gezegen - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

gezegen



Sens de "gezegen" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 9 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
gezegen planet n.
General
gezegen globe n.
gezegen planetary adj.
Aeronautic
gezegen planetary n.
Astronomy
gezegen planet n.
gezegen ball n.
gezegen world n.
gezegen wandering star n.
gezegen sphere n.

Sens de "gezegen" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 249 résultat(s)

Turc Anglais
General
küçük gezegen minor planet n.
küçük gezegen asteroid n.
küçük gezegen planetoid n.
dev gezegen giant planet n.
dış gezegen superior planet n.
cüce gezegen dwarf planet n.
tüm gezegen whole planet n.
bütün gezegen whole planet n.
ana gezegen home planet n.
ana gezegen home world n.
güneşe en yakın gezegen the closest planet to the sun n.
güneşe en yakın gezegen the nearest planet to the sun n.
gezegen patlatan planet buster n.
gezegen avlayan planet buster n.
gezegen yok eden (nükleer silah vb) planet buster n.
gezegen bilimci planetologist n.
gezegen uzmanı planetologist n.
(gezegen tarafından) alınan güneş ışıması insolation n.
(gezegen tarafından) alınan güneş radyasyonu insolation n.
büyücülerin (gezegen, element, burçlar, sayılar yardımıyla) farklı şeyler arasında ilişki kurma sistemi correspondences n.
bazı gezegen ve uyduların göreli hareketlerini göstermek için saatlere eklenen bir tür cihaz orrery n.
ana gezegen primary n.
kişinin kaderini etkileyen gezegen/gezegenler grubu star n.
(gezegen) çekirdek core n.
doğu ufkunda görünmek (yıldız/gezegen) be in the ascendant v.
(astroloji evinde) gezegen konumunu belirlemek domify [obsolete] v.
gezegen gibi dönen planetary adj.
gezegen çapında planetwide adj.
gezegen etkisi altında siderated adj.
gezegen ile ilişkili siderated adj.
gezegen kavuşumu ile ilgili synodic adj.
gezegen kavuşumu ile ilgili synodical adj.
Colloquial
uzak terk edilmiş bir gezegen a distant desert planet n.
Technical
ana gezegen primary planet n.
çevresinde seyretme (gezegen vb) circumnavigation n.
çevresinde seyreden kişi veya şey (gezegen vb) circumnavigator n.
dünya ile güneş arasındaki herhangi bir gezegen interior planet n.
gezegen mühendisliği planetary engineering n.
gezegen araştırma aracı planetary probe n.
jüpiter etkisi gerektiğinde tılsım olarak kullanılan bir gezegen karesi square of jupiter n.
mars etkisi gerektiğinde tılsım olarak kullanılan bir gezegen karesi square of mars n.
merkür etkisi gerektiğinde tılsım olarak kullanılan bir gezegen karesi square of mercury n.
satürn etkisi gerektiğinde tılsım olarak kullanılan bir gezegen karesi square of saturn n.
ay etkisi gerektiğinde tılsım olarak kullanılan bir gezegen karesi square of the moon n.
güneş etkisi gerektiğinde tılsım olarak kullanılan bir gezegen karesi square of the sun n.
venüs etkisi gerektiğinde tılsım olarak kullanılan bir gezegen karesi square of venus n.
çevresinde seyretmek (gezegen vb) circumnavigate v.
Telecom
kablosuz gezegen unwired planet n.
Mechanic
gezegen dişli planetary gear n.
gezegen başlı freze tezgahı planetary milling machine n.
Radio
gezegen atmosferinden engellenmeden geçen bir dizi elektromanyetik frekans window n.
Construction
gezegen değirmen planetary mill n.
gezegen öğütücü planetary mill n.
Astronomy
asteroid kuşağının en büyük ve ilk keşfedilen asteroiti olan cüce gezegen ceres n.
(gezegen vb.) gerilemek regression n.
gezegen yörüngesinin ekliptikle kesiştiği, çap olarak karşılıklı zıt noktalardan her biri node n.
gün batımında batı'ya doğru ufka bakıldığında gökyüzünde görülen aydınlık gezegen the evening star n.
gün batımında batı'ya doğru ufka bakıldığında gökyüzünde görülen aydınlık gezegen hesperus n.
asal gezegen protoplanetary n.
dev gezegen giant planet n.
dış gezegen superior planet n.
erken gezegen disk protoplanetary disk n.
gelişmekte olan gezegen protoplanetary n.
gezegen öncesi disk protoplanetary disk n.
geniş açıyla gezegen arama wide angle search for planets n.
güneş sistemi dışındaki gezegen exoplanet n.
gezegen presesyonu planetary precession n.
gezegen devinmesi planetary precession n.
güneş sistemi dışındaki gezegen extrasolar planet n.
güneş sisteminin dışındaki gezegen exoplanet n.
iç gezegen interior planet n.
kızıl gezegen red planet n.
kırmızı gezegen red planet n.
küçük gezegen planetoid n.
küçük gezegen minor planet n.
ön gezegen protoplanetary n.
gezegen veya uydunun olağandışı değişiklikler sergileyerek yörüngesinden saptığı süreç anomalistic revolution n.
gezegen, güneş ve gezegenin önceki günberisi arasındaki açı anomaly n.
gezegen, güneş ve gezegenin önceki günberisi arasındaki açı true anomaly n.
gezegen halkalarının görünen uzantıları ansa n.
varsayımsal olarak güneşin diğer tarafında bulunduğuna inanılan gezegen antichthon n.
büyüklüğü ve atmosferik koşulları dünyaya benzeyen bir gezegen earth 2.0 n.
gezegen ve uydu yörüngesi gibi cisimleri tanımlamada kullanılan sayısal değerler element n.
gezegen, kuyruklu yıldız veya uyduların gelecekteki pozisyonlarını gösteren tablo ephemeris n.
gezegen dış çemberinin merkezi equant [obsolete] n.
yaklaşık 2400 kilometre çapındaki bir cüce gezegen eris n.
güneş sistemi'nin ucundaki kuiper kuşağı'nda yer alan küçük gezegen kuiper belt object n.
gezegen üzerindeki coğrafi kuşak zone n.
gaz bulutundan oluşan gezegen jovian planet n.
dev gezegen jovian planet n.
gaz bulutundan oluşan gezegen gas giant n.
dev gezegen gas giant n.
merkür ile güneş arasında yer alan varsayımsal bir gezegen vulcan n.
(gezegen veya uydu gibi) bir gök cisminin bir diğeri etrafındaki yörünge hareketi revolution n.
gezegen halkası ring n.
güneşe çok yakın bulunan sıcak, gazlı, dev, güneş dışı gezegen roaster n.
dünyadan ölçülen iki gezegen ile tepe noktası arasındaki açısal mesafe aspect n.
güneş-gezegen kavuşumu conjunction n.
güneş-gezegen kavuşumu solar conjunction n.
iç gezegen inferior planet n.
dünya ile güneş arasında bulunan gezegen inferior planet n.
güneşe yakın olan gezegen inferior planet n.
(gezegen veya uydu yüzeyinde bulunan) geniş ve düz yer palus n.
iç gezegen inner planet n.
yörüngesi asteroit kuşağında kalan gezegen inner planet n.
dokuzuncu gezegen planet x n.
gezegen halkası planetary ring n.
gezegen dönüşleri planetary rotations n.
gezegen uyduları planetary satellites n.
gezegen bilimi planetary science n.
gezegen bilimi planetology n.
küçük gezegen planetule n.
uydu gezegen satelles n.
bazı gezegen ve uyduların göreli hareketlerini göstermek için bir saate dahil edilmiş mekanik bir cihaz orrery n.
gezegen evresi phase n.
güneş'in yörüngesinde bulunup neptün'ün güneş'e ortalama uzaklığından daha büyük mesafede olan cüce gezegen plutoid n.
astronomik veya astrolojik hesaplamalar yaparken kullanılması gereken zaman (doğum tarihi, gezegen konumu, zamandaki bir nokta) root n.
gezegen veya uydunun bir yıldız çevresinde dönüşünü tamamladığı süre sidereal period n.
gezegen veya uydunun bir yıldız çevresinde dönüşünü tamamladığı süre sidereal revolution n.
(jüpiter, venüs) olumlu etki yapan gezegen fortune n.
güneş'in yörüngesinde olup gezegen veya cüce gezegen olarak sınıflandırılmayan gök cismi small solar system body n.
kayalık gezegen rocky planet n.
ilkel gezegen primordial planet n.
evrenin ilk zamanlarında oluşmuş gezegen primordial planet n.
dünya benzeri gezegen earth-like planet n.
gezegen çevresi disk circumplanetary disk n.
gezegen çevresi circumplanetary n.
gezegen çarpışması planetary collision n.
yaşanabilir gezegen habitable world n.
süper merkür gezegen super-mercury planet n.
yalnız gezegen planemo n.
izole gezegen kütleli nesne isolated planetary-mass object n.
gezegen kütleli nesne planetary-mass object n.
serbest yüzen gezegen free-floating planet (ffp) n.
gezegen oluşumu planetary formation n.
gezegen uydusu planetary satellite n.
çıplak gezegen çekirdeği exposed planetary core n.
ultra kısa periyotlu gezegen ultra-short period planet (uspp) n.
gezegen embriyosu planetary embryo n.
çekirdeksiz gezegen coreless planet n.
galaksi ötesi gezegen extragalactic planet n.
iki yörüngeli gezegen circumbinary planet n.
süper yaşanabilir gezegen superhabitable planet n.
çorak gezegen barren planet n.
gezegen evrimi planetary evolution n.
gezegen kalkanı planetary shield n.
gezegen halkası planetary ring n.
gezegen halka sistemi ring system n.
gezegen bilimci planetary scientist n.
yüksek yerçekimli gezegen high-gravity planet n.
düşük yerçekimli gezegen low-gravity planet n.
civar gezegen nearby planet n.
güneş sistemi'nin ilk zamanlarında dünya ile çarpışıp ay'ı oluşturduğu düşünülen gezegen theia n.
başıboş gezegen rogue planet n.
zombi gezegen zombie planet n.
karasal gezegen rocky planet n.
haydut gezegen rogue planet n.
sisteminde gezegen bulunduran yıldız planet-hosting star n.
gezegen yaşanabilirliği planetary habitability n.
jüpiter sınıfı gezegen jovian-class planet n.
gezegen merkezli boylam planetocentric longitude n.
yıldızlaştırılmış gezegen stellified planet n.
yetim gezegen orphan planet n.
kabarık gezegen puffy planet n.
gezegen merkezli planetocentric n.
gezegen merkezli enlem planetocentric latitude n.
yaşama elverişli gezegen habitable world n.
yıldızsız gezegen planemo n.
izole gezegen kütleli cisim isolated planetary-mass object n.
gezegen kütleli cisim planetary-mass object n.
haydut gezegen free-floating planet (ffp) n.
doğal gezegen uydusu planetary satellite n.
açık gezegen çekirdeği exposed planetary core n.
çok kısa periyotlu gezegen ultra-short period planet (uspp) n.
galaksi dışı gezegen extragalactic planet n.
iki yıldızın etrafında dönen gezegen circumbinary planet n.
çekirdeğinde oksijenden daha fazla miktarda karbon içeren varsayımsal gezegen türü carbon planet n.
yüzeyi suyla kaplı gezegen waterworld n.
yakındaki gezegen nearby planet n.
yüzeyi buzdan oluşan doğal gezegen uydusu icy moon n.
esas olarak hidrojen ve helyumdan daha ağır elementlerden oluşan bir tür dev gezegen ice giant n.
herhangi bir yıldız sistemine bağlı olmayan gezegen rogue planet n.
öksüz gezegen orphan planet n.
şişkin gezegen puffy planet n.
yıldız olamamış gezegen failed star n.
haydut gezegen isolated planetary-mass object n.
göçmen gezegen rogue planet n.
yetim gezegen rogue planet n.
öksüz gezegen rogue planet n.
serseri gezegen rogue planet n.
yıldızsız gezegen rogue planet n.
güneşsiz gezegen rogue planet n.
patlamış bir yıldızın kalıntılarından meydana gelen gezegen zombie planet n.
kütleçekimsel olarak kenetlenmiş gezegen tidally locked planet n.
kütleçekimsel olarak kilitli gezegen tidally locked planet n.
kuiper kuşağı'nda bulunan bir cüce gezegen gonggong n.
kuiper kuşağı'nda bulunan bir cüce gezegen makemake n.
karasal gezegen terrestrial planet n.
kayalık gezegen terrestrial planet n.
dokuzuncu gezegen planet nine n.
gaz devi gezegen jovian planet n.
gaz devi gezegen gas giant planet n.
gaz devi gezegen gas giant n.
gezegen sistemi planetary system n.
buz devi gezegen ice giant planet n.
gaz cücesi gezegen gas dwarf planet n.
sabit gezegen duruşu station n.
dünya'ya benzer dev gezegen super-earth n.
(gezegen) gerilemek regrede v.
en yüksek etkisini uygulayan (gezegen) exaltate adj.
gezegen yörüngelerinde saat yönünün tersinde doğudan batıya hareket eden veya bu hareket ile ilişkili retrograde adj.
(ay, gezegen) yuvarlağın yarısından fazlası parlayarak görünen gibbous adj.
(gezegen) dünya ile güneş arasında bulunan inferior adj.
(gezegen) iç inferior adj.
ekliptik düzleme yansıtılan (gezegen yörüngesi) curtate adj.
gezegen bilimini içeren planetological adj.
gezegen bilimiyle ilgili planetological adj.
(gezegen) yörüngesi güneşe daha uzak olan superior adj.
(kavuşum açısı) güneş, dünya ile küçük bir gezegen arasındayken oluşan superior adj.
Astrology
birbirinden 120°'lik açıyla ayrık iki gezegen trine n.
güneş sisteminin dışındaki gezegen extrasolar planet n.
yönetici gezegen ruler/lord n.
bireyin doğum anındaki baskın gezegen hyleg n.
baskın etkiye sahip gezegen lord n.
iki gezegen arasındaki yaklaşık 180°'lik açı opposition n.
belirli bir burçla veya yıldız haritasındaki evle bağdaştırılan gezegen ruler n.
yönetici gezegen ruler n.
gezegen kavuşumu conjunction n.
başka bir gezegenin bulunduğu işareti düzenleyen gezegen dispositor n.
uğursuz gezegen infortune n.
(özellikle satürn veya mars) şanssızlık ile ilişkilendirilen gezegen infortune n.
baskın gezegen dominator [obsolete] n.
gezegen evi planetary house n.
gezegen evi mansion n.
gezegen evi star sign n.
dünyadan ölçülen iki gezegen ile tepe noktası arasındaki açısal mesafenin kesinlik derecesinin sayısı orb n.
astrolojik önem taşıyan gezegen significator n.
(gezegen) birbirinden 120°'lik açıyla ayrık hale gelmek trine v.
(gezegen kavuşumları) kaderini tayin etmek constellate v.
(evi yöneten gezegen) giriş dönemini göstermek ingress v.
güneşe yakınlığı nedeniyle her yıl 24 ila 30 gün arası görünmez olan (yıldız, gezegen) combust adj.
gezegen etkisi altında olan planetary adj.
Military
küçük gezegen planetoid n.
Paleontology
kuiper kuşağı'nda bulunan cüce gezegen haumea n.
Star Wars
ana gezegen homeworld n.
demir gezegen iron planet n.
gezegen zıplayıcı planet-hopper n.
ruul (gezegen) ruul (planet) n.
gezegen tahripçisi world devastator n.