dispatch

Meanings of "dispatch" in Turkish English Dictionary : 58 result(s)

	Category	English	Turkish
Common Usage
1	Common Usage	dispatch v.	göndermek
A doctor dispatched from Mihara City treated her. Mihara Şehrinden gönderilen bir doktor onu tedavi etti. More Sentences
2	Common Usage	dispatch n.	sevk
3	Common Usage	dispatch v.	sevk etmek
4	Common Usage	dispatch v.	yollamak
General
5	General	dispatch n.	mesaj
A dispatch was sent to warn the front-line soldiers. Cephedeki askerleri ikaz etmek amacıyla bir mesaj gönderildi. More Sentences
6	General	dispatch n.	rapor
We’ve just received a dispatch from Tokyo regarding the negotiations. Az önce Tokyo'dan müzakerelerle ilgili bir rapor aldık. More Sentences
7	General	dispatch v.	öldürmek
He dispatched the deer with a single shot. Geyiği tek bir atışla öldürdü. More Sentences
8	General	dispatch v.	gönderilmek
I was dispatched to Haiti for my first assignment. İlk görevim için Haiti'ye gönderildim. More Sentences
9	General	dispatch v.	yenmek
He dispatched the professional player with ease. Profesyonel oyuncuyu kolayca yendi. More Sentences
Law
10	Law	dispatch v.	göndermek
Thoroughly testing everything that is dispatched is an important skill of any WordPress developer. Gönderilen her şeyi iyice test etmek, herhangi bir WordPress geliştiricisinin önemli bir becerisidir. More Sentences
Telecom
11	Telecom	dispatch v.	göndermek
John Rambo is dispatched to the scene and kills the wolf with a machine gun. John Rambo olay yerine gönderilir ve kurdu makineli tüfekle öldürür. More Sentences
General
12	General	dispatch n.	acele
13	General	dispatch n.	gönderi
14	General	dispatch n.	idam etme
15	General	dispatch n.	yazışma
16	General	dispatch n.	öldürme
17	General	dispatch n.	idam
18	General	dispatch n.	mektup
19	General	dispatch n.	sevketme
20	General	dispatch n.	telgraf
21	General	dispatch n.	telgraf çekme
22	General	dispatch n.	çekme (telgraf/faks)
23	General	dispatch n.	hız
24	General	dispatch n.	yollama
25	General	dispatch n.	dağıtma
26	General	dispatch n.	telyazı
27	General	dispatch n.	gönderme
28	General	dispatch n.	yükleme
29	General	dispatch n.	irsal
30	General	dispatch n.	harekat raporu
31	General	dispatch n.	merkez
32	General	dispatch n.	sevkiyat
33	General	dispatch v.	çekmek (telgraf/faks)
34	General	dispatch v.	nakliye yapmak
35	General	dispatch v.	yalayıp yutmak
36	General	dispatch v.	hızla bitirmek
37	General	dispatch v.	idam etmek
38	General	dispatch v.	göndermek (kurye/mektup)
39	General	dispatch v.	silip süpürmek
40	General	dispatch v.	halletmek
41	General	dispatch v.	dağıtmak
42	General	dispatch v.	bitirivermek
43	General	dispatch v.	(görev) dağıtmak
44	General	dispatch v.	sevkiyat yapmak
Trade/Economic
45	Trade/Economic	dispatch n.	dispeç
46	Trade/Economic	dispatch n.	dispeç
47	Trade/Economic	dispatch n.	irsal
48	Trade/Economic	dispatch n.	irsalat
49	Trade/Economic	dispatch n.	mal sevk bürosu
50	Trade/Economic	dispatch v.	irsal etmek
51	Trade/Economic	dispatch v.	sevk etmek
Law
52	Law	dispatch v.	sevkıyat yapmak
Technical
53	Technical	dispatch n.	sevk etme
Computer
54	Computer	dispatch n.	dağıtım
55	Computer	dispatch n.	gönderme
56	Computer	dispatch v.	görev dağıtmak
Informatics
57	Informatics	dispatch n.	görev iletimi
58	Informatics	dispatch n.	görev dağıtımı

Meanings of "dispatch" with other terms in English Turkish Dictionary : 127 result(s)

	Category	English	Turkish
Phrasals
1	Phrasals	dispatch (someone or something) to (someone, something, or some place) v.	(birini/bir şeyi birine/bir şeye/bir yere) sevk etmek
An ambulance has been dispatched to the area. Bölgeye ambulans sevk edildi. More Sentences
General
2	General	dispatch boat n.	avizo
3	General	dispatch note n.	irsaliye
4	General	dispatch note n.	gönderme belgesi
5	General	dispatch box n.	evrak çantası
6	General	dispatch money n.	dispek ücreti
7	General	dispatch clerk n.	telgraf memuru
8	General	dispatch list n.	irsaliye
9	General	dispatch rider n.	ulak
10	General	date of dispatch n.	gönderme tarihi
11	General	dispatch-rider n.	ulak
12	General	dispatch case n.	evrak çantası
13	General	dispatch rider n.	haberci
14	General	dispatch box n.	evrak sandığı
15	General	dispatch [us] [obsolete] n.	kovma
16	General	dispatch [us] [obsolete] n.	işten çıkarma
17	General	dispatch [us] [obsolete] n.	yol verme
18	General	dispatch [us] [obsolete] n.	resmi olarak işine son verme
19	General	dispatch [us] n.	infaz etme
20	General	dispatch [us] n.	katletme
21	General	dispatch [us] n.	hızlı karar
22	General	dispatch [us] n.	hızlıca ortadan kaldırma
23	General	dispatch [us] n.	çabucak halletme
24	General	dispatch [us] n.	hızlıca def etme
25	General	dispatch [us] n.	çabucak rahatlama
26	General	dispatch [us] n.	acil gönderilen mesaj
27	General	dispatch [us] n.	devletin diplomasi veya askeri yetkilisi tarafından genellikle şifreli olarak gönderilen önemli mesaj
28	General	dispatch [us] n.	dakiklik ve verimlilik
29	General	dispatch [us] n.	hatasızlık ve etkinlik
30	General	dispatch box [uk] n.	metal gibi sert malzemeden yapılmış kasa
31	General	dispatch box [uk] n.	avam kamarası'na hitap eden yetkililerin konuştuğu kürsü
32	General	dispatch box n.	diplomat valizi
33	General	dispatch case [uk] n.	metal gibi sert malzemeden yapılmış kasa
34	General	dispatch case [uk] n.	avam kamarası'na hitap eden yetkililerin konuştuğu kürsü
35	General	dispatch rider n.	mektup veya mesaj taşıyan atlı
36	General	dispatch rider n.	mektup veya mesaj taşıyan motosiklet sürücüsü
37	General	dispatch [us] n.	(muhabir tarafından ajansa süratle gönderilen) haber
38	General	dispatch goods v.	mal göndermek
39	General	dispatch goods v.	mal irsal etmek
40	General	dispatch a squad car v.	bir devriye arabası göndermek
41	General	dispatch [obsolete] [us] v.	(bir şeyden) kendini kurtarmak
42	General	dispatch [obsolete] [us] v.	(bir şeyden) kurtulmak
43	General	dispatch [obsolete] [us] v.	(hayatı) yok etmek
44	General	dispatch [obsolete] [us] v.	(hayatı) sona erdirmek
45	General	dispatch [obsolete] [us] v.	mahrum etmek
46	General	dispatch [us] v.	hareket memurluğu yapmak
47	General	dispatch [us] v.	(göndererek) kurtulmak
48	General	dispatch [us] v.	kovmak
49	General	dispatch [us] v.	tahliye etmek
50	General	dispatch [us] v.	azletmek
51	General	dispatch [us] v.	infazı gerçekleştirmek
52	General	dispatch [us] v.	infaz etmek
53	General	dispatch [us] v.	katletmek
54	General	dispatch [us] v.	hızlıca elden çıkarmak
55	General	dispatch [us] v.	etkili biçimde halletmek
56	General	dispatch [us] v.	hızlıca yapmak
57	General	dispatch [us] v.	açgözlü şekilde yemek
58	General	dispatch [us] v.	karşısında zafer kazanmak
59	General	dispatch [us] v.	yenmek
Phrasals
60	Phrasals	dispatch someone from (some place) v.	birini/bir şeyi (bir yerden) göndermek
61	Phrasals	dispatch someone from (some place) v.	birini/bir şeyi bir yerden bir yere göndermek
62	Phrasals	dispatch (someone or something) to (someone, something, or some place) v.	(birini/bir şeyi birine/bir şeye/bir yere) göndermek
63	Phrasals	dispatch (someone or something) to (someone, something, or some place) v.	(birini/bir şeyi birine/bir şeye/bir yere) yollamak
64	Phrasals	dispatch someone or something to someone or something v.	birini/bir şeyi birine/bir şeye göndermek
65	Phrasals	dispatch someone or something to someone or something v.	birini/bir şeyi birine/bir şeye yollamak
66	Phrasals	dispatch someone or something to someone or something v.	birini/bir şeyi birine/bir şeye sevk etmek
67	Phrasals	dispatch (someone or something) from (some place) v.	(bir yerden birini/bir şey) sevk etmek
68	Phrasals	dispatch (someone or something) from (some place) v.	(bir yerden birini/bir şey) göndermek
69	Phrasals	dispatch (someone or something) from (some place) v.	(bir yerden birini/bir şey) yollamak
70	Phrasals	dispatch from v.	-den sevk etmek
71	Phrasals	dispatch from v.	-den göndermek
72	Phrasals	dispatch from v.	-den yollamak
73	Phrasals	dispatch to v.	-e sevk etmek
74	Phrasals	dispatch to v.	-e göndermek
75	Phrasals	dispatch to v.	-e yollamak
Phrases
76	Phrases	with all possible dispatch expr.	en son hızla
Trade/Economic
77	Trade/Economic	budget dispatch and control director n.	bütçe sevk ve kontrol müdürü
78	Trade/Economic	dispatch schedule n.	dağıtım/sevk takvimi
79	Trade/Economic	dispatch money n.	dispeç parası
80	Trade/Economic	dispatch money n.	gemiyi vaktinden önce boşaltan ya da yükleyene ödenen para
81	Trade/Economic	advise of dispatch n.	gönderme bildirimi
82	Trade/Economic	advise of dispatch n.	gönderme haberi
83	Trade/Economic	dispatch money n.	hızlı yükleme primi
84	Trade/Economic	dispatch earning n.	irsalat kazancı
85	Trade/Economic	dispatch earning n.	irsalat karı
86	Trade/Economic	advise of dispatch n.	irsal haberi
87	Trade/Economic	dispatch note n.	irsaliye
88	Trade/Economic	advise of dispatch n.	irsal bildirimi
89	Trade/Economic	dispatch boat n.	kurye botu
90	Trade/Economic	dispatch earning n.	navlun kazancı
91	Trade/Economic	advise of dispatch n.	yükleme haberi
92	Trade/Economic	ready to dispatch adj.	sevke hazır
93	Trade/Economic	with all dispatch expr.	mutat çabuklukla
Politics
94	Politics	dispatch box (uk) n.	(ingiliz parlamentosu) avam kamarası kürsüsü
Institutes
95	Institutes	turkish industrial dispatch and management institute n.	türkiye sanayi sevk ve idare enstitüsü
Technical
96	Technical	load dispatch center n.	yük tevzi merkezi
97	Technical	pneumatic dispatch n.	pnömatik sevk sistemi
98	Technical	pneumatic dispatch n.	gönderilerin hava basıncı aracılığıyla gönderildiği boru sistemi
Informatics
99	Informatics	dynamic dispatch n.	dinamik bağlama
100	Informatics	dynamic dispatch n.	kamyonlaştırma
Telecom
101	Telecom	computer-aided dispatch n.	bilgisayar destekli dağıtım
102	Telecom	direct dispatch n.	direkt posta
Transportation
103	Transportation	dispatch report n.	sevkiyat raporu
Traffic
104	Traffic	dispatch route n.	tam denetim uygulanan taşıt yolu
Railway
105	Railway	dispatch list n.	ayrıntılı gönderi listesi
106	Railway	dispatch list n.	irsaliye
Marine
107	Marine	customary dispatch n.	alışılmış çabukluk
108	Marine	dispatch boat n.	avizo
109	Marine	dispatch days n.	dispeç günleri
110	Marine	dispatch money n.	geminin yükleme veya boşaltmayı zamanından önce yapması durumunda ödenecek ek ücret
111	Marine	dispatch note n.	gönderme belgesi
112	Marine	customary dispatch n.	her zamanki hızlılık
113	Marine	dispatch note n.	irsal emri
114	Marine	dispatch note n.	irsalat bordrosu
115	Marine	dispatch note n.	sevk kağıdı
116	Marine	dispatch note n.	yük senedi
117	Marine	dispatch days n.	yükleme boşaltma günleri
Military
118	Military	highway dispatch n.	kara yolu sevkiyatı
119	Military	motor dispatch service n.	motorlu haberci hizmeti
120	Military	dispatch-rider n.	posta
121	Military	flight dispatch n.	uçuşa gönderme
122	Military	dispatch patrols v.	devriyeleri göndermek
123	Military	dispatch an enemy v.	düşmanı bertaraf etmek
Archaic
124	Archaic	dispatch [us] v.	çabuk olmak
125	Archaic	dispatch [us] v.	acele etmek
126	Archaic	dispatch [us] v.	acele ettirmek
127	Archaic	dispatch [us] v.	hızlandırmak