monkey - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

monkey

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "monkey" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 45 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
monkey n. maymun
General
monkey n. maymun
monkey n. canavar
monkey n. yumurcak
monkey n. tokmak
monkey n. koçbaşı
monkey n. şahmerdan
monkey n. görünüş veya davranış açısından maymuna benzeyen kimse
monkey n. gülünç kimse
monkey n. ahmak kimse
monkey v. kurcalamak
monkey v. oynamak
monkey v. garip davranmak
monkey v. haylaz davranmak
monkey v. işgüzar davranmak
monkey v. maymun gibi davranmak
monkey adj. maymuna ait
monkey adj. maymunla ilgili
monkey adj. maymun özellikleri taşıyan
monkey adj. maymuna benzeyen
monkey adj. küçük boylu
monkey adj. gemide konum, düzenleme veya kullanım açısından küçük veya garip olan
Technical
monkey n. şahmerdan
monkey n. vurmalı çalgılarda kullanılan bir tür ağırlık
monkey n. küçük miktarlarda cam eritmek için kullanılan küçük kap
monkey n. sert cam yapımında kullanılan bir ergitme kabı
Marine
monkey n. 16. yüzyılda kullanılan küçük bir tür ticaret gemisi
monkey adj. acil kullanılma uyarlanmış küçük yapıya ait
Zoology
monkey n. bazı uzun tüylü maymun türlerinin kürkü
Card
monkey n. resimli iskambil kağıdı
monkey n. üzerinde papaz, kız, vale gibi insan resmi olan oyun kartı
Music
monkey n. partnerlerin ellerini direğe tırmanır gibi hareket ettirip başları öne arkaya salladığı bir dans türü
Slang
monkey n. cezaevi görevlisi
monkey n. uyuşturucu bağımlılığı
monkey n. uyuşturucu müptelalığı
monkey n. alay edilen kimse
monkey n. aldatılan kimse
monkey n. aptal gibi gösterilen kimse
monkey n. koyu tenliler için kullanılan aşağılayıcı bir ifade
monkey n. motosiklet yarışında motosiklet sepetindeki kişi
monkey n. motosiklet yarışında motosiklet sepetinde olma
monkey n. düşük zekalı kimse
monkey n. kötü görünüşlü kimse
monkey n. tekrarlayan bir iş yapan hizmetçi
British Slang
monkey n. £500

Bedeutungen, die der Begriff "monkey" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
grease monkey n. araba ustası
monkey tricks n. uyanıklık
green monkey n. yeşil maymun
african green monkey n. afrika yeşil maymunu
gelade monkey n. jelada
cynomolgus monkey n. sinomolgus maymunu
monkey business n. kirli iş
monkey business n. üçkağıt
grease monkey n. yağlayıcı
monkey business n. dalavere
monkey business n. düzenbazlık
grease monkey n. oto tamircisi
monkey business n. dolap
monkey in the middle n. ortada sıçan oyunu
monkey bars n. oyun parkı demirleri
monkey bars n. oyun parkındaki demirler
research monkey n. araştırma maymunu
chunky monkey n. muzlu dondurma
dead monkey n. ölü maymun
capuchin monkey n. başlıklı maymun
baby monkey n. maymun yavrusu
monkey [uk] n. öfke
monkey [uk] n. sinir
monkey [uk] n. hiddet
monkey bridge n. güverte üzerindeki yüksek ve dar platform
monkey bridge n. makine dairesindeki yüksek ve dar platform
monkey bridge n. kazan dairesindeki yüksek ve dar platform
monkey shine n. sinsi numara
monkey shine n. muzip şaka
monkey shine n. sinsice yapılan şaka
monkey suit n. çeşitli üniformalara verilen ad
monkey trick n. sinsi şaka
monkey trick n. muzip şaka
monkey wrench n. bozan şey
monkey-pot n. eskiden sert cam yapımında kullanılan silindirik ergitme kabı
monkey around with v. karıştırmak
monkey around with v. ellemek
monkey around v. oyalanmak
monkey with v. karıştırmak
monkey around with v. uğraşmak
monkey about v. vakit geçirmek
monkey with v. uğraşmak
monkey around v. dalga geçmek
monkey around v. vakit geçirmek
monkey about with v. ile oynamak
monkey around with v. ile oynamak
monkey with v. kurcalamak
monkey about with v. ellemek
throw a monkey wrench in the works v. işi bozmak
be a monkey wrench in something v. çomak sokmak
monkey around v. yaramazlık yapmak
monkey around v. oynamak
monkey about v. oynamak
monkey about v. yaramazlık yapmak
monkey around v. haylazlık etmek
monkey about v. haylazlık etmek
fall off the monkey bars v. oyun parkındaki demirlerden düşmek
monkey-like adj. maymun gibi
Phrasals
monkey with v. kaba bir şekilde ele almak
Phrases
suck the monkey [uk] v. şişeden içmek
suck the monkey [uk] v. şişeyi kafaya dikmek
suck the monkey [uk] v. fıçıdan içki içmek
suck the monkey [uk] v. hindistan cevizi kabuğundan rom içmek
a monkey knows what tree to climb expr. herkes ne yapacağını bilir
every monkey knows what tree to climb expr. herkes ne yapacağını bilir
Proverb
monkey see monkey do maymun düşünmez ne görürse onu taklit eder
every monkey knows what tree to climb herkes ne yapacağını bilir
every monkey knows what tree to climb tecrübeli insanlar/tecrübeli biri ne yapıp yapmayacağını bilir
a monkey knows what tree to climb herkes ne yapacağını bilir
a monkey knows what tree to climb tecrübeli insanlar/tecrübeli biri ne yapıp yapmayacağını bilir
Colloquial
monkey bite n. maymun ısırığı
monkey bite n. öpüşme sonrası ciltte oluşan kızarıklık
monkey bite n. sevişme izleri
monkey bite n. ciltte iz ya da leke bırakan öpücük
monkey business n. düzenbazlık
monkey business n. dolap döndürme
monkey business n. hile
monkey business n. karanlık iş
monkey business n. maymun işi
monkey island n. maymun adası
monkey business n. üçkağıt
monkey business n. yalan dolan
crotch-monkey n. kasıklardaki bit
crotch-monkey n. kasık maymunu
crotch-monkey n. kasık biti
road monkey n. kütük yolunu denetleyip tamir eden işçi
monkey branching n. kişinin, halihazırda bir ilişki içinde olsa da yeni bir ilişki arayışında olması
monkey tricks n. muzip davranışlar
monkey tricks n. yaramazlıklar
monkey tricks n. el şakaları
left-handed monkey wrench n. sol elle kullanılan ingiliz anahtarı (böyle bir alet yoktur, acemi biriyle dalga geçmek için kullanılır)
powder monkey n. yumuşak ve temiz kar bölgeleri arayıp duran kayakçı
monkey around (with someone) v. (birinin) orasını burasını ellemek
monkey around (with someone) v. (biriyle) oynaşmak
monkey around (with someone) v. (biriyle) cilveleşmek
monkey around (with someone) v. (biriyle) takılmak
monkey around (with someone) v. (biriyle) sekse dayalı bir ilişkisi olmak
monkey around (with someone) v. (biriyle) günlük takılmak
monkey around (with someone) v. (birinin) zamanını boşa harcamak
monkey around (with someone) v. (birinin) zamanını almak
monkey around (with someone) v. (biriyle) zaman harcamak
monkey around (with someone) v. (biriyle) vakit öldürmek
monkey around (with someone) v. (biriyle) aylaklık etmek
monkey around (with someone) v. (biriyle) matrak geçmek
monkey around (with someone) v. (birine) takılmak
monkey around (with someone) v. (birine) muziplik yapmak
monkey around (with someone) v. (birine) oyun oynamak
monkey around (with someone) v. (birini) işletmek
monkey around (with someone) v. (birine) şaka yapmak
monkey around (with someone) v. (birini) kandırmak
monkey around (with something) v. (bir şeyle) boşa vakit geçirmek
monkey around (with something) v. (bir şeyle) oyalanmak
monkey around (with something) v. (bir şeyle) oynamak
monkey around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) vakit harcamak
monkey around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) vakit öldürmek
monkey around with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) aylaklık etmek
monkey around with (something) v. (bir şeyle) boşa vakit geçirmek
monkey around with (something) v. (bir şeyle) oyalanmak
monkey around with (something) v. (bir şeyle) oynamak
monkey around with (something) v. (bir şeyi) kurcalamak
monkey around with (something) v. (bir şeyi) karıştırmak
monkey around with (someone) v. (birinin) zamanını boşa harcamak
monkey around with (someone) v. (birinin) zamanını almak
monkey off (one's) back v. sırtındaki/üzerindeki yükten kurtulmak
monkey off (one's) back v. sürekli bir problemden kurtulmak
monkey off (one's) back v. sırtından/üzerinden yük kalkmak
monkey off (one's) back v. sırtındaki/üzerindeki yükü atmak
monkey with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) vakit harcamak
monkey with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) vakit öldürmek
monkey with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) aylaklık etmek
monkey with (something) v. (bir şeyle) boşa vakit geçirmek
monkey with (something) v. (bir şeyle) oyalanmak
monkey with (something) v. (bir şeyle) oynamak
monkey with (something) v. (bir şeyle) oynayıp durmak
monkey with (something) v. (bir şeyi) kurcalamak
monkey with (someone) v. (biriyle) matrak geçmek
monkey with (someone) v. (birine) takılmak
monkey with (someone) v. (birine) muziplik yapmak
monkey with (someone) v. (birine) oyun oynamak
monkey with (someone) v. (birini) işletmek
monkey with (someone) v. (birine) şaka yapmak
monkey with (someone) v. (birini) kandırmak
don't monkey around with me expr. bana oyun oynama
don't monkey around with me expr. benimle dalga geçme
Idioms
cold enough to freeze the balls off a brass monkey n. aşırı soğuk
brass monkey weather n. buz gibi hava
brass monkey weather n. çok soğuk hava
a monkey on one's back n. sırtındaki kambur
a monkey on somebody's back n. sırtındaki yük
a monkey on one's back n. sırtındaki yük
monkey wagon n. uyuşturucu müptelalığı
a monkey on somebody's back n. (birinin) sırtındaki kambur
a monkey on someone's back n. baş belası durum
organ grinder's monkey [uk] n. başkasını temsil eden kişi
organ grinder's monkey [uk] n. başkasının adına hareket eden kişi
organ grinder's monkey [uk] n. başkasının hesabına çalışan kişi
organ grinder's monkey [uk] n. başkasının isteğini yerine getiren kişi
organ grinder's monkey [uk] n. başkasının işini gören kişi
organ grinder's monkey [uk] n. başkası için işleri yürüten kişi
organ grinder's monkey [uk] n. birinin maşası
the organ grinder's monkey [uk] n. birinin ayakçısı
the organ grinder's monkey [uk] n. birinin ayak işlerini yapan kişi
the organ grinder's monkey [uk] n. güç sahibi birine hizmet veren kişi
the organ grinder's monkey [uk] n. güç sahibi birinin işlerini gören kişi
monkey talk n. abuk sabuk konuşma
monkey talk n. anlaşılmaz konuşma
monkey talk n. sesleri yuvarlayarak konuşma
monkey talk n. yarım yamalak konuşma
monkey talk n. bozuk konuşma
monkey talk n. yeni konuşmaya başlamış çocuk/bebek konuşması
monkey wagon [dated] n. yük treninin en arkasında bulunan ve mürettebat için yaşama ve uyuma alanı sağlayan vagon
monkey wagon [dated] n. yük treninin mürettebat tarafından yaşam alanı olarak kullanılan son vagonu
a monkey on your back n. sırtındaki kambur
a monkey on your back n. sırtındaki yük
a monkey on your back n. hayatı zorlaştıran sıkıntı/problem
a monkey on your back n. külfet
a monkey on your back n. ayak bağı
brass monkey n. aşırı soğuk (hava)
brass monkey n. dondurucu soğuk (hava)
brass monkey n. buz gibi (hava)
brass monkey n. dondurucu (hava)
toss a monkey wrench into [usa] v. işin içine etmek
hurl a monkey wrench into [usa] v. işin içine etmek
monkey about with (someone or something) v. bir şeyi kurcalamak
monkey about with (someone or something) v. bir şeyle uğraşmak/oynamak
monkey about with (someone or something) v. denemek/test etmek
monkey about with (someone or something) v. oyalanmak
monkey about with (someone or something) v. kaytarmak
monkey about with (someone or something) v. yan çizmek/savsaklamak
monkey about with (someone or something) v. ense yapmak
make a monkey out of v. aptal yerine koymak
get one's monkey up v. ayranı kabarmak
make a monkey out of someone v. birini maskaraya çevirmek
make a monkey out of someone v. biriyle gır gır geçmek
throw a monkey wrench into the works v. çarkına etmek
throw a monkey wrench in something v. çarkına etmek
throw a monkey wrench into the works v. engellemek
throw a monkey wrench in something v. engellemek
throw a monkey wrench into the works v. işi bozmak
throw a monkey wrench in the works v. işi bozmak
throw a monkey wrench in the works (usa) v. işlere köstek olmak
throw a monkey wrench in something v. işi bozmak
throw a monkey wrench into the works v. içine etmek
throw a monkey wrench in the works v. işin içine etmek
put a monkey wrench in the works (usa) v. işlere köstek olmak
throw a monkey wrench in something v. içine etmek
throw a monkey wrench into v. işin içine etmek
make a monkey out of v. komik duruma düşürmek
throw a monkey wrench in something v. mani olmak
make a monkey out of v. küçük düşürmek
throw a monkey wrench into the works v. mani olmak
get one's monkey up v. küplere binmek
throw a monkey wrench in the works v. oyununu bozmak
get one's monkey up v. kızdırmak
throw a monkey wrench in the works v. köstek olmak
throw a monkey wrench in something v. pişmiş aşa su katmak
throw a monkey wrench in the works v. planı suya düşürmek
get one's monkey up v. sinirlendirmek
throw a monkey wrench into the works v. pişmiş aşa su katmak
throw a monkey wrench in something v. taş koymak
throw a monkey wrench into the works v. taş koymak
throw a monkey wrench in the works v. tekerine çomak sokmak
throw a monkey wrench into the works v. tekere çomak sokmak
get one's monkey up v. tepesinin tası atmak
throw a monkey wrench in something v. tekere çomak sokmak
put (one's) monkey up v. (birini) heyheylendirmek
put (one's) monkey up v. (birinin) sinirlerini tepesine çıkarmak
put (one's) monkey up v. (birinin) tepesini attırmak
put (one's) monkey up v. (birini) kızdırmak/sinirlendirmek
put (one's) monkey up v. (birinin) tepesinin tasını attırmak
put a person's monkey up v. birini heyheylendirmek
put a person's monkey up v. birinin sinirlerini tepesine çıkarmak
put a person's monkey up v. birinin tepesini attırmak
put a person's monkey up v. birini kızdırmak/sinirlendirmek
put a person's monkey up v. birinin tepesinin tasını attırmak
get a person's monkey up v. birini heyheylendirmek
get a person's monkey up v. birinin sinirlerini tepesine çıkarmak
get a person's monkey up v. birinin tepesini attırmak
get a person's monkey up v. birini kızdırmak/sinirlendirmek
get a person's monkey up v. birinin tepesinin tasını attırmak
have (one's) monkey up v. (birinin) tepesi atmak
have (one's) monkey up v. (birinin) ayranı kabarmak
have (one's) monkey up v. kızmak
have (one's) monkey up v. sinirlenmek
have (one's) monkey up v. küplere binmek
have your monkey up v. ayranı kabarmak
have your monkey up v. kızmak
have your monkey up v. tepesi atmak
have your monkey up v. küplere binmek
have your monkey up v. kızmak
have your monkey up v. sinirlenmek
have your monkey up v. tepesinin tası atmak
get your monkey up v. ayranı kabarmak
get your monkey up v. kızmak
get your monkey up v. tepesi atmak
get your monkey up v. küplere binmek
get your monkey up v. kızmak
get your monkey up v. sinirlenmek
get your monkey up v. tepesinin tası atmak
have a monkey on one's back v. uyuşturucu bağımlısı olmak
have a monkey on one's back v. keş/canki olmak
have a monkey on your back v. sırtında yük olmak
have a monkey on your back v. sırtında kambur olmak
have a monkey on your back v. sıkıntısı olmak
have a monkey on your back v. sırtında külfet olmak
have a monkey on your back v. ayak bağı olmak
have a monkey on your back v. uyuşturucu bağımlısı olmak
have a monkey on your back v. keş/canki olmak
make a monkey (out) of (someone or oneself) v. (birini/kendini) maskaraya çevirmek
make a monkey (out) of (someone or oneself) v. (birini/kendini) küçük düşürmek
make a monkey (out) of (someone or oneself) v. (birini/kendini) maymun etmek
make a monkey (out) of (someone or oneself) v. (birini/kendini) gülünç duruma düşürmek
make a monkey (out) of (someone or oneself) v. (birini/kendini) aptal durumuna düşürmek
make a monkey out of somebody v. birini maskaraya çevirmek
make a monkey out of somebody v. birini küçük düşürmek
make a monkey out of somebody v. birini maymun etmek
make a monkey out of somebody v. birini gülünç duruma düşürmek
make a monkey out of somebody v. birini aptal durumuna düşürmek
put a (monkey) wrench in(to) the works [us] v. işleri bozmak
put a (monkey) wrench in(to) the works [us] v. işin içine etmek
put a (monkey) wrench in(to) the works [us] v. işleri altüst etmek
put a (monkey) wrench in(to) the works [us] v. işleri sekteye uğratmak
put a (monkey) wrench in(to) the works [us] v. işleri baltalamak
put a (monkey) wrench in(to) the works [us] v. tekere çomak sokmak
put a (monkey) wrench in(to) the works [us] v. işe taş koymak
put a (monkey) wrench in(to) the works [us] v. işleri mahvetmek
throw a monkey wrench in (something) [uk] v. (bir şeyin) çarkına etmek
throw a monkey wrench in (something) [uk] v. (bir işi) bozmak
throw a monkey wrench in (something) [uk] v. (bir şeyin) içine etmek
throw a monkey wrench in (something) [uk] v. (bir işe) taş koymak
throw a monkey wrench in (something) [uk] v. (bir şeyin) tekerine çomak sokmak
throw a monkey wrench into (something) [uk] v. (bir şeyin) çarkına etmek
throw a monkey wrench into (something) [uk] v. (bir işi) bozmak
throw a monkey wrench into (something) [uk] v. (bir şeyin) içine etmek
throw a monkey wrench into (something) [uk] v. (bir işe) taş koymak
throw a monkey wrench into (something) [uk] v. (bir şeyin) tekerine çomak sokmak
throw a monkey wrench into the works [us] v. işlerin çarkına etmek
throw a monkey wrench into the works [us] v. işeri bozmak
throw a monkey wrench into the works [us] v. işlerin içine etmek
throw a monkey wrench into the works [us] v. işe taş koymak
throw a monkey wrench into the works [us] v. işe tekerine çomak sokmak
cold enough to freeze the balls off a brass monkey expr. buz gibi
cold enough to freeze the balls off a brass monkey expr. çok soğuk
brass monkey weather expr. dondurucu soğuk
cold enough to freeze the balls off a brass monkey expr. dondurucu soğuk
like stink on a monkey expr. yoğun bir şekilde
like stink on a monkey expr. üşüşür gibi
like stink on a monkey expr. arsızca
like stink on a monkey expr. üşüşerek
softly, softly, catchee monkey expr. bir meseleyi yavaş yavaş çözme
softly, softly, catchee monkey expr. bir meseleyi yavaş ve dikkatli şekilde çözme/halletme
softly, softly, catchee monkey expr. meseleyi temkinli bir şekilde çözme/halletme
softly, softly, catchee monkey expr. meseleyi adım adım çözmek/halletme
like a monkey on a stick expr. kıpır kıpır
like a monkey on a stick expr. huzursuz
like a monkey on a stick expr. hareketli
like a monkey on a stick expr. sıkıntılı
like a monkey on a stick expr. maymunun dala tutunduğu gibi (tutunmuş)
like a monkey on a stick expr. maymun gibi (tutunmuş)
like stink on a monkey/skunk/pig expr. yoğun bir şekilde
like stink on a monkey/skunk/pig expr. üşüşür gibi
like stink on a monkey/skunk/pig expr. arsızca
like stink on a monkey/skunk/pig expr. üşüşerek
softly, softly, catch the monkey expr. bir işi yavaş yavaş/sakin sakin halletme
softly, softly, catch the monkey expr. bir meseleyi yavaş yavaş çözme
Speaking
where is the monkey? expr. para nerede?
Trade/Economic
monkey [uk] n. bina üzerindeki ipotek
Politics
sand-monkey n. kum maymunu
Technical
monkey cooler n. curuf deliği soğutucusu
english monkey wrench n. ingiliz anahtarı
monkey wrench n. ingilizanahtarı
monkey wrench n. ingiliz anahtarı
grease monkey n. makine ustası
monkey cooler n. monki soğutucu
grease monkey n. otomobil ve uçaklarda çalışan makinist
monkey engine n. şahmerdan makinesi
grease monkey n. taşıt yağlayıcısı
grease monkey n. yağcı
monkey pot n. sert cam yapımında kullanılan ergitme kabı
Mechanic
monkey wheel n. çarkı üzerinden halat geçen basit makara takımı
monkey-wrench n. bir sabit ve bir hareketli çenesi olan ayarlı anahtar
Textile
monkey jacket n. ziyafet ceketine benzer kısa ve dar ceket
Automotive
monkey wrench n. ingiliz anahtarı
monkey motion n. oynaklık
Marine
monkey rail n. gemi ikinci parmaklığı
brass monkey n. eskiden gemilerde üstüne gülle konulan metal bir stant
monkey block n. üzerine fırdöndü tutturulmuş küçük blok
monkey boat [uk] n. rıhtımlarda ve thames nehri'nde kullanılan küçük ve yarı güverteli bir tekne
monkey bridge n. gemideki en yüksek seyir köprüsü
monkey bridge n. kaptan köşkünün üzerindeki küçük (ve genellikle açık) güverte
monkey gaff n. sinyallerin daha iyi görüntülenmesi için randa gizinin üzerindeki mizana yelkeninde bulunan bir ışık gizi
monkey ladder n. hafif gemi merdiveni
Mining
monkey [uk] n. dışık deliği
monkey [uk] n. curuf deliği
monkey [uk] n. antrasit madeninde hava yolu
Medical
monkey pox virus n. maymun çiçek virüsü
monkey pox virus n. maymun çiçek virusu
monkey blood n. civalıkrom
monkey blood n. merkürokrom
monkey gland n. insanlar üzerinde canlandırıcı etkisi olduğu söylenen kuyruksuz maymun veya maymun testisi
Psychology
monkey therapist n. maymun terapist
isolate monkey n. tecrit maymun
Pathology
green monkey disease n. marburg humması
green monkey disease n. marburg kanamalı ateşi
green monkey disease n. yeşil maymunlarda görülen ve insanlara da bulaşabilen, ölümcül olabilen bir virüs hastalığı
Gastronomy
monkey bread n. tereyağına batırılıp halka şekilli kek kabında pişirilen tatlı bir tür ekmek
monkey-bread n. tereyağına batırılıp halka şekilli kek kabında pişirilen tatlı bir tür ekmek
Marine Biology
monkey goby n. siyah kayabalığı
monkey goby n. tatlısu kayabalığı
monkey goby n. tatlısukayası balığı
Zoology
african green monkey n. cercopithecus aethiops sabaeus
bonnet monkey n. başlık şeklinde saçları olan hint makak maymunu
crown monkey n. başlık şeklinde saçları olan hint makak maymunu
vervet monkey n. vervet maymunu
vervet monkey n. yüzü ve elleri siyah renkte olan bir tür güney afrika maymunu
night monkey (aotus) n. gece maymunu
night monkey (aotus) n. orta ve güney amerika'ya özgü, büyük gözleri olan tek eşli küçük ağaçlarda yaşayan gececil bir maymun
owl monkey n. gece maymunu
owl monkey n. orta ve güney amerika'ya özgü, büyük gözleri olan tek eşli küçük ağaçlarda yaşayan gececil bir maymun
negro monkey (macaca maura) n. bozkır maymunu
moor monkey n. bozkır maymunu
new world monkey n. yeni dünya maymunu
new world monkey n. yassı burunlu maymun
new world monkey n. kapuçingiller familyasından, orta ve güney amerika'ya özgü, yassı burun delikleri ile sarılıcı kuyruğa sahip ağaçsı maymunlara verilen ad
titi monkey n. güney amerika'ya özgü uzun ve güzel tüylü küçük bir maymun
toque monkey n. asya'nın güneydoğusunda görülen, kırmızımsı veya kahverengi küçük bir makak
howler monkey n. güney ve orta amerika'da bulunan alouatta cinsine mensup maymun
howling monkey n. güney ve orta amerika'da bulunan alouatta cinsine mensup maymun
rhesus monkey n. al yanaklı şebek
dwarf monkey n. cüce ipek maymunu
vervet monkey n. eski dünya maymunu
silvered leaf monkey n. gümüş rengi yaprak maymunu
new world monkey n. ipek maymun
capuchin monkey n. kapuçin maymunu
rhesus monkey n. makak
new world monkey n. marmoset
spider monkey n. örümcek maymunu
spider monkey n. örümcek maymun
squirrel monkey n. sincap maymunu
sea-monkey n. tuzlu su karidesi
proboscis monkey n. uzun burunlu maymun
howler monkey n. uluyan maymun
new world monkey n. yassıburunlu maymun
woolly monkey n. yünlü maymun
green monkey n. yeşil maymun
three-striped night monkey (aotus trivirgatus) n. durukuli
three-striped night monkey (aotus trivirgatus) n. geceleri avlanan bir güney amerika maymunu
northern night monkey n. durukuli
northern night monkey n. geceleri avlanan bir güney amerika maymunu
northern owl monkey n. durukuli
northern owl monkey n. geceleri avlanan bir güney amerika maymunu
spider monkey (ateles geoffroyi) n. geoffroy örümcek maymunu
spider monkey (ateles geoffroyi) n. amerika'nın tropikal bölgelerindeki ağaçlarda bulunan, uzun ince bacakları, uzun ve kavrayıcı kuyruğu olan bir maymun
geoffroy’s spider monkey n. geoffroy örümcek maymunu
geoffroy’s spider monkey n. amerika'nın tropikal bölgelerindeki ağaçlarda bulunan, uzun ince bacakları, uzun ve kavrayıcı kuyruğu olan bir maymun
black-handed spider monkey n. geoffroy örümcek maymunu
black-handed spider monkey n. amerika'nın tropikal bölgelerindeki ağaçlarda bulunan, uzun ince bacakları, uzun ve kavrayıcı kuyruğu olan bir maymun
central american spider monkey n. geoffroy örümcek maymunu
central american spider monkey n. amerika'nın tropikal bölgelerindeki ağaçlarda bulunan, uzun ince bacakları, uzun ve kavrayıcı kuyruğu olan bir maymun
golden monkey n. altın maymun
snub-nosed monkey n. kesik burunlu maymun
woolly spider monkey n. brachyteles cinsine ait çeşitli brezilya örümcek maymunlarına verilen ad
patas monkey (erythrocebus patas) n. patas maymunu
patas monkey (erythrocebus patas) n. husar maymunu
wadi monkey n. patas maymunu
wadi monkey n. husar maymunu
hussar monkey n. patas maymunu
hussar monkey n. husar maymunu
sacred monkey n. hanuman languru
sacred monkey n. hinduların kutsal saydığı asya maymunu
king monkey (colobus polycomus) n. sierra leone'de görülen afrika'ya özgü bir maymun
croo monkey n. uzun kuyruklu makak
croo monkey n. yengeç yiyen şebek
croo monkey n. yengeç yiyen makak
croo monkey n. güneydoğu asya, borneo ve filipinler'e özgü bir maymun
ventriloquist monkey n. bir tür maymun
rhesus monkey n. hint makağı
rhesus monkey n. hint şebeği
widow monkey (callithrix lugens) n. güney afrika'ya özgü küçük bir maymun
winking monkey (cersopithecus nictitans) n. nokta burunlu maymun
woolly monkey n. güney amerika'ya özgü bir örümcek maymunu
monkey dog n. avrupa'ya özgü koyu ve püsküllü tüylü, teriyeri andıran bir köpek ırkı
monkey pinscher n. avrupa'ya özgü koyu ve püsküllü tüylü, teriyeri andıran bir köpek ırkı
monkey-pot n. güney amerika'ya özgü saksı şekilli, lezzetli fındıklar içeren odunsu kapsüllü bir meyve
moustache monkey n. bıyıklı maymun
moustache monkey n. batı afrika'ya özgü, üst dudağında beyaz şerit bulunan mavi bir yüze sahip bir primat
lion monkey n. altın aslan maymunu
lion monkey n. tamarin
lion monkey n. ipek maymun
green monkey (cercopithecus sabaeus) n. yeşil maymun
guenon monkey n. afrika'ya özgü küçük bir maymun
old world monkey n. eski dünya maymunu
old world monkey n. köpeksi maymun
old world monkey n. afrika, arabistan veya asya'ya özgü, kavrayıcı olmayan kuyrukları ve birbirine yakın burun delikleri olan bir maymun
diana monkey (cercopithecus diana) n. diana maymunu
diana monkey (cercopithecus diana) n. batı afrika'ya özgü göğsü beyaz renkte olan bir maymun
pluto monkey n. batı afrika'da yaşayan cercopithecus cinsi uzun kuyruklu bir maymun
pluto monkey n. eski mısır'da evcil hayvan olarak beslenen, erythrocebas cinsi bir maymun
black-crested monkey n. cercopithecidae familyasına mensup renkli bir maymun
sloth monkey n. lorisidae familyasından olan primat
snow monkey n. kar maymunu
squirrel monkey n. titi maymunu
squirrel monkey n. tamarin
squirrel monkey (leontocebus geoffroyi) n. panama tamarini
Botanic
monkey puzzle n. şili arokaryası
monkey apple n. amerika'nın tropikal bölgelerinde yetişen yenilebilir meyvesi olan yaprak dökmeyen bir ağaç
monkey nut n. yer fıstığı
monkey nut n. amerika'nın tropikal ve ılık bölgelerinde yaygın yetiştirilen, tohumları yeraltında olgunlaşan bir bitki
monkey puzzle (araucaria araucana) n. maymun çıkmaz ağacı
monkey puzzle (araucaria araucana) n. şili'de yetişen, iç içe dalları ve yenebilir fındıkları olan kozalaklı bir ağaç
monkey puzzle tree n. maymun çıkmaz ağacı
monkey puzzle tree n. şili'de yetişen, iç içe dalları ve yenebilir fındıkları olan kozalaklı bir ağaç
monkey tail tree n. maymun çıkmaz ağacı
monkey tail tree n. şili'de yetişen, iç içe dalları ve yenebilir fındıkları olan kozalaklı bir ağaç
monkey bread n. afrika baobabının meyvesi
monkey bread tree (adansonia digitata) n. afrika, hindistan ve avustralya'da yetişen ekşi meyveli bir ağaç
monkey-bread tree (adansonia digitata) n. afrika, hindistan ve avustralya'da yetişen ekşi meyveli bir ağaç
monkey pod n. yağmur ağacı
monkey flower n. mimulus cinsi çeşitli bitkilere verilen ad
monkey bread n. baobab ağacı
monkey flower n. mimulus cinsi bitki
monkey flower n. keten otu
monkey flower n. nevruz otu
monkey-nut n. yer fıstığı
monkey-nut n. amerika ıhlamuru
monkey-nut tree n. amerika ıhlamuru
monkey orchid (orchis simia) n. avrupa'ya özgü yukarıdan aşağı doğru açan küçük, yoğun çiçekleri olan bir orkide
monkey pot n. tropikal amerika'ya özgü, lecythis cinsinden olan çeşitli ağaçlara verilen ad
monkey pot n. lecythis cinsi ağacın meyvesi
monkey pot n. sapucaia ağacı
monkey pot n. manbarklak ağacı
monkey puzzler n. şili'ye özgü birbirine karışık dalları, sert sivri uçlu yaprakları ve yenilebilir fındıkları olan herdem yeşil bir ağaç
monkey-bread n. afrika baobabının meyvesi
monkey-bread n. afrika baobabı ağacı
monkey-bread tree n. afrika baobabı ağacı
monkey-cup n. etobur bitki
monkey-puzzle (araucaria araucana) n. şili ve arjantin'e özgü üst üste binen sivri uçlu yapraklara sahip iğne yapraklı ve herdem yeşil bir ağaç
History
monkey trial n. 1925'te tennessee'li öğretmen john scopes'un darwin'in evrim teorisini öğrettiği için para cezasına çarptırıldığı bir dava
Military
monkey jacket n. sosyal etkinliklerde veya hizmet sırasında giyilen, belin hemen altında biten ve önü açık şekilde yelekle veya kuşakla giyilen yarı resmi kuyruksuz bir erkek ceketi
Sport
monkey climb n. rakibin kolları veya boynunun tutulup ayağı karna koyularak geri düşürüldüğü bir güreş atışı