consort - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

consort

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"consort" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 30 sonuç

İngilizce Türkçe
General
consort i. koca
consort i.
consort i. eseri ortaya koyan sanatçı grubu
consort i. arkadaş
consort i. karı
consort i. yoldaş
consort i. refakatçi gemi
consort f. eşlik etmek
consort f. birleşmek
consort f. uymak
consort f. birlikte vakit geçirmek
consort f. arkadaşlık etmek
consort f. orada burada takılmak
consort f. hayatını paylaşmak
consort f. refakat etmek
consort f. bağdaşmak
consort f. düşüp kalkmak
consort f. uyumlu olmak
consort f. uyumlu hale gelmek
consort f. ahenkli olmak
consort f. bağdaştırmak
consort f. uyum sağlamak
Law
consort i.
consort i. karı
consort i. koca
Politics
consort i. hükümdar eşi
Zoology
consort i. çiftleşme için geçici fiziksel bağ kurma
consort i. kur davranışı için kısa süreli yaklaşma
Music
consort i. vokalleri, enstrümanları veya gösterileriyle seyircileri eğlendiren müzisyen grubu
consort i. 16. ve 17. yüzyıllarda uyum içinde çalınan, aynı aileye mensup enstrümanların oluşturduğu set

"consort" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 38 sonuç

İngilizce Türkçe
General
queen consort i. kralın karısı olan kraliçe
consort [obsolete] i. meslektaş
consort [obsolete] i. mevkidaş
consort [obsolete] i. topluluk
consort [obsolete] i. meclis
consort [obsolete] i. grup
consort (in) i. uyuşma
consort (in) i. birlik
consort (in) i. bağlaşım
consort (in) i. ortaklık
king consort i. tahtta bulunan kraliçenin eşi
consort with f. arkadaşlık etmek
consort with f. ile arkadaşlık etmek
consort with f. düşüp kalkmak
consort [obsolete] f. uyumlu ses çıkarmak
consort [obsolete] f. ahenkli olmak
consort [obsolete] f. uyum yaratmak
consort [obsolete] f. çalmak
Phrasals
consort with f. ile takılmak
consort with f. ile vakit geçirmek
consort with f. ile sosyalleşmek
consort with f. zamanını ile geçirmek
consort with someone f. biriyle arkadaşlık etmek
consort with someone f. biriyle takılmak
consort with someone f. biriyle vakit geçirmek
consort with (one) f. (biriyle) arkadaşlık etmek
consort with (one) f. (biriyle) takılmak
consort with (one) f. (biriyle) vakit geçirmek
Law
queen consort i. tahtta bulunan kralın karısı
Politics
prince consort i. kadın hükümdarın kocası
Music
broken consort i. farklı ailelerden enstrümanlar çalan grup
consort [obsolete] i. seslerin uyumu
consort [obsolete] i. ses ahengi
consort music i. küçük bir enstrüman grubuyla yapılan oda müziği türü
Slang
consort with someone f. biriyle düşüp kalkmak
consort with someone f. biriyle cinsel ilişkiye girmek
consort with (one) f. (biriyle) düşüp kalkmak
consort with (one) f. (biriyle) cinsel ilişkiye girmek