alkol - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

alkol



Sens de "alkol" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 45 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
alkol alcohol n.
General
alkol aqua vitae n.
alkol spirits n.
alkol spirit n.
alkol aqua vitae n.
alkol alcoholic beverage n.
alkol alcoholic drink n.
alkol alcoholic adj.
Colloquial
alkol stumbles n.
alkol jollop n.
alkol juice n.
Idioms
alkol laughing soup [old-fashioned] n.
alkol laughing water [old-fashioned] n.
Technical
alkol spirit of wine n.
alkol alcohol n.
Computer
alkol alcohol n.
Automotive
alkol alcohol n.
Medical
alkol ethanol n.
Chemistry
alkol alcohol n.
alkol ethanol n.
Abbreviation
alkol alc n.
Slang
alkol coffin nail n.
alkol coffin tack n.
alkol coffin varnish n.
alkol alchy n.
alkol alkie n.
alkol alky n.
alkol hooter n.
alkol idiot oil n.
alkol joy juice n.
alkol joy water n.
alkol tiger sweat n.
alkol tiger juice n.
alkol tiger milk n.
alkol tiger's milk n.
alkol liq n.
alkol tongue loosener n.
alkol tongue oil n.
alkol lubrication n.
alkol neck oil [dated] n.
alkol drinkypoo n.
alkol stumble-bumbles n.
British Slang
alkol poison n.
Modern Slang
alkol a bevy n.
alkol alkyhall n.

Sens de "alkol" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
General
dialkol;herhangi bir diatomik alkol glycol n.
alkol bağımlısı alcohol addict n.
sürücüye alkol muayenesi yapma breathalyse n.
alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle sarhoşluk inebriation n.
alkol alışkanlığı alcohol addiction n.
alkol ölçer breathalyser n.
alkol muayenesi breath test n.
metil alkol wood alcohol n.
nefesteki alkol oranını ölçen aygıt breathalyzer n.
alkol ölçer breathalyzer n.
alkol derecesi proof n.
etil alkol ethyl alcohol n.
alkol ve sudan oluşan içki grog n.
alkol alımı alcohol drinking n.
yasadışı alkol üretimi moonshining n.
fermente alkol fermentation alcohol n.
çok dayanıklı filmlerin ve kimi sentetik kumaşların yapımında kullanılan bileşiminde iki alkol drubu bulunan madde glycol n.
alkol satan küçük kafe estaminet n.
yasadışı alkol üretme moonshining n.
saf alkol plain spirits n.
alkol yüzdesi percent alcohol n.
alkol oranı yüksek bira nog n.
ev yapımı alkol homemade alcohol n.
alkol içen kimse imbiber n.
alkol yüzdesi alcoholic strength n.
alkol miktarı alcoholic strength n.
alkol tedavisi alcohol treatment n.
alkol ölçüm cihazı alcoholometer n.
alkol bağımlılığı alcohol addiction n.
alkol bağımlılığı alcoholism n.
alkol derecesi alcohol level n.
ev yapımı alkol home-brew n.
alkol zehirlenmesi intoxication n.
içkinin alkol derecesinin ölçüsü proof n.
ereksiyon olamama (alkol sonrası) breewer's droop n.
sertleşme bozukluğu (alkol sonrası) breewer's droop n.
alkol alışkanlığı the drink habit n.
alkol-tütün mamulleri alcoholic beverages and tobacco products n.
alkol oranı alcoholic strength n.
alkol derecesi alcoholic strength n.
alkol etkisinde taşkınlık alcohol-fuelled rampage n.
(alkol) gizli içici secret drinker n.
bir kişinin hayatı boyunca alkol, sigara ve uyuşturucudan uzak yaşamayı seçmesi straight edge n.
sürücüye alkol muayenesi yapma breathalyze n.
nefesteki alkol oranını ölçen aygıt breathalyser n.
aşırı alkol kullanımı excessive use of alcohol n.
aşırı alkol alma booziness n.
alkol oranı %14'ten az olan şarap table wine n.
alkol bağımlılığı alcohol dependence n.
içkideki alkol seviyesi alcoholicity n.
alkol ölçüm cihazı alcohometer n.
alkol kullanmayan kimse rechabite n.
aşırı alkol tüketiminden kaynaklı susuzluk nadors [south african] n.
eski dönemlerde alkol kaçakçılığında kullanılan büyük fıçı tub [brit] n.
aşırı alkol tüketimi bibacity n.
alkol düşkünlüğü bibacity n.
aşırı alkol tüketimi bibation n.
aşırı alkol tüketimi bibulosity n.
alkol düşkünlüğü bibulosity n.
aşırı alkol tüketiminden sonra oluşan fiziksel etki hangover n.
alkol satılmayan restorana dışarıdan içki götürme brown bagging n.
alkol bağımlısı lusher n.
alkol bağımlısı lushy n.
barda kanunen yasak zamanda yapılan alkol satışı lock-in n.
aşırı alkol tüketiminden sonra görülen nahoş fiziksel etkiler (baş ağrısı, uyuşukluk, mide bulantısı) holdover n.
içkilerdeki alkol yüzdesini ölçmek için kullanılan bir alet oenometer n.
alkol oranı yüksek içecek overproof n.
ucuz alkol karışımlarını içen kimse rubby n.
yüzde ve özellikle burun üzerinde aşırı alkol tüketimi sonucu oluşan kızarıklık rum bud n.
alkol kaçakçısı rumrunner n.
alkol kaçakçılığı rum-running n.
alkol satıcısı rumseller n.
perakende alkol satıcısı rumseller n.
aşırı alkol tüketimi dissipation n.
alkol zehirlenmesi distemper [obsolete] n.
alkol bağımlısı olma drink n.
aşırı alkol alımı drink n.
aşırı alkol sebebiyle taşkınlıktan tutuklanan kimse drunk-and-disorderly n.
alkol bağımlılığı potation n.
gençlerin alkol veya sigara kullandıklarını gizlemek için faydalandıkları nefes spreyi sen sen n.
aşırı alkol skinful n.
zilzurna sarhoş edecek kadar alkol skinful n.
alkol bağımlısı alcoholic n.
alkol tüketimi drinking n.
alkol katmak spike v.
hafif alkol katmak (içkiye) lace v.
sulu alkol içmek grog v.
alkol tüketmek consume alcohol v.
yasadışı alkol üretmek moonshine v.
alkol muayenesinden geçirmek breathalyse v.
aşırı miktarda tüketmek (uyuşturucu/alkol vb) excessorise v.
alkol komasına girmek get drunk as a skunk v.
alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle uçup büsbütün dağıtmak total freak out v.
aşırı alkol içmek drink alcohol to excess habitually v.
çok (alkol) içmek souse v.
alkol içmek drink alcohol v.
alkol almak drink alcohol v.
alkol almak drink v.
alkol sorunu olmak have a drinking problem v.
alkol sorunu olmak have an alcohol problem v.
alkol kullanmak drink alcohol v.
alkol kullanmak use alcohol v.
şaraptaki alkol oranını şeker ilave ederek artırmak chaptalize v.
şaraptaki alkol oranını şeker ilave ederek artırmak chaptalise v.
alkol muayenesinden geçirmek breathalyze v.
alkol kullanmamak teetotal v.
(alkol) içmek lush v.
(alkol) tüketmek lush v.
alkol veya uyuşturucu bağımlılığından kurtulmak detoxify v.
alkol bağımlısı olmak drink v.
(esteri) alkol ve aside veya tuza ayrıştırmak saponify v.
(içeceklere) alkol eklemek fortify v.
(şaraba) etil alkol eklemek fortify [obsolete] v.
(sıvının) alkol içeriğini belirlemek prove v.
gizlice alkol eklemek spike v.
ayık (alkol vb) sober adj.
alkol bağımlı alcohol-dependent adj.
(alkol) sarhoş edici heady adj.
alkol oranı yüksek overproof adj.
alkol bağımlısı alcohol-dependent adj.
alkol kullanmayan teetotal adj.
alkol almaktan kaçınan kimseyle ilgili nondrinking adj.
alkol bağımlısı temulentive adj.
damıtılarak elde edilen alkollü sıvıdaki orandan daha az alkol içeren underproof adj.
(alkol veya uyuşturucuyla) gevşememiş unmellow adj.
(alkol veya uyuşturucuyla) sıcakkanlı bir hale gelmemiş unmellow adj.
alkol düşkünü hard adj.
alkol karşıtı bone-dry adj.
alkol bazlı boozy adj.
toksin veya tüketilmez madde ekleyerek içilmez duruma getirilmiş (alkol) denatured adj.
aşırı bağımlılık yapan (alkol) heavy adj.
alkol oranı yetersiz small adj.
(alkol, ilaç) fazla miktarda etken madde içeren stiff adj.
(alkol, ilaç) etkili stiff adj.
(alkol, ilaç) güçlü stiff adj.
(alkol, ilaç) tesirli stiff adj.
özellikle ticari ürün isimlerinde polihidroksi alkol anlamı veren son ek -ite suf.
Phrasals
(bir içeceğe vb) (alkol vb) katmak/eklemek lace something with something v.
Proverb
alkol doğruyu söyletir there is truth in wine expr.
alkol insanın dilini çözer there is truth in wine expr.
Colloquial
ereksiyon olamama (alkol sonrası) brewers drooper n.
sertleşme bozukluğu (alkol sonrası) brewers drooper n.
bir kasa içki (alkol) hard case n.
alkol tüketiminden kaynaklanan yüzdeki veya burundaki kızarıklık toddy blossom n.
(alkol tüketiminin damga vurduğu) büyük parti blow n.
akşamdan kalmanın ya da alkol perhizinin yarattığı sağlık durumu bottleache n.
alkol krizi bottleache n.
alkol sonrası aşırı sarhoşken tüketilen yiyecek drunchies n.
damıtma sırasında alkollü içkiden buharlaşarak kaybolan alkol miktarı angel's share n.
alkol cesareti geneva courage n.
alkol kaynaklı atıp tutma geneva courage n.
alkol krizi blue devils n.
alkol bağımlısı bottle baby n.
alkol krizi the bats n.
alkol zehirlenmesi sonrası yaşanan titreme hezeyanı jerks n.
alkol krizi jerks n.
metil alkol meth n.
denatüre alkol meth n.
içilmez alkol meth n.
yasa dışı alkol moonlight n.
ev yapımı alkol moonlight n.
alkol oranı yüksek içki oof n.
ortalamanın altında yüzde 3.2 oranında alkol içeren bira three-point-two [us] n.
3.2 oranında alkol içeren three-point-two [us] n.
alkol oranı 3.2 olan three-point-two [us] n.
ortalamanın altında yüzde 3.2 oranında alkol içeren bira three-two [us] n.
ortalamanın altında yüzde 3.2 oranında alkol içeren bira three-two n.
ortalamanın altında yüzde 3.2 oranında alkol içeren bira three point two n.
(ayakkabı boyası gibi katkı maddeleriyle karıştırılan) metil alkol içeren içkiler white lady [australia] n.
kadınlarla cinsel ilişkinin, alkol kullanımının ve eğlencenin özgürce yaşandığı yaşam tarzını belirtmek için kullanılan bir ifade wine, women, and song n.
alkol yoksunluğu veya aşırı tüketimi sonucu ortaya çıkan ve öldürücü olabilen aşırı korku horror n.
alkol tüketmek hit the sauce v.
alkol/içki kokmak reek of booze v.
alkol/içki kokmak reek of alcohol v.
alkol tüketmek crook one's elbow v.
aşırı alkol tüketmek crook one's elbow v.
alkol tüketmek crook the elbow v.
aşırı alkol tüketmek crook the elbow v.
alkol almak scupper up v.
alkol almak slush up v.
alkol/uyuşturucu etkisi altında kendinden geçmek be out of it v.
bir şey (uyuşturucu, alkol) krizinde hurtin v.
arkadaş toplantısına gitmeden önce evde alkol almak preload v.
alkol etkisinde bruised adj.
(alkol/uyuşturucu) ayık clean adj.
alkol/içki magandası country drunk adj.
alkol/uyuşturucu etkisinde high on adj.
bir şey (uyuşturucu, alkol) krizinde hurting adj.
alkol katılmış loaded adj.
yüksek alkol içeren loaded adj.
sek alkol naked adj.
bir şey katılmamış alkol naked adj.
alkol/uyuşturucu etkisi altında killed (off) adj.
3.2 oranında alkol içeren three-two [us] adj.
alkol oranı 3.2 olan three-two [us] adj.
(alkol veya uyuşturucudan) kendinden geçmiş annihilated adj.
alkol etkisi altında under the affluence of incohol expr.
Idioms
içki içme/alkol alma a shot in the arm n.
içki içme/alkol alma shot in the arm n.
alkol krizi bottleache n.
alkol yoksunluğu sendromu bottleache n.
alkol içip etrafını rahatsız eden tip a lager lout (brit) n.
tüketimi çok gerekli olmayan sigara ve alkol gibi ürünlerin vergisi a sin tax n.
alkol oranı düşük bira near-beer n.
alkol krizi pink elephants n.
alkol krizi pink spiders n.
sarhoşluktan/alkol krizi esnasında görülen halüsinasyon pink elephants n.
sarhoşluktan/alkol krizi esnasında görülen halüsinasyon pink spiders n.
alkol krizi pink spiders n.
sarhoşluktan/alkol krizi esnasında görülen halüsinasyon pink spiders n.
çok fazla alkol tüketmek hit the sauce v.
alkol almak get (something) under (one's) belt v.
damarlarına/kanına alkol karışmak get (something) under (one's) belt v.
alkol almak have (something) under (one's) belt v.
damarlarına/kanına alkol karışmak have (something) under (one's) belt v.
alkol almak pull a cork v.
alkol sorunu olmak have a drinking problem v.
alkol sorunu olmak have an alcohol problem v.
diğerlerinden daha fazla alkol içmek drink someone under the table v.
içeceğine habersizce alkol/uyuşturucu katmak spike (one's) drink v.
bir süre alkol almadıktan sonra bıraktığı yerden devam etmek fall off the wagon v.
geri başlamak (alkol, sigara) fall off the wagon v.
bıraktığı sakıncalı/zararlı bir şeye geri başlamak (alkol, sigara, uyuşturucu, aşırı yeme) fall off the wagon v.
son verdiği sakıncalı/zararlı bir şeye geri dönmek (alkol, sigara, uyuşturucu, aşırı yeme) fall off the wagon v.
geri başlamak (alkol, sigara, uyuşturucu, aşırı yeme) fall off the wagon v.
bıraktığı sakıncalı/zararlı bir şeye geri başlamak (alkol, sigara, uyuşturucu, aşırı yeme) fall off the wagon v.
bir süre temiz kaldıktan sonra kaldığı yerden devam etmek (alkol, sigara, uyuşturucu, aşırı yeme) fall off the wagon v.
birinin içeceğine habersizce alkol/uyuşturucu katmak spike somebody’s drink v.
alkol veya uyuşturucudan sarhoş olmak be higher than a kite v.
alkol veya uyuşturucudan sarhoş olmak be out of this world v.
(birine) dokunmak (bir madde, kafein, uyuşturucu, alkol) give (someone) the shakes v.
(birine) titreme vermek (bir madde, kafein, uyuşturucu, alkol) give (someone) the shakes v.
alkol veya uyuşturucu etkisi altında uçmak be rolling high v.
alkol/uyuşturucu etkisi altındaki mutluluk hali be rolling high v.
alkol/uyuşturucu etkisi altında kendinden geçmek be out of (one's) face v.
alkol/uyuşturucu etkisi altında kendinden geçmek be out of (one's) skull v.
alkol/sarhoşluk eşiği düşük can't hold (one's) drink v.
birinden daha fazla alkol içmek drink somebody under the table v.
hızlı içmek (alkol) juice back v.
bir dikişte içmek (alkol) juice back v.
alkol duvarını aşmış loaded to the gills adj.
alkol duvarını aşmış three sheets to the wind expr.
alkol duvarını aşmış loaded to the barrel expr.
alkol etkisi altında under the influence of alcohol expr.
alkol etkisinde under the influence of alcohol expr.
alkol almak için en uygun zaman the sun is over the yardarm [uk] expr.
alkol/uyuşturucu etkisi altında kendinden geçmiş out of (one's) skull expr.
Speaking
alkol zararlıdır alcohol is harmful expr.
Trade/Economic
özellikle de alkol ve tütün gibi belirli mallardan alınan vergi duty n.
özellikle alkol ve tütün gibi belirli mallardan alınan resim duty n.
Law
(amerika'da) alkol satışının yasak olduğu bölge dry county n.
alkol derecesinin tespiti examination of alcohol level n.
alkol seviyesinin tespiti examination of alcohol level n.
mahkeme emriyle (psikolojik sorunlu veya alkol/madde bağımlısı) hastanın rızası olmadan hastaneye yatırılması involuntary commitment n.
yasal alkol içme yaşı legal drinking age n.
sürücünün nefesinde alkol tespit ederse arabanın çalışmasını engelleyen bir cihaz ignition interlock n.
barların yasal olarak alkol satışı yapmaya başladığı saat opening time [uk] n.
alkol, tütün, ateşli silahlar ve patlayıcılar bürosu batf (bureau of alcohol, tobacco, firearms and explosives) n.
alkol satışı ve tüketimi, kumar, adi suçlar gibi şeylere ilişkin belirli yasaların uygulanmasının sıkı olmadığı (kasaba veya şehir) wide-open [us] adj.
alkol satan işletmeleri sarhoş müşterilerinin verdiği hasardan sorumlu tutan (yasa) dramshop adj.
kandaki alkol oranının yasal sınırı geçmediği zamanlarda (araba kullanımı) drink-drive [uk] adj.
Institutes
tütün ve alkol piyasası düzenleme kurumu tobacco and alcohol market regulatory authority (tapdk) n.
tütün ve alkol piyasası düzenleme kurumu tobacco and alcohol market regulatory authority n.
tütün ve alkol piyasası düzenleme kurumu (tapdk) tobacco and alcohol market regulatory authority n.
alkol, tütün ürünleri, ateşli silahlar ve patlayıcılar ile ilgili federal yasaları düzenleyen hazine bakanlığı birimi bureau of alcohol tobacco and firearms n.
Technical
alkol ölçüm alcoometry n.
aldehit alkol aldehyde-alcohol n.
alkol-benzende çözünen madde alcohol-benzene soluble material n.
alkol ölçüm alcoholometry n.
alkol termohidrometresi alcohol-thermohydrometer n.
alkolmetreler ve alkol hidrometreleri alcoholometers and alcohol hydrometers n.
alkol tabloları alcohol tables n.
alkol miktarı alcohol content n.
alkol seviyesi level n.
alkol endüstrisi alcohol industry n.
alkol enjektörü alcohol injector n.
alkol motoru spirits motor n.
alşimide alkol aqua vitae n.
arı alkol absolute alcohol n.
benzin ve alkol karışımı gasohol n.
butil alkol butyl alcohol n.
beyaz alkol white spirit n.
bütil alkol butyl alcohol n.
birincil alkol primary alcohol n.
diaseton alkol diacetone alcohol n.
denature alkol denatured alcohol n.
denatüre alkol denatured alcohol n.
denature alkol denaturated alcohol n.
denatüre alkol methylated spirit n.
denature alkol methylated spirit n.
dört hidroksilli alkol tetracid n.
endüstriyel alkol industrial alcohol n.
furfuril alkol furfuryl alcohol n.
heksil alkol hexyl alcohol n.
içilmez alkol denatured alcohol n.
içilmez alkol denaturated alcohol n.
koniferil alkol   coniferyl alcohol n.
kristalli alkol calciferol n.
metil alkol wood alcohol n.
motorunun havalanma tepkisini çoğaltmak için kompresör girişine su ve alkol karışımı püskürtme water-methanol injection n.
metil alkol wood spirit n.
metilamil alkol methylamyl alcohol n.
metil alkol alcohol denatured n.
metil alkol methyl alcohol n.
metil alkol methyl-alcohol n.
mutlak alkol absolute alcohol n.
nonil alkol nonyl alcohol n.
primer alkol primary alcohol n.
proparjil alkol propargyl alcohol n.
saf alkol absolute alcohol n.
seyreltik alkol dilute alcohol n.
sinamil alkol cinnamyl alcohol n.
şarap içindeki alkol yüzdesini saptamak için kullanılan bir tür yoğunluk ölçer vinometer n.
susuz alkol absolute alcohol n.
solukta alkol oranı ölçme breathalyzation n.
solvent veya çözücü maddesi olarak kullanılan bir alkol wood alcohol n.
tertiari bütil alkol tertiary butyl alcohol n.
vinil alkol vinyl alcohol n.
yapay alkol synthetic alcohol n.
alkol solüsyonu esansı essence n.
alkol ölçüm cihazı drunkometer n.
mineral asitli bir alkol bileşiği dulcified spirit n.
alkol içeren spirituous adj.
Automotive
alkol kilidi alcolock n.
sürücünün alkol seviyesine göre aracın çalışmasını önleyen cihaz alcolock n.
alkol testi alcotest n.
denatüre alkol denaturated alcohol n.
fren sisteminin alkol veya fren hidroliği ile yıkanması brake flushing n.
izopropil alkol isopropyl alcohol n.
kandaki alkol oranı blood alcohol concentration n.
metilik alkol methanol n.
metil alkol wood alcohol n.
polivinil alkol polyvinyl alcohol n.
tertiarı bütil alkol tertiary butyl alcohol n.
tert bütil alkol tertiary butyl alcohol n.
uçuculuk alkol volatility n.
Traffic
alkol muayenesi yapmakta kullanılan aygıt breathalyser n.
alkol muayenesi yapmakta kullanılan aygıt breathalyzer n.
alkol testi breath test n.
nefesteki alkol oranını ölçen aygıt breathalyzer n.
nefesteki alkol oranını ölçen aygıt breathalyser n.
sürücüye alkol muayenesi yapmak breathalyse v.
sürücüye alkol muayenesi yapmak breathalyze v.
Medical
alkol alışkanlığı alcohol dependence n.
alkol zehirlenmesi alcohol dependence n.
alkol kullanım bozukluğu alcohol use disorder n.
alkol suistimali alcoholic abuse n.
alkol-amnestik hastalığı alcoholic dementia n.
alkol suistimali alcoholism abuse n.
alkol zehirlenmesi sonrası yaşanan titreme hezeyanı the horrors n.
alkol krizi the horrors n.
alkol zehirlenmesi alcoholism n.
alkol kardiyomiyopati alcohol cardiomyopathy n.
alkol zehirlenmesi alcohol poisoning n.
alkol veya madde kullanım bozuklukları alcohol or drug use disorders n.
alkol suistimali alcohol abuse n.
alkol zehirlenmesi sonrası yaşanan titreme hezeyanı delirium tremens n.
alkol dışı karaciğer yağlanması non-alcoholic steatohepatitis n.
alkol zehirlenmesi temulency n.
alkol ve madde bağımlılığı tedavi merkezi alcohol and substance addiction treatment center n.
alkol zehirlenmesi alcohol intoxication n.
alkol zehirlenmesi temulence n.
akut alkol entoksikasyonu acute alcohol intoxication n.
alkol alışkanlığı alcoholism n.
alkol bağımlılığı tedavisi treatment of alcohol addiction n.
alkol bağımlılığı tedavisi treatment of alcoholism n.
alkol bağımlısı alcohol abuser n.
alkol bazlı jel alcohol-based gel n.
alkol dehidrogenaz alcohol dehydrogenase n.
alkol dehidrojenaz alcohol dehydrogenase n.
alkol intoksikasyonu temulence n.
alkol intoksikasyonu temulency n.
alkol krizi delirium tremens n.
alkol tüketimi alcohol consumption n.
alkol ve madde bağımlılığı alcohol and substance addiction n.
alkol veya sedatif ilaç alımı alcohol or sedative drug abuse n.
alkol-amnestik hastalığı alcohol-amnestic disorder n.
denatüre alkol denaturated alcohol n.
devamlı alkol kulanma inebriety n.
fetal alkol rahatsızlığı fetal alcohol syndrome n.
kanda alkol alcohol in the blood n.
kan alkol içeriği blood alcohol concentration n.
kandaki alkol seviyesi blood alcohol level n.
kan alkol içeriği blood alcohol content n.
kronik yüksek doz-alkol tüketimi chronic high dose-alcohol consumption n.
özellikle alkol bağımlığı tedavisi sonrasında gerçekleştirilen tedavi uygulamalarına katılma follow-up participation n.
retrobulber alkol enjeksiyonu retrobulbar alcohol injection n.
şeker yerine kullanılan kristal alkol sorbitol n.
solukta alkol oranı ölçeri breathalyser n.
solukta alkol oranı ölçeri breathalyzer n.
uzun süreli alkol tüketimi long term alcohol consumption n.
yoğun alkol kullanan alcohol abuser n.
alkol sebebiyle yaşanan delilik mania a potu n.
alkol zehirlenmesi sonrası yaşanan titreme hezeyanı mania a potu n.
alkol krizi mania a potu n.
kurutulmuş solucan, tartar yağı, alkol vb. ile hazırlanan tentür worm tincture n.
alkol, uyuşturucu gibi maddeleri düzenli olarak aşırı kullanan kimse misuser n.
alkol veya uyuşturucu bağımlılığı tedavisinde uzman tesis detoxification centre n.
sabun, alkol ve eteri yağların karışımından elde edilen bir merhem opodeldoc n.
aşırı alkol tüketimi sonucu yüz ve burun üzerinde oluşan kızarıklık rosy whelk n.
fetal alkol embriyopatisi fas (fetal alcohol syndrome) n.
aşırı alkol tüketimi sonucu yüzde oluşan kızarıklık rosedrop n.
alkol, uyuşturucu gibi maddeleri aşırı kullanmak misuse v.
alkol zehirlenmesi sonrası yaşanan titreme hezeyanı dts (delirium tremens) abrev.
Psychology
alkol istismarı alcoholic abuse n.
alkol kullanımı/bağımlılığı alcoholic abuse n.
alkol-amnestik rahatsızlığı alcoholic dementia n.
alkol istismarı alcoholism abuse n.
alkol kullanımı/bağımlılığı alcoholism abuse n.
alkol istismarı alcohol abuse n.
alkol halusinozu alcohol hallucinosis n.
alkol korkusu methyphobia n.
alkol kullanımı/bağımlılığı alcohol abuse n.
alkol psikozu alcohol psychosis n.
alkol veya madde bağımlılığı alcohol or drug dependency n.
alkol yoksunluk sendromu alcohol withdrawal syndrome n.
alkol-amnestik rahatsızlığı alcohol-amnestic disorder n.
fetal alkol etkileri fetal alcohol effects n.
kan alkol düzeyi blood alcohol level n.
alkol krizi jimjams n.
alkol zehirlenmesi sonrasında yaşanan titreme hezeyanı oenomania n.
alkol kullanma sorunu olan gençler adolescents with alcohol use problem expr.
Pathology
kronik alkol bağımlılığının son safhalarında görülen bunama alcohol amnestic disorder n.
kronik alkol bağımlılığının son safhalarında görülen bunama polyneuritic psychosis n.
kronik alkol bağımlılığının son safhalarında görülen bunama korsakov's syndrome n.
kronik alkol bağımlılığının son safhalarında görülen bunama korsakov's psychosis n.
kronik alkol bağımlılığının son safhalarında görülen bunama korsakoff's syndrome n.
kronik alkol bağımlılığının son safhalarında görülen bunama korsakoff's psychosis n.
kronik alkol bağımlılığının son safhalarında görülen bunama alcoholic dementia n.
aşırı alkol veya uyuşturucu kullanımından kaynaklı hastalık whirlies n.
fetal alkol sendromu fetal alcohol syndrome n.
(kurşun, alkol) zehirli maddelerin yol açtığı dejeneratif iltihapsız bir sinir hastalığı polyneuropathy n.
gebelikte alkol tüketimi nedeniyle çocukta oluşan hasar fetal alcohol syndrome n.
alkol bağımlılığı bulunan dipsomaniacal adj.
Pharmaceutics
eroin gibi opioid uyuşturucu ve alkol bağımlılıklarını tedavi etmek için hidroklorür formunda kullanılan sentetik bir opioid antagonisti naltrexone n.
demir klorürün oluşturduğu bir alkol çözeltisi tincture of steel n.
alkol bağımlılığının tedavisinde kullanılan bir sakinleştirici ilaç markası libritabs® n.
alkol bağımlılığının tedavisinde kullanılan bir sakinleştirici ilaç markası librium n.
(zencefil gibi) maddeden alkol, eter veya aseton kullanılarak çıkarılan yağlı reçine oleoresin n.
ilaçla hazırlanan bir tür konsantre alkol çözeltisi fluidextract n.
anksiyete, uykusuzluk ve alkol yoksunluk sendromu için kullanılan sakinleştirici bir ilaç markası serax® n.
Dermatology
derisini uyarmak için saça uygulanan parfümlü alkol friction n.
Optics
alkol ambliyopisi alcoholic amblyopia n.
tütün-alkol ambliyopisi tobacco-alcohol amblyopia n.
Food Engineering
alkol oranı alcohol by volume n.
alkol derişim birimi baume n.
etilen vinil alkol ethylene vinyl alcohol n.
hacimsel alkol oranı alcohol by volume n.
nihai tüketiciye satılacak olan alkollü içeceklerin etiketlerine alkol derecesinin yazılması indication of alcoholic strength by volume in the labelling of alcoholic beverages for sale to the ultimate consumer n.
polivinil alkol polyvinyl alcohol n.
rektifiye alkol rectified spirit n.
rektifiye alkol rectified alcohol n.
rektifiye alkol neutral spirits n.
şaraptaki alkol oranını şeker ilave ederek artırma chaptalisation n.
şaraptaki alkol oranını şeker ilave ederek artırma chaptalization n.
tahıldan çıkarılan alkol grain alcohol n.
şaraptaki alkol oranını şeker ilave ederek artırma enrichment n.
likör damıtma işleminin ilk ve son aşamalarında çıkarılan saf olmayan ham alkol faint n.
damıtma işleminde bir kile tahıldan elde edilen alkol galonu sayısı yield n.
ilk damıtma sonrası elde edilen yaklaşık yüzde 20 oranında alkol içeren bir içki low wine n.
alkol içeren (içki) nonvirgin adj.
düşük alkol oranlı low-alcohol adj.
Gastronomy
denatüre alkol ile kuvvetlendirilen ucuz kırmızı bir şarap red biddy n.
alkol olmadan yapılan daiquiri nada daiquiri n.
genellikle karıştırılarak hazırlanan alkollü içeceklerde kullanılan, 190 derece ya da daha yüksek bir derecede damıtılmış etil alkol neutral spirits n.
yüksek alkol içerikli sek ve kırmızı italyan şarabı amarone n.
alkol içermeyen kokteyl mocktail n.
alkol içermeyen kokteyl non-alcoholic mixed drink n.
alkol içermeyen kokteyl virgin cocktail n.
amerika’da şişelenmeden önce saf alkol eklenmemiş viski straight whiskey n.
içkideki alkol oranı proof n.
alkol oranı yüksek bira malt liquor n.
likör damıtma işleminin ilk ve son aşamalarında çıkarılan saf olmayan ham alkol feints n.
alkol oranı yüzde 80 ile 95 arasında değişen hafif aromalı bir viski light whiskey n.
alkol, misket limonu suyu, şeker ve maden suyu ile hazırlanan ve buz küpleri ile servis edilen bir içecek rickey n.
alkol oranı düşük bir bira türü session beer n.
çok yüksek alkol oranına sahip yeşil renkli bir içki absinthe n.
çok yüksek alkol oranına sahip yeşil renkli bir içki green fairy n.
alkol tüketme suction [uk] n.
alkol içme suction [uk] n.
(içkiyi) seyrelterek alkol derecesini düşürmek rectify v.
(içki yapımında) alkol oranını artırmak needle v.
alkol oranı %57'den az olan (damıtılmış alkollü içki) underproof adj.
alkol takviyesi yapılmamış (şarap) unfortified adj.
(likör) alkol içeren stark adj.
Physics
desil alkol decyl alcohol n.
seyreltik alkol dilute alcohol n.
Chemistry
alkol grubu alcohol group n.
alkol grubu alcohol radical n.
aldehit alkol aldehyde-alcohol n.
setil alkol cetylic alcohol n.
kafura benzeyen kokusu, yanıcı tadı ve hipnotik özellikleri olan bir sekonder pentil alkol tertiary amyl alcohol n.
şekeri azaltmakta hassas reaksiyon maddesi olarak kullanılan, su, alkol ve asetonda çözünen kristalli bir bileşik triphenyltetrazolium chloride n.
genellikle çeşitli stereoizomerlerde şurup benzeri sıvı halde bulunan bir alkol thujyl alcohol n.
normal bütil alkol ve fosfor oksikloritten elde edilen bir sıvı inorganik ester tributyl phosphate n.
üç hidroksil grubu içeren, alkol sınıfından kimyasal bileşik triol n.
üç hidroksil grubu içeren, alkol sınıfından kimyasal bileşik trihydric alcohol n.
tersiyer bütil alkol trimethylcarbinol n.
izobutilenin hidrasyonu ile üretilen tersiyer alkol trimethylcarbinol n.
tersiyer bütil alkol tert-butyl alcohol n.