berth - Turco Inglés Diccionario
Historia

berth

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "berth" en diccionario turco inglés : 46 resultado(s)

Inglés Turco
General
berth n. palamar yeri
berth n. vazife
berth n. manevra alanı gemi
berth n. mevki
berth n. kuşet
berth n. yatak (taşıtlarda)
berth n. kamara
berth n. ranza
berth n.
berth n. açıklık
berth n. görev
berth n. yatak
berth n. gemici ranzası
berth n. demir yeri
berth n. palamer yeri
berth v. yatacak yer bulmak
berth v. palamarla bağlamak
berth v. yatak yer vermek
berth v. rıhtıma yanaşmak
berth v. limana girmek
Trade/Economic
berth n. geminin rıhtımda yanaşma yeri
Tourism
berth n. kamara yatağı
Traffic
berth n. (araç) park alanı
berth v. (otobüs, minibüs) park yerine çekmek
Railway
berth n. kuşet
Marine
berth n. demirleme yeri
berth n. demir yeri
berth n. demiryeri
berth n. gemi manevra sahası
berth n. gemi lenger sahası
berth n. gemi manevra alanı
berth n. iskele
berth n. kuşet yeri
berth n. liman palamar yeri
berth n. manevra alanı
berth n. rıhtımda palamar yeri
berth n. rıhtım yanaşma yeri
berth n. kamara
berth n. gemi görevlisinin konumu veya rütbesi
berth v. rıhtıma yanaştırmak (gemiyi)
berth v. rıhtıma yanaşmak (gemi)
berth v. (gemi) demirleme sırasında palamar yerini almak
berth v. (gemiye) demirleme alanı tahsis etmek
Military
berth n. ranza
Sport
berth n. turnuva grubundaki pozisyon
berth n. bir oyundaki pozisyon

Significados de "berth" con otros términos en diccionario inglés turco: 113 resultado(s)

Inglés Turco
General
pulman berth n. pulman ranza
sick berth n. revir
upper berth n. üst yatak
upper berth n. üst yatak (trende/vapurda)
lower berth n. alçak ranza
(wide) berth n. emniyet mesafesi
(wide) berth n. güvenlik mesafesi
sleeping berth n. yatak mekanizmalı araç koltuğu
give a wide berth to v. uzak durmak
give a wide berth to v. kaçınmaya dikkat etmek
give the land a wide berth v. karadan çok uzakta bulunmak
on berth adv. (iskeleye) bağlı
Colloquial
an easy berth n. kolay/zahmetsiz/basit iş/görev
an easy berth n. yorucu olmayan iş/görev
a soft berth n. kolay/zahmetsiz/basit iş/görev
a soft berth n. yorucu olmayan iş/görev
soft berth n. kolay/zahmetsiz/basit iş/görev
soft berth n. yorucu olmayan iş/görev
Idioms
a soft berth n. kek iş/görev
soft berth n. kek iş/görev
a soft berth n. basit iş/görev
soft berth n. basit iş/görev
a soft berth n. rahat iş/görev
soft berth n. rahat iş/görev
a soft berth n. zahmetsiz/dertsiz/külfetsiz iş veya görev
soft berth n. zahmetsiz/dertsiz/külfetsiz iş veya görev
give a wide berth v. kaçınmak
give a wide berth v. köşe bucak kaçmak
give a wide berth v. korunmak
give a wide berth v. sakınmak
give a wide berth v. uzak durmak
give (someone or something) a wide berth v. (birinden/bir şeyden) uzak durmak
give (someone or something) a wide berth v. (biriyle/bir şeyle) mesafeyi korumak
give (someone or something) a wide berth v. (biriyle/bir şeyle) araya mesafe koymak
give (someone or something) a wide berth v. (birinden/bir şeyden) kaçınmak
give (someone or something) a wide berth v. (birinden/bir şeyden) sakınmak
give (someone or something) a wide berth v. (biriyle/bir şeyle) etkileşime girmekten kaçınmak
give a wide berth to (someone or something) v. (birinden/bir şeyden) uzak durmak
give a wide berth to (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) mesafeyi korumak
give a wide berth to (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) araya mesafe koymak
give a wide berth to (someone or something) v. (birinden/bir şeyden) kaçınmak
give a wide berth to (someone or something) v. (birinden/bir şeyden) sakınmak
give a wide berth to (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) etkileşime girmekten kaçınmak
give someone or something a wide berth v. birinden/bir şeyden uzak durmak
give someone or something a wide berth v. biriyle/bir şeyle mesafeyi korumak
give someone or something a wide berth v. biriyle/bir şeyle araya belli bir mesafe koymak
give someone or something a wide berth v. biriyle bir şeyle aradaki mesafeyi/mesafesini korumak
give someone or something a wide berth v. birine/bir şeye yaklaşmamak
give someone/something a wide berth v. birinden/bir şeyden uzak durmak
give someone/something a wide berth v. biriyle/bir şeyle mesafeyi korumak
give someone/something a wide berth v. biriyle/bir şeyle araya belli bir mesafe koymak
give someone/something a wide berth v. biriyle bir şeyle aradaki mesafeyi/mesafesini korumak
give someone/something a wide berth v. birine/bir şeye yaklaşmamak
give someone/something a wide berth v. birinden/bir şeyden kaçınmak
give someone/something a wide berth v. birinden/bir şeyden sakınmak
give someone/something a wide berth v. biriyle/bir şeyle etkileşime girmekten kaçınmak
a wide berth expr. (istenmeyen bir şeye karşı konan) geniş mesafe
a wide berth expr. dağlar kadar mesafe
Trade/Economic
berth rates n. bağlama yeri fiyatları
berth rate n. bağlama yeri fiyatı
discharging berth n. boşaltma limanı
berth bill of lading n. düzenli sefer konşimentosu
berth freight rate n. geminin bağlama yerinde ödenecek navlun oranı
berth cargo n. indirimli taşıma tarifesi uygulanan yük
berth cargo n. indirimli tarife kargosu
berth rate n. layner tarifesi
berth bill of lading n. layner konşimentosu
berth rates n. layner tarifeleri
whether in berth or not n. yanaşmış olsun veya olmasın
berth terms n. yükleme ve boşaltma kuralları
loading berth n. yükleme rıhtımı
Law
berth cargo n. boşluk doldurmak için düşük navlunla alınan yük
berth clause n. geminin limana gelmemesi durumunda astarya günlerinin sayılmaması maddesi
berth charter n. rıhtımda yükleme mukavelesi
Technical
sleeping berth lamp n. baş ucu lambası
Railway
attendants sleeping berth n. kondüktör yatağı
pulman berth n. kullanılmadığında katlanıp kaldırılabilen ranza üst yatağı
Marine
berth note n. anlaşma taslağı
berth note n. ana anlaşmaya esas olan ön anlaşma
berth charter n. bağlama yeri sözleşmesi
berth deck n. branda güvertesi
large craft berth n. büyük ölçekli mavna iskelesi
mooring berth n. demir yeri
anchoring berth n. demirleme yeri
safe berth n. emin rıhtım
berth charter n. gemi bağlama yeri sözleşmesi
berth clause n. gemi bağlama yeri klozu
accommodation berth n. gemi palamar yeri
berth note n. gemi ön kiralama sözleşmesi
appropriated berth n. gemi palamar yeri
berth cargo n. gemide boş yerleri doldurmak amacı ile ucuz maliyetle taşınan yük
ready berth clause n. hazır rıhtım klozu
ready berth clause n. hazır rıhtım maddesi
coal berth n. kömür rıhtım
storm mooring on berth n. korunaklı suda fırtına
berth clause n. liman klozu
berth charter n. liman sözleşmesi
berth note n. küçük mukavele
berth note n. nakliye pusulası
berth note n. ön mukavele
accommodation berth n. palamar yeri
berth charter n. rıhtım kullanma mukavelesi
berth-to-berth n. rıhtımdan rıhtıma
berth clause n. rıhtım kullanma klozu
foul berth n. tehlikeli liman
building berth n. tersane rıhtımı
berth note n. taşıma pusulası
berth occupancy ratio n. yanaşma yeri kullanım oranı
whether in berth or not (wibon) n. yanaşmış olsun veya olmasın
berth-to-berth adj. limandan limana
Military
transfer berth n. aktarma demir yeri
casualty evacuation control berth n. hasta ve yaralı kontrol yeri
on berth adj. demirli