in common - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

in common

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"in common" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 8 sonuç

İngilizce Türkçe
General
in common zf. birlikte
in common zf. benzer
in common zf. aleni olarak
in common zf. ortaklaşa
in common zf. müştereken
in common zf. ortak
in common zf. müşterek
Idioms
in common expr. ortak nokta

"in common" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 61 sonuç

İngilizce Türkçe
General
tenancy in common i. ortak kiracılık
child in common i. müşterek çocuk
common substance in nature i. doğada yaygın olarak bulunan
common in gross i. herhangi bir toprak mülkiyetine bağlı bulunmayıp bağımsız olan ve devredilmesi için tapu gereken arazi parçası
have something in common with someone f. biriyle ortak bir özellik taşımak
own something in common f. aynı şeye sahip olmak
have more in common with someone f. biriyle daha fazla ortak yönleri olmak
have several characteristics in common f. benzer özellikler taşımak
have several characteristics in common f. benzer özellikleri taşımak
have several characteristics in common f. birçok benzer özellik taşımak
have several characteristics in common f. birçok ortak özellik taşımak
have nothing in common f. hiçbir ortak yanı bulunmamak
have little in common f. çok az ortak yönleri olmak
have in common f. ortak bir yana sahip olmak
have much in common f. çok ortak yanı bulunmak
have a lot in common f. birçok ortak özelliği olmak
have many things in common f. birçok ortak özelliği olmak
in a common way zf. ortaklama
in the common era zf. milattan sonra
in common with ed. benzer
in common with ed. ile ortak olarak
in common with ed. ile müşterek
in common with ed. benzer ile ortak olarak
in common with ed. -de olduğu gibi
Phrases
in common (with someone or something) expr. (biriyle/bir şeyle) ortak (özellik, yön)
in common (with someone or something) expr. (biriyle/bir şeyle) müşterek (yön, özellik)
in common (with someone or something) expr. (biriyle/bir şeyle) benzer (yön, özellik)
in common with somebody/something expr. biriyle/bir şeyle birlikte
in common with somebody/something expr. biri/bir şey gibi
in common with somebody/something expr. birine/bir şeye benzer olarak
Colloquial
have one thing in common f. bir ortak noktası olmak
Idioms
have something in common (with) f. bazı ortak yanları olmak/bulunmak
have a lot in common with somebody f. birisiyle birçok ortak özelliğe sahip olmak
have something in common f. bir/bazı ortak noktaları bulunmak
have something in common (with someone or something) f. (biriyle/bir şeyle) ortak bir özelliği/yönü olmak
have something in common (with someone or something) f. (biriyle/bir şeyle) bir yönden/bazı yönlerden birbirine benzemek
have something in common (with somebody/something) f. (biriyle/bir şeyle) ortak bir yönü/noktası bulunmak
have something in common (with somebody/something) f. (biriyle/bir şeyle) ortak bir özellik taşımak
have something in common (with somebody/something) f. (biriyle/bir şeyle) bazı ortak yanları olmak/bulunmak
in common with expr. diğerleriyle birlikte
in common with expr. hep
in common with expr. ile birlikte
Speaking
I wonder if we have something in common? expr. acaba ortak yönlerimiz var mıdır?
we have no friends in common expr. bizim ortak arkadaşımız yok
we have no friends in common expr. hiç ortak arkadaşımız yok
it looks like we got something in common expr. ortak bir yönümüz var gibi görünüyor
I wonder if we have something in common expr. ortak yönlerimizin olup olmadığını merak ediyorum
we have a great deal in common expr. seninle çok ortak noktamız var
we have a lot in common expr. senin ile birçok ortak noktamız var
Trade/Economic
tenant in common i. müşterek mutasarrıf
ownership in common i. müşterek mülkiyet
tenancy in common i. ortak mülkiyet
Law
tenancy in common i. elbirliği mülkiyeti
tenancy in common i. iştirak halinde mülkiyet
tenancy in common i. iştirak halinde tasarruf hakkı
estate in common i. müşterek yararlanma hakkı
tenancy in common i. müşterek mülkiyet hakkı
estate in common i. müşterek mülkiyet
ownership in common i. toplu mülkiyet
common in gross i. bağış veya senet yoluyla mirasçılara bahşedilen arazi parçası
Medical
a common disease in childhood i. çocukluk çağının sık karşılaşılan bir hastalığı