similar - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

similar

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "similar" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 17 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
similar adj. benzer
General
similar n. bir diğerine benzeyen şey
similar n. mukabil
similar n. muadil
similar n. benzeri
similar n. tıpkısı
similar n. aynısı
similar adj.
similar adj. benzeş
similar adj. müşabih
similar adj. benzeşen
similar adj. aynı
similar adj. ayrımsız
similar adj. benzer
Technical
similar adj. benzer
Music
similar adj. perde bakımından aynı yönde ilerleyen
Ottoman Turkish
similar adj. mümasil

Bedeutungen, die der Begriff "similar" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 117 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
a similar one n. misil
similar thought n. benzer düşünce
similar opinions n. benzer görüşler
similar cases n. benzeri durumlar
samples of something similar n. örneğe en uygun
similar situation n. benzer durum
similar trend n. benzer eğilim
similar effects n. benzer etkiler
similar job n. benzer iş
similar feature n. benzer özellik
a similar tendency n. benzer bir eğilim
similar option n. benzer seçenek
similar opinion n. benzer görüş
similar nature n. benzer nitelik
similar nature n. benzer özellik
similar dialogue n. benzer diyalog
make similar v. benzer hale getirmek
be similar v. benzerlik göstermek
have a similar fate v. aynı kaderi paylaşmak
hold similar views v. aynı görüşlere sahip olmak
make similar point v. aynı noktaya değinmek
appear similar v. benzer görünmek
appear similar v. benzemek
share a similar feature v. benzer bir özelliği paylaşmak
very similar adj. çok benzer
fairly similar adj. oldukça benzer
similar with adj. ile benzer
quite similar adj. oldukça benzer
structurally similar to adj. yapısal olarak benzeyen
of similar nature adj. benzer nitelikte/özellikte
self-similar adj. benzeş
self-similar adj. ait olduğu yapı ile aynı olan
self-similar adj. bütün ile özdeş parçası olan
vaguely similar adj. hafiften benzer
eerily similar adj. korkutucu derecede benzer
vaguely similar adj. az buçuk benzer
eerily similar adj. ürkütücü bir şekilde benzer
due to similar reasons adv. aynı sebeplerle
due to similar reasons adv. aynı nedenlerle
in a similar vein adv. benzer şekilde
in a similar vein adv. benzer bir anlayışla
under similar circumstances adv. benzer şartlar altında
under similar conditions adv. benzer şartlarda
under similar circumstances adv. benzer şartlarda
under similar conditions adv. benzer şartlar altında
in similar cases adv. benzer vakalarda
in similar cases adv. benzer durumlarda
in a similar way adv. benzer bir yolla
in a similar way adv. aynı biçimde
in a similar way adv. benzer şekilde
in a similar way adv. benzer biçimde
in a similar way adv. aynı şekilde
in a similar manner adv. benzer şekilde
in a similar manner adv. aynı şekilde
Phrases
due to similar reason expr. aynı nedenle
confusingly similar to the products expr. ürünlere karışıklık yaratacak derece benzer
Colloquial
in a fashion similar to expr. -e benzer bir tarzda
Idioms
along similar lines expr. benzer şekilde
along similar lines expr. benzer bir bağlamda
Trade/Economic
identical and similar goods n. aynı tür ve benzer mallar
similar-to-me effect n. benzerlik etkisi
cost of an asset acquired in exchange or part exchange for similar asset n. benzer bir varlıkla tamamen veya kısmen takas edilen/değiştirilen varlığın maliyeti
similar transformation curve n. benzer dönüşüm eğrisi
cost of an asset acquired in exchange or part exchange for similar asset n. benzer varlıkla tamamen veya kısmen değiştirilen varlığın maliyeti
cost of an asset acquired in exchange or part exchange for similar asset n. benzer bir varlıkla tamamen veya kısmen takas edilen varlığın maliyeti
similar preferences n. benzer tercihler
provisions for pensions and similar obligations n. emeklilik ve diğer yükümlülüklere ilişkin karşılıklar
provisions for pensions and similar obligations n. emeklilik ve benzer yükümlülükler karşılıkları
leasing and other similar obligations n. kiralama veya diğer benzeri yükümlülükler
fixed assets held under leasing and other similar rights n. kiralama ve benzeri haklar altında duran varlıklar
taxes and similar charges paid n. ödenen vergi ve benzerleri
Law
confusingly similar adj. karışıklık yaratacak derecede benzeyen
Politics
similar product n. benzer ürün
arrangements having similar effect n. eş etkili düzenlemeler
supplementary convention on the abolition of slavery, the slave trade, and institutions and practices similar to slavery n. kölelik, köle ticareti ve köleliğe benzer kurum ve uygulamaların lağvına dair ek sözleşme
Technical
similar figures n. benzeş şekiller
comparison of resistance to light of colored pigments of similar types n. benzer tip pigmentlerin ışığa karşı haslıklarının karşılaştırılması
similar matrices n. benzeş matrisler
electrical lighting and similar equipment n. elektriksel aydınlatma ve benzeri cihazlar
determination of airborne acoustical noise emitted by household and similar electrical appliances n. ev ve benzeri yerlerde kullanılan elektrikli cihazlar tarafından havada yayılan gürültünün belirlenmesi
safety of household and similar electrical appliances n. ev ve benzeri yerlerde kullanılan elektrikli cihazların güvenlik kuralları
stone and similar materials n. taş ve benzeri malzemeler
similar solids n. benzerlik prensibine göre ilişkili katı cisimler
under similar conditions of production expr. aynı üretim koşulları altında
a variance similar to expr. -e benzer bir varyans
Computer
similar figures n. benzer şekiller
similar topics n. benzer konular
similar matrices n. benzeş dizeyler
similar to adj. benzer
not similar expr. benzer değil
find similar expr. benzer bul
find similar expr. benzerini bul
Informatics
similar figures n. benzeş şekiller
similar triangles n. benzeş üçgenler
similar matrices n. benzeş matrisler
self-similar process n. özbenzeş süreç
Telecom
similar radio frequency audio link equipment n. benzer radyo frekans ses link donanımı
Automotive
speed limitation devices or similar speed limitation on-board systems of certain categories of motor vehicles n. motorlu araçların hız sınırlayıcı donanımları ve bunların takılması
Medical
respiratory symptoms similar to those of asthma n. astıma benzer respiratuar semptomlar
clinically similar picture n. benzer klinik tablo
similar clinical picture n. benzer klinik durum
essentially similar products n. temel benzer ürün
statistically similar adj. istatistiksel olarak benzer
Psychology
similar psychotic symptoms n. benzer psikotik semptomlar
Food Engineering
fruit juices and certain similar products n. meyve suyu ve benzeri ürünler
Gastronomy
tomato salad or cold soup similar to gazpacho n. ezme salata
soft uncured goat’s cheese similar to cottage cheese n. lor peyniri
a food somewhat similar to ravioli n. tatarböreği
Math
similar polygons n. benzer çokgenler
similar matrices n. benzer dizeyler
similar sets n. benzer kümeler
similar triangles n. benzer üçgenler
similar matrices n. benzer matrisler
similar figures n. benzer geometrik şekiller
Geometry
similar rectilineal figures n. benzerlik prensibine göre ilişkili doğrusal şekiller
Statistics
similar action n. benzer hareket
similar regions n. benzer bölgeler