sensible - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

sensible

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "sensible" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 43 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
sensible adj. mantıklı
sensible adj. akla uygun
General
sensible n. duyuları etkileyen şey
sensible n. algılanabilir şey
sensible n. kavranabilen şey
sensible n. hissedilebilen şey
sensible adj. halden anlayan
sensible adj. aklı başında
sensible adj. anlayışlı
sensible adj. sezilir
sensible adj. etkilenebilir
sensible adj. duyar
sensible adj. hisseden
sensible adj. akla yakın
sensible adj. farkına varılır
sensible adj. hassas
sensible adj. akıllı
sensible adj. duygulu
sensible adj. akıllıca
sensible adj. makul
sensible adj. akla uygun
sensible adj. duyarlı
sensible adj. akla yatkın
sensible adj. gözle görülür derecede büyük
sensible adj. boyut, miktar veya derecesi fark edilir olan
sensible adj. hatırı sayılır
sensible adj. duyulara ait
sensible adj. duyular ile ilişkili
sensible adj. hissedilebilen nesnelere ait
sensible adj. hissedilebilen nesneler ile ilişkili
sensible adj. duyulara yönelik
sensible adj. kullanışlı (giysi)
Technical
sensible adj. duyulur
sensible adj. fark edilir
sensible adj. hissedilir
Medical
sensible adj. sansibil
Psychology
sensible adj. duyulur
sensible adj. duyarlı
sensible adj. olumlu veya olumsuz ani duygusal yanıta sebep olan
Biochemistry
sensible adj. duyarlı
Music
sensible n. yedinci nota
sensible n. dizinin yedinci derecesi
Archaic
sensible adj. zihinde güçlü bir etki yaratan

Bedeutungen, die der Begriff "sensible" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 38 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
sensible perspiration n. sensibl terleme
sensible person n. aklıselim sahibi
machine sensible n. makinece algılanır
judicious-sensible attitude n. vakkaflık
sensible precautions n. duyarlılıkla alınmış önlemler
sensible precautions n. duyarlı önlemler
sensible precautions n. hassas önlemler
be sensible of v. sezmek
be sensible of v. farkına varmak
Speaking
the most sensible thing to do expr. yapılacak en mantıklı şey
Trade/Economic
sensible organization n. duyarlı kurum/kuruluş/şirket
sensible price n. uygun fiyat
Technical
sensible atmosphere n. atmosferin mukavemet gösteren kesimi
sensible heat loss n. duyulur ısı kaybı
sensible heat n. duyulur ısı
sensible atmosphere n. hissedilir atmosfer
sensible temperature n. hissedilen sıcaklık
machine sensible n. makine algılamalı
sensible heat n. ölçülebilen ısı
sensible horizon n. yatay ufuk
machine sensible adj. makine tarafından algılanabilir
Computer
computer-sensible representation n. bilgisayar duyarlı sunum
computer sensible language n. bilgisayar tarafından okunabilen dil
machine sensible adj. makine algılamalı
machine sensible adj. makine tarafından algılanabilir
Electric
machine sensible n. makine tarafından algılanan
Automotive
sensible heat n. ölçülebilen ısı
Marine
sensible heat n. algılanabilen ısı
Psychology
sensible minimum n. duyum eşiği
Food Engineering
sensible heat n. duyulur ısı
sensible heat n. duyulan ısı
sensible heat n. görünür ısı
sensible heat n. hissedilir ısı
Environment
sensible heat n. hissedilir ısı
Meteorology
sensible temperature n. hissedilir sıcaklık
sensible heat flux n. hissedilir ısı akısı
Music
sensible note n. yedinci nota
sensible note n. dizinin yedinci derecesi