Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
fig.
fig.
Geçmiş
Cümleler
"fig."
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 193 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
fig
i.
incir
Yanni sells dried
figs.
Yanni
incir
kurusu satıyor.
More Sentences
General
2
Genel
fig leaf
i.
incir yaprağı
The choice of whether to apply the rules is only a
fig leaf
to disguise that reality.
Kuralların uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin seçim, bu gerçeği gizlemek için sadece bir
incir yaprağıdır.
More Sentences
Gastronomy
3
Mutfak
fig jam
i.
incir reçeli
Yanni served us some
fig jam.
Yanni bize biraz
incir reçeli
ikram etti.
More Sentences
4
Mutfak
dried fig
i.
kuru incir
Tom suffers from
dried fig
addiction.
Tom
kuru incir
bağımlılığından muzdarip.
More Sentences
General
5
Genel
sycamore fig
i.
firavun inciri
6
Genel
fig tree
i.
incir ağacı
7
Genel
purple fig
i.
patlıcan inciri
8
Genel
coarse green fig
i.
çiçek inciri
9
Genel
sycamore fig
i.
firavuninciri
10
Genel
fig
i.
incir ağacı
11
Genel
wild fig
i.
yaban inciri
12
Genel
fig grove
i.
incirlik
13
Genel
fig
i.
giyim kuşam
14
Genel
light purple fig
i.
kavakinciri
15
Genel
fig
i.
önemsiz
16
Genel
fig
i.
donatım
17
Genel
fig seeds
i.
incir çekirdeği
18
Genel
fig raki
i.
incir rakısı
19
Genel
fig wax
i.
gondang ağacından elde edilen krem rengi sert ağda
20
Genel
fig
i.
önemsiz miktar
21
Genel
fig
i.
küçümsenebilir miktar
22
Genel
fig dust
i.
yulaftan yapılan kafes kuşu yemi
23
Genel
fig leaf
i.
gizlemede yetersiz kalan şey
24
Genel
fig. (figuratively)
i.
mecazen
25
Genel
fig. (figure)
i.
resim
26
Genel
fig. (figure)
i.
figür
27
Genel
fig out
f.
süslenmek
28
Genel
fig out
f.
süslemek
29
Genel
not to care a fig
f.
metelik vermemek
30
Genel
fig up
f.
süslenmek
31
Genel
fig out
f.
giydirip kuşatmak
32
Genel
fig up
f.
giyinip kuşanmak
33
Genel
fig out
f.
giyinip kuşanmak
34
Genel
fig
f.
süslemek
35
Genel
fig [obsolete]
f.
nah çekerek hakaret etmek
36
Genel
fig
f.
(atın) anüs veya vajinasına hızlı gitmesi için zencefil veya biber koymak
37
Genel
fig [uk]
f.
huzursuz bir şekilde dolanıp durmak
38
Genel
fig [uk]
f.
volta atmak
39
Genel
not worth a fig
s.
önemsiz
40
Genel
in full fig
s.
tam teçhizatlı
41
Genel
in full fig
s.
giyinmiş kuşanmış
42
Genel
fig. (figurative)
s.
mecazi
43
Genel
fig. (figurative)
s.
şekli
44
Genel
fig-shaped
s.
incir biçiminde olan
45
Genel
under one's vine and fig tree
zf.
kendi evinde rahat
Phrasals
46
Öbek Fiiller
fig out
f.
aşırı şık giyinmek
47
Öbek Fiiller
fig up
f.
aşırı şık giyinmek
48
Öbek Fiiller
fig out
f.
çok şık giyinmek
49
Öbek Fiiller
fig up
f.
çok şık giyinmek
50
Öbek Fiiller
fig out
f.
giyinip kuşanmak
51
Öbek Fiiller
fig up
f.
giyinip kuşanmak
52
Öbek Fiiller
fig out
f.
süslenip püslenmek
53
Öbek Fiiller
fig up
f.
süslenip püslenmek
Colloquial
54
Konuşma Dili
fig sign
i.
nah hareketi/işareti
55
Konuşma Dili
the fig gesture
i.
nah işareti
56
Konuşma Dili
moldy fig
i.
gerçek jazz müziğin, sadece türün tarihindeki notanın kullanılmadığı ilk zamanlarda olduğu görüşünü benimseyen kimse
Idioms
57
Deyim
a fig leaf
i.
(bir kusuru gizlemek için) kulp/kılıf
58
Deyim
not be worth a fig
f.
beş para etmemek
59
Deyim
be not worth a fig
f.
önemsiz olmak
60
Deyim
be not worth a fig
f.
bir önemi olmamak
61
Deyim
be not worth a fig
f.
beş para etmemek
62
Deyim
be not worth a fig
f.
değersiz olmak
63
Deyim
be not worth a fig
f.
bir değeri olmamak
64
Deyim
not give a fig (for someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç sallamamak
65
Deyim
not give a fig (for someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç umursamamak
66
Deyim
not give a fig (for someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç takmamak
67
Deyim
not give a fig (for someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç tınmamak
68
Deyim
not give a fig (for someone or something)
f.
(biri/bir şey) umurunda olmamak
69
Deyim
not give a fig about (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç sallamamak
70
Deyim
not give a fig about (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç umursamamak
71
Deyim
not give a fig about (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç takmamak
72
Deyim
not give a fig about (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç tınmamak
73
Deyim
not give a fig about (someone or something)
f.
(biri/bir şey) umurunda olmamak
74
Deyim
not worth a fig
expr.
beş para etmez
75
Deyim
in-full-fig
expr.
bayramlıklarıyla
76
Deyim
not worth a fig
expr.
incir çekirdeğini doldurmaz
Politics
77
Siyasal
fig
i.
1995 yılında libya'da kurulan ve el kaide ile bağlantılı bir terör örgütü
78
Siyasal
diplomatic fig-leaf
i.
utanç verici bir konuyu gizleyen, örtbas eden politik fikir ya da eylem
Pathology
79
Patoloji
fig wart
i.
genital siğil
80
Patoloji
fig wart
i.
kondilom
Food Engineering
81
Gıda
processing and packaging of fig
i.
incir işleme ve ambalajlama
Gastronomy
82
Mutfak
fig dessert
i.
incir tatlısı
83
Mutfak
fig pudding
i.
ıncir tatlısı
84
Mutfak
fig paste
i.
incir ezmesi
85
Mutfak
dry fig
i.
kuru incir
86
Mutfak
dried fig
i.
kurutulmuş incir
87
Mutfak
fresh fig
i.
taze incir
Zoology
88
Zooloji
fig wasp
i.
incir yabanarısı
89
Zooloji
fig moth
i.
incir güvesi
90
Zooloji
fig moth
i.
larvaları bitkisel kökenli kumaşlarla ve hasırlarla beslenen bir güve türü
91
Zooloji
fig-shell
i.
ficidae familyasına mensup incir şekilli yumuşakça
92
Zooloji
fig-shell
i.
ficidae familyasına mensup yumuşakçaların incir formundaki kabuğu
93
Zooloji
fig-shell
i.
tonnidae familyasından olan yumuşakça
Botanic
94
Botanik
hottentot fig (carpobrotus edulis)
i.
kazayağı
95
Botanik
hottentot fig (carpobrotus edulis)
i.
yenilebilir posa içeren kapsül şeklinde meyveye sahip, az büyüyen etli güney afrika bitkisi
96
Botanik
hottentot's fig
i.
kazayağı
97
Botanik
hottentot's fig
i.
yenilebilir posa içeren kapsül şeklinde meyveye sahip, az büyüyen etli güney afrika bitkisi
98
Botanik
sour fig
i.
kazayağı
99
Botanik
sour fig
i.
yenilebilir posa içeren kapsül şeklinde meyveye sahip, az büyüyen etli güney afrika bitkisi
100
Botanik
turkey fig (ficus carica)
i.
incir
101
Botanik
common fig
i.
incir
102
Botanik
turkey fig [australia]
i.
hint inciri
103
Botanik
sycamore fig
i.
firavuninciri
104
Botanik
mulberry fig
i.
firavuninciri
105
Botanik
sycamore fig
i.
frenkinciri
106
Botanik
mulberry fig
i.
frenkinciri
107
Botanik
indian fig
i.
hint inciri
108
Botanik
indian fig opuntia
i.
hint inciri
109
Botanik
black fig
i.
kara incir
110
Botanik
indian fig opuntia
i.
kaynanadili
111
Botanik
indian fig
i.
kaynanadili
112
Botanik
purple fig
i.
patlıcan inciri
113
Botanik
black fig
i.
siyah incir
114
Botanik
devil's fig
i.
büyük beyaz veya sarı çiçekleri ve dikenli yaprakları olan argemone cinsi bitki
115
Botanik
india-rubber fig
i.
kauçuk ağacı
116
Botanik
india-rubber fig
i.
asya'nın tropikal bölgelerinde yetişen, assam kauçuğunun kaynağı olan cüce bir ağaç
117
Botanik
rubber fig
i.
asya'nın tropikal bölgelerinde yetişen assam kauçuğunun kaynağı olan bir ev bitkisi olarak yetiştirilen cüce ağaç
118
Botanik
east indian fig tree (ficus bengalensis)
i.
bengal kauçuğu
119
Botanik
east indian fig tree (ficus bengalensis)
i.
kökleri havaya doğru büyüyerek gövde gibi görünen doğu hindistan ağacı
120
Botanik
banyan fig
i.
bengal kauçuğu
121
Botanik
banyan fig
i.
kökleri havaya doğru büyüyerek gövde gibi görünen doğu hindistan ağacı
122
Botanik
moreton bay fig (ficus macrophylla)
i.
moreton inciri
123
Botanik
moreton bay fig (ficus macrophylla)
i.
genellikle gölgesi için dikilen bir avustralya incir ağacı
124
Botanik
sacred fig
i.
bodhi ağacı
125
Botanik
sacred fig
i.
budistlerin kutsal kabul ettiği büyük hint ağacı
126
Botanik
little-leaf fig
i.
banyan'a benzeyen avustralya'ya özgü bir süs ağacı
127
Botanik
bay fig
i.
banyan'a benzeyen avustralya'ya özgü bir süs ağacı
128
Botanik
port jackson fig
i.
banyan'a benzeyen avustralya'ya özgü bir süs ağacı
129
Botanik
blue fig
i.
avustralya mavi incir ağacı meyvesi
130
Botanik
blue fig
i.
avustralya mavi incir ağacı
131
Botanik
botany bay fig
i.
küçük yapraklı kauçuk ağacı
132
Botanik
little-leaf fig
i.
küçük yapraklı kauçuk ağacı
133
Botanik
port jackson fig
i.
küçük yapraklı kauçuk ağacı
134
Botanik
port jackson fig
i.
port jackson inciri
135
Botanik
blue fig
i.
sert keresteli, parlak yeşil yapraklı ve parlak mavi yemişli bir avustralya ağacı
136
Botanik
blue fig
i.
avustralya mavi incir ağacının parlak mavi renkli meyvesi
137
Botanik
mistletoe fig
i.
ökseotununkilere benzer yaprakları olan ve genellikle saksı bitkisi olarak yetiştirilen çalı
138
Botanik
golden fig
i.
florida inciri
139
Botanik
florida strangler fig
i.
florida inciri
140
Botanik
wild fig
i.
florida inciri
141
Botanik
strangler fig
i.
florida inciri
142
Botanik
strangler fig
i.
imza çiçeği
143
Botanik
wild fig
i.
incir şeklinde meyvesi olan bir batı hint adaları bitkisi
144
Botanik
common fig tree
i.
yenebilir meyvesi için yetiştirilen bir akdeniz ağacı
145
Botanik
devil's fig
i.
kaynanadili
146
Botanik
sea fig (carpobrotus chilensis)
i.
güney afrika'ya özgü çiçekli bir bitki
147
Botanik
sea fig (mesembryanthemum chilense)
i.
güney afrika'ya özgü çiçekli bir bitki
148
Botanik
cochineal fig
i.
orta ve güney amerika'ya özgü bir kaktüs
149
Botanik
fig marigold
i.
güney afrika'ya özgü pembe veya beyaz çiçekleri olan bir bitki
150
Botanik
florida strangler fig
i.
altın incir ağacı
151
Botanik
golden fig
i.
altın incir ağacı
152
Botanik
strangler fig
i.
altın incir ağacı
153
Botanik
wild fig
i.
altın incir ağacı
154
Botanik
sacred fig
i.
kutsal hint inciri
155
Botanik
mulberry fig
i.
cümbez
156
Botanik
mulberry fig
i.
cümbez ağacı
157
Botanik
sycamore fig
i.
cümbez
158
Botanik
sycamore fig
i.
cümbez ağacı
159
Botanik
fig
i.
ficus cinsi ağaç veya çalı
160
Botanik
fig marigold
i.
aizoaceae familyasına mensup etli yapraklı bitki
161
Botanik
fig tree
i.
ficus cinsi ağaç
162
Botanik
florida strangler fig
i.
florida'nın güneyi ve batı hint adaları'na özgü bir incir ağacı
163
Botanik
golden fig
i.
florida'nın güneyi ve batı hint adaları'na özgü bir incir ağacı
164
Botanik
wild fig
i.
florida'nın güneyi ve batı hint adaları'na özgü bir incir ağacı
Agriculture
165
Tarım
fig orchard
i.
incir bahçesi
166
Tarım
fig orchard
i.
incirlik
167
Tarım
fig garden
i.
incir bahçesi
Religious
168
Dini
fig faun
i.
incir ağaçlarında yaşadığına inanılan kırsal tanrı veya canavarlar
169
Dini
fig leaf
i.
(incil'de) incir ağacı yaprağı
Sport
170
Spor
federation internationale de gymnastique (fig)
i.
uluslararası cimnastik federasyonu
Art
171
Sanat
fig leaf
i.
sanat eserlerinde genellikle cinsel organları örtmek için kullanılan incir yaprağı motifi
Ornithology
172
Kuşbilim
fig-bird
i.
sphecotheres cinsi asma kuşu
Entomology
173
Böcek Bilimi
fig gnat
i.
incirlere zarar verdiği söylenen küçük sinek
174
Böcek Bilimi
fig moth
i.
incir kurdu
175
Böcek Bilimi
fig wasp
i.
incirde üreyen ve incirin tozlaşmasını sağlayan agaonidae familyasına mensup çeşitli yaban arılarına verilen ad
Slang
176
Argo
moldy fig
i.
demode kimse
177
Argo
moldy fig
i.
eski kafalı kimse
178
Argo
moldy fig
i.
eskide kalmış kimse
179
Argo
mouldy fig [old-fashioned]
i.
eski caz biçimlerine sıkı sıkıya bağlı kimse
180
Argo
moldy fig [old-fashioned]
i.
eski caz biçimlerine sıkı sıkıya bağlı kimse
181
Argo
not care a fig
f.
hiç takmamak
182
Argo
not give a fig
f.
hiç sallamamak
183
Argo
not give a fig
f.
hiç umursamamak
184
Argo
not care a fig
f.
hiç umursamamak
185
Argo
not care a fig
f.
hiç sallamamak
186
Argo
not care a fig
f.
hiç tınmamak
187
Argo
not give a fig
f.
hiç tınmamak
188
Argo
not give a fig
f.
hiç takmamak
189
Argo
not give a fig
f.
umurunda olmamak
190
Argo
not care a fig
f.
umurunda olmamak
191
Argo
give (one) the fig
f.
el hareketi çekmek
192
Argo
give (one) the fig
f.
hareket çekmek
193
Argo
give (one) the fig
f.
nah çekmek
"fig."
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
kıçının üzerine oturmak (fig / lit)
pratfall
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of fig.
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy