History

yetkin

Meanings of "yetkin" in English Turkish Dictionary : 14 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	yetkin	competent adj.
General
2	General	yetkin	competent adj.
3	General	yetkin	perfect adj.
4	General	yetkin	braw adj.
5	General	yetkin	mightly adj.
6	General	yetkin	equal adj.
7	General	yetkin	long-haired adj.
8	General	yetkin	rounded adj.
9	General	yetkin	fledged adj.
10	General	yetkin	flidge adj.
11	General	yetkin	scient adj.
12	General	yetkin	poignant adj.
13	General	yetkin	sure-handed adj.
Industry
14	Industry	yetkin	time-served adj.

Meanings of "yetkin" with other terms in English Turkish Dictionary : 60 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	yetkin kimse	dandy n.
2	General	yetkin örnek	ideal n.
3	General	yetkin olunmayan konularda görüş belirtme ve öğüt verme alışkanlığı	ultracrepidarianism n.
4	General	deneyimli ve yetkin ama sıradan işçi	journeyman n.
5	General	deneyimli ve yetkin ama sıradan atlet	journeyman n.
6	General	deneyimli ve yetkin ama sıradan kadın işçi	journeywoman n.
7	General	deneyimli ve yetkin ama sıradan kadın atlet	journeywoman n.
8	General	işinde yetkin kimse	witch n.
9	General	sikke basımında yetkin kimse	mintman n.
10	General	sikkeler konusunda yetkin kimse	mintman n.
11	General	zaman ölçüm biliminde yetkin kimse	horologer n.
12	General	zaman ölçüm biliminde yetkin kimse	horologist n.
13	General	doğaüstü uygulamalarda yetkin olduğu düşünülen kimse	occultist n.
14	General	yetkin olmayan	improficience n.
15	General	evrensel bilgi sisteminde yetkin kimse	pantologist n.
16	General	yetkin işçi	deacon [scotland] n.
17	General	akademik tartışma incelikleri konusunda yetkin kimse	schoolman n.
18	General	yetkin kimse	shakes n.
19	General	yetkin olmak	be competent v.
20	General	yetkin hale gelmek	become competent v.
21	General	bir işte yetkin/o işe uygun olmak	be qualified v.
22	General	yetkin olunmayan konularda görüş belirtmek ve öğüt vermek	ultracrepidate v.
23	General	yetkin olmak	handle v.
24	General	yetkin hale gelmek	fledge v.
25	General	yetkin hale gelmek	flidge v.
26	General	yetkin olmak	skill [obsolete] v.
27	General	aşırı yetkin	ultracompetent adj.
28	General	yetkin olmayan birinin sunduğu (çalışma, proje,)	hors concours adj.
29	General	yetkin ama isteksiz	businesslike adj.
30	General	yetkin olmayan	icarian adj.
31	General	yetkin olmayan	inhabile [obsolete] adj.
32	General	yetkin olmayan	puisny [obsolete] adj.
33	General	yetkin olmayan	sodding adj.
34	General	yetkin olmayan	sucky adj.
35	General	yetkin olmadan	hors de combat adv.
36	General	yetkin bir şekilde	competently adv.
37	General	yetkin anlamına gelen son ek	-ible suf.
Colloquial
38	Colloquial	bazı teknik alanlarda oldukça yetkin ve meraklı teknisyen	tekki n.
39	Colloquial	bazı teknik alanlarda oldukça yetkin ve meraklı teknisyen	tekkie n.
40	Colloquial	yetkin olmadığı halde yasal konularda konuşan kimse	barrack-room lawyer n.
41	Colloquial	yetkin polis memuru	supercop [us] n.
42	Colloquial	yetkin baba	superdad n.
Idioms
43	Idioms	alanında hızla en iyi/en yetkin olan	number one with a bullet n.
44	Idioms	belirli bir durumda yeterince yetkin olmak	hold one's own v.
45	Idioms	konusunda yetkin	ahead of the curve adj.
Trade/Economic
46	Trade/Economic	yetkin bir işgücünün oluşturulması	creation of a competent workforce n.
47	Trade/Economic	girişimin yetkin olmadığı alan	soft spot n.
48	Trade/Economic	tam eğitimli ve yetkin	time-served adj.
Law
49	Law	(taraflardan birinin yetkin olmamasından doğan) sözleşme engeli	impediment n.
Computer
50	Computer	bu oyunu oynamaya yetkin yok	you are not authorized to play this game expr.
Math
51	Math	yetkin cisim	perfect field n.
52	Math	yetkin sayı	perfect number n.
53	Math	yetkin küme	perfect set n.
Astrology
54	Astrology	yıldız falına bakmada en yetkin kişi	archgenethliac [obsolete] n.
Education
55	Education	yetkin öğrenen	empowered learner n.
History
56	History	antik yunan ve roma alanında yetkin olan	classical adj.
Geology
57	Geology	petroloji alanında yetkin jeoloji uzmanı	petrologist n.
Archaic
58	Archaic	yetkin kimse	hand n.
59	Archaic	bir konu veya bilgiyi yetkin biçimde açıklayabilecek beceriye sahip uzman	doctor (of) n.
60	Archaic	yetkin olmayan	improsperous adj.