dokuma - Turc Anglais Dictionnaire

dokuma

Sens de "dokuma" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 34 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
dokuma weave n.
There are three weave types: plain, twill, and satin.
Üç dokuma türü vardır: düz, dimi ve saten.

More Sentences
dokuma weaving n.
His consort may have been Tayt, the goddess of weaving.
Eşi dokuma tanrıçası Tayt olabilir.

More Sentences
Textile
dokuma woof n.
The weaver chose the woof for the fabric to create a beautiful design.
Dokumacı, güzel bir tasarım yaratmak amacıyla kumaşın dokumasını seçti.

More Sentences
General
dokuma material n.
dokuma loom n.
dokuma hosier n.
dokuma contexture n.
dokuma soft goods n.
dokuma webbing n.
dokuma tissue n.
dokuma textiles n.
dokuma fabric n.
dokuma intertexture n.
dokuma cloth n.
dokuma weaving n.
dokuma weave n.
dokuma knitted adj.
Technical
dokuma hosiery n.
dokuma piece goods n.
dokuma weave n.
dokuma web n.
dokuma fabric n.
dokuma textile n.
dokuma texture n.
dokuma woven adj.
Textile
dokuma woven n.
dokuma hosiery n.
dokuma texture n.
dokuma piece goods n.
dokuma fabric n.
dokuma textile n.
Chemistry
dokuma weaving n.
Zoology
dokuma web n.
Linguistics
dokuma lingo n.

Sens de "dokuma" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 398 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
dokuma tezgahı loom n.
After I tried out my new loom, I made my bed and repaired the coffee grinder.
Ben yeni dokuma tezgahımı denedikten sonra, yatağımı yaptım ve kahve değirmenini tamir ettim.

More Sentences
General
çapraz dokuma crisscross n.
The fabric featured an intricate crisscross design.
Kumaşta karmaşık bir çapraz dokuma görünümü vardı.

More Sentences
Technical
dokuma kalın şerit webbing n.
The company produces webbing and stretch neoprene straps.
Şirket, dokuma kalın şeritler ile esnek neopren kayışlar üretiyor.

More Sentences
Textile
dokuma tezgahı loom n.
After I tried out my new loom, I made my bed and repaired the coffee grinder.
Yeni dokuma tezgahımı denedikten sonra yatağımı yaptım ve kahve değirmenini tamir ettim.

More Sentences
dokuma kumaş woven n.
Woven cloth buttons, how do you do that?
Dokuma kumaş düğmeler, bunu nasıl yapıyorsunuz?

More Sentences
General
pamuklu dokuma cotton n.
dokuma sanayii weaving industry n.
dokuma kumaş textile n.
dokuma atkı woof n.
dokuma tezgahı handloom n.
dokuma sanayii textile industry n.
ince eleyip sık dokuma scrutiny n.
kat (dokuma) pile n.
madeni dokuma metal spinning n.
atkı (dokuma) weft n.
kalın dokuma kayış webbing n.
dokuma kumaş textile fabric n.
ince eleyip sık dokuma scrutinising n.
ince eleyip sık dokuma scrutinizing n.
mekik dokuma shuttling n.
dokuma makinesi weaving machine n.
mekanik olarak çalışan dokuma tezgahı power loom n.
elektrikli dokuma tezgahı power loom n.
ince eleyip sık dokuma subtlety n.
dokuma pamuk kumaş chino n.
dokuma fabrikası weaving mill n.
tiftik dokuma angora n.
tiftik dokuma angola n.
dokuma sıklığı ölçüsü denier n.
dokuma tezgahı drawloom n.
elde dokuma hand-knitting n.
ince eleyip sık dokuma refinedness n.
ince eleyip sık dokuma refinement n.
dokuma işlemi textury n.
dokuma sanatı textury n.
dokuma tezgahında asılı duran ağır çubuk batton n.
düğüm atılarak yapılan dokuma knotwork n.
dokuma takozu lay n.
dokuma tahtası lay n.
külotlu çorap dokuma makinesi legger n.
çorap dokuma makinesi operatörü legger n.
ipi dokuma tezgahına doğru çözmeye yarayan bir cihaz let-off n.
dokuma deseni weave n.
dokuma yapan kimse webber n.
dokuma modeli weave n.
dokuma şekli weave n.
dokuma yöntemi weave n.
bir tür dokuma sanatı ürünü work n.
iğne işi, örme, dantel işleme gibi bir dokuma sanatı work n.
dokuma sırasında çözgü ipliğinin geçmesi için deliği bulunan metal bıçak veya bükülmüş tel heald [uk] n.
dokuma tezgahındaki cırcırlı makara hareketi mouse n.
dokuma bir kumaşın etrafındaki şerit list n.
dokuma tezgahında durdurucu işlevi gören çıkıntılı kısım dagger n.
genellikle denizcilerin giydiği dokuma gömlek guernsey n.
çok dar dokuma tezgahında dokunan renkli keten ip veya örgü incle n.
dokuma eşyası drapery [uk] n.
(sabit gerilimin sağlanması için) dokuma tezgahında kullanılan bir cihaz pace n.
dokuma tezgahında kol couper [scotland] n.
(dokuma ipinde) son sıra fell n.
ince eleyip sık dokuma fine-toothed comb n.
birlikte dokuma plexure n.
dokuma tarağının oturtulduğu tezgah parçası shell n.
mekik dokuma shuttle n.
yeniden dokuma retexture n.
dokuma olmayan nonwoven adj.
katlı (dokuma) pile adj.
büyük dokuma tezgahı üzerinde dokunmuş broadloom adj.
ince (dokuma/kumaş) diaphanous adj.
dokuma üreten contextural adj.
dokuma ile ilişkili contextural adj.
Idioms
ince eleyip sık dokuma splitting hairs n.
ince eleyip sık dokuma a fine-tooth comb n.
ince eleyip sık dokuma fine-tooth comb n.
ince eleyip sık dokuma kitchen-sink approach n.
Trade/Economic
dokuma eşyası dry goods n.
dokuma sanayii textile industry n.
Industry
elde veya dokuma tezgahında kumaş dokuyan kimse weaver n.
(kötü boyanan kumaş veya dokuma ürüne) rötuş yapan kimse inker n.
dokuma tezgahında şekil dokumaya yardımcı cihazlar pattern box n.
dokuma tezgahında çalışmak weave v.
Technical
dokuma bant woven tape n.
izoleli dokuma vinyl n.
dokuma tezgahı shuttle n.
kancalı dokuma tezgahı gripper weaving machine n.
dokuma sanayi textile industry n.
cam dokuma yalıtım pestili glass fiber layer n.
kancalı dokuma tezgahı rapier loom n.
izoleli dokuma şerit vinyl strip n.
asbestoslu dokuma salmastra asbestos fabric packing n.
madeni dokuma metal spinning n.
cam elyafı dokuma glass fabric n.
cam lifi dokuma glass fiber cloth n.
dokuma öncesi boyanmış yün ipliği yarn-dyed n.
şişli dokuma tezgahı gripper weaving machine n.
mekikli dokuma tezgahı gripper shuttle loom n.
dokuma ustası loom master n.
jakar el dokuma makinesi jacquard hand knitting machine n.
jakar dokuma tezgahı jacquard loom n.
şişli dokuma tezgahı rapier loom n.
dokuma tezgahı weaving loom n.
dokuma sanayisi weaving industry n.
dokuma kumaşlar woven goods n.
dokuma makineleri weaving machinery n.
dokuma hatası weaving fault n.
pamuklu dokuma fabrikası cotton weaving mill n.
tel dokuma woven wire fabric n.
karbon dokuma destekli fenolik reçineler carbon fabric reinforced phenolic resins n.
alaca dokuma gingham n.
el dokuma tezgahı hand loom n.
polyester elyaf dokuma bant polyester fibre woven tape n.
dört ayaklı ve sonsuz dikişli düz kalın dokuma sapanlar four-leg and endless sewn flat woven webbing sling n.
suni liflerden yapılan düz kalın dokuma sapan flat-woven webbing sling made of man-made fibers n.
dokuma tezgahındaki taraklar arkasındaki rulo veya çubuk whip roll n.
dokuma tezgahının çözgü ipliklerini yükseltip alçaltan cihazı mounting n.
dokuma için kesilip kurutulan odun, palmiye yaprağı, saman ve benzeri malzemeler chip n.
(dokuma tezgahında kirkiti oluşturan) düz, ince tel dent n.
dokuma deseninde çözgünün argaç veya dolgu üzerinden geçtiği belirgin yer riser n.
(dokuma tezgahında iğneler ve kartları taşıyan) kare prizma cylinder n.
dokuma tezgahında boyuna ipleri hazırlamakta kullanılan makine dresser n.
ipek dokuma ile kaplanarak izole edilmiş bakır tel silk wire n.
dokuma çerçevesi sledge n.
dokuma mekiğinde metal bölüm spur n.
dokuma mekiğinde metal bobin spur n.
(dokuma tezgahını) dokuma işi için ayarlamak gate v.
(dokuma veya dimi örgüsü) gölgeli shadow adj.
(dokuma) belirsiz desenli shadow adj.
(dokuma) belirsiz model shadow adj.
Computer
dokuma şerit fabric ribbon n.
Textile
dokuma tarzı   weave   n.
pamuklu dokuma cotton weaving n.
yapışkanlı dokuma tela fusible woven interlining n.
dokuma tezgahı   tappet loom   n.
saten dokuma satin weave n.
dokuma bitkileri   textile plants   n.
dokuma tela woven interlining n.
ajurlu dokuma a jour fabric n.
dokuma makınesi textile machine n.
dokuma fabrikası textile mill n.
ipekli dokuma laminated fabric n.
dokuma kumaşlar   textiles   n.
dokuma   weaving   n.
dokuma   textile   n.
dokuma etiket woven label n.
çift dokuma double weave n.
dokuma   hosiery   n.
armürlü dokuma dobby weave n.
halı dokuma makinesi carpet weaving machine n.
kancalı dokuma tezgahı gripper loom n.
gaze dokuma leno weave n.
dokuma ve dikim süreci tamamlanmış giysinin boyama işlemi garment dye n.
cam dokuma kumaş glass woven fabric n.
dokuma tezgahı   textile machine   n.
yapraklı dokuma laminated fabric n.
kalın dokuma şerit   webbing   n.
dokuma ve örmeye hazırlayıcı makine weaving and knitting machine n.
otomatik dokuma tezgahı automatic loom n.
jakarlı dokuma tezgahı jacquard loom n.
dokuma tezgahı   loom   n.
dokuma palaska woven belt n.
masura değiştiren otomatik dokuma tezgahı pirn changing automatic loom n.
dokuma   web   n.
dokuma ve örme makinesi weaving and knitting machine n.
dokuma kumaş   textile   n.
dokuma   cotton cloth   n.
dokuma araçları   dead security   n.
dokuma   woven   n.
dokuma endüstrisi   textile industry   n.
dokuma basması   plate printing   n.
dar dokuma narrow woven n.
havlunun dokuma makinesinden çıktığı haldeki durumu loomstate n.
dokuma tezgahında boyuna ipler warp n.
havlu dokuma towel weave n.
sentetik dokuma mensucat synthetic woven fabric n.
el dokuma hand woven n.
dokuma tezgahı   weaving loom   n.
mekiksiz dokuma tezgahı shuttleless loom n.
numune dokuma sample weaving n.
düz dokuma plain weave n.
dokuma hatası weaving fault n.
çapraz dokuma bias fabric n.
tel dokuma fine screening made of woven wire n.
kafes dokuma loosely woven cloth n.
dokuma işleri textile n.
dokuma ham maddeleri textile material n.
dokuma sanayii textile industry n.
dokuma sanayii weaving industry n.
jakar dokuma tezgahı jacquard loom n.
dokuma sanayisi weaving industry n.
şişli dokuma tezgahı gripper weaving machine n.
şişli dokuma tezgahı rapier loom n.
dokuma ustası loom master n.
jakar el dokuma makinesi jacquard hand knitting machine n.
dokuma makineleri weaving machinery n.
kancalı dokuma tezgahı rapier loom n.
kancalı dokuma tezgahı gripper weaving machine n.
dokuma tezgahı weaving loom n.
çizgili ve üstü pürtüklü ince dokuma seersucker n.
mekikli dokuma tezgahı gripper shuttle loom n.
dokuma tezgahı silindiri beam n.
pamuklu dokuma fabrikası cotton weaving mill n.
geçirgen sentetik dokuma permeable synthetic fabric membrane n.
kaba dokuma coarse cloth n.
hava jetli dokuma air-jet weaving n.
pamuklu-dokuma mensucat cotton woven fabric n.
mekiksiz dokuma tezgahı shuttle-less loom n.
v-dokuma balık sırtı dokuma v-weave n.
sırtı dokuma v-weave n.
sentetik-dokuma mensucat synthetic woven fabric n.
mekik dokuma shuttle-loom n.
v-dokuma balık v-weave n.
yünlü-dokuma mensucat wool woven fabric n.
dokuma kumaşlar woven goods n.
dokuma kumaş textile n.
pamuklu dokuma fabrikası cotton mill n.
pamuklu dokuma fabrikası cotton factory n.
düz dokuma flat weaving n.
dokuma makinesi weaving machine n.
dokuma kumaş woven fabric n.
jakarlı dokuma jacquard weaving n.
dokuma levendi weaver's beam n.
dokuma levendi weaver beam n.
çocuk dokuma dış giyim child wowen outerwear n.
erkek dokuma dış giyim man wowen outerwear n.
bayan dokuma dış giyim women wowen outerwear n.
dokuma dış giyim wowen outerwear n.
dokuma iç giyim woven underwear n.
dokuma maddeleri örneği swatch n.
el dokuma halı hand-knotted carpet n.
dokuma ipliği weaving thread n.
dokuma ipliği weaving yarn n.
ince dokuma iğneleme aleti needle punch n.
yapay kauçuk kaplı dokuma synthetic rubber-coated fabric n.
ipekli dokuma silk fabric n.
dokuma kumaş textile fabric n.
dokuma tarağı reed n.
polipropilen dokuma kumaş woven polypropylene fabric n.
poliolefin dokuma kumaş woven polyolefin fabric n.
poliüretan kaplı dokuma kumaş polyurethane-coated woven fabric n.
dokuma makinesi leventleri weaver beams n.
gücü teli çerçevesi bulunan dokuma makinesi weaving machine with heald frame n.
dokuma makinesinin çalışma genişliği working width of a weaving machine n.
dokuma kumaşlar woven fabrics n.
dokuma ve örme hazırlama makineleri weaving and knitting preparatory machinery n.
dokuma hazırlık makineleri weaving preparatory machinery n.
dokunmuş/dokuma iplik woven yarn n.
genelde siyah beyaz kontrastın hakim olduğu, üzerinde tavuk ayağını andıran şekillerden oluşan dokuma kumaş pied de poule n.
kilim dokuma kursu rug weaving course n.
kilim dokuma ve üretim merkezi rug weaving and production center n.
kilim dokuma rug weaving n.
halı dokuma carpet weaving n.
yünlü dokuma kumaşlar woolen woven fabrics n.
yüz yüze dokuma face to face weaving n.
dokuma tezgahı ayarları loom settings n.
dokuma tezgahı stocking frame n.
düz dokuma tabby weave n.
çanta, elbise yapmak için kullanılan rafya ipinden örülen madagaskar'a özgü dokuma rabanna n.
tafta dokuma taffeta weave n.
giysileri sertleştirmek için kullanılan açık dokuma bir pamuklu kumaş tarletan n.
giysileri sertleştirmek için kullanılan açık dokuma bir pamuklu kumaş tarlatan n.
örgü ipliklerinin kenardan kenara uzandığı makineyle goblen dokuma yöntemi tapestry weave n.
dolgu ipliklerinin çözgü ipliklerini gizlediği dokuma tapestry weave n.
bir çeşit portatif dokuma tezgahı backstrap loom n.
dokuma tezgahın kırık sazlarını değiştiren veya sazların içinden çözgü ipliklerini çeken tekstil işçisi reeder n.
dokuma tezgahlarında koşum takımı ve lastik sırtı arasındaki kordonla bağlı döner kollara verilen ad lam n.
dokuma tezgahlarında koşum takımı ve lastik sırtı arasındaki kordonla bağlı döner kollara verilen ad lamm n.
peçe, elbise gibi giysilerde kullanılan ince, yumuşak, düz dokuma, ipek veya yünlü kumaş türü nun's veiling n.
peçe, elbise gibi giysilerde kullanılan ince, yumuşak, düz dokuma, ipek veya yünlü kumaş türü nun's cloth n.
örgü makineleri ve jakar dokuma tezgahlarındaki paralel tellerin her biri needle n.
bir tür dokuma tezgahı needle loom n.
dokuma kumaştaki küçük düğüm veya yumru nib n.
dokuma tezgahında bezi enine gergin tutmaya yarayan pimli düz ahşap çubuk templet n.
(dokuma tezgahında) istenen gerginliği yaratmakta kullanılan cihaz tension n.
ibrişim dokuma tramming n.
dokuma tezgahındaki teçhizatın asıldığı kollardan her biri tumbler n.
kabarık çapraz dokuma twill weave n.
jakarlı dokuma aparatı jacquard apparatus n.
jakarlı dokuma tezgahının kontrol mekanizması jacquard n.
batik dokuma kumaş battik n.
orta doğu menşeli zengin ve canlı renklerle dokunmuş geometrik desenli dokuma kumaş kilim n.
dokuma şekli knit n.
çift bükülmüş dokuma leno n.
gaze dokuma leno n.
dekor amaçlı yapılan eski bir tür dokuma el işi knotting n.
maori kabile şefinin giydiği süslü bir dokuma pelerin korowai [new zealand] n.
dokuma tezgahının üzerinde sabit olmayan çözgü ipliği geçirilmiş iğnelerin bulunduğu parça lappet n.
dokuma tezgahının geri tepmesini önleyen manivela binder n.
kaba dokuma match-cloth n.
dokuma kumaş benzeri etki yaratan bir tür dikiş wholestitch n.
murabutkuşu veya hindi tüylerinden yapılan ve süs olarak kullanılan yumuşak, tüylü ve kabarık bir dokuma marabout n.
genellikle kabarık çapraz dokuma ile tek renk üretilen ve keçeli sert bir dokusu bulunan ağır bir yünlü kumaş melton n.
genellikle kabarık çapraz dokuma ile tek renk üretilen ve keçeli sert bir dokusu bulunan ağır bir yünlü kumaş melton cloth n.
dokuma malzeme woven n.
dokuma kumaş woven n.
dokuma çerçevesi harness n.
dokuma tezgahında çözgü ipliklerini yükseltip alçaltan cihaz harness n.
dokuma tezgahında yeni ipe başladıktan sonra dokunan ilk birkaç santimetrelik kısım headend n.
dokuma tezgahı kutusu box n.
elde halı dokuma çıkrığı broche n.
elde halı dokuma tezgahı broche n.
dayanıklı saten dokuma yünlü kumaş buckskin n.
balıksırtı deseniyle fitilli dokuma herringbone n.
dikey çözgülü dokuma tezgahı high-warp loom n.
ipliklerin alt uçlarının ayrı tutmak için geçirildiği delikli ahşap dokuma tezgahı çerçevesi hole board n.
elektrikli dokuma tezgahında yapılan düz ve kaba kumaş homespun n.
petek dokuma honeycomb n.
birbirini tekrar eden küçük desenleri olan bir dokuma huckaback n.
birkaç lif türünden oluşan dokuma kumaş mixed fabric n.
dokuma tezgahındaki cırcırlı makara hareketi mousing n.
(eğirme, dokuma makinelerinde) iğin altındaki tambur benzeri kısım hurl [dialect] [uk] n.
dokuma sanatı loom n.
kısa ipli halı dokuma tezgahı low-warp loom n.
alçak halı dokuma tezgahı low-warp-loom n.
kısa ipli halı dokuma tezgahı low-warp-loom n.
alçak halı dokuma tezgahı low-warp loom n.
cam ve seramik silmede kullanılan, elyafsız ve emici bir düz dokuma kumaş glass towel n.
cam ve seramik silmede kullanılan, elyafsız ve emici bir düz dokuma kumaş glass toweling n.
ince, sade ve genellikle beyaz pamuklu veya ketenden ince dokuma kumaş muslin cambric n.
kumaşın dokuma, renk veya doku ile ayırt edilen yüzey görünümü ground n.
dokuma takımı heddling n.
dokuma tezgahındaki dikey tel çerçevelerden her biri heddle n.
dalgalı dokuma motifi overshot n.
dokuma tezgahında dokunan kumaş parçası rougher n.
elbise ve mendil yapımında kullanılan ve genellikle ipek olan düz dokuma hint kumaşı rumal n.
(eğrilme, örgü ve düğüm içeren) bir iskandinav halısı dokuma tarzı rya n.
dokuma tarağında yirmi dişten oluşan grup beer n.
dokuma tarağında yirmi dişten oluşan grup bier n.
küçük dokuma figürlü pike kumaşı cloky n.
(dokuma kumaşlarda) çapraz şerit crack n.
el dokuma tezgahında harniş iplerinin çalışmasından sorumlu erkek çocuk drawboy n.
tahar makinesinin yaptığı dokuma deseni draw n.
dokuma tezgahında yapılan bir tür şam kumaşı drawloom n.
elektrikli dokuma tezgahında harniş iplerini çalıştıran makine parçası drawboy n.
çapraz dikişli dokuma ürünü cross-stitch n.
dokuma kumaşlara fazladan renk ekleme işlemi planting n.
ufak desenleri dokumada kullanılan jakar benzeri bir dokuma tezgahı parçası dobby n.
dokuma tezgahında boyuna uzanan ipleri kesen enine ipler filling n.
desenli kumaş dokuma sanatı figure weaving n.
desenli kumaş dokuma figure weaving n.
kaliteli dokuma kumaş fine goods n.
dokuma atölyesinde üçüncü el section man n.
dokuma hazırlığı sırasında çözgü ipliklerinin bölündüğü parçalardan her biri section n.
dokuma fabrikasında üçüncü el section man n.
(dokuma tezgahında) gücü takımı ucunda yer alan çubuk shaft n.
(dokuma tezgahında) dokuma çerçevesi shaft n.
yavruağzı renkte olan (dokuma) shell pink n.
dokuma yapan kimse shuttler n.
dokuma tezgahında çözgü ipliklerini yükseltip alçaltan cihaz simblot n.
dokuma tezgahındaki gücüleri yükseltmeye yarayan ip grubu simple n.
ipek-pamuk karışımlı düz dokuma kumaş foulard n.
dokuma kumaşa kalenderleme ile tabaka halinde eklenen kauçuk friction n.
yün ve iletken elyaf karışımı olup küçük bir batarya aracılığıyla ısıtılabilen dokuma smart wool n.
dokuma işleminde yer alan bir proses beating-up n.
bebek bezinin üzerine giydirilen sıvıyı emici dokuma yün külot soakers n.
sıcak tutan dokuma kadın iç çamaşırı snuggies n.
bir tür burma dokuma tekniği sprang n.
ipliklerin üst üste atılarak burulduğu bir dokuma tekniği sprang n.
dokuma tezgahında örgü yapan kimse stockinger n.
(dokuma işinde) kesik-satranç desen hound’s-tooth n.
sıkı dokuma tight weave n.
(dokuma tarağından) iplikler çekmek reed v.
bezi dokuma tezgahı silindirine sarmak pace the web v.
dokuma veya örme sırasında iplerin dolaşmasını önlemek için (iplikleri) buhara maruz bırakmak twist-set v.
dokuma tezgahında dokumak (duvar kilimi) loom v.
(mekiği) dokuma tezgahına geçirmek pick v.
dokuma tezgahına mekik geçmek pick v.
örgü veya dokuma sonrası boyamak piece-dye v.
(dokuma kumaşı) kalenderleme ile kauçuklamak friction v.
(gevşek tarakla) dokuma kumaşa darbeler vurmak beat v.
dokuma olmayan non woven adj.
dokuma sırasında çektirilmiş preshrunk adj.
dokuma sırasında çektirilmiş pre-shrunk adj.
dokuma tarağının izlerini belli eden (kumaş) reedy adj.
şerit, bant, dokuma veya örgü için uygun darlıkta narrow adj.
dokuma ile ilgili textorial adj.
dokuma ile ilgili textrine adj.
gaze dokuma ile yapılmış leno adj.
dokuma tezgahında yapılmış hand-loomed adj.
geniş dokuma broad adj.
(dokuma kumaş) zikzaklı broken adj.
henüz boyanmamış (pamuk dokuma kumaş) loom-state adj.
ağartılmamış ve boyanmamış durumda olan (dokuma) gray adj.
işlenmemiş (dokuma) gray adj.
(kumaş veya dokuma) gevşek open adj.
dokuma sonrası boyanmış piece-dyed adj.
patentli bir işlemle dokuma sırasında çektirilmiş (kumaş) sanforised® adj.
patentli bir işlemle dokuma sırasında çektirilmiş (kumaş) sanforized® adj.
Automotive
lastiğin esas gövdesine ilave koruma sağlamak üzere dişlerin altına yerleştirilen kauçuk veya dokuma iplikler breaker n.
dokuma kumaş woven fabric n.
aramid dokuma kumaş woven aramid fiber n.
karbon dokuma kumaş woven carbon fabric n.
fiberglas dokuma kumaş woven fiberglass n.
cam dokuma kumaş fiberglass woven rowing n.
Agriculture
dokuma tezgahında atkıyı kumaş yönüne süren döşeme aksamı beater n.
History
(sanayi devrimi öncesi eski tip) dokuma makinesi knitting frame n.
(sanayi devrimi öncesi eski tip) dokuma makinesi stocking frame n.
Archaic
dokuma havlı kumaş shag n.
(kumaş veya bezi) dokuma tezgahı ile dokumak web v.
Entomology
yapışkan dokuma gibi materyallerle beslenen, pyralidae familyasına mensup bir güve grease moth (aglossa pinguinalis) n.