemp (datisca cannabina) n.
kenevir, haşhaş ve lif kaynağı bir bitki cannabis indica n.
asya'ya özgü, halat takımı yapımında kullanılan kenevir cinsi bodur ve çok dallı bir ot marajuana n.
kenevir benzeri bitki hemp n.
kenevir benzeri bitkiden elde edilen lif hemp n.
keten veya kenevir sapının liflerin çıkarılması sonrası kalan odunsu kısmı boon n.
kenevir lifi dagga n.
erkek kenevir otu fimble n.
tohumsuz dişi kenevir sensimilla n.
dişi kenevir sömeği cola n.
(keten veya kenevir tohumunu) aletle ayıklamak seed v.
Agriculture
kenevir tohumu hemp seed n.
kenevir lifi hemp fibre n.
kenevir veya darının tohumunu sapından ayıran özel tarak ripple n.
keten ve kenevir bıçağı beater n.
(keten veya kenevir) yağmur, çiy, güneş gibi nedenlerle çürümek dewrot v.
Latin
kenevir kuşu carduelis cannabina n.
Archaic
ıslatılmaya hazır keten ya da kenevir demeti beat n.
işlenmeye hazır taraklanmış keten/jüt/kenevir strike n.
Ornithology
saka, keten kuşu, karabaşlı iskete, kenevir kuşu gibi türleri içeren alt familya carduelis n.
Slang
kenevir/ot kokusunu almak için eğitilmiş köpek pot hound n.
kenevir/ot bulmak için eğitilmiş köpek pot hound n.
kenevir/ot kokusunu almak için eğitilmiş köpek pot sniffer n.
kenevir/ot bulmak için eğitilmiş köpek pot sniffer n.
bir kilo kenevir/esrar k n.
bir kilo kenevir/esrar kee n.
bir kilo kenevir/esrar key n.
bir kilo kenevir/esrar ki n.
kenevir bitkisinin filizlerinin yatay olarak uzamasını ve yeterli ışık almasını sağlamak için bir çeşit ağ kullanarak yapılan yetiştirme yöntemi scrogging n.
bir tür kenevir durban poison [south africa] n.
kenevir piposu piece [us] n.
kuru kenevir yaprakları shake n.
daha iyi/kaliteli esrar üretebilmek için kenevir bitkilerini budamak manicure v.
kenevir bitkisinin filizlerinin yatay olarak uzamasını ve yeterli ışık almasını sağlamak için bir çeşit ağ kullanmak scrog v.