fruit

"fruit" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 51 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Yaygın Kullanım
1	Yaygın Kullanım	fruit i.	meyve
The pudding has a sweet fruit flavor. Puding tatlı bir meyve aromasına sahip. More Sentences
2	Yaygın Kullanım	fruit f.	meyve vermek
Genel
3	Genel	fruit i.	sonuç
When populism is introduced into a debate or a discussion, the debate will not bear much fruit. Popülizm bir tartışmaya ya da görüşmeye dahil edildiğinde, tartışma pek bir sonuç vermeyecektir. More Sentences
Ticaret/Ekonomi
4	Ticaret/Ekonomi	fruit i.	meyve
Every tree can be recognized through its fruit. Her ağaç meyvesinden tanınabilir. More Sentences
Genel
5	Genel	fruit i.	nonoş
6	Genel	fruit i.	sirkesineği
7	Genel	fruit i.	semere
8	Genel	fruit i.	netice
9	Genel	fruit i.	ahbap
10	Genel	fruit i.	ürün
11	Genel	fruit i.	yemiş
12	Genel	fruit i.	kar
13	Genel	fruit i.	yayar
14	Genel	fruit i.	mahsul
15	Genel	fruit i.	homoseksüel
16	Genel	fruit i.	tohum kapsülü
17	Genel	fruit i.	tohum
18	Genel	fruit i.	döl
19	Genel	fruit i.	verim
20	Genel	fruit i.	meyvemsi tat
21	Genel	fruit i.	meyvemsi olma
22	Genel	fruit f.	meyvelenmek
Ticaret/Ekonomi
23	Ticaret/Ekonomi	fruit i.	semere
24	Ticaret/Ekonomi	fruit i.	ürün
Hukuk
25	Hukuk	fruit i.	semere
Mutfak
26	Mutfak	fruit i.	meyve suyu
27	Mutfak	fruit i.	(şarapta) meyvemsi aroma
28	Mutfak	fruit i.	tatlılarda kullanılan sukulent bitki parçası
29	Mutfak	fruit i.	meyve tabağı
30	Mutfak	fruit i.	meyve diyeti
Botanik
31	Botanik	fruit i.	tohumsuz bitkide spor taşıyan yapı
32	Botanik	fruit f.	meyve verdirmek
33	Botanik	fruit f.	meyvelendirmek
Eski Kullanım
34	Eski Kullanım	fruit i.	çoluk çocuk
35	Eski Kullanım	fruit i.	alt soy
36	Eski Kullanım	fruit i.	yavru
Argo
37	Argo	fruit i.	ibne
38	Argo	fruit i.	tuhaf/garip kişi
39	Argo	fruit i.	çılgın/kaçık kişi
40	Argo	fruit i.	kolay kandırılabilir kişi
41	Argo	fruit i.	kek gibi kanan kişi
42	Argo	fruit i.	kolay kanan kişi
43	Argo	fruit i.	kolay kafakola alınabilir kişi
44	Argo	fruit i.	keriz
45	Argo	fruit i.	top
46	Argo	fruit i.	nonoş
47	Argo	fruit i.	homo
48	Argo	fruit i.	gey
49	Argo	fruit i.	eşcinsel erkek
İngiliz Argosu
50	İngiliz Argosu	fruit i.	erkek eşcinsel
51	İngiliz Argosu	fruit i.	homo

"fruit" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 399 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Genel
1	Genel	fruit juices i.	meyve suları
In the same way, some fruit juices are produced by mixing fresh fruit juice and juice made from concentrate. Aynı şekilde bazı meyve suları taze meyve suyu ve konsantreden yapılan meyve suyunun karıştırılmasıyla üretilir. More Sentences
2	Genel	forbidden fruit i.	yasak meyve
Forbidden fruit has never tasted so sweet. Yasak meyve hiç bu kadar tatlı olmamıştı. More Sentences
3	Genel	dried fruit i.	kuru meyve
Such foods include dried fruits, cereals, chicken, offal, egg white and gum arabic. Bu tür gıdalar arasında kuru meyveler, tahıllar, tavuk, sakatat, yumurta akı ve arap zamkı yer almaktadır. More Sentences
4	Genel	frozen fruit i.	dondurulmuş meyveler
It's better to make your own sugar-free jam with organic fresh or frozen fruit. Organik taze veya dondurulmuş meyvelerle kendi şekersiz reçelinizi yapmak daha iyidir. More Sentences
5	Genel	citrus fruit i.	narenciye meyvesi
Tangerines and oranges are citrus fruits that are often confused with one another. Mandalina ve portakal, çoğunlukla birbirleriyle karıştırılan narenciye meyveleridir. More Sentences
6	Genel	fruit tree i.	meyve ağacı
He had a couple of fruit trees out there. Orada birkaç meyve ağacı vardı. More Sentences
7	Genel	fruit salad i.	meyve salatası
You could also make up a tasty fruit salad. Ayrıca lezzetli bir meyve salatası da hazırlayabilirsiniz. More Sentences
8	Genel	fresh fruit i.	taze meyva
In the same way, some fruit juices are produced by mixing fresh fruit juice and juice made from concentrate. Aynı şekilde bazı meyve suları taze meyve suyu ve konsantreden yapılan meyve suyunun karıştırılmasıyla üretilir. More Sentences
9	Genel	fleshy fruit i.	etli meyve
Berries are fleshy fruits. Böğürtlenler etli meyvelerdir. More Sentences
10	Genel	fruit garden i.	meyve bahçesi
My house has a fruit garden. Evimin bir meyve bahçesi var. More Sentences
11	Genel	ripe fruit i.	olgun meyve
Fresh and ripe fruits give a pleasant smell. Taze ve olgun meyveler hoş bir koku verir. More Sentences
12	Genel	fruit and vegetables i.	meyve ve sebzeler
The fruit and vegetable problems are great. Meyve ve sebze sorunu büyük. More Sentences
13	Genel	summer fruit i.	yaz meyvesi
My daughter likes summer fruits, such as cherries, watermelons and peaches. Kızım kiraz, karpuz ve şeftali gibi yaz meyvelerini seviyor. More Sentences
14	Genel	fruit bowl i.	meyve kasesi
Tom took an apple from the fruit bowl. Tom meyve kasesinden bir elma aldı. More Sentences
15	Genel	bear fruit f.	meyve vermek
This programme is starting to bear fruit. Bu program meyvelerini vermeye başladı. More Sentences
16	Genel	produce fruit f.	meyve vermek
How can a tree without roots produce fruit? Kökü olmayan bir ağaç nasıl meyve verebilir? More Sentences
17	Genel	yield fruit f.	meyve vermek
The European Budget and its effects demonstrate that our support for cohesion policy is yielding fruit. Avrupa Bütçesi ve bunun etkileri, uyum politikasına verdiğimiz desteğin meyvelerini verdiğini göstermektedir. More Sentences
18	Genel	grow fruit f.	meyve yetiştirmek
They grow fruit here. Onlar burada meyve yetiştiriyorlar. More Sentences
19	Genel	drink fruit juice f.	meyve suyu içmek
Drinking fruit juice is very beneficial for health. Meyve suyu içmek sağlığa oldukça faydalıdır. More Sentences
Deyim
20	Deyim	forbidden fruit i.	yasak meyve
Why did Adam eat the forbidden fruit? Adem neden yasak meyveyi yedi? More Sentences
21	Deyim	the fruit of (something) i.	(bir şeyin) meyvesi
What is the fruit of false prophets? Sahte peygamberlerin meyvesi nedir? More Sentences
22	Deyim	bear fruit f.	meyve vermek
This programme is starting to bear fruit. Bu program meyvelerini vermeye başlamıştır. More Sentences
Gıda
23	Gıda	edible fruit i.	yenilebilir meyve
There are 30 recognized Durio species, at least nine of which produce edible fruit. En az dokuzu yenilebilir meyve üreten 30 tanınmış Durio türü vardır. More Sentences
Mutfak
24	Mutfak	passion fruit i.	çarkıfelek meyvesi
This tastes like passion fruit. Bunun tadı çarkıfelek meyvesine benziyor. More Sentences
25	Mutfak	dragon fruit i.	ejder meyvesi
Pitaya is also known as dragon fruit. Pitaya ejder meyvesi olarak da bilinir. More Sentences
Zooloji
26	Zooloji	fruit fly i.	meyva sineği
The life cycle of some fruit fly species is less than one week. Bazı meyve sineği türlerinin yaşam döngüsü bir haftadan azdır. More Sentences
Tarım
27	Tarım	dried fruit i.	kuru meyve
For this purpose, you can limit the refined sugar a little and get your sugar needs from fresh and dried fruits. Bunun için rafine şekeri biraz sınırlandırıp şeker ihtiyacınızı taze ve kuru meyvelerden alabilirsiniz. More Sentences
Genel
28	Genel	kiwi fruit i.	kivi meyvası
29	Genel	fruit reamer i.	meyve presi
30	Genel	fruit growing i.	meyvecilik
31	Genel	sweetened fruit juice i.	şerbet
32	Genel	fruit bat i.	uçarköpek
33	Genel	stewed fruit i.	hoşaf
34	Genel	dried fruit i.	kak
35	Genel	unripe fruit i.	hışır
36	Genel	fruit basket i.	meyve sepeti
37	Genel	kiwi fruit i.	kivi meyvesi
38	Genel	dry fruit roasting machine i.	kuruyemiş kavurma makinesi
39	Genel	citrus fruit i.	turunçgillerden bir meyve
40	Genel	green fruit i.	gök yemiş
41	Genel	core of a fruit i.	eşelek
42	Genel	fruit selling i.	meyvecilik
43	Genel	fruit press i.	meyve sıkacağı
44	Genel	dried fruit i.	kuru yemiş
45	Genel	crystallized fruit i.	meyve şekerlemesi
46	Genel	fruit knife i.	meyve bıçağı
47	Genel	cold stewed fruit i.	komposto
48	Genel	rind of fruit i.	meyve kabuğu
49	Genel	fruit seller i.	manav
50	Genel	fruit sugar i.	früktoz
51	Genel	stone fruit i.	çekirdekli meyve
52	Genel	fresh fruit i.	yaş meyve
53	Genel	tinned fruit i.	meyve konservesi
54	Genel	fruit trade i.	meyve ticareti
55	Genel	fruit and vegetable middleman i.	kabzımal
56	Genel	fruit picking i.	meyve toplama
57	Genel	dried layers of fruit pulp i.	pestil
58	Genel	passion fruit i.	çarkıfelek meyvası
59	Genel	fruit juice i.	meyve suyu
60	Genel	fruit sugar i.	meyve şekeri
61	Genel	candied fruit i.	şekerlenmiş meyve
62	Genel	citrus fruit industry i.	turunçgil endüstrisi
63	Genel	fruit on a tree i.	ağaçtaki meyve
64	Genel	fruit market i.	sebze hali
65	Genel	mixed fruit juice i.	karışık meyve suyu
66	Genel	compound fruit i.	bileşik meyve
67	Genel	fruit bud i.	meyve tomurcuğu
68	Genel	fresh-squeezed fruit juice i.	taze sıkılmış meyve suyu
69	Genel	fruit-bud i.	tomurcuk
70	Genel	dried vine fruit i.	kuru üzüm
71	Genel	winter fruit i.	kış meyvesi
72	Genel	fruit cake i.	meyveli pasta
73	Genel	fruit cake i.	meyveli kek
74	Genel	fruit brush i.	meyve fırçası
75	Genel	organic fruit i.	organik meyve
76	Genel	fruit juicer i.	meyve sıkıcı
77	Genel	fruit nappy i.	meyve tabağı
78	Genel	fruit and vegetable products i.	meyve ve sebze mamulleri
79	Genel	fruit plants i.	meyve bitkileri
80	Genel	fruit plants i.	meyveli bitkiler
81	Genel	rotten fruit i.	çürük/çürümüş meyve
82	Genel	fruit orchard i.	meyve bahçesi
83	Genel	fruit company i.	meyve şirketi
84	Genel	fruit cobbler i.	meyveli turta
85	Genel	fruit machine [uk] i.	slot makinesi
86	Genel	forest fruit i.	orman meyvesi
87	Genel	barrel of fruit i.	meyve fıçısı
88	Genel	fruit tea i.	meyve çayı
89	Genel	fruit teas i.	meyve çayları
90	Genel	fruit soda water i.	meyveli soda
91	Genel	fruit soda i.	meyveli soda
92	Genel	fruit stew i.	hoşaf
93	Genel	dried fruit cake i.	kuru meyveli kek
94	Genel	dried fruit cake i.	kuru meyveli pasta
95	Genel	fruit festival i.	meyve festivali
96	Genel	fruit box i.	meyve kasası
97	Genel	fruit skin i.	meyve kabuğu
98	Genel	fruit peel i.	meyve kabuğu
99	Genel	fruit cup i.	meyve bardağı
100	Genel	fruit cup i.	meyveli içecek
101	Genel	durian fruit i.	durian
102	Genel	banana passion fruit (passiflora mollissima) i.	muz çarkıfelek
103	Genel	a cake topped off with fresh fruit i.	üzeri taze meyve kaplı bir pasta
104	Genel	hard-shelled fruit i.	sert kabuklu meyve
105	Genel	fruit-picker i.	meyve toplama işçisi
106	Genel	fruit jar i.	cam saklama kavanozu
107	Genel	fruit-picker i.	meyve toplayıcı
108	Genel	bear fruit f.	yemiş vermek
109	Genel	bear fruit f.	meyvesini vermek
110	Genel	put forth fruit f.	meyve vermek
111	Genel	pick fruit f.	meyve toplamak
112	Genel	bear fruit f.	fayda vermek
113	Genel	steal fruit from a garden f.	bahçeden meyve çalmak
114	Genel	fruit-flavored s.	meyve aromalı
115	Genel	fruit-flavoured s.	meyve aromalı
Öbek Fiiller
116	Öbek Fiiller	fruit up f.	meyve eklemek
117	Öbek Fiiller	fruit up f.	meyveyle dolmak
118	Öbek Fiiller	fruit up f.	içkiyi meyve suyuyla, gazlı içecekle karıştırmak
119	Öbek Fiiller	fruit up f.	meyve vermek
120	Öbek Fiiller	fruit up f.	içkiye meyve suyu, gazlı içecek katmak
121	Öbek Fiiller	fruit up f.	meyve koymak
Atasözü
122	Atasözü	stolen fruit is sweetest	yasak olan güzeldir
123	Atasözü	tree is known by its fruit	ayinesi iştir adamın lafa bakılmaz
124	Atasözü	stolen fruit is sweetest	yasak olan çekicidir
125	Atasözü	stolen fruit is sweetest	yasak olan cezbeder
126	Atasözü	tree is known by its fruit	ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz
127	Atasözü	patience is bitter, but its fruit is sweet	sabır acıdır, meyvesi tatlıdır
128	Atasözü	the tree that bears fruit will be stoned	meyve veren ağaç taşlanır
129	Atasözü	the weed of crime bears bitter fruit	ne ekersen onu biçersin
130	Atasözü	the weed of crime bears bitter fruit	kötü işlerin sonuçları da kötü olur
131	Atasözü	the weed of crime bears bitter fruit	hiçbir suç cezasız kalmaz
132	Atasözü	the weed of crime bears bitter fruit	suç otu acı meyve verir
133	Atasözü	the weed of crime bears bitter fruit	rüzgar eken fırtına biçer
134	Atasözü	the weed of crime bears bitter fruit	etme bulursun inleme ölürsün
135	Atasözü	the weed of crime bears bitter fruit	hiçbir suç cezasız kalmaz
136	Atasözü	the weed of crime bears bitter fruit	şeytanla kabak ekenin kabak başına patlar
137	Atasözü	the weed of crime bears bitter fruit	kötülük eden kötülük bulur
138	Atasözü	the weed of crime bears bitter fruit	eden bulur inleyen ölür
139	Atasözü	he that would eat the fruit must climb the tree	meyveyi yemek isteyenin ağaca tırmanması gerekir
140	Atasözü	he that would eat the fruit must climb the tree	emek olmadan yemek olmaz
141	Atasözü	a tree is known by its fruit, a man by his deeds	ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz
142	Atasözü	a tree is known by its fruit	ağaç meyvesinden bellidir
143	Atasözü	a tree is known by its fruit	ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz
144	Atasözü	a tree is known by its fruit, a man by his deeds	ağaç meyvesinden bellidir
145	Atasözü	a tree is known by its fruit, a man by his deeds	dene altını mihenk taşında, dene insanı iş başında
146	Atasözü	a tree is known by its fruit	dene altını mihenk taşında, dene insanı iş başında
147	Atasözü	he that would eat the fruit must climb the tree	bir amaca ulaşmak için çalışmak/çaba sarf etmek gerekir
148	Atasözü	forbidden fruit is the sweetest	yasak olan şeyler insanları çeker
149	Atasözü	forbidden fruit is the sweetest	insanlar yasakları delmeye meyillidir
150	Atasözü	forbidden fruit is the sweetest	yasaklanan şey daha cazip hale gelir
151	Atasözü	forbidden fruit is the sweetest	yasak olan daha caziptir
152	Atasözü	forbidden fruit is the sweetest	yasak olan şey daha ilgi çekicidir
Konuşma Dili
153	Konuşma Dili	fruit of the union i.	iki veya daha fazla şeyin bir araya gelerek ortaya çıkardığı sonuç, ürün
154	Konuşma Dili	fruit of the union i.	iki veya daha fazla şeyin etkileşiminden doğan sonuç, ürün
155	Konuşma Dili	fruit of the union i.	iki veya daha fazla şeyin birleşiminden ortaya çıkan sonuç, ürün
156	Konuşma Dili	fruit of the union i.	çocuk/çocuklar
157	Konuşma Dili	fruit of the union i.	birlikteliğin meyvesi
158	Konuşma Dili	fruit of the union i.	aşkın meyvesi
159	Konuşma Dili	fruit of the union i.	aşkın ürünü
160	Konuşma Dili	bag of fruit i.	(giysi olarak) takım
161	Konuşma Dili	bag of fruit i.	takım elbise
162	Konuşma Dili	miracle fruit i.	mucize meyve
163	Konuşma Dili	miracle fruit i.	acı veya ekşi gıdaların tatlı olarak algılanmasını sağlayan bir proteine sahip synsepalum meyvesi
Deyim
164	Deyim	the fruit of one's loins i.	(birinin) çocukları
165	Deyim	the fruit of (something) i.	(bir şeyin) beklenen/istenen ürün veya sonuç
166	Deyim	the fruit of (something) i.	bir faaliyet/çaba sonucu ortaya çıkan ürün/meyve
167	Deyim	the fruit of (something) i.	bir çabanın sonucu/meyvesi
168	Deyim	fruit of (one's) loins i.	(birinin) çocukları
169	Deyim	low-hanging fruit i.	kolay ulaşılabilir hedef
170	Deyim	the fruit of (one's) labors i.	emeklerinin meyvesi/karşılığı
171	Deyim	the fruit of (one's) labors i.	(birinin) çalışmalarının meyvesi
172	Deyim	bear fruit f.	ürün vermek
173	Deyim	bear fruit f.	sonuç vermek
174	Deyim	bear fruit f.	meyva vermek
175	Deyim	bear fruit f.	başarılı sonuca ulaşmak
176	Deyim	bear fruit f.	iyi etkisi olmak
177	Deyim	bear fruit f.	olumlu sonuçlar vermek
178	Deyim	tree is known by its fruit expr.	ağaç meyvesinden bellidir
179	Deyim	low-hanging fruit expr.	çocuk oyuncağı
180	Deyim	stolen fruit is sweet expr.	yasak olan güzeldir
181	Deyim	stolen fruit is (the) sweetest expr.	yasak olan cezbeder
182	Deyim	stolen fruit is (the) sweetest expr.	yasak olan güzeldir
183	Deyim	stolen fruit is sweet expr.	yasak olan cezbeder
184	Deyim	stolen fruit is sweet expr.	yasak olan çekicidir
185	Deyim	stolen fruit is (the) sweetest expr.	yasak olan çekicidir
186	Deyim	just a few plums short of a fruit pie expr.	aklını kaçırmış
187	Deyim	just a few plums short of a fruit pie expr.	çatlak
188	Deyim	just a few plums short of a fruit pie expr.	kafadan kontak
Konuşma
189	Konuşma	do you eat fresh fruit and vegetables? expr.	taze meyve sebze yiyor musunuz?
Ticaret/Ekonomi
190	Ticaret/Ekonomi	low-hanging fruit i.	avantaj firması
191	Ticaret/Ekonomi	low-hanging fruit i.	satın alımı yatırım fırsatı sunan firma
Hukuk
192	Hukuk	fruit of the poisonous tree i.	haksız toplanmış kanıt
193	Hukuk	fruit of the poisonous tree i.	yasal olmayan yollarla toplanmış delil
194	Hukuk	fruit of a poisonous tree i.	kanunsuz elde edilmiş delil
Siyasal
195	Siyasal	processed fruit products i.	işlenmiş meyve ürünleri
196	Siyasal	fruit and vegetables wholesales law i.	haller kanunu
197	Siyasal	management committee for products processed from fruit and vegetables i.	işlenmiş sebze ve meyve ürünleri yönetim komitesi
198	Siyasal	management committee for fruit and vegetables i.	meyve ve sebzeler yönetim komitesi
199	Siyasal	standing committee on propagating material and plants of fruit genera and species i.	meyve cins ve türlerine ait üretim materyali ve bitkileri daimi komitesi
Teknik
200	Teknik	fruit juice tanker i.	meyve suyu tankeri
Otomotiv
201	Otomotiv	fruit cupper i.	amatör sürücü
Medikal
202	Medikal	preoperative fruit juice i.	preoperatif meyve suyu
Psikoloji
203	Psikoloji	fruit machine [canada] i.	farklı pornografi türlerine verilen fizyolojik tepkileri ölçerek eşcinselliği tespit eden bir tür cihaz
Parazitbilim
204	Parazitbilim	fruit fly i.	sirkesineği
Gıda
205	Gıda	use of certain preservatives for the surface treatment of citrus fruit and on the control measures to be used for the qualitative and quantitative analysis of preservatives in and on citrus fruit i.	turunçgillerde yüzeyde kullanılan koruyucu maddeler ve bu koruyucuların kalitatif ve kantitatif analiz metotları
206	Gıda	fruit jams, jellies and marmalades and sweetened chestnut purée intended for human consumption i.	kişiler tarafından tüketimi öngörülen reçel, jöle, marmelat ve tatlandırılmış kestane püresi
207	Gıda	fruit juices and certain similar products i.	meyve suyu ve benzeri ürünler
208	Gıda	fruit and vegetable juices i.	meyve ve sebze suları
209	Gıda	fruit and vegetable products i.	meyve ve sebze ürünleri
210	Gıda	fruit puree i.	meyve püresi
211	Gıda	fruit puree production line i.	meyve püresi üretim hattı
212	Gıda	clear fruit juice i.	berrak meyve suyu
213	Gıda	fruit axe i.	meyve aksı
214	Gıda	berry-like fruit i.	üzümsü meyve
215	Gıda	berry fruit i.	üzümsü meyve
216	Gıda	fruit juice concentrate i.	meyve suyu konsantresi
217	Gıda	fruit pricker i.	patlamamaları için konserveleme öncesinde meyve kabuklarını delmeye yarayan bir alet
218	Gıda	from the named fruit (ftnf) expr.	adlandırılmış meyveden
Mutfak
219	Mutfak	seed of the fruit i.	meyve çekirdeği
220	Mutfak	candied fruit i.	meyve şekerlemesi
221	Mutfak	dried fruit compote i.	hoşaf
222	Mutfak	stewed fruit i.	komposto
223	Mutfak	stewed fruit compote i.	meyve kompostosu
224	Mutfak	fruit tarts i.	meyvalı tartlet
225	Mutfak	dried fruit i.	meyve kurusu
226	Mutfak	citrus fruit i.	turunçgiller
227	Mutfak	fruit punch i.	meyveli içki
228	Mutfak	fresh fruit basket i.	taze meyve sepeti
229	Mutfak	a dessert made of starch, sugar and fruit juice i.	pelte
230	Mutfak	fruit tart i.	meyveli tart
231	Mutfak	fruit cobbler i.	meyveli kobler
232	Mutfak	fruit pie i.	meyveli tart
233	Mutfak	fruit brandy i.	meyveden yapılmış brendi
234	Mutfak	assorted stewithed fruit i.	karışık komposto
235	Mutfak	fruit cake i.	meyveli kek
236	Mutfak	fruit cocktail i.	meyve kokteyli
237	Mutfak	fruit pulp sheets dried under direct sunlights and folded i.	pestil
238	Mutfak	fruit cakes i.	meyve turtaları
239	Mutfak	fruit salad with liqueur or cream i.	likörlü veya kremalı meyve salatası
240	Mutfak	fruit ice-cream i.	meyveli dondurma
241	Mutfak	fruit yogurt i.	meyveli yoğurt
242	Mutfak	fruit-jellies i.	meyve jölesi
243	Mutfak	mixed fruit i.	karışık meyveli
244	Mutfak	canned fruit i.	meyve konservesi
245	Mutfak	dried fruit roll-up i.	pestil
246	Mutfak	dried fruit rollup i.	pestil
247	Mutfak	fruit herbal tea i.	meyve bitki çayı
248	Mutfak	fruit cutter i.	meyve doğrayıcı
249	Mutfak	concentrated fruit i.	meyve konsantresi
250	Mutfak	fruit pie i.	meyveli turta
251	Mutfak	fruit leather i.	pestil
252	Mutfak	forest fruit cake i.	orman meyveli pasta
253	Mutfak	brandy fruit i.	konyak ve şeker karışımında konserve yapılan meyve
254	Mutfak	fruit custard i.	meyveli muhallebi
255	Mutfak	fruit punch i.	karışık meyveli kokteyl
256	Mutfak	fruit drink i.	seyreltilmiş meyve suyundan oluşan tatlı içecek
257	Mutfak	fruit drop i.	meyvemsi tadı olan kaynatılmış şeker
258	Mutfak	fruit crush i.	meyve ezmesinden yapılan içecek
259	Mutfak	fruit beer i.	meyve aromalı bira
260	Mutfak	fruit bar i.	meyveli bar
261	Mutfak	fruit dish i.	meyveli yiyecek
262	Mutfak	fruit cup [us] i.	meyve kokteyli
263	Mutfak	fruit cup [uk] i.	cin bazlı meyveli içki
264	Mutfak	fruit bar i.	hamur katmanlarından oluşan meyveli kurabiye
265	Mutfak	fruit dish i.	meyve tabağı
266	Mutfak	fruit beer i.	meyvemsi bira
Biyoloji
267	Biyoloji	mediterranean fruit fly i.	akdeniz meyve sineği
268	Biyoloji	accessory fruit i.	yalancı meyve
269	Biyoloji	accessory fruit i.	çiçeğin yumurtalığı yerine karpellerinin dışındaki dokudan oluşan meyve
270	Biyoloji	false fruit i.	yalancı meyve
271	Biyoloji	false fruit i.	çiçeğin yumurtalığı yerine karpellerinin dışındaki dokudan oluşan meyve
272	Biyoloji	spurious fruit i.	yalancı meyve
273	Biyoloji	spurious fruit i.	çiçeğin yumurtalığı yerine karpellerinin dışındaki dokudan oluşan meyve
Zooloji
274	Zooloji	fruit bat i.	meyve yarasası
275	Zooloji	mediterranean fruit fly i.	akdeniz meyve sineği
276	Zooloji	olive fruit fly i.	zeytin sineği
277	Zooloji	old world fruit bat i.	meyve yarasası
278	Zooloji	fruit bat i.	uçan köpek
279	Zooloji	fruit fly i.	meyve sineği
280	Zooloji	fruit fly i.	drosophila melanogaster
281	Zooloji	large fruit bat i.	uçarköpek
282	Zooloji	tube-nosed fruit bat i.	tüp biçimli burun deliklerinden ayırt edilen, nyctimene cinsinden olan meyve yarasası
283	Zooloji	greater short-nosed fruit bat i.	kısa burunlu meyve yarasası
284	Zooloji	fruit-eating s.	meyve ile beslenen
Botanik
285	Botanik	passion fruit i.	çarkıfelek
286	Botanik	fruit salad plant i.	devetabanı
287	Botanik	monster fruit i.	devetabanı
288	Botanik	grape-like fruit i.	üzümsü meyve
289	Botanik	fruit coat i.	perikarp
290	Botanik	fruit coat i.	meyve kabuğu
291	Botanik	star fruit i.	yıldız meyvesi
292	Botanik	fruit body i.	sporokarp
293	Botanik	cheese fruit i.	hint dutu
294	Botanik	dragon fruit i.	pitaya
295	Botanik	accessory fruit i.	yalancı meyve
296	Botanik	aggregate fruit i.	sinkarp
297	Botanik	top fruit [uk] i.	meyve ağacı
298	Botanik	tree fruit i.	meyve ağacı
299	Botanik	top fruit [uk] i.	ağaçta yetişen meyve
300	Botanik	tree fruit i.	ağaçta yetişen meyve
301	Botanik	true fruit i.	tüm dokuları olgunlaşmış bir tohumluktan köken alan meyve
302	Botanik	spectacle fruit i.	üç yapraklı uzun saplı sarı çiçekleri olan kebere otugillerden tek yıllık bir bitki
303	Botanik	cheese fruit i.	güneydoğu asya'dan avustralya'ya geniş bir coğrafyada yetişen bir bodur ağaç
304	Botanik	ugli fruit i.	kalın ve büzüşük kabuğa sahip, mandalina ve greyfurta benzeyen bir meyve
305	Botanik	ugli fruit i.	ugli meyvesi
306	Botanik	ugli fruit i.	ugli
307	Botanik	ugli fruit i.	tangelo
308	Botanik	genipap fruit i.	batı hint adaları ve güney amerika'da yetişen, etli ve yenebilen portakal büyüklüğünde meyve veren bir ağaç
309	Botanik	key fruit i.	kendi kendine açılmayan, kanatlı ve genelde tek tohumlu meyve
310	Botanik	miraculous fruit i.	acı veya ekşi gıdaların tatlı olarak algılanmasını sağlayan bir proteine sahip küçük, kırmızı ve yenilebilir meyveler veren bitki
311	Botanik	miraculous fruit i.	yenebilir meyvelerinin tohumlarının etrafında jölemsi bir zar bulunan, marantaceae familyasına mensup bir ot
312	Botanik	miraculous fruit i.	tek tohumlu etli meyveler veren, sapotaceae familyasına mensup küçük çalımsı bir bitki
313	Botanik	miraculous fruit i.	mucize meyve
314	Botanik	low-hanging fruit i.	yere yakın yetişen meyve
315	Botanik	low-hanging fruit i.	ulaşılabilir alçaklıkta bulunan meyve
316	Botanik	grape fruit i.	şadok
317	Botanik	grape fruit i.	pomelo
318	Botanik	multiple fruit i.	çeşitli çiçeklerin yumurtalıklarının birleşmesiyle elde edilen incir, dut, ananas gibi meyve
319	Botanik	citrous fruit i.	narenciye meyvesi
320	Botanik	sharon fruit i.	japon hurması meyvesi
321	Botanik	simple fruit i.	tek tohumluktan oluşmuş meyve (üzüm, kiraz)
322	Botanik	milk fruit i.	yıldız elması
323	Botanik	soft fruit [uk] i.	yumuşak etli meyve
324	Botanik	soft fruit [uk] i.	yumuşak meyve
325	Botanik	fruit drop i.	meyvenin tam olgunlaşmadan dökülmesi
326	Botanik	fruit dot i.	spor keseciği
327	Botanik	fruit bud i.	meyve tomurcuğu
328	Botanik	fruit drop i.	ham meyvenin kopup düşmesi
329	Botanik	fruit bud i.	hem yaprak hem çiçek üreten tomurcuk
Tarım
330	Tarım	fruit thinning i.	meyve seyreltme
331	Tarım	fruit and vegetable products i.	meyve ve sebze mamulleri
332	Tarım	pome fruit i.	yumuşak çekirdekli meyve
333	Tarım	fruit growing i.	meyve yetiştiriciliği
334	Tarım	of oily dry fruit i.	yağlı kuru meyve
335	Tarım	stone fruit i.	zeytinsi meyve
336	Tarım	fruit growing i.	meyvecilik
337	Tarım	fruit thinning i.	meyve seyreltmesi
338	Tarım	dried fruit i.	kuru yemiş
339	Tarım	stone fruit i.	çekirdekli meyve
340	Tarım	fruit grader i.	meyve sınırlandırıcı alet
341	Tarım	early fruit i.	turfanda meyve
342	Tarım	fruit set time i.	meyve tutum zamanı
343	Tarım	fruit set i.	meyve tutumu
344	Tarım	fruit scion i.	meyve fidanı
345	Tarım	fruit pulp i.	meyve posası
346	Tarım	fruit nursery i.	meyve yetiştiriciliği
347	Tarım	fruit and vegetable products i.	meyve ve sebze ürünleri
348	Tarım	fruit flesh i.	meyve eti
349	Tarım	berry fruit set i.	meyve bağlama
350	Tarım	tree fruit i.	sofra meyvesi veren ağaç
351	Tarım	tree fruit i.	ağacın verdiği sofra meyvesi
352	Tarım	fruit setting i.	meyve tutumu
353	Tarım	fruit farm i.	meyve yetiştirme çiftliği
354	Tarım	fruit grower i.	meyve yetiştiricisi
355	Tarım	fruit grower i.	meyve üreticisi
Ormancılık
356	Ormancılık	summer fruit tortrix i.	yaprak yapıştıran
357	Ormancılık	summer fruit tortrix moth i.	yaprak yapıştıran
Coğrafya
358	Coğrafya	fruit heights i.	utah eyaletinde şehir
Mitoloji
359	Mitoloji	dead sea fruit i.	eski dönem yazarlarınca koparılınca eriyip kül ve dumana dönüştüğü ifade edilen bir meyve
Kuşbilim
360	Kuşbilim	fruit pigeon i.	yeşil tüylü çeşitli tropikal eski dünya meyvelerine verilen ad
361	Kuşbilim	fruit thrush i.	bülbül
362	Kuşbilim	fruit pigeon i.	meyve kumrusu
363	Kuşbilim	fruit pigeon i.	liverpool güvercini
364	Kuşbilim	fruit thrush i.	tepeli bülbül
Böcek Bilimi
365	Böcek Bilimi	mediterranean fruit fly (ceratitis capitata) i.	akdeniz meyve sineği
366	Böcek Bilimi	mediterranean fruit fly (ceratitis capitata) i.	larvaları narenciye ve benzeri meyvelere zarar veren küçük siyah-beyaz bir sinek
367	Böcek Bilimi	fruit worm i.	meyvelerle beslenen böcek larvası
Argo
368	Argo	fruit loop i.	salak
369	Argo	low hanging fruit i.	kolay lokma
370	Argo	low hanging fruit i.	kolay hedef
371	Argo	fruit loop i.	çılgın
372	Argo	fruit loop i.	kafadan çatlak
373	Argo	fruit loop i.	sersem
374	Argo	fruit loop i.	budala
375	Argo	fruit loop i.	üşütük
376	Argo	fruit loop i.	kaçık
377	Argo	fruit loop i.	tahtası eksik
378	Argo	fruit loop i.	çatlak
379	Argo	fruit loop i.	kafadan kontak
380	Argo	fruit loop i.	ahmak
381	Argo	fruit loop i.	alık
382	Argo	fruit loop i.	deli
383	Argo	fruit salad i.	top
384	Argo	fruit salad i.	eşcinsel erkek
385	Argo	fruit salad i.	nonoş
386	Argo	fruit salad i.	ibne
387	Argo	fruit salad i.	gay
388	Argo	fruit salad i.	askeri hizmet rütbe ve nişanları
389	Argo	fruit fly i.	geylerle kankalık eden kadın
390	Argo	fruit fly i.	eşcinsel erkeğin kız kankası
İngiliz Argosu
391	İngiliz Argosu	hen fruit i.	yumurta
392	İngiliz Argosu	do one's fruit f.	çok sinirlenmek
393	İngiliz Argosu	do one's fruit f.	kafayı yemek
394	İngiliz Argosu	do one's fruit f.	küplere binmek
395	İngiliz Argosu	do one's fruit f.	tepesi atmak
396	İngiliz Argosu	old fruit ünl.	dostum
397	İngiliz Argosu	old fruit exclam.	adamım
Star Wars
398	Star Wars	brula fruit i.	brula meyvesi
399	Star Wars	kylessian fruit bat i.	kylessia meyve yarasası