opts - Türkçe İngilizce Sözlük

opts

"opts" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 8 sonuç

İngilizce Türkçe
General
opt f. tercih etmek
Why, when each individual country can opt to be absent with regard to these?
Neden, her bir ülke bunlarla ilgili olarak yok olmayı tercih edebiliyorken?

More Sentences
opt f. karar kılmak
opt f. seçmek
opt f. -e tercih etmek
opt f. -e yeğlemek
opt f. iki veya daha çok alternatif arasından birini tercih etmek
Politics
opt f. vatandaşlık seçmek
opt f. başka bir devletin yaşanılan bölgeye egemen olmasıyla o devletin vatandaşlığına geçip geçmemeye karar vermek

"opts" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 87 sonuç

İngilizce Türkçe
General
opt out f. vazgeçmek
Of course, any installation opting out must be required to take equivalent action to reduce emissions.
Tabii ki, vazgeçen herhangi bir tesisin salımları azaltmak için eşdeğer önlemler alması gerekmektedir.

More Sentences
opt out of f. vazgeçmek
It is regrettable that the UK is opting out of this measure.
Birleşik Krallık'ın bu tedbirden vazgeçmesi üzüntü vericidir.

More Sentences
opt out of f. çekilmek
So we are all delighted that the United Kingdom has stopped opting out of social policy.
Dolayısıyla Birleşik Krallık'ın sosyal politikadan çekilmekten vazgeçmiş olması hepimizi sevindirmiştir.

More Sentences
opt for f. seçmek
This suggests that they were deciding between truth and dishonesty - and ultimately opting for the latter.
Bu, onların doğruluk ve sahtekârlık arasında karar verdiklerini ve nihayetinde ikincisini seçtiklerini göstermektedir.

More Sentences
opt for f. tercih etmek
Why do we opt for the first pillar, and why do I recommend that the first pillar be chosen?
Neden birinci sütunu tercih ediyoruz ve neden birinci sütunun seçilmesini tavsiye ediyorum?

More Sentences
Phrasals
opt in (to something) f. (bir şeye) katılmak
In so far, I am in favour of making it possible to opt in and out.
Şu ana kadar, katılma ve katılmama seçeneklerinin mümkün kılınmasından yanayım.

More Sentences
opt in (to something) f. (bir şeye) katılmayı tercih etmek
This way companies that have opted in will not be under strain.
Bu şekilde, katılmayı tercih eden şirketler baskı altında kalmayacaktır.

More Sentences
General
opt-out i. ayrılma
opt-out i. katılmamayı uygun görme
opt-out i. yerel yönetimin dışında kalma
opt-out [uk] i. yerel denetimin dışında kalan okul
opt-out [uk] i. yerel denetimin dışında kalan hastane
opt-out i. ayrılma
opt-out i. katılmamayı uygun görme
opt-out i. yerel yönetimin dışında kalma
opt-out [uk] i. yerel denetimin dışında kalan okul
opt-out [uk] i. yerel denetimin dışında kalan hastane
opt for something f. tercih etmek
opt out f. çekilmek
opt for something f. yeğlemek
opt to f. karar vermek
opt out f. cemiyetten çekilmek
opt out of f. yapmamaya karar vermek
co-opt f. oybirliği ile seçmek
co-opt f. atamak
co-opt f. seçmek
co-opt f. üyelerin oyu ile bir cemiyete üye olarak seçmek
co-opt f. üye olarak kabul etmek
co-opt f. yürütmek
co-opt f. aşırmak
co-opt f. el koymak
opt out f. feshetmek
opt out f. iptal etmek
co-opt f. meslektaş olarak atamak
co-opt f. özümsemek
co-opt f. gruba alıp onun parçası haline getirmek
co-opt f. harekete dahil etmek
co-opt f. kültürün parçası haline getirmek
co-opt f. devralmak
co-opt f. benimsemek
co-opt f. iç etmek
co-opt f. (rakibi) kendi sistemine veya partisine katılmaya ikna etmek
co-opt f. (rakibi) kendine katılması için ayartmak
Phrasals
co-opt someone into something f. birini aksine ikna etmek
opt in something f. dahil olmak
opt into something f. dahil olmak
opt for f. karar kılmak
opt to f. seçmek
co-opt someone into something f. (birini) bir işi yapmaya/bir gruba katılmaya zorlamak
co-opt (one) into (something) f. (birini bir şeyi) yapmaya ikna etmek
co-opt (one) into (something) f. (birini belli bir şekilde davranmaya) ikna etmek/yönlendirmek
co-opt (one) into (something) f. (birini bir şeye) inandırmak
co-opt into f. -e ikna etmek
co-opt into f. '-i yapmaya ikna etmek/zorlamak
co-opt into f. '-e katılmaya ikna etmek/zorlamak
co-opt into f. '-e inandırmak
opt in f. (plan) dahil olmayı seçmek
opt out f. feshetmek
opt out f. iptal etmek
opt in (to something) f. (bir şeye) dahil olmayı seçmek
opt in (to something) f. (bir şeye) dahil olmak
opt out (of something) f. (bir şeyden) çekilmek
opt out (of something) f. (bir şeye) katılmamayı tercih etmek
opt out (of something) f. (bir şeye) dahil olmamayı tercih etmek
opt out (of something) f. (bir şeye) katılmamak/dahil olmamak
opt out (of something) f. (bir şeyin) dışında kalmak
opt out (of something) f. (bir şeyin) dışında kalmayı tercih etmek
Idioms
opt in favor of someone or something f. belli birini ya da bir şeyi seçmek/tercih etmek
opt in favor of f. -i seçmek/tercih etmek
Trade/Economic
opt-out f. dışarıda kalmayı tercih etmek
opt in s. açıkça bir şeye katılmayı veya izin vermeyi tercih ederek yapılan (seçim)
opt in s. dahil olmamanın veya uzak durmanın varsayılan seçenek olduğu karara dair
opt out s. açıkça bir şeye katılmamayı veya bir şeyi yasaklamayı tercih ederek yapılan (seçim)
opt out s. dahil olmanın veya izin vermenin varsayılan seçenek olduğu karara dair
opt-out s. açıkça bir şeye katılmamayı veya bir şeyi yasaklamayı tercih ederek yapılan (seçim)
opt-out s. dahil olmanın veya izin vermenin varsayılan seçenek olduğu karara dair
Law
opt-out clause i. fesih klozu
opt-out clause i. vazgeçme maddesi
Politics
opt out provision i. istisnadan yararlanma hükmü
opt out f. dışında kalmak
opt out f. katılmamayı uygun görmek
opt out f. karışmamayı tercih etmek
Insurance
opt out i. ayrılma
Advertising
opt-in e-mail advertising i. onay alınarak yapılan e-posta reklam yöntemi
Computer
opt-out form i. öneri formu
double-opt-in i. çifte katılım (örn. web sitesinde doğruluk tespiti için)
Telecom
opt-in e-mail i. önceden talep edilen e-posta