çivi - Turkish English Dictionary
History

çivi



Meanings of "çivi" in English Turkish Dictionary : 17 result(s)

Turkish English
Common Usage
çivi nail n.
General
çivi stud n.
çivi crampoon n.
çivi crampon n.
çivi cotter n.
çivi treenail n.
çivi spike n.
çivi tubercle n.
çivi tack n.
çivi wedge n.
çivi peg n.
çivi gib n.
çivi spick [obsolete] n.
Technical
çivi cotter n.
çivi brad n.
çivi pin n.
çivi nail n.

Meanings of "çivi" with other terms in English Turkish Dictionary : 348 result(s)

Turkish English
General
çatal çivi staple n.
iri başlı küçük çivi tack n.
ağaç çivi peg n.
ufak çivi tack n.
tahta çivi dowel n.
tahta çivi ile tutturma doweling n.
ağaç çivi treenail n.
çivi başı nail head n.
iri başlı çivi stud n.
çivi yazısı cuneiform n.
ağaç çivi nog n.
iri başlı çivi hobnail n.
çivi ile tutturma spiking n.
tahta çivi peg n.
iri çivi spike n.
iri başlı çivi hob n.
çivi sökeceği nail puller n.
büyük çivi spike n.
ağaç çivi dowel n.
perçinlenmiş çivi clinch n.
ana çivi kingpin n.
çivi yazısı cuneiform script n.
çivi başına benzeyen giysilerin üstüne süsleme amaçlı basılan kapson nailhead n.
çivi çakmakta kullanılan bir alet nail punch n.
çivi üretim yeri nailery n.
çivi imalatçısı nailer n.
çivi çakmakta kullanılan bir alet nail set n.
çivi başı nailhead n.
geniş başlı çivi clout n.
çivi zımbası drift n.
çok küçük başlı çivi lost-head nail n.
iki uçlu çivi staple n.
iri başlı çivi tack n.
çivi çakma pounding nails n.
tahta çivi ile tutturma dowelling n.
paslı çivi rusty nail n.
(çivi/iğne ile) tutturma tack n.
dik çivi caltrop n.
halıları duvara asmak için kullanılan düz başlı kısa çivi carpet tack n.
çivi fabrikası nailery n.
ufak çivi tingle n.
ağaç çivi trennel [dialect] n.
6,4 cm uzunluğundaki çivi eightpenny nail n.
at nalı çivi halkası horseshoe nail ring n.
(oyma tasarım veya çivi yazılı) silindir mühür cylinder seal n.
hedefin merkezindeki çivi pin [obsolete] n.
çivi yazısı gibi yazı pothook n.
toynakta çivi yaralanması prick n.
topallaması için atın ayağına çivi çakma pricking n.
küçük çivi prig [obsolete] n.
nalda çivi deliği açma/genişletme aleti pritchel n.
nalda çivi deliği pritchel hole n.
tel çivi sinker n.
çivi kazık (çadır kazığı) nail stake n.
tahta üzerinde çivi veya toplarla oynanan bir oyun solitaire n.
çivi yazısı karakteri (yazıtta) sphenogram n.
çivi yazısı karakterleri ile yazma sanatında ustalaşmış kimse sphenographer n.
çivi yazısı karakterleri ile yazma sanatında ustalaşmış kimse sphenographist n.
çivi yazısı karakterleri ile yazma sanatı sphenography n.
çivi yazısını inceleyen bilim dalı sphenography n.
raylara çivi çakan demiryolu işçisi spiker n.
saat sarkacının hareketini kolaylaştırmak için duvar saatinin arkasına çakılan çivi spur n.
bir şeyi bir çivi veya raptiyeyle bir yere tutuşturmak tack on v.
çivi çakmak drive a nail v.
ağaç çivi ile çakmak peg v.
çivi kesmek feel very cold v.
başsız çivi çakmak sprig v.
bir şeyi çivi veya raptiyeyle bir yere asmak tack something on v.
çivi çakmak nail v.
çivi çakmak drive the nail v.
çivi kesmek freeze v.
tahta çivi ile tutturmak dowel v.
çatal çivi ile tutturmak staple v.
çivi sökmek take out the nail(s) v.
çivi sökmek pull up the nail(s) v.
çivi ile delmek bore a hole in something with a nail v.
çivi sökmek pull out the nail(s) v.
çivi sökmek uproot the nail(s) v.
çivi ile delmek make a hole in something with a nail v.
çivi ile delmek pierce a hole in something with a nail v.
kafasına çivi çakmak hit the nail right on the head v.
çivi çakmak pound nails v.
çivi çakmak bang a nail v.
ayağına çivi çakarak atı topal bırakmak accloy v.
(çivi/iğne ile) tutturmak tack v.
çivi çakmak dowel v.
(nallama sırasında) çivi çakmak prick v.
(vida, çivi) çıkarılamaz halde çakılıp kalmak freeze v.
(ayakkabıya) çivi yerleştirmek slug v.
çivi formu oluşturmak spike v.
çivi gibi çıkıntı yapmak spike v.
başsız çivi ile sabitlemek sprig v.
başsız çivi ile sağlamlaştırmak sprig v.
çivi eklemek spur v.
iri başlı çivi ile çakılmış hobnailed adj.
çivi gibi very cold adj.
çivi gibi healthy and brisk adj.
çivi gibi icy adj.
kama şeklinde çivi yazısı karakterleri içeren cuneatic adj.
şekli çivi başına benzeyen nail-headed adj.
sonuna kadar sokulan (çivi) home-driven adj.
yakına sokulan (çivi) home-driven adj.
çivi benzeri desenli hobnail adj.
çivi yazısı karakterleri ile yazma sanatına ait veya ilişkili sphenographic adj.
çivi yazısını inceleyen bilim dalına ait veya ilişkili sphenographic adj.
çivi görünümünde spiciform adj.
çivi büyüklüğünü ifade eden bir son ek -penny suf.
Phrasals
çivi ile sağlamlaştırmak peg down v.
çivi ile tutturmak nail down v.
iğne/çivi ile sabitlemek/tutturmak nail something down v.
iğne/çivi ile sabitlemek/tutturmak pin something down v.
çivi veya benzeri bir şeyle bir yere sabitlemek peg down v.
çivi veya benzeri bir şeyle bir yere tutturmak peg down v.
(çivi veya benzeri bir şeyle) çakmak peg down v.
(pim, çivi) sessizce yerinden çıkmak slip out (of something) v.
çivi çakmak nail in v.
(çivi) çakmak pound something down v.
Proverb
çivi çiviyi söker set a thief to catch a thief
çekiç elindeyse her şey çivi olur if you have a hammer, everything looks like a nail
elinde çekiç olan herşeyi çivi görür to a man with a hammer, everything looks like a nail
çivi çiviyi söker desperate diseases must have desperate remedies
çivi çiviyi söker the hair of the dog that bit you
bir çivi bir nal kurtarır for want of a nail the shoe was lost
bir çivi bir nal kurtarır for want of a horse the man was lost
bir çivi bir nal kurtarır for want of a shoe the horse was lost
bir çivi bir nal kurtarır for want of a horse the man was lost
çekiç elindeyse her şey çivi olur if all you have is a hammer, everything looks like a nail
elinde sadece çekiç varsa her şey çivi olur if all you have is a hammer, everything looks like a nail
Colloquial
(çivi, dübel) çakmak con [uk] v.
Idioms
tabutuna bir çivi daha (çakmak) another nail in someone's coffin n.
birinin/bir şeyin tabutuna çivi çakma a nail in somebody's/something's coffin n.
(birinin/bir şeyin) tabutuna bir çivi daha çakma (another) nail in (someone's or something's) coffin n.
tabutuna çakılan çivi a nail in the coffin n.
(birinin) tabutuna bir çivi daha another nail in (one's) coffin n.
tabuta çakılan son çivi the last nail in the coffin n.
tabutuna çakılan çivi nail in coffin n.
(bir şeyin) tabutuna çakılan çivi nail in the coffin of (something) n.
çivi gibi sağlam olmak be (as) hard as nails v.
çivi gibi sağlam olmak be (as) tough as nails v.
çivi gibi sağlam olmak be (as) tough as old boots v.
çivi gibi sağlam olmak be (as) tough as shoe leather v.
çivi çiviyi sökmek bite the dog that bit you v.
(birini/bir şeyi) sona bir adım daha yaklaştırmak (birinin/bir şeyin) tabutuna çivi çakmak drive a nail in (someone's or something's) coffin v.
(birinin/bir şeyin) tabutuna bir çivi daha çakmak drive another nail in (someone's or something's) coffin v.
(birini/bir şeyi) sona bir adım daha yaklaştırmak (birinin/bir şeyin) tabutuna çivi çakmak put a nail in (someone's or something's) coffin v.
(birinin/bir şeyin) tabutuna bir çivi daha çakmak put another nail in (someone's or something's) coffin v.
(birinin/bir şeyin) tabutuna bir çivi daha çakma nail in (someone's or something's) coffin v.
çivi gibi sağlam hard as nails adj.
çivi gibi sağlam hard-as-nails adj.
çivi gibi sağlam tough as an old boot adj.
çivi gibi sağlam tough as old (shoe) leather adj.
çivi gibi sağlam tougher than a two-dollar steak adj.
çivi çiviyi söker it takes a thief to catch a thief expr.
çivi çiviyi söker one nail drives out another expr.
çivi çiviyi söker diamond cut diamond expr.
çivi çiviyi söker a hair of the dog expr.
Industry
çivi söker balta claw hatchet n.
bir çivi ölçü birimi penny n.
Technical
çivi zımbası nail punch n.
7.62 santimetre uzunluğunda çivi tenpenny nail n.
çivi yapımında bitmiş çivileri delikten çıkaran küçük metal parça tit n.
8.25 santimetre uzunluğundaki bir çivi twelvepenny nail n.
8.25 santimetre uzunluğundaki bir çivi twenty-penny nail n.
adi çivi common nail n.
ağaç çivi trunnel n.
ağaç çivi trenail n.
ağaç çivi treenail n.
ağaç çivi dowel n.
ana çivi kingpin n.
başsız çivi çakma sprigging n.
başsız çivi brad nail n.
başsız çivi sprig n.
başsız çivi headless nail n.
bakır çivi copper nail n.
başsız çivi finishing nail n.
başsız çivi brad n.
başlı çivi head nail n.
büyük çivi spike n.
çivi deliği nail hole n.
çivi izi pin mark n.
çivi başı nail head n.
çivi tabancası nailer n.
çift başlı çivi double-headed nail n.
çatal çivi staple n.
çivi, cıvata çıkarmak ya da takmak için kullanılan alet punch n.
çivi sökeceği nail puller n.
çivi sökme unnailing n.
çelik tel çivi steel wire nail n.
çivi tabancası nail gun n.
çivi matkabı nail bit n.
çivi tabancası nailgun n.
çivi çıkarma unnailing n.
çivi ucu nail point n.
çivi zımbası nail set n.
çatal çivi clasp pin n.
çivi sökeceği nailer n.
çivi teli nail wire n.
çivi tabancası stud gun n.
çivi çakılabilirlik nailability n.
çivi sökme manivelası nail puller n.
demir çivi iron nail n.
dökme çivi cost nail n.
düzbaşlı çivi dog nail n.
dinamik kilitli intramedüller çivi dynamically locked intramedulary nail n.
dökme çivi cast nail n.
düz başlı çivi dog nail n.
galvanizli çivi galvanized nail n.
geniş uçlu küçük çivi tacket n.
gizli çivi blind nail n.
görünmez çivi finishing nail n.
geniş başlı çivi panel-pin n.
gömme başlı çivi blind nail n.
geniş başlı çivi large headed nail n.
halkalı çivi ring-hook n.
havalı çivi çakma tabancası pneumatic nail gun n.
havalı çivi tabancası pneumatic nail gun n.
halkalı çivi eye-bolt n.
iki başlı çivi duplex handed nail n.
iki başlı çivi double-headed nail n.
iri çivi wire spike n.
iri başlı çivi stud n.
iri başlı çivi çektirmesi stud puller n.
ince tel çivi brad n.
iri başlı küçük çivi tintack n.
ışık yansıtıcı çivi reflecting road stud n.
iri başlı çivi doornail n.
kancalı yapma çivi hooked nail n.
kara çivi spike n.
kancalı çivi hook-nail n.
kancalı çivi rail dog n.
kampin çivi hooked nail n.
kılavuz çivi pilot nail n.
kesme çivi cut spike n.
kurşun çivi lead nail n.
kurşun başlı çivi lead head n.
meyilli çakılmış çivi toe nail n.
normal çivi common nail n.
palet çivi ve agrafların çekme ve çıkma dayanımı withdrawal and head pull-through resistance of pallets nails and staples n.
saplama çivi drift pin n.
tahta çivi tapa dowel n.
tahta çivi ile çivileme pegging n.
tırtıllı çivi barbed nail n.
tel çivi common nail n.
tahta çivi treenail n.
tahta çivi peg n.
tel çivi wire nail n.
tırtıllı çivi batted nail n.
ters yansıtmalı çivi retro-reflecting stud n.
tablalı çivi clout nail n.
vida dişli çivi dowel screw n.
vidalı çivi drivescrew n.
ufak ince çivi brad n.
vidalı çivi screwnail n.
vidalı çivi screw nail n.
yassı başlı çivi box nail n.
çivi tartarken kullanılan 45.5 kg'a eşdeğer bir ağırlık birimi keg n.
galvaniz çivi boat nail n.
bir tür iri çivi brob n.
çivi veya vida ile kullanılan kösele conta button n.
sırlamada kullanılan üçgen şeklinde ufak çivi cleat n.
normal çiviye benzeyip tutuş gücünü artırmak için çimentoyla kaplanan tel çivi cooler n.
(genellikle çimento kaplı) ince tel çivi corker n.
(genellikle çimento kaplı) ince tel çivi corker nail n.
düz ince başlı ve keskin uçlu küçük çivi flat nail n.
ayakkabının tabanındaki metal çivi seg n.
çivi zımbası set n.
çivi zımbası sett n.
ayakkabı tabanını ayakkabıya tutturmak için kullanılan küçük ahşap çivi shoe peg n.
yaklaşık beş santimetrelik çivi sixpenny nail n.
yaklaşık iki inçlik çivi sixpenny nail n.
8,9 santimetrelik çivi sixteenpenny nail n.
3,5 inçlik çivi sixteenpenny nail n.
1.5 inç uzunluğunda çivi fourpenny nail n.
3.8 santimetrelik çivi fourpenny nail n.
çivi fabrikası slitting mill n.
(ayakkabı imalatında) tabana çakılan ağır çivi slug n.
tekrar çivi çakmak renail v.
çivi ya da çivilerini çıkarmak unpeg v.
çivi ile iliştirmek tack v.
çivi çakmak joe v.
tahta çivi ile tutturmak dowel v.
(çivi başını) istenen yüzeyin altına çakmak set v.
7 cm uzunluktaki (çivi) ninepenny adj.
7.62 santimetre uzunluğunda (çivi) tenpenny [usa&canada] adj.
çivi çakılabilir nailable adj.
6,4 cm uzunluğundaki (çivi) eightpenny adj.
(çivi) 1 3/4 inç ölçüsünde olan fivepenny [us] adj.
beş santimetrelik çivi sixpenny adj.
iki inçlik çivi sixpenny adj.
(çivi boyutu) 1 3/8 inç fourpenny adj.
(çivi boyutu) 3.8 santimetrelik fourpenny adj.
(ince çivi) 3.5 santimetrelik fourpenny adj.
Computer
çekiç ve çivi hammer and nail n.
Mechanic
küçük başlı ince uzun çivi panel pin n.
tel çivi finishing nail n.
dışbükey ve fasetli başı olan çivi rose nail n.
Textile
kendinden yapışkanlı çivi self adhesive nail cover n.
(ökçenin) çivi tutma dayanımı heel pin holding strength n.
Architecture
büyük çivi başlarını andıran bir dizi ufak piramit dizisinden oluşan süsleme nail-headed molding n.
büyük çivi başlarını andıran bir dizi ufak piramit dizisinden oluşan süsleme nail-head n.
büyük çivi başlarını andıran bir dizi ufak piramit dizisinden oluşan (süsleme) nail-headed adj.
Construction
çivi yapma plakası nail plate n.
tuğla duvara çivi çakmada kullanılan ahşap parçaları nogging n.
dikey ve yatay kirişleri birleştirmek için eğik olarak çakılan çivi toenail n.
çivi söken nail-drawer n.
çivi söken nail-claw n.
çivi söken nail wrench n.
çivi başı nail head n.
çivi başlığı nail head n.
döşemelik çivi flooring nail n.
galvanizli çivi galvanized nail n.
kesme çivi cut nail n.
(çivi, raptiye) yandan çakmak toe v.
(çivi, raptiye) yandan çakmak toenail v.
yamuk çakılmış (çivi) toed adj.
Woodworking
ağaç çivi tree nail n.
ağaç çivi wooden peg n.
ahşap çivi treenail n.
çivi tutma mukavemeti nail withdrawal resistance n.
Automotive
maşalı çivi detent pin n.
Railway
demiryolu raylarındaki delikleri tıkamakta kullanılan çivi benzeri ahşap tie plug n.
Marine
ahşap çivi trannel n.
(dümen iğneciğinin bağlanması için kullanılan) yuvarlak başlı çivi rother nail n.
boruyu firengi deliğinin kenarına sabitlemeye yarayan geniş başlı çivi scupper nail n.
Medical
çivi belirtisi tin-tack sign n.
çivi bölgesi bakımı pin site care n.
çivi gibi keskin ve sivri bir şey yüzünden oluşan derin yara puncture wound n.
kendiliğinden uzayan intramedüller çivi self-lengthening intramedullary nail n.
kilitli intramedüller çivi ile tedavi interlocking intramedullar nailing n.
kilitli kanal içi çivi interlocked intramedullary nail n.
oymasız kilitli çivi unreamed interlocking nail n.
Dentistry
yapay dişe destek sağlamak için dişin kök kanalına yerleştirilen çivi dowel n.
yapay diştacını diş köküne bağlayan metal çivi pin n.
Linguistics
ok ucuna benzeyen çivi yazısı harfleri nail-headed characters n.
Archaeology
çivi yazısı ile yazılmış harfler arrowheaded characters n.
(oyma tasarım veya çivi yazılı) silindir mühür cylinder n.
çivi yazısı ile yazılmış arrowheaded adj.
çivi yazısı ile yazılmış wedge-formed adj.
çivi yazısı ile yazılmış nail-headed adj.
çivi yazısı ile yazılmış cuneatic adj.
çivi yazısı ile yazılmış cuneiform adj.
Military
çivi bombası nail bomb n.
Hunting
çivi başı şeklindeki arpacık post front sight n.
Sport
dağcılıkta botun tabanına sabitlenen çivi tricouni n.
Archaic
mesleği çivi yapmak olan kadın naileress n.
üzerine bir şeyler asmak için kullanılan ahşap çivi knag n.
acil durumda toptan atılan kurşun, çivi, taş, demir parçası karışımı burrel shot n.
Slang
çivi çiviyi söker (iç bir tane daha) hair of the dog that bit one n.