to pieces - Turkish English Dictionary
History

to pieces



Meanings of "to pieces" in Turkish English Dictionary : 10 result(s)

English Turkish
Idioms
to pieces expr. parçalara
to pieces expr. küçük parçalara
to pieces expr. paramparça
to pieces expr. büyük ölçüde
to pieces expr. çok
to pieces expr. (duygusal olarak) yıkılmış/çökmüş
to pieces expr. içi parçalanmış
to pieces expr. mahvolmuş
to pieces expr. fiyasko
to pieces expr. yerle bir olmuş

Meanings of "to pieces" with other terms in English Turkish Dictionary : 237 result(s)

English Turkish
General
take to pieces v. parçalamak
go to pieces v. fenalıklar geçirmeye veya o zamana kadar gizli tuttuğu her şeyi ifşa etmeye başlamak
go to pieces v. dökülmek
be broken to pieces v. parça parça olmak
go to pieces v. bölünmek
be torn to pieces v. paralanmak
fly to pieces v. parçalanmak
break to pieces v. tuzla buz etmek
fly to pieces v. dağılmak
go to pieces v. yıkılmak
go to pieces v. parçalanmak
fall to pieces v. parçalanmak
break to pieces v. parça parça etmek
tear to pieces v. paralamak
take to pieces v. parçalara ayırmak
go to pieces v. gücenmek
cut to pieces v. parçalara ayırmak
be torn to pieces v. paramparça olmak
break to pieces v. paramparça etmek
pick to pieces v. didiklemek
be broken to pieces v. paramparça olmak
pull to pieces v. parçalamak
beat somebody all to pieces v. pöstekisini sermek
pull something to pieces v. bir şeyi parçalara ayırmak
go to pieces v. kırılmak
tear to pieces v. parçalamak
dash to pieces v. çarpıp paramparça etmek
fly to pieces v. parça parça olmak
fall to pieces v. yıkılmak
fall to pieces v. paramparça olmak
be torn to pieces v. parça parça olmak
go to pieces v. bir olay karşısında kendini tutamayıp ağlamaya başlamak
go to pieces v. dağılmak
break to pieces v. parçalanmak
fall apart to pieces v. mücadele yeteneğini kaybetmek
fall apart to pieces v. bin parçaya bölünmek
fall to pieces v. parçalara ayrılmak
fall to pieces v. tuzla buz olmak
break to pieces v. tuzla buz olmak
break to pieces v. parçalara ayrılmak
fall to pieces v. dağılmak
take to pieces v. sökmek
break something to pieces v. paramparça etmek
go to pieces v. sağlığını kaybetmek
fallen to pieces adj. hurdahaş
pulled to pieces adj. parçalara ayrılmış
shot to pieces adj. darmadağınık olmuş
shot to pieces adj. bozulmuş
shot to pieces adj. tamamen bozulmuş
hacked to pieces adj. lime lime doğranmış
(all) to pieces adv. tamamen
(all) to pieces adv. bütünüyle
(all) to pieces adv. parça parça hale
(all) to pieces adv. darmadağın hale
Colloquial
that beats something all to pieces [rural] v. bir şeyden çok daha iyi olmak
that beats something all to pieces [rural] v. bir şeyi sollamak
that beats something all to pieces [rural] v. bir şeyin tozunu attırmak
that beats something all to pieces [rural] v. bir şeyden gömlek gömlek üstün olmak
be (all) shot (to pieces) v. paramparça olmak
be (all) shot (to pieces) v. harap olmak
be (all) shot (to pieces) v. yıkılmak
be (all) shot (to pieces) v. bozulmak
be (all) shot (to pieces) v. mahvolmak
Idioms
rip (someone or something) to pieces v. yerin dibine batırmak
rip (someone or something) to pieces v. yerden yere vurmak/çalmak
rip (someone or something) to pieces v. olumsuz/fena/çok kötü eleştirmek
rip (someone or something) to pieces v. bütün kusurlarını yüzüne vurmak
pick somebody/something to pieces v. kıyasıya/acımasızca eleştirmek
pick somebody/something to pieces v. kılı kırk yararcasına eleştirmek
pick somebody/something to pieces v. tek tek gözler önüne sermek
pull somebody/something to pieces v. kıyasıya/acımasızca eleştirmek
pull somebody/something to pieces v. kılı kırk yararcasına eleştirmek
pull somebody/something to pieces v. tek tek gözler önüne sermek
pick to pieces v. acımasızca eleştirmek
pull to pieces v. acımasızca eleştirmek
pick someone to pieces v. acımasızca eleştirmek
pick to pieces v. ağır biçimde eleştirmek
pick someone to pieces v. ağır biçimde eleştirmek
go to pieces v. bozulmak
cut to pieces v. bozguna uğratmak
pick someone to pieces v. birisini çok ağır bir biçimde eleştirmek
fall to pieces v. bozulmak
pull someone to pieces v. birisini çok ağır bir biçimde eleştirmek
thrill someone to pieces v. birisini çok heyecanlandırmak
fall to pieces v. bin parça olmak
go all to pieces v. çok kötü duruma düşmek
cut to pieces v. hezimete uğratmak
go to pieces v. işlevini kaybetmek
go to pieces v. morali bozulmak
fall to pieces v. kırılmak
go to pieces v. kendini kaybetmek
be thrilled to pieces v. sevinçten neredeyse kalbi durmak
tear someone or something to pieces v. paramparça etmek
be thrilled to pieces v. sevinçten çılgına dönmek
pull to pieces v. sert biçimde eleştirmek
be thrilled to pieces v. sevinçten deliye dönmek
fall to pieces v. parçalanmak
rip to pieces v. paramparça etmek
fall to pieces v. paramparça olmak
go to pieces v. ruhsal/zihinsel çöküntüye uğramak
cut to pieces v. parçalara ayırmak
break something to pieces v. paramparça etmek
go to pieces v. paramparça olmak
dash something to pieces v. paramparça etmek
dash something to pieces v. tuzla buz etmek
blow someone or something to pieces v. (patlama sonrası) paramparça etmek
thrill someone to pieces v. yüreğini hoplatmak
fall to pieces v. (duygusal anlamda) darmadağın olmak
thrill someone to pieces v. yürek hoplatmak
pick somebody/something to bits/pieces v. bir şeyin ıncığını cıncığını çıkarmak
pick somebody/something to bits/pieces v. bir şeyi/birini sert bir şekilde eleştirmek
pick somebody/something to bits/pieces v. bir şeyin/birinin kusurlarını/negatif yönlerini dile getirmek/arayıp bulmak
pick somebody/something to bits/pieces v. bir şeyin/birinin negatif yönlerine odaklanmak
pick somebody/something to bits/pieces v. bir şey hakkında kılı kırk yarmak
pull somebody/something to bits/pieces v. bir şeyin ıncığını cıncığını çıkarmak
pull somebody/something to bits/pieces v. bir şeyi/birini sert bir şekilde eleştirmek
pull somebody/something to bits/pieces v. bir şeyin/birinin kusurlarını/negatif yönlerini dile getirmek/arayıp bulmak
pull somebody/something to bits/pieces v. bir şeyin/birinin negatif yönlerine odaklanmak
pull somebody/something to bits/pieces v. bir şey hakkında kılı kırk yarmak
shoot to pieces v. defalarca vurmak
shoot to pieces v. delik deşik etmek
shoot to pieces v. bir iddiayı, tezi, davayı çürütmek
shoot to pieces v. bir iddianın, tezin, davanın kusurlarını/hatalarını bulmak
shoot to pieces v. bir iddiayı, tezi, davayı yerle bir etmek
take to pieces v. dövmek
take to pieces v. pataklamak
take to pieces v. dayak atmak
take to pieces v. ağzını bununu dağıtmak
take to pieces v. evire çevire dövmek
take to pieces v. üste çıkmak
take to pieces v. baskın çıkmak
take to pieces v. alt etmek
take to pieces v. savlarını çürütmek
take to pieces v. yerle bir etmek
take to pieces v. hakkından gelmek
tear (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) yerden yere vurmak
tear (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) yerin dibine batırmak
tear (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) fena benzetmek
tear (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) haşlamak
tear (someone or something) to pieces v. (birinin/bir şeyin) ağzına sıçmak/etmek
tear (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) saldırgan/ağır bir şekilde eleştirmek
tear (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) paylamak
tear (someone or something) to pieces v. (birine/bir şeye) fırça çekmek
tear (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) topa tutmak
tear (someone or something) to pieces v. (birine/bir şeye) çıkışmak
tear (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) paralamak
tear (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) kınamak
tear (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) paramparça etmek
tear (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) mahvetmek
tear (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) darmadağın etmek
tear (someone or something) to pieces v. (birine/bir şeye) zarar vermek
tear (someone or something) to pieces v. (birine/bir şeye) hasar vermek
tear somebody/something to pieces/shreds v. birini/bir şeyi yerden yere vurmak
tear somebody/something to pieces/shreds v. birini/bir şeyi yerin dibine batırmak
tear somebody/something to pieces/shreds v. birini/bir şeyi fena benzetmek
tear somebody/something to pieces/shreds v. birini/bir şeyi saldırgan/ağır bir şekilde eleştirmek
tear somebody/something to pieces/shreds v. birini/bir şeyi topa tutmak
tear somebody/something to pieces/shreds v. birini/bir şeyi kınamak
tear something to pieces/shreds v. bir şeyi parçalara ayırmak
tear something to pieces/shreds v. bir şeyi mahvetmek
tear something to pieces/shreds v. bir şeyi paramparça etmek
tear someone or something to pieces v. birini/bir şeyi yerden yere vurmak
tear someone or something to pieces v. birini/bir şeyi yerin dibine batırmak
tear someone or something to pieces v. birini/bir şeyi fena benzetmek
tear someone or something to pieces v. birini/bir şeyi saldırgan/ağır bir şekilde eleştirmek
tear someone or something to pieces v. birini/bir şeyi topa tutmak
tear someone or something to pieces v. birini/bir şeyi parçalara ayırmak
tear someone or something to pieces v. birini/bir şeyi mahvetmek
tear someone or something to pieces v. birini/bir şeyi paramparça etmek
beat (something) all to pieces v. (bir şeyden) çok daha iyi olmak
beat (something) all to pieces v. (bir şeyi) sollamak
beat (something) all to pieces v. (bir şeyin) tozunu attırmak
beat (something) all to pieces v. (bir şeyden) gömlek gömlek üstün olmak
love to pieces v. çok etkilenmek
love to pieces v. çok sevmek
love to pieces v. çok aşık olmak
love to pieces v. her şeyiyle sevmek
pick something to pieces v. bir şeyde küçük delikler açmak
pick something to pieces v. bir şeyi delmek
pick something to pieces v. bir şeyde delikler açmak
tickle (one) to pieces v. (birini) çok memnun etmek
tickle (one) to pieces v. (birini) çok hoşnut etmek
tickle (one) to pieces v. (birini) çok mutlu etmek
tickle (one) to pieces v. (birini) çok sevindirmek
tickle (one) to pieces v. (birini) zevkten dört köşe etmek
blow something to pieces v. bir şeyi çürütmek
blow something to pieces v. bir şeyi paramparça etmek
blow something to pieces v. bir şeyi yerle bir etmek
cut (someone) to pieces v. (birini) paramparça etmek
cut (someone) to pieces v. (birini) feci şekilde yaralamak
cut (someone) to pieces v. (birini) sakat bırakmak
cut (someone) to pieces v. (birini) vahşice öldürmek
cut (someone) to pieces v. (birini) hezimete uğratmak
cut (someone) to pieces v. (birini) bozguna uğratmak
cut (something) to pieces v. (bir şeyi) parçalara ayırmak
cut (something) to pieces v. (bir şeyi) küçük parçalar halinde kesmek
hack (something) to pieces v. (bir şeyi) parça pinçik etmek
hack (something) to pieces v. (bir şeyi) didik didik etmek
hack (something) to pieces v. (bir şeyin) ıncığını cıncığını çıkarmak
hack (something) to pieces v. (bir şeyi) bölük pörçük etmek
hack (something) to pieces v. (bir şeyi) un ufak etmek
pick (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) didik didik etmek
pick (someone or something) to pieces v. (biri/bir şey) hakkında kılı kırk yarmak
pick (someone or something) to pieces v. (birinin/bir şeyin) ıncığını cıncığını çıkarmak
pick (someone or something) to pieces v. (birinin/bir şeyin) negatif yönlerine odaklanmak
pick (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) kılı kırk yararcasına eleştirmek
pick (someone or something) to pieces v. (birini/bir şeyi) acımasızca eleştirmek
thrill to pieces v. çok heyecanlandırmak
thrill to pieces v. yüreğini hoplatmak
thrill to pieces v. yürek hoplatmak
shot to pieces adj. mahvolmuş
shot to pieces adj. kafayı bulmuş
shot to pieces adj. paramparça
shot to pieces adj. sarhoş
tickled to pieces adj. çok memnun olmuş/edilmiş
tickled to pieces adj. çok hoşnut olmuş/edilmiş
tickled to pieces adj. çok mutlu olmuş/edilmiş
tickled to pieces adj. çok sevinmiş/sevindirilmiş
tickled to pieces adj. zevkten dört köşe olmuş/edilmiş
thrilled to pieces expr. çok sevinmiş
shot to pieces expr. dağılmış
shot to pieces expr. çürütülmüş (fikir)
thrilled to pieces expr. çok heyecanlanmış
thrilled to pieces expr. sevinçten/heyecandan kalbi duracak gibi
shot to pieces expr. zil zurna sarhoş
Speaking
that beats all to pieces expr. (iki şeyi karşılaştırırken) bin basar
that beats all to pieces expr. (iki şeyi karşılaştırırken) çok daha iyi
that beats something all to pieces expr. (iki şeyi karşılaştırırken) bin basar
that beats something all to pieces expr. (iki şeyi karşılaştırırken) her haliyle çok daha iyi
that beats all to pieces expr. (iki şeyi karşılaştırırken) her haliyle çok daha iyi
that beats something all to pieces expr. (iki şeyi karşılaştırırken) çok daha iyi
Slang
be shot to pieces v. paramparça olmak
be shot to pieces v. harap olmak
be shot to pieces v. mahvolmak
be shot to pieces v. başarısız olmak
be shot to pieces v. suya düşmek
be shot to pieces v. yıkılmak