verilmiş - Turkish English Dictionary
History

verilmiş



Meanings of "verilmiş" in English Turkish Dictionary : 8 result(s)

Turkish English
General
verilmiş given adj.
verilmiş expensed adj.
verilmiş endued adj.
verilmiş delivered adj.
verilmiş bestowed adj.
verilmiş dedicated adj.
verilmiş unwithheld adj.
Trade/Economic
verilmiş delivered adj.

Meanings of "verilmiş" with other terms in English Turkish Dictionary : 376 result(s)

Turkish English
General
verilmiş rol ascribed role n.
baston şekli verilmiş genellikle nane aromalı şeker candy cane n.
verilmiş statü ascribed status n.
 italya’nın 1948 anayasası ile kısmi bölgesel özerklik verilmiş 20 bölgesinden biri lazio n.
bağışlanacağına dair söz verilmiş olan para pledge n.
kiraya verilmiş mülk let n.
izin verilmiş sermaye authorised capital n.
başkasından ilham alınarak verilmiş isim nametake n.
önceden verilmiş söz prior engagement n.
verilmiş bilgi imparted knowledge n.
içi oyulmuş ve bir tarafına insan çehresi şekli verilmiş kabaktan oyuncak fener jack-o-lantern n.
adak olarak verilmiş şey votive deposit n.
unvan/isim verilmiş dubbed n.
meleklere verilmiş dokuz rütbeden her biri order n.
külah biçimi verilmiş saklama kağıdı twist [brit] n.
roma vatandaşlığı verilmiş kimse latinity n.
nelson mandela'ya verilmiş, kökeni ait olduğu xhosa klanına dayanan bir saygı unvanı madiba [south africa] n.
önceden haber verilmiş şey vaticination n.
gizli bilgi verilmiş kimse repository n.
mesleki uzmanlık belgesi verilmiş doktor diplomate n.
edilmiş yeminden veya verilmiş sözden muaf olma dispensation n.
sancak taşıma ve komuta etme yetkisi verilmiş şövalye baronet [obsolete] n.
parantez içinde verilmiş ifade parenthetic n.
parantez içinde verilmiş ifade parenthetical n.
önceden verilmiş karar predetermination n.
birinin varlığını kendisine verilmiş bir hak gibi görmek take someone for granted v.
verilmiş olmak (hak vb) be vested in v.
verilmiş olmak (akademik derece) hold v.
hükmü verilmiş olmak fate v.
(şekil verilmiş ekmek hamurunu) tavaya yerleştirmek pan v.
ıstırap verilmiş excruciated adj.
küre şekli verilmiş ensphered adj.
açı verilmiş angled adj.
cesaret verilmiş emboldened adj.
dışarı verilmiş exuded adj.
cevap verilmiş answered adj.
asalet verilmiş ennobled adj.
yüz verilmiş encouraged adj.
ağırlık verilmiş emphasised adj.
karar verilmiş enacted adj.
acılık verilmiş envenomed adj.
son verilmiş terminated adj.
tat verilmiş flavored adj.
öğüt verilmiş expostulated adj.
izin verilmiş authorised adj.
kudret verilmiş energized adj.
ödünç verilmiş lent adj.
gözdağı verilmiş ballyragged adj.
ünvan verilmiş dubbed adj.
dışarı verilmiş emitted adj.
akıl verilmiş exhorted adj.
gaz verilmiş egged adj.
zarar verilmiş endamaged adj.
rehin verilmiş gaged adj.
izin verilmiş allowed adj.
tarih verilmiş dated adj.
kararı verilmiş decreed adj.
cesaret verilmiş encouraged adj.
hüküm verilmiş doomed adj.
vekalet verilmiş vicarious adj.
lezzet verilmiş seasoned adj.
çırak olarak verilmiş apprenticed adj.
kudret verilmiş energised adj.
şövalyelik nişanı verilmiş knighted adj.
ağırlık verilmiş emphasized adj.
zarar verilmiş damaged adj.
numune olarak verilmiş exampled adj.
önceden haber verilmiş foretold adj.
belirli bir veraset usulüne göre verilmiş entailed adj.
örnek verilmiş exampled adj.
oda verilmiş chambered adj.
iş verilmiş tasked adj.
öncelik verilmiş prioritised adj.
karar verilmiş decided adj.
imtiyaz verilmiş enfranchised adj.
elle şekil verilmiş fashioned adj.
istenmeden verilmiş unsolicited adj.
güç verilmiş energized adj.
özel ders verilmiş tutored adj.
ittifakla karar verilmiş concerted adj.
kalbinde veya zihninde bir kimseye yüksek yer verilmiş enthroned adj.
şekil verilmiş shaped adj.
verilmiş (hava vb) exhaled adj.
belirtilen zaman içinde teslim edilmiş/verilmiş timely adj.
güç verilmiş energised adj.
nasihat verilmiş exhorted adj.
yetki verilmiş authorized adj.
şovalyelik nişanı verilmiş dubbed adj.
güven verilmiş assured adj.
biçim verilmiş structured adj.
renk verilmiş encoloured adj.
söz verilmiş promised adj.
dışarı verilmiş (soluk vb) exhaled adj.
yetki verilmiş authorised adj.
yuvarlak kütle şekli verilmiş glomerate adj.
daha az verilmiş scrimpier adj.
en az verilmiş scrimpiest adj.
bol verilmiş showered adj.
vaaz verilmiş sermonized adj.
izin verilmiş permitted adj.
yetki verilmiş chaired adj.
gereğinden fazla değer verilmiş overrated adj.
fazla değer verilmiş overrated adj.
ara verilmiş suspended adj.
insani özellikler verilmiş humanised adj.
avantaj verilmiş advantaged adj.
insani özellikler verilmiş humanized adj.
hüküm verilmiş adjudicated adj.
karar verilmiş adjudicated adj.
akım verilmiş alive adj.
iyi şekil verilmiş well-formed adj.
cömertçe verilmiş bounteous adj.
su verilmiş quenched adj.
uğrunda çok canlar verilmiş (savaş vb) dearly-won adj.
önceden haber verilmiş predicted adj.
karar verilmiş resolved adj.
kod verilmiş code-designated adj.
işine son verilmiş laid-off adj.
önceden verilmiş pre-given adj.
siparişi verilmiş on order adj.
son verilmiş dissolved adj.
rüşvet verilmiş bought off adj.
vatandaşlık verilmiş nationalised adj.
vatandaşlık verilmiş nationalized adj.
teminat olarak verilmiş bailable adj.
önceden hüküm verilmiş foreordained adj.
isim verilmiş olan nicknamed adj.
öncelik verilmiş prioritized adj.
izin verilmiş authorized adj.
tat verilmiş favoured adj.
tat verilmiş flavoured adj.
vaaz verilmiş sermonised adj.
enerji verilmiş reinvigorated adj.
rehin (verilmiş/alınmış) pignoratitious adj.
rehin (verilmiş/alınmış) pignorative adj.
ad verilmiş name adj.
yetki verilmiş nominated adj.
elektrik verilmiş electrified adj.
antika görünümü verilmiş antiqued adj.
çok az yemek verilmiş underfed adj.
rüşvet verilmiş undermoneyed adj.
zarar verilmiş underwrought [obsolete] adj.
cömertçe verilmiş unstinting adj.
kiraya verilmiş leased adj.
ıstırap verilmiş excruciate [obsolete] adj.
kalacak yer verilmiş quartered adj.
blok şekli verilmiş block adj.
eskiyince yaşlı birine verilmiş olan hand-me-up adj.
istenmeden verilmiş buckshee adj.
uygun olmayan role verilmiş (oyuncu) miscast adj.
kötü öğüt verilmiş miscounselled adj.
yakışıksız bir isim verilmiş misnamed adj.
sıvı yakıt verilmiş liquid-fueled adj.
kesin olarak karar verilmiş determinate adj.
ilerleme izni verilmiş greenlit adj.
torna ile geometrik desenler verilmiş guilloched adj.
para verilmiş heeled adj.
son şekli verilmiş rounded adj.
evliliği için başkasına söz verilmiş combinate [obsolete] adj.
başka birine eş olarak verilmiş combinate [obsolete] adj.
(doğruluğuna) hak verilmiş conceded adj.
doku verilmiş contextured adj.
düzgün şekil verilmiş contoured adj.
hükmü verilmiş fated adj.
söz verilmiş contracted adj.
önceden söz verilmiş forepromised adj.
papazlık yetkisi verilmiş ordained adj.
rahiplik yetkisi verilmiş ordained adj.
parantez içinde verilmiş parenthetic adj.
antika görünüm verilmiş preaged adj.
(biyolojik adlandırmalarda) başka bir türe verilmiş olan preoccupied adj.
kraliyet asası verilmiş sceptered [us] adj.
yönetme otoritesi verilmiş sceptered [us] adj.
kraliyet asası verilmiş sceptred [uk] adj.
yönetme otoritesi verilmiş sceptred [uk] adj.
kraliyet asası verilmiş sceptry adj.
yönetme otoritesi verilmiş sceptry adj.
yön verilmiş shaped adj.
levha formu verilmiş sheet adj.
serbestçe verilmiş freehanded adj.
çekidüzen verilmiş slicked up adj.
(seramik) is ile renk verilmiş smoked adj.
düşünmeden verilmiş robotic adj.
izin verilmiş olarak consentedly adv.
tarafından karar verilmiş before prep.
kiraya verilmiş lsd (leased) abrev.
Phrasals
verilmiş olmak reside in v.
Colloquial
şekil verilmiş saç do n.
şekil verilmiş saç doo n.
temelli olarak uçuşuna son verilmiş hava aracı hangar queen n.
yol verilmiş (terk edilmiş) shot down adj.
izin verilmiş supposed to adj.
tam anlamıyla kararı verilmiş cut and dried expr.
teröristlere istediği verilmiş olur the terrorists will have won expr.
verilmiş sadakam varmış somebody up there loves me expr.
verilmiş sadakam varmış someone up there loves me expr.
Idioms
az önce verilmiş bir karardan vazgeçince söylenir on second thought n.
(verilmiş) ağır ceza rough justice n.
çalışanları işten atması için tutulmuş/atma yetkisi verilmiş kimse a hatchet man n.
karar verilmiş olmak be all over bar the shouting [uk/australia] v.
kesin karar verilmiş olmak be carved in stone v.
kesin karar verilmiş olmak be set in stone v.
(birini/bir şeyi) varlığını kendisine verilmiş bir hak gibi görmek take (someone or something) for granted v.
son verilmiş on the chopping block adj.
çekidüzen verilmiş all spruced up adj.
çekidüzen verilmiş all spruced up adj.
istediğini yapmasına/istediği gibi davranmasına izin verilmiş left to (one's) own devices adj.
istediğini yapmasına/istediği gibi davranmasına izin verilmiş left to your own devices adj.
rehin verilmiş in pop [obsolete] expr.
rehine verilmiş in pop [obsolete] expr.
toprağa verilmiş in the ground expr.
Speaking
verilmiş sadakası varmış he's had a lucky escape expr.
Trade/Economic
dağıtılmasına karar verilmiş henüz ödenmemiş temettü deferred dividend outstanding n.
garanti verilmiş kişi warrantee n.
genel kurul için verilmiş vekalet proxy n.
önceden verilmiş muvafakatname prior written consent n.
rehine verilmiş mal pledged asset n.
rehine verilmiş varlık pledged asset n.
sipariş verilmiş ancak henüz gönderilmemiş stok ürün stock on order n.
şirket adına verilmiş gerçek garantiler real guarantees given on behalf of the enterprise n.
şirketin kurulmasına izin verilmiş sermaye tutarı authorised capital stock n.
satılmamak koşulu ile verilmiş mülk mortmain n.
teminata verilmiş alacak senetleri pledged notes receivable n.
tahsil için verilmiş senetler bill for collection n.
uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları tarafından 'aaa' kredi notu verilmiş banka first-tier n.
vadesi geçmiş, ertelenmiş veya takas verilmiş diğer yükümlülükler overdue, deferred or restructured taxes and other fiscal liabilities n.
üçüncü şahıslar adına verilmiş gerçek garantiler real guarantees on behalf of third parties n.
yabancı kaynaklar için verilmiş ipotek ve diğer teminatların toplam tutarı total amount of mortgages and other guarantees given for liabilities n.
yetki verilmiş kişi authorized n.
yetki verilmiş kişi authorised n.
bayilik verilmiş franchised adj.
gümrük vergisi verilmiş duty-paid adj.
işine son verilmiş pink-slipped adj.
işine son verilmiş dismissed adj.
işine son verilmiş discharged adj.
işine son verilmiş fired adj.
işine son verilmiş laid-off adj.
teminat olarak verilmiş bailed adj.
tekrar kredi verilmiş re-credited adj.
düşük bütçe verilmiş underbudgeted adj.
yetersiz bütçe verilmiş underbudgeted adj.
Law
mahkemece verilmiş para cezası a court-imposed fine n.
teminat olarak verilmiş mal bailed goods n.
verilmiş karar passed judgment n.
verilmiş ceza adjudged punishment n.
verilmiş cezanın infazı execution of the criminal sentence n.
dini, dernek veya kamu kullanımı için verilmiş ve satılmaz mülke eşdeğer hediye mortification [scotland] n.
halihazırda verilmiş kararı uygulama süreci diligence [scotland] n.
sanığın suçlu olduğuna dair hakkında verilmiş hüküm conviction n.
arazi mülkiyeti hakkı verilmiş kimse cognisor n.
arazi mülkiyeti hakkı verilmiş kimse cognizor n.
arazi mülkiyeti hakkı verilmiş kimse cognizee n.
başkasına hediye verilmiş mülkün kontrolünü vasiyetname ile elinde tutan kimse fideicommissary n.
ingiliz bir soyluyu, yargıcı veya yüksek rütbeli memuru karalama amaçlı yayınlanmış yazı veya verilmiş demeç scandalum magnatum n.
mahkeme emriyle yerel otoritenin yasal sorumluluğuna verilmiş in care adj.
mahkeme emriyle yerel otoritenin yasal sorumluluğuna verilmiş into care adj.
meşruluk verilmiş legitimatized adj.
meşruluk verilmiş legitimatised adj.
kanunen izin verilmiş olan congeable adj.
teminat olarak verilmiş bailable adj.
teminat olarak verilmiş bailed adj.
tımar şeklinde verilmiş enfeoffed adj.
yetki verilmiş olan entitled adj.
zimmetine verilmiş entrusted adj.
yetki verilmiş delegated adj.
rehin olarak verilmiş pignorate adj.
Politics
sancak taşıma ve komuta etme yetkisi verilmiş şövalye knight banneret n.
sancak taşıma ve komuta etme yetkisi verilmiş şövalye banneret n.
sancak taşıma ve komuta etme yetkisi verilmiş şövalye knight of the square flag n.
yetki verilmiş nominative adj.
görevine son verilmiş unseated adj.
yasa ile yetki verilmiş authorized by law adj.
Media
ikramiye olarak verilmiş yayın istasyonu bonus station n.
Technical
ara verilmiş yaşlanma interrupted aging n.
biçim verilmiş merdane shaped roll n.
biçim verilmiş delik shaped hole n.
biçim verilmiş yiv shaped groove n.
elektrikle güç verilmiş açık tutma düzeneği/cihazı electrically powered hold-open device n.
havada su verilmiş çelik air quenched steel n.
su verilmiş ve temperlenmiş kaynaklanabilir ince taneli çelikler quenched and tempered weldable fine grain steels n.
su verilmiş ve menevişlenmiş çelik quenched and tempered steel n.
şekil verilmiş ağaç with simulated wood n.
tekrar doldurulabilen su verilmiş ve temperlenmiş dikişsiz çelik tüp refillable quenched and tempered seamless steel tube n.
uzun süre poz verilmiş fotoğraf time exposure n.
bobin şekli verilmiş şey writhen n.
bronz görünümü verilmiş metal bronzine n.
kabaca dövülerek neredeyse son şekli verilmiş parça shape n.
sonraki işlemler için kabaca şekil verilmiş katı metal parçası slug n.
dönme momenti verilmiş torqued adj.
alarm verilmiş alarmed adj.
biçim verilmiş shaped adj.
çekiç darbeleri ile şekil verilmiş hammered adj.
havada su verilmiş air quenched adj.
haddelenmiş su verilmiş ve tavlanmış rolled quenched and tempered (rqt) adj.
fazla akım verilmiş overfed adj.
izin verilmiş permitted adj.
kubbe şekli verilmiş dome adj.
su verilmiş tempered adj.
presle şekil verilmiş swaged adj.
su verilmiş hardened adj.
yağda su verilmiş oil-quenched adj.
(değerli taş) şekil verilmiş cut adj.
Computer
isim verilmiş varlıklar named entities n.
kaynak kodun okunurluğunu artırması için ad verilmiş sabit değer constant n.
bayrağı verilmiş flagged for adj.
ilk değer verilmiş/atanmış initialised adj.
ilk değer verilmiş/atanmış initialized adj.
yukarıda linki verilmiş olan aforelinked adj.
linki verilmiş olan aforelinked adj.
Textile
kırışık görünüm verilmiş kumaş plissé n.
kırışık görünüm verilmiş kumaş plisse n.
tekdüze uzunlukta olması için kırpılarak şekil verilmiş (kürk veya yün) sheared adj.
Architecture
kalıpla zincir benzeri şekil verilmiş mimari form chain molding n.
Construction
kavis verilmiş tavan vaulted ceiling n.
köşeye veya dirseğe oturması için belirli bir kavis verilmiş parça (saçak oluğu, boru yalıtımı) miter n.
Automotive
fazla avans verilmiş enjeksiyon zamanı overly advanced injection timing n.
Aeronautic
devlet tarafından bir nakliye uçağını uçurma yetkisi verilmiş lisanslı pilot transport pilot n.
tüm havayollarının iata tarafından verilmiş biletlemede ve uçuşlarını isimlendirmede kullanılan iki harfli kodu airline code n.
Medical
bir üye devletin yetkili otoritesi tarafından beşeri ve veteriner tıbbi ürünler için verilmiş olan pazarlama ruhsatında değişikliklerin değerlendirilmesi examination of variations to the terms of a marketing authorisation for medicinal products for human use and veterinary medicinal products granted by a competent authority of a member state n.
narkoz verilmiş narcotized adj.
narkoz verilmiş narcotised adj.
narkoz verilmiş anesthetized adj.
narkoz verilmiş anaesthetized adj.
klinisyen tarafından verilen/verilmiş/uygulanan/uygulanmış clinician-administered adj.
uyuşturucu verilmiş opiated adj.
Gastronomy
burgu şekli verilmiş hamur işi twist n.
yumurta ile kıvam verilmiş sos allemande n.
yumurta ile kıvam verilmiş bir sos allemande sauce n.
kalıpla şekil verilmiş yemek shape n.
meşe fıçılarında bekletilerek meşe aroması verilmiş (şarap) oaky adj.
Astronomy
1972'ye kadar seçkin ingiliz gökbilimcilere verilmiş bir fahri unvan astronomer royal n.
Agriculture
bir sezonluğuna kiraya verilmiş tarım arazisi conacre [ireland] n.
11 aylığına kiraya verilmiş tarım arazisi conacre [ireland] n.
Breeding
(köpek) çobanlık eğitimi verilmiş huntaway adj.
Social Sciences
kişilere doğduklarında verilmiş olan ve artık kullanılmayan isim dead name n.
amerikan kraliyet unvanı verilmiş aileler american royalty n.
Linguistics
verilmiş bilgi given information n.
aksan verilmiş accented adj.
History
tımar verilmiş şehzade (prens) appanagist n.
Archaeology
taş ocağında kabaca şekil verilmiş kesme taş bastard ashlar n.
Religious
meryem ana'ya verilmiş olan unvanlardan biri our lady n.
yasal olarak anglikan şapeli'ne hizmet için verilmiş bölge chapelry n.
resmi ulusal kurum statüsü verilmiş (kilise) official adj.
resmi devlet kurumu statüsü verilmiş (kilise) official adj.
Environment
koruma altına alınmasına karar verilmiş biyosfer sahası declared biosphere reserve n.
Military
sıra numarası verilmiş hava kuvveti numbered air force n.
emre verilmiş birlik attached unit n.
kullanımına son verilmiş malzeme obsolete item n.
nato komutasına verilmiş kuvvetler nato command forces n.
yetki verilmiş ikmal maddeleri istihkakı authorized allowance of supplies n.
yetki verilmiş kadro authorized post n.
yetki verilmiş parça listesi authorized parts list n.
yetki verilmiş malzeme authorized equipment n.
yalnız idari maksatla emre verilmiş attached for administrative purpose only adj.
(asker) tehlikeli bir nöbet görevi verilmiş perdu [obsolete] adj.
(asker) tehlikeli bir nöbet görevi verilmiş perdue [obsolete] adj.
Art
heykel şekli verilmiş madalyon tondo n.
heykel şekli verilmiş sculpted adj.
heykel şekli verilmiş sculptured adj.
el üflemeyle şekil verilmiş handblown adj.
Photography
uzun süre poz verilmiş fotoğraf time exposure n.
Printery
buruşuk şekil verilmiş kağıt crepe paper n.
Abbreviation
daha önce referans verilmiş bir kitabın başka sayfasına referans verirken kullanılan kısa ifade o.c. (opere citato) n.
Latin
onursal olarak verilmiş honoris causa adj.
kaza süsü verilmiş casu consulto expr.
Archaic
alelacele verilmiş karar predetermination n.
takipsizlik kararı verilmiş (dava) nonsuit adj.
yetki verilmiş delegate adj.
heykel şekli verilmiş insculptured adj.
Slang
çalışanları işten atma yetkisi verilmiş idareci hatchet man n.
rehin verilmiş olma soak n.
yol verilmiş shot to the curb v.
işten çıkışı verilmiş pinked [dated] adj.
işine son verilmiş pinked [dated] adj.
verilmiş sadakamız varmış somebody up there likes me expr.
Modern Slang
abartılı hesaplanmış/verilmiş ölçü dick inches n.