Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
History
dek
Meanings of
"dek"
in English Turkish Dictionary : 6 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
dek
till
prep.
2
General
dek
until
prep.
3
General
dek
til
prep.
4
General
dek
while [uk]
prep.
5
General
dek
of
prep.
Colloquial
6
Colloquial
dek
'til
prep.
Meanings of
"dek"
with other terms in English Turkish Dictionary : 165 result(s)
Category
Turkish
English
Common Usage
1
Common Usage
sonsuza dek
forever
adv.
General
2
General
1 metrenin milyarda birine dek uzunluk ölçüsü birimi
nanometre
n.
3
General
(onlar erdi muradına) sonsuza dek mutlu yaşadılar
live happily ever after
n.
4
General
1 metrenin milyarda birine dek uzunluk ölçüsü birimi
nanometer
n.
5
General
sonsuza dek lanetlenme
eternal damnation
n.
6
General
cüz'i miktarda kalana dek yavaş yavaş azalma
tapering off
n.
7
General
öğleden gün batımına dek geçen zaman
underntime
n.
8
General
mimlenmiş seçmenlerin seçime dek hapsedildiği mahalleler
coop
n.
9
General
aksi ispat edilinceye dek gerçek kabul edilen delil
showing
n.
10
General
sonsuza dek yaşatmak
eternize
v.
11
General
(suçu) ispatlanana dek masum olmak
be innocent until proven guilty
v.
12
General
sonsuza dek kaybetmek
lose forever
v.
13
General
sonsuza dek yaşatmak
eternise
v.
14
General
pürüzsüz olana dek dövmek/ezmek
grind until smooth
v.
15
General
bitap düşene dek gezinmek
forwander [dialect] [uk]
v.
16
General
sonsuza dek
everlasting
adj.
17
General
sonsuza dek
forever and ever
adv.
18
General
başlangıçtan sonuna dek
from first to last
adv.
19
General
akşama dek
till dark
adv.
20
General
sonsuza dek
for ever
adv.
21
General
şimdiye dek
yet
adv.
22
General
sonsuza dek
for good
adv.
23
General
sonsuza dek
eternally
adv.
24
General
sonsuza dek
to the last
adv.
25
General
sonsuza dek
forever more
adv.
26
General
sonsuza dek
world without end
adv.
27
General
şimdiye dek
heretofore
adv.
28
General
sonsuza dek
forevermore
adv.
29
General
şimdiye dek
hitherto
adv.
30
General
şimdiye dek
as yet
adv.
31
General
şimdiye dek
until now
adv.
32
General
sonuna dek
till the end
adv.
33
General
şimdiye dek
by now
adv.
34
General
bu zamana dek
till the present day
adv.
35
General
bu zamana dek
until recently
adv.
36
General
bu zamana dek
so far
adv.
37
General
bu zamana dek
until now
adv.
38
General
bu zamana dek
until this time
adv.
39
General
bu zamana dek
up to now
adv.
40
General
başından sonuna dek
through
adv.
41
General
birlikte sonuna dek/kadar
together till the end
adv.
42
General
bugüne dek
to date
adv.
43
General
bugüne dek
up to the present
adv.
44
General
sonsuza dek
abidingly
adv.
45
General
sonsuza dek
ad infinitum
adv.
46
General
-e dek
even
adv.
47
General
sonuna dek
even
adv.
48
General
bugüne dek
now
adv.
49
General
şimdiye dek
now
adv.
50
General
şimdiye dek
til now
adv.
51
General
sonsuza dek
for aye
adv.
52
General
baştan sona dek
end-to-end
adv.
53
General
sonsuza dek
eviternally
adv.
54
General
sonsuza dek
infinitely
adv.
55
General
'-e dek
unto
prep.
56
General
e/a dek
to
prep.
57
General
e dek
until
prep.
58
General
-e dek
until
conj.
59
General
'-e dek
whiles [obsolete]
conj.
Phrasals
60
Phrasals
sağlık kiloya gelene dek beslemek
feed up
v.
Phrases
61
Phrases
hali kalmayana (dek)
blue in the face
expr.
62
Phrases
heyecanı bitene/kaçana/geçene dek/kadar
till the novelty wears off
expr.
63
Phrases
hiçbir şey sonsuza dek sürmez
all things must pass
expr.
64
Phrases
modası geçene dek/kadar
till the novelty wears off
expr.
65
Phrases
ölüm sizi ayırana dek
till death do you part
expr.
66
Phrases
şans sonsuza dek sizinle olsun
may the odds be ever in your favor (hunger games quote)
expr.
67
Phrases
şimdi konuş ya da sonsuza dek sus
speak now or forever hold your peace
expr.
68
Phrases
sonsuza dek yalnız
forever alone
expr.
69
Phrases
ve sonsuza dek mutlu yaşadılar
and they lived happily ever after
expr.
70
Phrases
sonsuza dek
keeps
expr.
Proverb
71
Proverb
akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer
he who hesitates is lost
72
Proverb
hiçbir arkadaşlık sonsuza dek sürmez
even the best of friends must part
73
Proverb
hiçbir arkadaşlık sonsuza dek sürmez
the best of friends must part
74
Proverb
hoş ve güzel şeyler sonsuza dek yaşar
a thing of beauty is a joy forever
75
Proverb
hoş ve güzel şeyler sonsuza dek yaşar
a thing of beauty and a joy forever
76
Proverb
sabah sürçen geceye dek sürçer
a bad beginning makes a bad ending
Colloquial
77
Colloquial
ölüm bizi ayırana dek
till death do us part
v.
78
Colloquial
sonsuza dek mutlu bir şekilde
happily ever after
adv.
79
Colloquial
sonsuza dek mutlu
happily ever after
adv.
80
Colloquial
sonsuza dek
for keeps
expr.
81
Colloquial
sonsuza dek/kadar
from here to eternity
expr.
82
Colloquial
şu andan sonsuza kadar/dek
from here to eternity
expr.
83
Colloquial
sonsuza dek
forever and a day
expr.
Idioms
84
Idioms
(bir şeyi) hali kalmayana dek yapıp bir sonuca varamamak
do something until you are blue in the face
v.
85
Idioms
(bir şeyi) takati kalmayana dek yapıp bir sonuç alamamak
do something until you are blue in the face
v.
86
Idioms
canın çıkıncaya dek çalışmak
die in harness
v.
87
Idioms
geriye bir tek kemikler kalana dek yenmek
pick something clean
v.
88
Idioms
nefesi tükeninceye/dilinde tüy bitinceye dek konuşmak
talk oneself out
v.
89
Idioms
(bir işi, projeyi) bir karar verene dek durdurmak
kick (something) into touch [uk]
v.
90
Idioms
nefesi tükeninceye/dilinde tüy bitinceye dek konuşmak
talk (oneself) ragged
v.
91
Idioms
hali kalmayana dek
until (one) is blue in the face
adv.
92
Idioms
takati kalmayana dek
until (one) is blue in the face
adv.
93
Idioms
uyuyana dek
to sleep
adv.
94
Idioms
bacakları kopana/kesilene dek
as fast as (one's) legs can carry (one)
adv.
95
Idioms
günün ağarmasından batmasına dek
from can see to can't see [us/south africa]
adv.
96
Idioms
sabahın ilk ışıklarından akşam hava kararıncaya dek
from can see to can't see [us/south africa]
adv.
97
Idioms
bacakları kopana/kesilene dek
as fast as (one's) legs can carry (one)
adv.
98
Idioms
bacakların kopana/kesilene dek
as fast as your legs can carry you
adv.
99
Idioms
çok yorulana dek
until/till someone drop
expr.
100
Idioms
göz açıp kapayıncaya dek
in the blinking of an eye
expr.
101
Idioms
göz açıp kapayıncaya dek
in the twinkling of an eye
expr.
102
Idioms
göz açıp kapayıncaya dek
as quick as a wink
expr.
103
Idioms
sonsuza dek
till hell freezes over
expr.
104
Idioms
sonsuza dek
until hell freezes over
expr.
105
Idioms
sonsuza dek
to the end of time
expr.
106
Idioms
sonsuza dek
for ever and ever
expr.
107
Idioms
ölene dek
till (one's) dying day
expr.
108
Idioms
ölene dek
to (one's) dying day
expr.
109
Idioms
ölene dek
until (one's) dying day
expr.
110
Idioms
sonsuza dek
in flames
expr.
111
Idioms
irlanda sonsuza dek
erin go bragh
expr.
112
Idioms
ölüm bizi ayırana dek
till death us do part
expr.
113
Idioms
ölene dek
till/to/until your dying day
expr.
114
Idioms
ölene dek
to your dying day
expr.
115
Idioms
takati kalmayana dek
until you are blue in the face
expr.
Speaking
116
Speaking
bizi ölüm ayırana dek seni seveceğim
I will love you till death do us part
expr.
117
Speaking
hiçbir şey sonsuza dek sürmez
nothing lasts forever
expr.
118
Speaking
geç saatlere dek çalışıyor
he's working late
expr.
119
Speaking
keşke sonsuza dek burada kalabilseydim
I wish I could stay here forever
expr.
120
Speaking
kim sonsuza dek yaşamak ister?
who wants to live forever?
expr.
121
Speaking
onu sonsuza dek özleyeceğiz
we will miss him forever
expr.
122
Speaking
sonsuza dek benimsin
you are mine forever
expr.
123
Speaking
seni sonsuza dek taşıyamam
I can't keep carrying you forever
expr.
124
Speaking
umarım onların evlenip çocuk sahibi olduklarını görene dek yaşarım
I hope I live to see them get married and have children
expr.
Trade/Economic
125
Trade/Economic
hesap sahibinin belirlenen limite kadar harcayabildiği ve ödeme tarihine dek kalan bakiyeden kullanabildiği kredi anlaşması
revolver
n.
126
Trade/Economic
(1925 yılına dek) afganistan'ın para birimi
rupee
n.
127
Trade/Economic
(maksimum kar elde edilinceye dek) işlemi ertelemek
overstay
v.
128
Trade/Economic
malların satın alımcı isteyene dek satıcıda kaldığı bir ticari satın alım ile ilgili
stockless
adj.
Law
129
Law
şerifin el koyduğu mülke dava bitene dek emaneten bakan kimse
receiptor
n.
130
Law
ölene dek mülkün sahibi olan kimse
termor
n.
131
Law
(sayısı vasiyetçi ölene dek belli olmayan) varis grubu
class
n.
132
Law
karısına kalan mirastan çocukların doğumu nedeniyle faydalandığı halde karısı ölene dek mülkiyet üzerinde işlem hakkı olmayan koca
initiate tenant by courtesy
n.
Politics
133
Politics
bugüne dek 20 ülkede terör saldırısı düzenlemiş filistinli uluslararası bir terör örgütü
arab revolutionary brigades
n.
134
Politics
bugüne dek 20 ülkede terör saldırısı düzenlemiş filistinli uluslararası bir terör örgütü
revolutionary organization of socialist muslims
n.
135
Politics
bugüne dek 20 ülkede terör saldırısı düzenlemiş filistinli uluslararası bir terör örgütü
fatah-rc
n.
136
Politics
bugüne dek 20 ülkede terör saldırısı düzenlemiş filistinli uluslararası bir terör örgütü
black september
n.
137
Politics
bugüne dek 20 ülkede terör saldırısı düzenlemiş filistinli uluslararası bir terör örgütü
abu nidal organization
n.
Technical
138
Technical
kullanım için uygun olmayıncaya dek aşınmak
overwear
v.
Computer
139
Computer
bilgisayar içinde sonsuza dek var olma
digital immortality
n.
140
Computer
(seçili öğeyi yapıştırılana dek) keserek klasörden çıkarmak
cut
v.
Psychology
141
Psychology
danışanın duyarsızlaşıncaya dek belirli bir konuya maruz bırakıldığı terapi yöntemi
implosion therapy
n.
Gastronomy
142
Gastronomy
üzerinde şekerle karamelize olana dek pişirilen bir tür milföy tatlısı
palmier
n.
Physics
143
Physics
bugüne dek patlatmış en etkili nükleer bomba
tsar bomba
n.
Chemistry
144
Chemistry
et, ekmek, sakız, şeker, nişasta ve benzeri gıdalar karamelize olana dek kavrulduğunda meydana gelen yumuşak ve acı bir madde
assamar
n.
Astronomy
145
Astronomy
66 milyar güneş kütlesine sahip şimdiye dek keşfedilmiş en büyük kara delik
ton 618
n.
Literature
146
Literature
irlanda menşeli bir fablın kahramanları olan, sadece kuyrukları kalana dek dövüşen iki kedi
kilkenny cats
n.
Linguistics
147
Linguistics
dil ucunun dilin alt yüzeyi damağa değene dek yukarı ve geriye doğru kıvrılması sonucu üretilen
retroflex
adj.
148
Linguistics
dil ucunun dilin alt yüzeyi damağa değene dek yukarı ve geriye doğru kıvrılması sonucu üretilen
retroflexed
adj.
History
149
History
tarihe veya birinin biyografisine ait şimdiye dek anlatılmamış ayrıntılar
anecdote
n.
150
History
tarihe veya birinin biyografisine ait şimdiye dek anlatılmamış ayrıntılar
anecdota
n.
Religious
151
Religious
hacca giden kimseye normalde yapması helal olan bazı davranışların hac tamamlanıncaya dek haram kılınması durumu
ihram
n.
Military
152
Military
sovyetler tarafından bugüne dek patlatılmış en güçlü nükleer bomba
tsar bomba
n.
Football
153
Football
topun sayı çizgisine ulaşana dek kat ettiği saha alanı
return
n.
Photography
154
Photography
(fotografik emülsiyon üzerinde tespit edilebilir etki meydana gelene dek geçen) maruziyet süresi
inertia
n.
Abbreviation
155
Abbreviation
bugüne dek 20 ülkede terör saldırısı düzenlemiş filistinli uluslararası bir terör örgütü
ano
n.
Latin
156
Latin
sonsuza dek
aeterno
adv.
157
Latin
sonsuza dek
in aeternum
adv.
Archaic
158
Archaic
şimdiye dek tanımlanmamış mineral, tür, vb.
nondescript
n.
159
Archaic
sonsuza dek devam etme
perduration
n.
160
Archaic
şimdiye dek tanımlanmamış
nondescript
adj.
161
Archaic
sonsuza dek
ay
adv.
162
Archaic
sonsuza dek
aye
adv.
163
Archaic
'-e dek
whilst
conj.
Slang
164
Slang
sonsuza dek
idst (if destroyed still true)
expr.
Modern Slang
165
Modern Slang
her zaman ve sonsuza dek
always and forever
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of dek
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy