Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
zippered pencil pouch
(gemiyi) denize indirmek
ordinary mail
yeraltı türbesi
in back
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Geçmiş
Cümleler
"in back"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 4 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Idioms
1
Deyim
in back
expr.
depoda
2
Deyim
in back
expr.
arka tarafta
3
Deyim
in back
expr.
görünmeyen kısımda
4
Deyim
in back
expr.
stokta
"in back"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 267 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
in the back
zf.
arkadan
He tried to stab me
in the back.
O beni
arkadan
bıçaklamaya çalıştı.
More Sentences
2
Genel
in back of
zf.
arkasında
There is a small pond
in back of
my house.
Evimin
arkasında
küçük bir gölet var.
More Sentences
Idioms
3
Deyim
(in) back of (something)
expr.
(bir şeyin) gerisinde
Tom is sitting in the very
back of
the classroom.
Tom sınıfın çok
gerisinde
oturuyor.
More Sentences
4
Deyim
in the back
expr.
arkada
Please check out these customers while I see if we have any more of those items
in the back.
Ben
arkada
başka ürünümüz olup olmadığına bakarken lütfen bu müşterilerin ödemesini alın.
More Sentences
5
Deyim
in the back
expr.
arkasında
Sami and Layla had sex
in the back
of the car.
Sami ve Leyla arabanın
arkasında
seks yaptılar.
More Sentences
General
6
Genel
stab in the back
f.
kalleşlik etmek
7
Genel
pay back in one's own coin
f.
misilleme yapmak
8
Genel
put one's back in it
f.
canını dişine takmak
9
Genel
stab somebody in the back
f.
kalleşlik etmek
10
Genel
be in the back of one's mind
f.
aklının bir köşesinde bulunmak
11
Genel
be in the back
f.
arkada kalmak
12
Genel
go back in time
f.
geçmişe gitmek
13
Genel
go back in time
f.
zamanda geriye gitmek
14
Genel
stab someone in the back
f.
kalleşlik yapmak
15
Genel
draw back in horror
f.
korkuyla geri çekilmek
16
Genel
go in the back room
f.
arka odaya gitmek
17
Genel
call in for back up
f.
(polis) destek istemek
18
Genel
get back in line
f.
tekrar sıraya (kuyruğa) girmek/geçmek
19
Genel
give 5 dollars back in change
f.
para üstü olarak beş dolar vermek
20
Genel
give 5 dollars back in change
f.
beş dolar para üstü vermek
21
Genel
be due back in court
f.
(...'de/da) tekrar mahkemeye çıkmak
22
Genel
get back in time
f.
zamanında dönmek
23
Genel
in back of
zf.
in arkasında
24
Genel
back in the day
zf.
eskiden
25
Genel
bitd (back in the day)
kısalt.
eskiden
26
Genel
bitd (back in the day)
kısalt.
bir zamanlar
Phrasals
27
Öbek Fiiller
sneak someone in through the back door
f.
birini arka kapından gizlice eve sokmak
28
Öbek Fiiller
stand in back of someone
f.
(desteklemek amacıyla) birisinin arkasında olmak
29
Öbek Fiiller
pour something back (in)
f.
(bir sıvıyı vb) (bir şeyin içine) tekrar/geri dökmek
30
Öbek Fiiller
back in
f.
geri geri sokmak
31
Öbek Fiiller
back in
f.
geri geri girmek
32
Öbek Fiiller
call something (back) in
f.
bir şeyi geri toplamak
33
Öbek Fiiller
call something (back) in
f.
bir şeyi piyasadan toplamak
34
Öbek Fiiller
call something (back) in
f.
bir şeyin iade edilmesini istemek
35
Öbek Fiiller
call something (back) in
f.
bir şeyi piyasadan çekmek
36
Öbek Fiiller
pour back in
f.
geri içine dökmek
37
Öbek Fiiller
pour back in
f.
tekrar içine dökmek
38
Öbek Fiiller
reach back into (some point in time)
f.
(tarihte bir zamana) dayanmak
39
Öbek Fiiller
reach back into (some point in time)
f.
(tarihte bir zamandan) gelmek
40
Öbek Fiiller
reach back into (some point in time)
f.
(tarihte bir zamana) gönderme yapmak
41
Öbek Fiiller
reach back into (some point in time)
f.
(tarihte bir zamandan) ilham almak
42
Öbek Fiiller
reach back into (some point in time)
f.
(önceki bir şeyden/zamandan) öğeler taşımak
43
Öbek Fiiller
reach back to (some point in time)
f.
(tarihte bir zamana) dayanmak
44
Öbek Fiiller
reach back to (some point in time)
f.
(tarihte bir zamandan) gelmek
45
Öbek Fiiller
reach back to (some point in time)
f.
(tarihte bir zamana) gönderme yapmak
46
Öbek Fiiller
reach back to (some point in time)
f.
(tarihte bir zamandan) ilham almak
47
Öbek Fiiller
reach back to (some point in time)
f.
(önceki bir şeyden/zamandan) öğeler taşımak
48
Öbek Fiiller
stand (in) back of (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) arkasında durmak/konumlanmak
49
Öbek Fiiller
stand (in) back of (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) arkasında durmak/olmak
50
Öbek Fiiller
stand (in) back of (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) destekçisi olmak
Phrases
51
İfadeler
in back light (in back of the light)
zf.
arkadan vuran ışıkta
Colloquial
52
Konuşma Dili
be in the back row
f.
arka sırada olmak
53
Konuşma Dili
take someone in the back
f.
birisini arkaya götürmek
54
Konuşma Dili
get back in the groove again
f.
tekrar havaya girmek
55
Konuşma Dili
get back in the groove again
f.
yeniden havaya girmek
56
Konuşma Dili
pop it back in
f.
(çıkan kol vb) tekrar yerine oturtmak
57
Konuşma Dili
back in the day
expr.
bir zamanlar
58
Konuşma Dili
back in the days
expr.
bir zamanlar
59
Konuşma Dili
back in the old days
expr.
eskiden
60
Konuşma Dili
back in the old days
expr.
o günlerde
61
Konuşma Dili
back in the days
expr.
zamanında
62
Konuşma Dili
back in the day
expr.
vaktinde
63
Konuşma Dili
back in the day
expr.
zamanında
64
Konuşma Dili
back in the days
expr.
vaktinde
Idioms
65
Deyim
a knife in the back
i.
sırtından bıçaklama
66
Deyim
a knife in the back
i.
hainlik yapma
67
Deyim
a knife in the back
i.
ihanet etme
68
Deyim
a knife in the back
i.
kalleşlik etme
69
Deyim
a knife in the back
i.
arkadan vurma
70
Deyim
the boys in the back room
i.
arka plandaki kişiler
71
Deyim
a crick in one's back
i.
bel tutulması
72
Deyim
pat in the back
i.
övgü
73
Deyim
the boys in the back room
i.
perde arkasındaki kişileri
74
Deyim
the boys in the back room
i.
perde arkasındaki kişiler
75
Deyim
the boys in the back room
i.
perde arkasındaki adamlar
76
Deyim
a knife in the back
i.
ihanet
77
Deyim
a knife in the back
i.
kalleşlik
78
Deyim
a stab in the back
i.
kalleşlik
79
Deyim
a stab in the back
i.
sırtından vurma/bıçaklama
80
Deyim
a stab in the back
i.
arkadan vurma/bıçaklama
81
Deyim
a stab in the back
i.
hainlik
82
Deyim
a stab in the back
i.
ihanet
83
Deyim
a stab in the back
i.
hıyanet
84
Deyim
crick in one's back
i.
bel tutulması
85
Deyim
crick in one's back
i.
sırt tutulması
86
Deyim
crick in one's back
i.
sırtında/belinde tutulma
87
Deyim
crick in back
i.
bel tutulması
88
Deyim
crick in back
i.
sırt tutulması
89
Deyim
eyes in the back of (one's) head
i.
arkasındaki göz
90
Deyim
eyes in the back of (one's) head
i.
etrafında olup biten her şeyi bilme/görme
91
Deyim
eyes in the back of (one's) head
i.
etrafında olup biten her şeyin farkında olma
92
Deyim
eyes in the back of (one's) head
i.
etrafında olup biten her şeyden haberdar olma
93
Deyim
eyes in the back of your head
i.
arkandaki göz
94
Deyim
eyes in the back of your head
i.
etrafında olup biten her şeyi bilme/görme
95
Deyim
eyes in the back of your head
i.
etrafında olup biten her şeyin farkında olma
96
Deyim
eyes in the back of your head
i.
etrafında olup biten her şeyden haberdar olma
97
Deyim
be back in business
f.
tekrar işe/çalışmaya/işlemeye başlamak
98
Deyim
be back in business
f.
yeniden sahalara dönmek
99
Deyim
be back in business
f.
tekrar/yine çalışır/işler durumda olmak
100
Deyim
keep something in the back of someone's mind
f.
aklının bir köşesinde bulundurmak
101
Deyim
have something in the back of someone's mind
f.
aklının bir köşesinde bulundurmak
102
Deyim
put something in the back of someone's mind
f.
aklının bir köşesine yazmak
103
Deyim
keep something in the back of someone's mind
f.
aklının köşesinde bulundurmak
104
Deyim
have something in the back of someone's mind
f.
aklının köşesinde bulundurmak
105
Deyim
put something in the back of someone's mind
f.
aklının köşesine yerleştirmek
106
Deyim
have eyes in the back of one's head
f.
arkada gözü olmak
107
Deyim
stab a knife in someone's back
f.
arkadan vurmak
108
Deyim
stab in the back
f.
arkadan vurmak
109
Deyim
have eyes in the back of one's head
f.
arkasında gözleri olmak
110
Deyim
stab someone in the back
f.
birine ihanet etmek
111
Deyim
put something in the back of one's mind
f.
bir şeyi aklının bir köşesine yazmak
112
Deyim
stab someone in the back
f.
birini sırtından bıçaklamak
113
Deyim
throw something back in somebody's face
f.
elinin tersiyle itmek
114
Deyim
back in the game
f.
görevine dönmek
115
Deyim
be back in the saddle
f.
göreve tekrar başlamak/dönmek
116
Deyim
stab in the back
f.
hainlik etmek
117
Deyim
be back in the saddle
f.
işe yeniden koyulmak
118
Deyim
have eyes in the back of one's head
f.
kafasının arkasında gözleri olmak
119
Deyim
stab in the back
f.
kalleşlik etmek
120
Deyim
pay someone back in one’s own coin
f.
kendi silahıyla vurmak
121
Deyim
pat in the back
f.
övmek
122
Deyim
pay back in his own coin
f.
kendi silahıyla vurmak
123
Deyim
pay someone back in one’s own coin
f.
misilleme yapmak
124
Deyim
back in the game
f.
oyuna dönmek
125
Deyim
pay one back in his own coin
f.
öcünü almak
126
Deyim
pat in the back
f.
sırtını sıvazlamak
127
Deyim
stab in the back
f.
sırtından bıçaklamak
128
Deyim
stab in the back
f.
şaşırtmak
129
Deyim
stab in the back
f.
sırtından vurmak
130
Deyim
put the genie back in the bottle
f.
sorunun üstesinden gelmek
131
Deyim
put the spring back in one's step
f.
toparlanmak
132
Deyim
back in the game
f.
tekrar faaliyete geçmek
133
Deyim
stab in the back
f.
yaralamak
134
Deyim
throw something back in somebody's face
f.
(tavsiyeyi/öneriyi vb) reddetmek
135
Deyim
stab in the back
f.
üzmek
136
Deyim
put the spring back in one's step
f.
yeniden iyi hissetmek
137
Deyim
throw something back in somebody's face
f.
(tavsiyeyi/öneriyi vb) geri çevirmek
138
Deyim
back in harness
f.
(tatilden vs. sonra) işine dönmek
139
Deyim
pay (one) back in kind
f.
yaptığı kötülüğün karşılığını (birine) aynı biçimde ödetmek
140
Deyim
pay (one) back in kind
f.
(biriyle) ödeşmek
141
Deyim
pay (one) back in kind
f.
(birine) misillemede bulunmak
142
Deyim
pay (one) back in kind
f.
(birine) kısasa kısas yapmak
143
Deyim
pay (one) back in kind
f.
kana kan/göze göz/dişe diş istemek
144
Deyim
put it in their back yard
f.
(zehirli maddeleri vs.) kendi bahçelerine koysunlar
145
Deyim
put it in their back yard
f.
(maden ocaklarını vs.) kendi yaşadıkları yere yapsınlar
146
Deyim
put it in their back yard
f.
(o fabrikayı vs.) kendi bahçelerine kursunlar
147
Deyim
be back in business
f.
tekrar çalışmaya hazır olmak
148
Deyim
be back in business
f.
tekrar koşmaya/yüzmeye vb. başlamak
149
Deyim
back in circulation
f.
tekrar sahalarda
150
Deyim
back in circulation
f.
sahalara dönmüş
151
Deyim
back in circulation
f.
sosyal hayata geri dönmüş
152
Deyim
back in circulation
f.
(ilişkiden çıkmış) boşta
153
Deyim
back in circulation
f.
tekrar ilişkiye açık
154
Deyim
back in the saddle
f.
göreve/işe geri dönmüş
155
Deyim
back in the saddle
f.
tekrar işe koyulmuş/başlamış
156
Deyim
back in the saddle
f.
tekrar kaldığı yerden devam eden
157
Deyim
back in the saddle
f.
yeniden başlamış
158
Deyim
back in circulation
f.
tekrar sahalarda
159
Deyim
back in circulation
f.
sahalara dönmüş
160
Deyim
back in circulation
f.
sosyal hayata geri dönmüş
161
Deyim
back in circulation
f.
tekrar sosyalleşmeye başlamış
162
Deyim
back in circulation
f.
(ilişkiden çıkmış) boşta
163
Deyim
back in circulation
f.
tekrar ilişkiye açık
164
Deyim
be back in harness [uk]
f.
işine dönmek
165
Deyim
be back in harness [uk]
f.
tekrar işe başlamak/dönmek
166
Deyim
get in through the back door
f.
yolsuz şekilde yapmak
167
Deyim
get in through the back door
f.
doğru yoldan yapmamak
168
Deyim
get in through the back door
f.
dolaylı yoldan yürütmek
169
Deyim
get in through the back door
f.
el altından yapmak/yürütmek
170
Deyim
have eyes in the back of head
f.
arkada gözü olmak
171
Deyim
have eyes in the back of head
f.
arkasında gözleri olmak
172
Deyim
have eyes in the back of head
f.
kafasının arkasında gözleri olmak
173
Deyim
have eyes in the back of your head
f.
arkada gözü olmak
174
Deyim
have eyes in the back of your head
f.
arkasında gözleri olmak
175
Deyim
have eyes in the back of your head
f.
kafasının arkasında gözleri olmak
176
Deyim
jump back in time
f.
zamanda geriye gitmek/atlamak
177
Deyim
jump back in time
f.
eski bir tarihe dönmek
178
Deyim
jump back in time
f.
geçmişe dönmek
179
Deyim
pay someone back in their own coin [old-fashioned]
f.
birini kendi silahıyla vurmak
180
Deyim
pay someone back in their own coin [old-fashioned]
f.
birine misilleme yapmak
181
Deyim
pay someone back in their own coin [old-fashioned]
f.
birinden intikam almak
182
Deyim
pay someone back in their own coin [old-fashioned]
f.
birine aynı şekilde karşılık vermek
183
Deyim
put the roses back in (one's) cheeks [uk]
f.
(birinin) yanaklarına renk getirmek
184
Deyim
put the roses back in (one's) cheeks [uk]
f.
(birinin) sağlığını yerine getirmek
185
Deyim
put the roses back in (one's) cheeks [uk]
f.
(birinin) enerjisini yerine getirmek
186
Deyim
throw (something) back in (one's) face
f.
elinin tersiyle itmek
187
Deyim
throw (something) back in (one's) face
f.
(tavsiyeyi/öneriyi) geri çevirmek
188
Deyim
throw (something) back in (one's) face
f.
(tavsiyeyi/öneriyi) reddetmek
189
Deyim
back in (one's) box
s.
köşesine çekilmiş
190
Deyim
back in (one's) box
s.
sinmiş
191
Deyim
back in (one's) box
s.
susmuş
192
Deyim
back in (one's) box
s.
ağzını kapamış
193
Deyim
back in (one's) box
s.
göze batmayan
194
Deyim
back in (one's) box
s.
dikkat çekmeyen
195
Deyim
back in your box
s.
köşesine çekilmiş
196
Deyim
back in your box
s.
sinmiş
197
Deyim
back in your box
s.
susmuş
198
Deyim
back in your box
s.
ağzını kapamış
199
Deyim
back in your box
s.
göze batmayan
200
Deyim
back in your box
s.
dikkat çekmeyen
201
Deyim
back in (one's) box
s.
sesi kesilmiş durumda
202
Deyim
back in (one's) box
s.
sesi soluğu çıkmaz durumda
203
Deyim
stabbed in the back
s.
sırtından vurulmuş
204
Deyim
stabbed in the back
s.
sırtından bıçaklanmış
205
Deyim
stabbed in the back
s.
ihanete uğramış
206
Deyim
stabbed in the back
s.
kalleşlik yapılmış
207
Deyim
in the back of your mind
expr.
aklının bir köşesinde
208
Deyim
in the back of your mind
expr.
aklının bir köşesine
209
Deyim
in the back of your mind
expr.
aklının bir yerinde
210
Deyim
in the back of your mind
expr.
aklının bir yerine
211
Deyim
in the back of beyond
expr.
cehennemin dibinde
212
Deyim
in the back of beyond
expr.
ıssız ve ulaşılması güç bir yerde
213
Deyim
in the back of beyond
expr.
kuş uçmaz kervan geçmez bir yerde
214
Deyim
in the back of beyond
expr.
ulaşılması güç bir yerde
215
Deyim
at/in the back of beyond
expr.
ücra bir yerde
216
Deyim
in the back of beyond
expr.
ücra bir köşede
217
Deyim
(in) back of (something)
expr.
(bir şeyin) arkasında
218
Deyim
back in the knife drawer, miss sharp
expr.
lafına dikkat et
219
Deyim
back in the knife drawer, miss sharp
expr.
ağzından çıkanı kulağın duysun
220
Deyim
put it in their back yard
expr.
kendi bahçelerine koysunlar
221
Deyim
put it in their back yard!
expr.
kendi bahçelerine koysunlar!
222
Deyim
at/in the back of your mind
expr.
aklının bir köşesinde
223
Deyim
at/in the back of your mind
expr.
aklının bir kenarında
224
Deyim
at/in the back of your mind
expr.
aklının bir yerinde
225
Deyim
not in my back yard
expr.
benden uzak olsun da
226
Deyim
not in my back yard
expr.
benim arka bahçemde değil
227
Deyim
in (one's) (own) back yard
expr.
(birinin kendi) çevresinde/yakınında
228
Deyim
in the back
expr.
depoda
229
Deyim
in the back
expr.
arka tarafta
230
Deyim
in the back
expr.
görünmeyen kısımda
231
Deyim
in the back
expr.
stokta
232
Deyim
in the back of (one's) mind
expr.
(birinin) aklının bir köşesinde
233
Deyim
in the back of mind
expr.
aklının bir köşesinde
234
Deyim
nImby (not in my back yard)
expr.
benden uzak olsuncu
235
Deyim
pitby (put it in their back yard)
expr.
(zehirli maddeleri) kendi bahçelerine koysunlar
236
Deyim
pitby (put it in their back yard)
expr.
(maden ocaklarını, nükleer santralleri) kendi yaşadıkları yere yapsınlar
Speaking
237
Konuşma
never look back in regret
expr.
asla geçmişe pişmanlıkla/pişmanlık içinde bakma
238
Konuşma
never look back in regret
expr.
asla yaptıklarından pişmanlık duyma/pişman olma
239
Konuşma
don’t throw it back in my face later
expr.
bunu daha sonra yüzüme vurma
240
Konuşma
you put us in danger back there
expr.
bizi orada tehlikeye soktun
241
Konuşma
I'll be back in five or six days
expr.
beş altı gün içinde döneceğim
242
Konuşma
let's go back in time
expr.
hadi geçmişe dönelim
243
Konuşma
never look back in regret
expr.
geçmişinden asla pişmanlık duyma
244
Konuşma
I'll be back in 30 minutes tops
expr.
en fazla yarım saate dönerim
245
Konuşma
they are interested in some of the works we were doing back then
expr.
eskiden yaptığımız bazı işlerle ilgileniyorlar
246
Konuşma
don't go back in there
expr.
oraya geri dönme
247
Konuşma
back in change
expr.
para üstü (olarak)
248
Konuşma
I am back in town
expr.
şehire döndüm
249
Konuşma
you should have seen me back in the day
expr.
sen beni eskiden görecektin
250
Konuşma
he will be back in a week
expr.
1 hafta içinde dönecek
251
Konuşma
he will be back in a week
expr.
1 haftaya dönecek
252
Konuşma
if I could go back in time
expr.
zamanda geriye gidebilseydim
Chat Usage
253
Chatleşme Dili
bbiab (be back in a bit)
expr.
birazdan dönerim
254
Chatleşme Dili
bbiab (be back in a bit)
expr.
az sonra döneceğim
255
Chatleşme Dili
bbiab (be back in a bit)
expr.
birazdan geri geleceğim
256
Chatleşme Dili
bbiab (be back in a bit)
expr.
bir dakika
257
Chatleşme Dili
bbiab (be back in a bit)
expr.
bir saniye
258
Chatleşme Dili
bbiaf (be back in a few minutes)
expr.
birazdan dönerim
259
Chatleşme Dili
bbiaf (be back in a few minutes)
expr.
az sonra döneceğim
260
Chatleşme Dili
bbiaf (be back in a few minutes)
expr.
birazdan geri geleceğim
261
Chatleşme Dili
bbiaf (be back in a few minutes)
expr.
birkaç dakikaya dönerim
262
Chatleşme Dili
bbiafm (be back in a few minutes)
expr.
birazdan dönerim
263
Chatleşme Dili
bbiafm (be back in a few minutes)
expr.
az sonra döneceğim
264
Chatleşme Dili
bbiafm (be back in a few minutes)
expr.
birazdan geri geleceğim
265
Chatleşme Dili
bbiafm (be back in a few minutes)
expr.
birkaç dakikaya dönerim
Computer
266
Bilgisayar
paste in back
expr.
arkaya yapıştır
Football
267
Futbol
stole in unmarked at the back post
f.
arka direkte kendisini unutturmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of in back
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy