ruling - Turkish English Dictionary
History

ruling

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "ruling" in Turkish English Dictionary : 35 result(s)

English Turkish
General
ruling n. çizgi (cetvelle)
ruling n. cetvelle çizme
ruling n. yönetim
ruling n. hüküm
ruling n. idare
ruling n. mahkeme kararı
ruling n. yönetme
ruling n. karar
ruling n. yargı kararı
ruling n. hükümdarlık
ruling n. yargı
ruling n. resmi karar
ruling adj. yöneten
ruling adj. geçerli
ruling adj. hakim
ruling adj. belli başlı
ruling adj. hükümran olan
ruling adj. başlıca
ruling adj. hükümran
ruling adj. hakim olan
ruling adj. egemen
ruling adj. en başta gelen
ruling adj. genellikle hakim olan
ruling adj. çoğunlukla geçerli olan
Trade/Economic
ruling n. özelge
ruling adj. cari
Law
ruling n. karar (hakimin verdiği)
ruling n. resmi karar
ruling n. yargı
ruling n. hukuki bir merci tarafından yapılan ve belirli bir vaka tebliğine uygulanabilir olan yorum
ruling n. mahkeme kararının gerekçesi
ruling adj. en güçlü
ruling adj. iktidardaki
Insurance
ruling n. özelge
Geometry
ruling n. düz bir çizginin hareket ettirilmesi ile oluşturulmuş koni ve silindir benzeri yüzeyin ana doğrusu

Meanings of "ruling" with other terms in English Turkish Dictionary : 61 result(s)

English Turkish
General
authoritarian ruling n. dikta
ruling pen n. tirlin
ruling clique n. yöneten sınıf
ruling price n. cari fiyat
ruling class n. yönetici sınıf
ruling party n. iktidar partisi
ruling case n. içtihat
ruling weakness n. yönetim zafiyeti
ruling pen n. çizgi kalemi
ruling planet n. yönetici gezegeni
ruling family n. kraliyet ailesi
self-ruling adj. kendini yöneten
self-ruling adj. kendine hakim olan
self-ruling adj. otokontrollü
Idioms
ruling with an iron fist adj. astığı astık kestiği kestik
Trade/Economic
ruling price n. cari fiyat
ruling prices n. cari fiyatlar
advance ruling n. mukteza
advance ruling n. özelge
ruling price n. piyasa fiyatı
tax ruling n. vergi özelgesi
ruling elements n. yönetici unsurlar
ruling prices n. (piyasaya) hakim fiyatlar
Law
interlocutory ruling n. ara karar
appeal against ruling n. karara karşı temyiz
court ruling n. mahkeme kararı
ruling of the court n. mahkeme kararı
give a ruling n. mahkemenin karar vermesi
declaratory ruling n. tespit kararı
declaratory ruling n. tespit hükmü
official ruling n. resmi karar
give a ruling v. hüküm vermek
give a ruling v. karar vermek (mahkeme)
Politics
ruling coalition n. baştaki (yönetimdeki) koalisyon
preliminary ruling of the court n. divan ön kararı
preliminary ruling of the court n. divanın ön kararları
detailed ruling n. gerekçeli karar
ruling party n. hükümet partisi
ruling party n. iktidardaki parti
ruling class n. iktidardaki sınıf
ruling alliance n. iktidar ittifakı
ruling party n. iktidar partisi
ruling regime n. iktidardaki rejim
preliminary ruling n. ön karar
ruling class n. üst sınıf
ruling elite n. yöneten elit kesim
ruling class n. yöneten sınıf
ruling class n. yönetici sınıfı
ruling class n. yöneten elit kesim
ruling wing n. iktidar kanadı
ruling side n. iktidar kanadı
Technical
ruling pen n. ayarlı kalem
ruling grade n. azami meyil
ruling section n. eşdeğer kesit
Religious
ruling elder n. presbiter
ruling elder n. (protestanlık'ta) yönetimsel görevlere sahip olup ruhban sınıfının dışında bulunan kimselere verilen onursal unvan
ruling elder n. presbiteryen kilisesi kurulu üyesi
Military
ruling language n. amir dil
Football
bosman ruling n. bosman kuralları
Star Wars
imperial ruling council n. imparatorluk idari konseyi
ruthic's ruling temple n. ruthic'in yönetim tapınağı