Geçmiş

horns

"horns" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 133 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	revenge by the wearer of horns i.	intikam yemini
2	Genel	horns of a dilemma i.	birinin seçilmesi gereken iki güç seçenek
3	Genel	horns of a dilemma i.	aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık
4	Genel	the horns i.	metalci selamı
5	Genel	hook 'em horns i.	metalci selamı
6	Genel	sign of the horns i.	metalci selamı
7	Genel	take the bull by the horns f.	güçlüklere göğüs germek
8	Genel	grow horns f.	boynuzlanmak
9	Genel	take the bull by the horns f.	bir işe cesaretle girişmek
10	Genel	draw in one's horns f.	yelkenleri suya indirmek
11	Genel	lock horns with f.	ağız dalaşı yapmak
12	Genel	lock horns with f.	ağız dalaşına girmek
Colloquial
13	Konuşma Dili	lock horns f.	dalaşmak
14	Konuşma Dili	lock horns f.	kavga etmek
15	Konuşma Dili	lock horns f.	tartışmak
16	Konuşma Dili	mess with a bull you get the horns expr.	boğaya bulaşırsan boynuzu yersin
Idioms
17	Deyim	hair and hide (horns and tallow) i.	(son parçasına kadar) her şey
18	Deyim	pull in one's horns f.	yelkenleri suya indirmek
19	Deyim	take the bull by the horns f.	cesurca atılmak
20	Deyim	pull in one's horns f.	kuyruğunu kıstırmak
21	Deyim	take the bull by the horns f.	tehlikeyle yüzleşmek
22	Deyim	pull in one's horns f.	iddialı bir istekten geri adım atmak
23	Deyim	pull in one's horns f.	talebinden vazgeçmek
24	Deyim	be on the horns of a dilemma f.	açmazda olmak
25	Deyim	take the bull by the horns f.	bir işe cesaretle girişmek
26	Deyim	lock horns with (someone) f.	birisiyle bir tartışmaya girmek
27	Deyim	take the bull by the horns f.	bir işe cesaretle girişmek/kalkışmak
28	Deyim	lock horns (with someone) f.	birisiyle tartışmaya girmek
29	Deyim	take the bull by the horns f.	gözünü daldan budaktan sakınmamak
30	Deyim	draw in one's horns f.	geri adım atmak
31	Deyim	show one's horns f.	gerçek rengini belli etmek
32	Deyim	take the bull by the horns f.	gözünü daldan budaktan esirgememek
33	Deyim	grab the bull by the horns f.	elini taşın altına koymak
34	Deyim	take the bull by the horns f.	elini taşın altına koymak
35	Deyim	pull in one's horns f.	geri adım atmak
36	Deyim	be on the horns of a dilemma f.	iki arada kalmak
37	Deyim	be on the horns of a dilemma f.	ikilemde kalmak
38	Deyim	be on the horns of a dilemma f.	iki arada bir derede kalmak
39	Deyim	be on the horns of a dilemma f.	ikilemde olmak
40	Deyim	lock horns f.	inatlaşmak
41	Deyim	draw in one's horns f.	kemerleri sıkmak
42	Deyim	show one's horns f.	kavgaya hazır olmak
43	Deyim	draw in one's horns f.	masrafı kısmak
44	Deyim	show one's horns f.	kızmak
45	Deyim	pull in one's horns f.	kemerleri sıkmak
46	Deyim	take the bull by the horns f.	pabuç bırakmamak
47	Deyim	grab the bull by the horns f.	pabuç bırakmamak
48	Deyim	show one's horns f.	sinirlenmek
49	Deyim	draw in one's horns f.	tutumlu olmak
50	Deyim	pull in one's horns f.	tutumlu olmak
51	Deyim	lock horns f.	tartışmak
52	Deyim	take the bull by the horns f.	(bir) sorunun üzerine gitmek
53	Deyim	take the bull by the horns f.	zorluğa cesaretle göğüs germek
54	Deyim	draw in one's horns f.	(kavgada vb.) geri adım atmak
55	Deyim	pull in one's horns f.	(kavgada vb.) geri adım atmak
56	Deyim	draw in one's horns f.	yelkenleri suya indirmek
57	Deyim	take the bull by the horns f.	zorluklarla ertelemeden anında mücadele etmek
58	Deyim	haul in (one's) horns f.	kemerleri sıkmak
59	Deyim	haul in (one's) horns f.	tedbirleri artırmak
60	Deyim	haul in (one's) horns f.	temkinli/ihtiyatlı hareket etmek
61	Deyim	haul in (one's) horns f.	geri adım atmak
62	Deyim	haul in (one's) horns f.	vazgeçmek
63	Deyim	haul in (one's) horns f.	bırakmak
64	Deyim	haul in (one's) horns f.	tutumlu olmak
65	Deyim	haul in (one's) horns f.	kemerleri sıkmak
66	Deyim	haul in (one's) horns f.	hesaplı para harcamak
67	Deyim	haul in (one's) horns f.	dikkatli harcamak
68	Deyim	make horns at (someone) f.	(birine) boynuz işaretiyle hakaret etmek
69	Deyim	make horns at (someone) f.	(birine) "boynuzlu" işareti yapmak
70	Deyim	make horns at (someone) f.	işaret ve küçük parmakları açık bir şekilde yumruğunu kafasına götürerek hakaret etmek
71	Deyim	put horns on (one) f.	(birine) boynuz takmak
72	Deyim	put horns on (one) f.	(bir kadın bir erkeği) aldatmak
73	Deyim	put horns on (one) f.	kocasını/erkek arkadaşını boynuzlamak
74	Deyim	put horns on (one) f.	(birini) boynuzlamak
75	Deyim	put horns on (one) f.	eşini/partnerini aldatmak
76	Deyim	draw in horns and pull in horns f.	kemerleri sıkmak
77	Deyim	draw in horns and pull in horns f.	geri adım atmak
78	Deyim	draw in horns and pull in horns f.	tutumlu olmak
79	Deyim	draw in horns and pull in horns f.	yelkenleri suya indirmek
80	Deyim	draw in horns and pull in horns f.	kuyruğunu kıstırmak
81	Deyim	draw in horns and pull in horns f.	talebinden vazgeçmek
82	Deyim	draw in your horns f.	kemerleri sıkmak
83	Deyim	draw in your horns f.	geri adım atmak
84	Deyim	draw in your horns f.	tutumlu olmak
85	Deyim	draw in your horns f.	yelkenleri suya indirmek
86	Deyim	draw in your horns f.	kuyruğunu kıstırmak
87	Deyim	draw in your horns f.	talebinden vazgeçmek
88	Deyim	pull in your horns f.	kemerleri sıkmak
89	Deyim	pull in your horns f.	geri adım atmak
90	Deyim	pull in your horns f.	tutumlu olmak
91	Deyim	pull in your horns f.	yelkenleri suya indirmek
92	Deyim	pull in your horns f.	kuyruğunu kıstırmak
93	Deyim	pull in your horns f.	talebinden vazgeçmek
94	Deyim	draw/pull in your horns f.	masrafı kısmak
95	Deyim	draw/pull in your horns f.	kemerleri sıkmak
96	Deyim	draw/pull in your horns f.	tutumlu olmak
97	Deyim	draw/pull in your horns f.	harcamaları kısmak
98	Deyim	grab the bull by its horns f.	elini taşın altına koymak
99	Deyim	grab the bull by its horns f.	pabuç bırakmamak
100	Deyim	grasp the bull by its/the horns f.	elini taşın altına koymak
101	Deyim	grasp the bull by its/the horns f.	pabuç bırakmamak
102	Deyim	make horns at f.	-e boynuz işaretiyle hakaret etmek
103	Deyim	make horns at f.	-e boynuzlu işareti yapmak
104	Deyim	make horns at f.	işaret ve küçük parmakları açık bir şekilde yumruğunu kafasına götürerek hakaret etmek
105	Deyim	take the bull by its horns f.	bir işe cesaretle girişmek
106	Deyim	take the bull by its horns f.	cesurca atılmak
107	Deyim	take the bull by its horns f.	elini taşın altına koymak
108	Deyim	take the bull by its horns f.	gözünü daldan budaktan esirgememek
109	Deyim	take the bull by its horns f.	pabuç bırakmamak
110	Deyim	take the bull by its horns f.	gözünü daldan budaktan sakınmamak
111	Deyim	all horns and rattles expr.	küplere binmiş
112	Deyim	all horns and rattles expr.	gözü dönmüş
113	Deyim	all horns and rattles expr.	köpürmüş
114	Deyim	all horns and rattles expr.	tepesi atmış
115	Deyim	all horns and rattles expr.	agresif/saldırgan
116	Deyim	mess with a bull you get the horns expr.	çirkefe bulaşma üstüne sıçrar
117	Deyim	on the horns of a dilemma expr.	iki arada bir derede
118	Deyim	mess with the bull and you get the horns expr.	boğaya bulaşırsan boynuzu yersin
119	Deyim	mess with the bull and you get the horns expr.	çirkefe bulaşma üstüne sıçrar
Speaking
120	Konuşma	i'm on the horns of a dilemma expr.	aşağı tükürsem sakalım
121	Konuşma	I'm on the horns of a dilemma expr.	yukarı tükürsem bıyığım
Automotive
122	Otomotiv	electric horns i.	elektrikli klaksonlar
123	Otomotiv	horns and buzzers i.	klaksonlar ve sesli uyarı cihazları
Psychology
124	Psikoloji	horns and halo effect i.	halo ve horn etkisi
125	Psikoloji	horns and halo effect i.	hale ve horn etkisi
126	Psikoloji	horns and halo effect i.	(özellikle iş görüşmelerinde) bireyin dış görünüşüne dair bir özelliği tüm kişiliğine atfetme
Biology
127	Biyoloji	anterior horns i.	ön boynuzlar
Botanic
128	Botanik	huntsman's horns i.	abd'nin güneydoğusunda yetişen, geniş trompet şekilli ağzı olan sarı renkli bir suibriği
129	Botanik	huntsman's-horns i.	abd'nin güneydoğusunda yetişen, geniş trompet şekilli ağzı olan sarı renkli bir suibriği
Slang
130	Argo	horns of a dilemma i.	iki ucu boklu değnek
131	Argo	wear the horns f.	karısı aldatmak
132	Argo	wear the horns f.	karısı tarafından aldatılmak
133	Argo	wear the horns f.	boynuzlanmak