silahlı - Turkish English Dictionary
History

silahlı



Meanings of "silahlı" in English Turkish Dictionary : 12 result(s)

Turkish English
General
silahlı armed adj.
silahlı gunned adj.
Law
silahlı armed adj.
silahlı under arms adv.
Military
silahlı armoured adj.
silahlı armored adj.
silahlı armiferous adj.
silahlı firearmed adj.
Slang
silahlı tooled up adj.
silahlı heeled adj.
silahlı strapped adj.
British Slang
silahlı tooled up adj.

Meanings of "silahlı" with other terms in English Turkish Dictionary : 395 result(s)

Turkish English
General
silahlı adam gunman n.
silahlı soygun heist n.
silahlı soygun hijacking n.
silahlı çatışma (iki kişi arasındaki) gunfight n.
silahlı soyguncu gunman n.
silahlı çatışmalar hostilities n.
silahlı soygun armed robbery n.
silahlı soyguncu gunsel n.
silahlı kuvvetler the armed forces n.
silahlı koruma arm guard n.
silahlı soygun stickup n.
silahlı kuvvetler sansürü armed forces censorship n.
silahlı kuvvetler the military n.
silahlı soygun holdup n.
silahlı haydut gunman n.
silahlı kimse gun n.
çatışma (silahlı) conflict n.
silahlı çatışma gunfight n.
silahlı helikopter gunship n.
silahlı çatışma shootout n.
silahlı soyguncu gunslinger n.
silahlı çatışmaya giren kimse gunfighter n.
silahlı soygun yapan kimse one who commits armed robbery n.
silahlı soyguncu heister n.
silahlı güç armed force n.
silahlı milis armed militia n.
silahlı kuvvetler armaments n.
gümrük kaçakçılığına engel olmak için kullanılan silahlı deniz motoru revenue cutter n.
silahlı kişi armed person n.
silahlı mücadele armed struggle n.
silahlı okul baskını school shooting n.
silahlı okul saldırısı school shooting n.
gündüz külahlı gece silahlı whited sepulcher n.
gündüz külahlı gece silahlı whited sepulchre n.
silahlı çatışma shoot-out n.
silahlı soygun stick-up n.
silahlı kuvvetler komitesi committee on armed services n.
silahlı kuvvetler komitesi armed services committee n.
silahlı saldırı armed assault n.
silahlı çatışma firefight n.
silahlı adam armed man n.
silahlı gasp armed mugging n.
silahlı gasp armed heist n.
silahlı gasp armed extortion n.
silahlı gasp armed seizure n.
silahlı şiddet gun violence n.
silahlı çatışma gun battle n.
silahlı/askeri çatışma clash of arms n.
silahlı çatışma clash of arms n.
silahlı çatışma armed conflagration n.
silahlı kuvvetler armed forces n.
silahlı soyguncu bandit n.
denizaltılara karşı silahlı savaş gemisi corvette n.
silahlı soygun hold-up n.
silahlı şiddet armed violence n.
silahlı saldırgan gunman n.
silahlı hırsız armed thief n.
silahlı çatışmalar armed clashes n.
silahlı direniş armed resistance n.
güçlü silahlı direniş strong armed resistance n.
silahlı mücadele armed struggle n.
elçilik veya konsolosluklarında görevli silahlı türk güvenlik görevlisi cavass n.
elçilik veya konsolosluklarında görevli silahlı türk güvenlik görevlisi kavass n.
silahlı devriye ranger n.
silahlı devriye ranger n.
abd hükümetinin silahlı kuvvetlere onurlu hizmette bulunmuş kişiler için oluşturduğu mezarlık national cemetery n.
atom bombalarının test veya kullanımı sırasında radyoaktiviteye maruz kalan eski silahlı kuvvetler mensubu atomic veteran n.
silahlı soyguncu çetesi banditti n.
(uganda'da) silahlı soyguncu kondo n.
silahlı çatışma gunplay n.
silahlı grup halt n.
silahlı gemi kullanma yetkisi mart [obsolete] n.
silahlı soygun holdup n.
silahlı eşkıya chopper n.
silahlı çete üyesi chopper n.
(hindistan ve myanmar'da) silahlı çete soygunu dacoitage n.
(hindistan ve myanmar'da) silahlı eşkıya soygunu dacoitage n.
silahlı soyguncu çetesinin üyesi dakoit n.
silahlı kiralık katil gun for hire n.
silahlı gemi gunship n.
silahlı adam gunslinger n.
at sırtında silahlı saldırı road [obsolete] n.
(açığı ile bir diğer çalışanın terfi edileceği) silahlı kuvvetler çalışanı running mate n.
silahlı çatışma shooting n.
bazı faaliyetleri bastırmak için güç kullanan silahlı birlik üyesi cossack n.
hırvatistan'da veya yakın çevresinde çalışan silahlı memur pandoor n.
ağır silahlı süvarinin taşıdığı küçük dar flama penoncelle n.
silahlı haydut çete üyesi pistolero n.
kiralık silahlı saldırgan pistolero n.
(fransa'da) bir silahlı birlik ordonnance n.
hafif silahlı süvari pricker n.
derebeyin hizmetinde olup onu koruyan silahlı kiracı sergeant n.
saraydaki hain ve diğer suçluları tutuklamakla görevli silahlı kiracı sergeant n.
(anlaşmazlığı sona erdiren) silahlı çatışma shoot out n.
silahlı saldırgan sicario n.
silahlı güçler armed forces n.
sovyetler birliği silahlı kuvvetleri soviet n.
silahlı saldırıya uğramak be assaulted v.
silahlı saldırıya uğramak be assaulted by someone with a gun v.
silahlı mücadeleye katılmak join the armed struggle v.
silahlı soygun yapmak dacoit [india] v.
silahlı çatışmaya girmek gunfight v.
silahlı olmak carry a gun v.
hafif silahlı lightly armored adj.
tepeden tırnağa silahlı armed to the teeth adj.
hafif silahlı lightly armed adj.
tepeden tırnağa silahlı fully armed adj.
tepeden tırnağa silahlı armed from tip to toe adj.
hafif silahlı veya donanımlı light adj.
hafif silahlı light-armed adj.
ağır silahlı gunned adj.
… silahlı -gunned adj.
silahlı kuvvetler arası interservice adj.
silahlı sivillerden oluşan paramilitary adj.
silahlı paraşütçülere ait anlamına gelen ön ek para- pref.
silahlı paraşütçüler tarafından anlamına gelen ön ek para- pref.
silahlı paraşütçülere karşı savunmada anlamına gelen ön ek para- pref.
Phrasals
silahlı saldırı yapmak assail with v.
silahlı soygun yapmak stick up v.
(biriyle) silahlı mücadeleye girmek battle with (someone) v.
Colloquial
silahlı kuvvetlerden atılma belgesi ticket [brit] n.
silahlı soygun stick-up n.
tutulmuş silahlı adam gun n.
silahlı koruma gun n.
silahlı koruma hired gun n.
silahlı soygun stick-up n.
silahlı gitme/olma going equipped [uk] n.
silahlı olmak pack heat v.
Idioms
(o anda faal durumdaki) silahlı saldırgan active shooter n.
silahlı güçler the mailed fist n.
silahlı korumalardan oluşan duvar ring of steel n.
birinin/bir şeyin etrafını korumak için ya da kaçmasın diye çeviren silahlı koruma grubu ring of steel n.
birinin/bir şeyin etrafını saran silahlı korumalar ring of steel n.
birinin/bir şeyin etrafında halka/duvar oluşturan silahlı korumalar ring of steel n.
silahlı isyan başlatmak make head v.
tepeden tırnağa silahlı olmak be armed to the teeth v.
gündüz külahlı gece silahlı olmak be as slippery as an eel v.
silahlı olmak bear arms v.
silahlı ve tehlikeli armed and dangerous adj.
tepeden tırnağa silahlı armed to the teeth adj.
gündüz külahlı gece silahlı slippery as an eel adj.
gündüz külahlı gece silahlı as slippery as an eel expr.
gece silahlı gündüz külahlı leading a double life expr.
orta georgia'da her gün hava kuvvetlerine/silahlı kuvvetlere şükran günüdür edimgiafap (every day in middle georgia is air force appreciation day) abrev.
orta georgia'da her gün hava kuvvetlerine/silahlı kuvvetlere şükran günüdür edimgiafap (every day in middle georgia is armed forces appreciation day) abrev.
Speaking
şüpheliler silahlı ve tehlikeli suspects are armed and dangerous expr.
saldırgan silahlı mı? is the attacker armed? expr.
Law
nypd'de özellikle silahlı bir çatışmada başarılı olmuş polislere verilen ikinci en yüksek onur madalyası combat cross n.
silahlı soygun stickup n.
silahlı soygun heist n.
silahlı gemi kullanma yetkisi letter of marque n.
silahlı soyguncu holdup man n.
silahlı saldırgan armed attacker n.
silahlı özel güvenlik görevlisi armed private security guard n.
silahlı soygun armed robbery n.
silahlı gemi kullanma yetkisi letters of marque n.
silahlı çete armed gang n.
silahlı gemi kullanma yetkisi letter of mark and reprisal n.
silahlı soygun holdup n.
silahlı soygun davası case of armed robbery n.
silahlı tecavüz assault at arms n.
silahlı soyguncu stickup man n.
silahlı terör örgütüne üyelik membership to an armed terrorist organization n.
silahlı çatışmalar hukuku law of armed conflicts n.
silahlı çatışma armed conflict n.
silahlı gasp armed seizure n.
silahlı soyguncu armed robber n.
silahlı soygun hold-up n.
silahlı gasp armed extortion n.
silahlı kuvvetler mensuplarının düşman karşısında sergilediği askeri standartlara uymayan davranış misbehavior [us] n.
silahlı kuvvetler mensuplarının düşman karşısında sergilediği askeri standartlara uymayan davranış misbehaviour [us] n.
silahlı soygun dakoity n.
toplu silahlı saldırı mass shooting n.
silahlı saldırgan shooter n.
Politics
silahlı saldırı armed action n.
silahlı kanat armed wing n.
silahlı üye armed member n.
silahlı kuvvetlerin demokratik kontrolü merkezi centre for the democratic control of armed forces n.
silahlı çatışma armed conflict n.
silahlı insansız hava aracı armed unmanned aerial vehicle (drone) n.
silahlı isyan armed rebellion n.
silahlı saldırı armed attack n.
silahlı müdahale armed intervention n.
silahlı kuvvetler armed forces n.
silahlı tarafsızlık armed neutrality n.
silahlı eylem armed action n.
silahlı darbe armed coup n.
silahlı eylem armed attack n.
silahlı terör örgütü armed terrorist organization n.
sudan ve çad'daki silahlı çeteler janjaweit n.
sudan ve çad'daki silahlı çeteler jingaweit n.
sudan ve çad'daki silahlı çeteler janjawiid n.
sudan ve çad'daki silahlı çeteler janjawed n.
sudan ve çad'daki silahlı çeteler jinjaweed n.
sudan ve çad'daki silahlı çeteler janjaweed n.
sudan ve çad'daki silahlı çeteler janjawid n.
sudan ve çad'daki silahlı çeteler janjiwid n.
türk silahlı kuvvetleri turkish armed forces n.
(bir örgütün) silahlı kanadı armed wing n.
(bir örgütün) silahlı kolu armed wing n.
1983'te şili komünist partisi'nin silahlı kanadı olarak kurulan bir terör örgütü manuel rodriquez patriotic front n.
devlet politikalarında silahlı kuvvetlerin üstünlüğü militarism n.
kolombiya devrimci silahlı güçleri revolutionary armed forces of colombia n.
kolombiya devrimci silahlı güçleri farc n.
kolombiya devrimci silahlı güçleri fuerzas armadas revolucionarios de colombia (farc) n.
sivillerden oluşan silahlı örgüt paramilitary force n.
el fetih'in silahlı kanadı olarak örgütlenmiş bir terör örgütü fatah tanzim n.
filistinlilerin gazze'deki israillilere karşı silahlı ayaklanması intifada n.
filistinlilerin gazze'deki israillilere karşı silahlı ayaklanması intifadah n.
avrupa'da konvansiyonel silahlı kuvvetler antlaşması conventional forces in europe n.
leşker-i tayyibe'nin silahlı kanadı olduğu, 1989'da abd'nin misyoner gruplarına karşı pakistan'da kurulmuş olan sünni bir örgüt mdi (markaz-ud-dawa-wal-irshad) abrev.
Institutes
türk silahlı kuvvetleri güçlendirme vakfı turkish armed forces foundation n.
Technical
silahlı küçük tekne gunboat n.
silahlı kuvvetlere askere almak induct v.
Automotive
silahlı müdahale aracı armed response vehicle n.
(ingiltere'de) ateşli silahların olduğu olaylara müdahale için eğitilmiş silahlı ekipleri taşıyan polis aracı armed response vehicle n.
Aeronautic
(ticari uçakta) silahlı güvenlik görevlisi sky marshal n.
Marine
silahlı konvoy wafter [obsolete] n.
silahlı refakat gemisi wafter [obsolete] n.
silahlı gümrük muhafaza görevlisi revenuer [us] n.
eskiden asya'da kullanılan yelkenli ve kürekli bir silahlı gemi gallivat n.
birinci dünya savaşı sırasında ingilizler tarafından inşa edilen, sahte hedef görevi görebilen veya denizaltıları yok etmekte kullanılabilen kamuflajlı ve silahlı bir ticaret gemisi mystery ship n.
birinci dünya savaşı sırasında ingilizler tarafından inşa edilen, sahte hedef görevi görebilen veya denizaltıları yok etmekte kullanılabilen kamuflajlı ve silahlı bir ticaret gemisi mystery boat n.
silahlı refakatçinin koruması altında seyreden ticari gemiler convoy n.
kısmen silahlı armed en flute adj.
Marine Biology
silahlı yayın balığı agonus cataphractus n.
History
eskiden iskoçya'da bulunan silahlı birlik wappenshaw n.
1917'den 1922'ye kadar rus iç savaşı'nda hükümetlere karşı savaşan silahlı köylü gruplar the green armies n.
1917'den 1922'ye kadar rus iç savaşı'nda hükümetlere karşı savaşan silahlı köylü gruplar the green army n.
1917'den 1922'ye kadar rus iç savaşı'nda hükümetlere karşı savaşan silahlı köylü gruplar greens n.
(orta çağ irlandası ve iskoçyası'nda) hafif silahlı piyade kern n.
(eskiden) türk silahlı kuvvetleri veya paşa sembolü olarak kullanılan at kuyruğu horsetail n.
hafif silahlı süvari light-horseman n.
ağır silahlı süvarinin taşıdığı küçük dar flama pennoncel n.
ağır silahlı süvarinin taşıdığı küçük dar flama pennoncelle n.
(orta çağ irlandası ve iskoçyası'nda) hafif silahlı piyadeye ait kernish [rare] adj.
(orta çağ irlandası ve iskoçyası'nda) hafif silahlı piyadeye benzer kernish [rare] adj.
Military
kanada silahlı kuvvetleri canadian forces n.
silahlı kuvvetler mensubuna verilen, kullanılmamış izinlerden oluşan son izin terminal leave n.
silahlı kuvvetler the forces n.
hafif zırhlı silahlı küçük tekne tinclad n.
ağır silahlı birlik heavy brigade n.
haçlı seferleri sırasında hafif silahlı ve düşük rütbeli okçu ve izci görevi gören asker turcopole n.
silahlı kuvvetler bünyesinde kurulmuş örgüt veya işlevsel birim type unit n.
silahlı kuvvetler bünyesindeki birimlerin standart planlama verilerini içeren dosya type unit data file n.
avrupa’daki konvansiyonel silahlı kuvvetler antlaşması conventional armed forces in europe treaty n.
ağır silahlı muharebe aracı heavy armament combat vehicle n.
abd silahlı kuvvetleri united states armed forces n.
avrupa silahlı konvansiyonel kuvvetleri conventional armed forces in europe n.
abd silahlı kuvvetleri enstitüsü united states armed forces institute n.
konuşlu konvansiyonel silahlı kuvvetler stationed conventional armed forces n.
silahlı kuvvetler sanayi akademisi industrial college of the armed forces n.
silahlı kuvvetlerin rol ve vazifeleri roles and missions of the armed forces n.
silahlı çete armed bandit n.
silahlı kuvvetler özel silahlar projesi armed forces special weapons project n.
silahlı kuvvetler petrol satın alma dairesi armed services petroleum purchasing agency n.
silahlı pikap (kamyonet) technical n.
silahlı kuvvetler endüstri akademisi armed forces industrial college n.
silahlı kuvvetler kuryesi armed forces courier n.
silahlı kuvvetler muayene istasyonu armed forces examining station n.
silahlı tarafsızlık armed neutrality n.
silahlı kuvvetlerin bir parçası olmayan güç paramilitary forces n.
silahlı kuvvetler tıbbi tedarik bürosu armed forces medical procurement agency n.
silahlı çete armed gang n.
silahlı isyan armed insurgency n.
silahlı kuvvetler patoloji enstitüsü armed forces institute of pathology n.
silahlı kuvvetler ihtiyatlık hizmeti madalyası armed forces reserve medal n.
silahlı kuvvetler basın ve halkla ilişkiler okulu armed forces information school n.
silahlı kuvvetler tıbbi istihbarat merkezi armed forces medical intelligence centre n.
silahlı kuvvetlerarası madde inter-serviceable item n.
silahlı saldırı assault of arms n.
silahlı kuvvetler kurye görevi armed forces courier station n.
silahlı kuvvetler sansürü armed forces censorship n.
silahlı kuvvetler harp akademisi armed forces staff college n.
silahlı kuvvetler inzibatı armed forces police n.
silahlı araç armed vehicle n.
silahlı kuvvetler disiplin kontrol kurulu armed forces disciplinary control board n.
silahlı kuvvetler ihtiyat eğitimi merkezi armed forces reserve centre n.
silahlı kuvvetler stratejik planları joint strategic plans n.
silahlı kuvvetler sinema haberleri armed forces screen reports n.
silahlı kuvvetler nitelik testi armed forces qualification test n.
silahlı keşif armed reconnaissance n.
silahlı kuvvetler muhabere elektronik birliği armed forces communications electronics association n.
silahlı kuvvetler sağlık yönetmelikleri dairesi armed services medical regulating office n.
silahlı kuvvetler tedarik usulleri yönergesi armed services procurement regulation n.
silahlı refakat armed escort n.
silahlı kuvvetler stratejik planları service strategic plans n.
silahlı kuvvetlerde genel askeri eğitim universal military training in service n.
silahlı kuvvetler askerlik şubesi armed forces induction station n.
silahlı kuvvetler halkla ilişkiler ve eğitim dairesi armed forces information and education division n.
silahlı kuvvetler petrol kurulu armed services petroleum board n.
silahlı kuvvetler kurye hizmeti armed forces courier service n.
silahlı kuvvetler tedarik yönetmeliği armed forces procurement regulations n.
silahlı kuvvetler armed services n.
silahlı kuvvetler istihbaratı armed forces intelligence n.
silahlı çatışma armed conflict n.
silahlı kuvvetler radyo ve televizyon hizmeti armed forces radio and television service n.
silahlı kuvvetler akademisi armed forces college n.
silahlı kuvvetler tıbbi düzenleme bürosu armed forces medical regulating office n.
silahlı refakatçi armed escort n.
silahlı kuvvetler armed service n.
silahlı kuvvetler armed forces n.
silahlı çatışma hukuku law of armed conflicts n.
silahlı kuvvetler müşterek hareket yönetmeliği unified action armed forces n.
sovyet silahlı kuvvetleri soviet armed forces n.
türk silahlı kuvvetlerini güçlendirme vakfı turkish armed forces foundation n.
türk silahlı kuvvetleri güçlendirme vakfı turkish armed forces foundation n.
türk silahlı kuvvetleri turkish armed forces n.
türk silahlı kuvvetleri üstün hizmet madalyası distinguished service medal of the turkish armed forces n.
yüksek yoğunluklu silahlı çatışma high intensity armed conflict n.
avustralya silahlı kuvvetleri amf (australian military forces) n.
silahlı çatışma armed combat n.
silahlı kuvvetler war machine n.
silahlı kuvvetler military machine n.
silahlı kuvvetlerde bulunan kişiler arasında iletişimi kısıtlayan askeri sansür armed forces censorship n.
abd'de mayısın üçüncü cumartesi günü silahlı kuvvetleri anmak için düzenlenen bir resmi tatil armed forces courier n.
amerika birleşik devletleri silahlı kuvvetleri armed forces of the united states n.
silahlı müdahale birimi armed response unit n.
silahlı kuvvetlerin yedek birimin eğitim amaçlı ve karargah olarak kullandığı bina armory [canada] n.
silahlı kuvvetler armory n.
silahlı kuvvetler armoury n.
alman ordusunda silahlı hafif piyade tümeninden olan asker yager n.
silahlı koruma escort n.
(britanya ve ingiliz milletler topluluğu üyelerinde) silahlı kuvvetlerin disiplin ve askeri hukuk alanlarındaki tüzüğü king's regulations n.
silahlı güç mailed fist n.
kanada silahlı kuvvetleri'nde onbaşının üsttü ve çavuşun astı olan erbaş master corporal n.
kanada silahlı kuvvetleri'nde birinci sınıf astsubayın astı olan erbaş master warrant officer n.
kanada silahlı kuvvetlerinin donanma birimi maritime command n.
göreceli olarak kısa bir zaman diliminde, özellikle de askeri uçak kazası, kasırga, sel, deprem veya silahlı saldırı gibi yerel lojistik destek kapasitesini aşan tek bir olayda verilen çok sayıdaki zayiat mass casualty n.
aktif görevde olmayıp acil durumda çağırılabilen silahlı kuvvetler military reserve n.
abd'nin komünistlerce işgali durumunda gerilla mücadelesi vereceğini deklare etmiş küçük, aşırı tutucu silahlı bir örgüte üye kimse minuteman n.
silahlı kuvvetlerde görev yapmış kişi listesi honor roll n.
silahlı içtiması hosting n.
boşluğu doldurmak veya kotayı tamamlamak için bulundurulan silahlı kuvvetlere mensup kimse replacement n.
antik yunanistan'a özgü hafif silahlı bir askeri birlik hypaspist n.
yürürlükteki mevzuatta öngörülen süreyi aşmayacak şekilde silahlı kuvvetlerde aktif hizmet yapması gereken kimse obligated reservist n.
çatışmaya hazır bulunulduğunu göstermek veya dikkatleri esas saldırı noktasından uzaklaştırmak için silahlı gücün veya saldırı içeren bir hareketin sergilenmesi demonstration n.
sabotaj ve taciz yöntemleriyle savaşan düzensiz silahlı kuvvet guerilla force n.
silahlı düşman opposition n.
(ingiliz silahlı kuvvetlerinde) görev muafiyeti overslaugh [uk] n.
kore cumhuriyeti silahlı kuvvetlerinin bir üyesi rok n.
zulu savaşçıları veya diğer silahlı yerli güney afrikalılardan oluşan ordu kolu impi n.
abd'nin inşa ettiği ilk üç donanma gemisinden biri olan 44 silahlı bir fırkateyn old ironsides n.
(ikinci dünya savaşı'nda) abd silahlı kuvvetlerinin normandiya çıkarmasında müttefikler için kullanılan kod adı omaha n.
silahlı insansız hava aracı unmanned combat aerial vehicle (ucav) n.
silahlı insansız hava aracı (siha) unmanned combat aerial vehicle (ucav) n.
silahlı insansız hava aracı combat drone n.
silahlı insansız hava aracı (siha) combat drone n.
silahlı insansız hava aracı unmanned combat aerial vehicle n.
silahlı insansız hava aracı (siha) unmanned combat aerial vehicle n.
abd silahlı kuvvetleri'nin savaş gibi operasyonlardaki hava, deniz ve kara faaliyetlerine ilişkin görsel bilgilerin kaydedilmesi combat camera (comcam) n.
kanada silahlı kuvvetleri'nin üç ana kolundan her biri command n.
abd posta hizmetlerince gönderilen postaların iletiminden sorumlu silahlı kuvvetler veya savunma bakanlığı üyeleri custodian of postal effects n.
sivillerden oluşan silahlı örgüt paramilitary organisation n.
sivillerden oluşan silahlı örgüt paramilitary organization n.
sivillerden oluşan silahlı örgüt paramilitary unit n.
hırvatistan'da veya yakın çevresinde çalışan silahlı memur pandour n.
amerikan silahlı kuvvetleri american armed forces n.
(abd'de) silahlı kuvvetlerin yetki alanındaki tüm haberlerin tabi olduğu güvenlik incelemesi field press censorship n.
karşıt askeri birlikler arasındaki küçük ölçekli silahlı çatışma firefight n.
abd dışındaki bir hükümet organına veya kuruluşa ait olan silahlı kuvvet foreign armed force n.
silahlı kuvvetlerin ulusal veya kıtasal sınırların dışında verdiği hizmet foreign service n.
silahlı gücün fark edilmesini önleyen doğal etkenler screen n.
aktif silahlı kuvvet sayısının artırılması selective mobilization n.
aktif silahlı kuvvet sayısının artırılması selective mobilisation n.
silahlı kuvvetler the services n.
silahlı asker shot n.
silahlı askerler birliği shot n.
silahlı küçük gemi sloop of war [uk] n.
türk silahlı kuvvetleri (tsk) turkish armed forces n.
hemen ateşlemeye hazır tahribin hedef durumu--durum 2--silahlı state of readiness--state 2--armed n.
(silahlı kuvvetler mensuplarına) hizmet standartlarını aşılamak brief v.
mevcut yerden tam olarak ayrılmadan aynı veya başka bir silahlı kuvvetlere geçmek desert v.
(silahlı bir kuvvetin, üssün) statüsünü askeriden sivile dönüştürmek civilianize v.
(silahlı bir kuvvetin, üssün) statüsünü askeriden sivile dönüştürmek civilianise v.
ağır silahlı heavy-armed adj.
silahlı kuvvetlerarası inter-service adj.
eskiden silahlı kuvvetlerde çalışmış ex-service adj.
silahlı kuvvetlerce desteklenen military adj.
silahlı kuvvetlere ait service adj.
silahlı kuvvetler ile ilgili service adj.
silahlı kuvvetlere özgü service adj.
Hunting
silahlı çevre kontrolü perimeter control n.
Sport
birleşik devletler silahlı kuvvetler sporları united states armed forces sports (usafs) n.
Abbreviation
silahlı kuvvetler radyo ve televizyon hizmeti afrts (armed forces radio and television service) n.
silahlı müdahale aracı arv (armed response vehicle) n.
Latin
silahlı çatışmalar hukuku jus in bello n.
Archaic
silahlı kuvvet power n.
tepeden tırnağa silahlı empanoplied adj.
Slang
kanada silahlı kuvvetleri'nde askeri polis meathead [canada] n.
silahlı kadın suçlu gun moll n.
silahlı çatışma shoot-up n.
silahlı olmak wear it v.
silahlı soygun yapmak stick-up v.
Star Wars
gozanti silahlı nakliye gozanti armed transport n.