bury - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

bury

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"bury" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 33 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
bury f. gömmek
General
bury i. gömülme derinliği
bury f. cenazeyi kaldırmak
bury f. daldırmak
bury f. defnetmek
bury f. saklamak
bury f. cenaze kaldırmak
bury f. toprağa vermek
bury f. örtmek
bury f. gizlemek
bury f. gömmek
bury f. defin etmek
bury f. defin yapmak
bury f. örtüp bastırmak
bury f. derin bir şekilde konsantre olmak
bury f. içine çekmek
bury f. (ölümle) kaybetmek
bury f. aklından çıkarmak
bury f. terk etmek
bury f. karartmak
bury f. önemini yok ederek değersiz kılmak
bury f. (oyunda yapılan atış) rakibi gömmek
bury f. gömülmek
bury f. gemi pruvasını suya sokmak
Technical
bury f. gömmek
Agriculture
bury i. sebzeleri donmaya karşı korumak için toprakta açılan çukur
bury i. çukurda saklanan ürün miktarı
bury i. ürün yığını
Geography
bury i. ingiltere'de yerleşim yeri
Basketball
bury f. uzak mesafeli şutu gömmek
Card
bury f. kartı yatırmak
bury f. kartları geçici olarak oyun dışı bırakmak
Slang
bury f. büyük farkla yenmek

"bury" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 98 sonuç

İngilizce Türkçe
General
bury the hatchet f. barışmak
bury oneself f. gizlenmek
bury the hatchet f. barış yapmak
bury oneself f. saklanmak
bury one's face in the pillow f. yüzünü yastığa gömmek
bury deep f. derine gömmek
bury one's head in the pillow f. kafasını yastığa gömmek
bury in the ground f. toprağa gömmek
bury alive f. diri diri gömmek
bury alive f. canlı canlı gömmek
bury oneself f. kendini gömmek
bury yourself f. kendini gömmek
bury in the garden f. bahçeye gömmek
Phrasals
bury under (something) f. (bir şeyin) altına/altında saklamak
bury under (something) f. (bir şeyin) altına/altında gizlemek
bury someone in somewhere f. birini bir yere gömmek
bury away f. gömerek gizlemek
bury away f. gömüp gizlemek
bury in f. bir yere saklamak
bury in f. bir yere saklanmak
bury in f. işe gömülmek
bury in f. işe dalmak
bury in f. işin içinde kaybolmak
bury in f. kafayı işe gömmek
bury someone or something in something f. birini/bir şeyi gömmek
bury someone or something in something f. birini/bir şeyi bir yere saklamak
bury someone or something away (some place) f. birini/bir şeyi (bir yere) gömüp saklamak/gizlemek
bury someone or something under something f. birini/bir şeyi bir şeyin altına gömmek
bury someone or something under something f. birini/bir şeyi bir şeyin altına gömerek saklamak/gizlemek
bury away f. gömmek
bury away f. toprağa vermek
bury away f. defnetmek
Proverb
let the dead bury the dead geçmişe sünger çek
let the dead bury the dead geçmişi arkanda bırak
Idioms
bury the hatchet f. barış yapmak
bury the hatchet f. barışmak
bury the hatchet f. kavgayı/savaşı bırakmak
bury the hatchet f. kılıcı kınına koymak
bury the hatchet f. kavga etmekten/savaşmaktan vazgeçmek
bury the hatchet f. ameliyat sırasında kazara hastanın bedeni içerisinde tıbbi alet veya malzeme bırakmak/unutmak
bury the hatchet f. bir ihtilafa son vermek
bury one's head in the sand f. başını kuma gömmek
bury oneself in something f. bir şeye gömülmek (uğraş verme)
bury the hatchet f. barışmak
bury one's head in the sand f. devekuşu gibi başını kuma gömmek
bury one's head in the sand like an ostrich f. devekuşu gibi başını kuma gömmek
bury one's head in the sand like an ostrich f. devekuşu gibi başını kuma sokmak
bury one's head in the sand f. gerçeği yok saymak
bury one's head in the sand f. gerçekleri kabul etmemek
bury the lead f. lafı dolandırmak
bury one's head in the sand f. kabullenmemek
bury oneself in f. kendini bir işe gömmek
bury the lede f. lafı dolandırmak
bury the hatchet f. savaş baltasını gömmek
bury one's head in the sand f. sorunları görmezden gelmek
bury the lead f. sadede gelmemek
bury the hatchet f. barışmak
bury the hatchet f. barış yapmak
bury the hatchet f. eski anlaşmazlıkları unutup tekrar arkadaş olmak
bury the hatchet f. kavgayı/savaşı bırakmak
bury the hatchet f. anlaşmazlığı bırakmak
bury the hatchet f. anlaşmazlığa son vermek
bury the hatchet f. aralarındaki anlaşmazlıkları bertaraf etmek
bury the hatchet f. uzlaşmak
bury oneself in something f. kendini bir şeye vermek
bury oneself in something f. kendini bir yere saklamak
bury oneself in something f. bir yere saklanmak
bury your differences f. barışmak
bury your differences f. anlaşmazlığı bir kenara bırakmak
bury your differences f. kavgayı/savaşı bırakmak
bury your differences f. barış yapmak
bury your differences f. anlaşmazlığa son vermek
bury your differences f. eski anlaşmazlıkları unutup tekrar arkadaş olmak
bury your differences f. uzlaşmak
bury head in the sand f. başını kuma gömmek
bury head in the sand f. devekuşu gibi başını kuma gömmek
bury head in the sand f. gerçeği yok saymak/kabul etmemek
bury head in the sand f. kabullenmemek
bury head in the sand f. sorunları görmezden gelmek
bury your head in the sand f. başını kuma gömmek
bury your head in the sand f. devekuşu gibi başını kuma gömmek
bury your head in the sand f. gerçeği yok saymak/kabul etmemek
bury your head in the sand f. kabullenmemek
bury your head in the sand f. sorunları görmezden gelmek
bury/hide one's head in the sand f. başını kuma gömmek/saklamak
bury/hide one's head in the sand f. devekuşu gibi başını kuma gömmek/saklamak
bury/hide one's head in the sand f. gerçeği yok saymak/kabul etmemek
bury/hide one's head in the sand f. kabullenmemek
bury/hide one's head in the sand f. sorunları görmezden gelmek
let the dead bury their dead expr. geçmişe sünger çek
Speaking
let's bury the hatchet expr. barışalım
let's bury the hatchet expr. olanları artık unutalım
Automotive
bury the needle f. ibreyi gömmek
Zoology
bury [dialect] i. hayvan deliği
Geography
bury st edmunds i. ingiltere'de yerleşim yeri
bury saint edmunds i. ingiltere'de bir kasaba
British Slang
bury the bishop (au) f. kobrayı salmak
bury the bishop (au) f. mala vurmak